BMGK’da ABD’nin Gazze'de ateşkes tasarısı kabul edilirken, Hamas tasarıyı memnuniyetle karşıladı

ABD'nin sunduğu karar tasarısı 15 üyeli BMGK’da 14 ‘evet’ oyu alırken, Rusya ‘çekimser’ oy kullandı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (AFP)
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (AFP)
TT

BMGK’da ABD’nin Gazze'de ateşkes tasarısı kabul edilirken, Hamas tasarıyı memnuniyetle karşıladı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (AFP)
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (AFP)

ABD’nin Başkan Joe Biden tarafından Gazze’de ateşkes ile ilgili teklifine destek talep edilen karar tasarısı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) kabul edildi. Öte yandan Washington, Hamas Hareketi’ni üç aşamalı teklifi kabul etmeye zorlamak amacıyla yoğun bir diplomatik kampanya yürütüyor. Hamas ise karar tasarısına ilişkin ilk açıklamasında, karardan duyduğu memnuniyeti dile getirirken ‘arabulucularla iş birliği yapmaya’ hazır olduğunu ifade etti.

ABD Başkanı Joe Biden tarafından 31 Mayıs'ta açıklanan 3 aşamalı ateşkes teklifini ‘memnuniyetle karşılayan’ ve İsrail ile Hamas'a ‘gecikmeden ve hiçbir koşul öne sürmeden tüm şartları tam olarak uygulamaları’ çağrısında bulunan karar tasarısı, 15 üyeli BMGK’da 14 ‘evet’ oyu ile kabul edilirken Rusya çekimser kaldı.

ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, tüm BMGK üyelerinin ‘ateşkes yapılmasını ve rehinelerin serbest bırakılmasını istediğini’ söyledi.

İsrail'i sivillerin can güvenliğini sağlamak için tüm tedbirleri almaya çağıran Greenfield, “Filistinliler bedel ödüyor ve Gazze’deki insani durum giderek kötüleşiyor” ifadesini kullandı.

Hamas tasarının kabul edilmesini memnuniyetle karşıladı

Öte yandan Gazze'de ateşkes teklifini destek talep edilen karar tasarısının BMGK’da kabul edilmesini memnuniyetle karşılayan Hamas, “Halkımızın ve direnişimizin talepleri ile uyumlu olan BMGK'nın kararında yer alan maddelerin uygulanması konusunda arabulucularla iş birliğine hazırız” açıklamasında bulundu.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

İslami Direniş Hareketi Hamas, BMGK’nın kararında yer alan ve onaylanan kalıcı ateşkes, Gazze'den tamamen çekilme, esir takası, Gazze Şeridi'nin yeniden inşası ve yerinden edilenlerin geri dönüşü, Gazze Şeridi'nde herhangi bir demografik değişiklik ya da küçülmenin reddedilmesi ve Gazze Şeridi'ndeki halkımıza gerekli yardımların ulaştırılması maddeleri memnuniyetle karşılamaktadır.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da BMGK’da karar tasarısının kabul edilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Abbas, kararı ‘doğru yönde atılmış bir adım’ olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığı açıklamasında Abbas, ‘Filistin Devlet Başkanlığı'nın karar tasarısının kabul edilmesini Gazze Şeridi'nde Filistinlilere karşı devam eden soykırım savaşını durdurmak için doğru yönde atılmış bir adım olarak gördüğünü’ vurguladı.

Filistin Enformasyon Bakanı ve Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne yaptığı açıklamada, Filistin Devlet Başkanlığı'nın derhal ateşkes çağrısında bulunan ve Filistin topraklarının birliğini koruyan her türlü kararı desteklediğini söyledi.

Üç aşamalı ateşkes teklifi

ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs’ta Gazze'de hemen ateşkes öngören 3 aşamalı teklifi açıkladı. Teklife göre altı hafta sürecek olan birinci aşama ‘tam ve kapsamlı’ bir ateşkesi, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi’nin tüm yerleşim alanlarından çekilmesini ve yüzlerce Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında aralarında kadınların, yaşlıların ve yaralıların da olduğu İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını içeriyor. Başkan Biden’ın teklifine göre bu aşamada Filistinliler Gazze'deki evlerine geri dönecek ve günlük olarak Gazze Şeridi’ne ulaşan insani yardım tırlarının sayısı 600’e çıkarılacak.

İlk aşama, tüm rehinelerin serbest bırakılmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesini içermesi beklenen bir sonraki aşamaya ulaşmak için İsrail ve Hamas arasında müzakerelerin başlatılması maddesi de yer alıyor.

Karar tasarısı teklifin detaylarını da ele alıyor ve ilk aşamada müzakerelerin 6 haftadan uzun sürmesi halinde ateşkesin devam edeceği belirtiliyor.

BMGK, geçtiğimiz mart ayında hemen ateşkes ilan edilmesini ve Hamas'ın elindeki bütün İsrailli rehinelerin koşulsuz olarak serbest bırakılmasını istedi. ABD, Mısır ve Katar'dan müzakereciler, aylardır ateşkese varılmasını sağlayacak bir anlaşmaya aracılık etmeye çalışıyorlar. Hamas, Gazze'deki savaşın kalıcı olarak sona ermesini ve İsrail'in 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmesini istediğini söylüyor. İsrail, Gazze Şeridi'ni kontrol eden Hamas Hareketi’nin 7 Ekim'de İsrail’e düzenlediği saldırının ardından Gazze Şeridi’nde Hamas’a karşı askeri bir operasyon başlatmıştı.

İsrail’in aktardığı verilere göre 7 Ekim saldırısında bin 200'den fazla kişi öldürüldü, 250'den fazla kişi rehine olarak Gazze'ye kaçırıldı. Gazze’de halen 100'den fazla rehinenin tutulduğu sanılıyor. İsrail, Hamas'ın saldırısına karşılık olarak Gazze Şeridi'ne havadan, karadan ve denizden saldırılar başlattı. Gazze'deki Hamas hükümetine bağlı Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına göre İsrail’in Gazze’deki saldırıları sonucunda şimdiye kadar 37 binden fazla Filistinli öldü.



İslamabad'da mahkeme binası önünde intihar bombası saldırısı: En az 12 kişi hayatını kaybetti

Pakistan'ın Multan kentinde bir tankerin patlamasının ardından yanmış bir arabayı inceleyen itfaiyeci (Arşiv – AFP)
Pakistan'ın Multan kentinde bir tankerin patlamasının ardından yanmış bir arabayı inceleyen itfaiyeci (Arşiv – AFP)
TT

İslamabad'da mahkeme binası önünde intihar bombası saldırısı: En az 12 kişi hayatını kaybetti

Pakistan'ın Multan kentinde bir tankerin patlamasının ardından yanmış bir arabayı inceleyen itfaiyeci (Arşiv – AFP)
Pakistan'ın Multan kentinde bir tankerin patlamasının ardından yanmış bir arabayı inceleyen itfaiyeci (Arşiv – AFP)

Pakistan İçişleri Bakanı bugün, başkent İslamabad'daki bir mahkeme binası yakınında meydana gelen intihar saldırısında en az 12 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Patlama, İslamabad'daki bir mahkeme binasının yakınında meydana geldi. Avukat Rüstem Malik, patlamadan sonra AFP'ye verdiği demeçte, “Arabamı park edip mahkeme binasına girerken kapıda bir patlama sesi duydum” dedi.

AFP’nin röportaj yaptığı tanıklardan biri olan Malik, “Tam bir kaos ortamıydı. Avukatlar ve insanlar sağa sola koşmaya başladı. Kapıda iki ceset vardı ve birkaç araba yanıyordu” ifadelerini kullandı.

Diğer yandan Pakistan güvenlik güçleri, Pakistan Talibanı (Tehrik-i-Taliban Pakistan) militanlarının Pakistan'ın Hayber Pahtunhva eyaletindeki bir askeri okulda öğrencileri kaçırma girişimini engelledi. Polis bugün yaptığı açıklamada, bir intihar bombacısının arabayla bombalı saldırı düzenlediğini ve beş militanın da okula yöneldiğini söyledi.

Saldırı dün akşam, intihar bombacısının Afganistan sınırına yakın Hayber Pahtunhva eyaletinin Vana kentindeki bir askeri okula saldırmaya çalışmasıyla başladı. Bu bölge, birkaç yıl öncesine kadar Pakistan Talibanı, El Kaide ve diğer yabancı militanların üssüydü.

Yerel polis şefi Alamgir Mahsud, Pakistan güçlerinin dün akşam iki silahlı saldırganı öldürdüğünü, diğer üçünün ise askeri okula girmeyi başardığını, ancak idari binada mahsur kaldıklarını bildirdi.

Mahsud, yaptığı açıklamada, “Tüm öğrenciler, öğretmenler ve personel güvende” dedi. Mahsud, askeri okulda konuşlu güvenlik güçlerinin saldırganların ana binaya ulaşmasını engellediğini belirtti. Mahsud’a göre, bomba yüklü araçla düzenlenen büyük çaplı intihar saldırısı, askeri okula yakın çok sayıda evde ağır hasara yol açtı ve en az 16 sivilin yaralanmasına neden oldu. Mahsud, çatışmada bazı askerlerin de yaralandığını ifade ederek, operasyonun tamamlanmasının ardından daha fazla bilginin paylaşılacağını söyledi.

Pakistan ordusu dün yaptığı açıklamada, saldırının ‘el-Havaric’ tarafından gerçekleştirildiğini duyurdu. El-Havaric terimi, hükümet tarafından yasaklanmış Tehrik-i-Taliban Pakistan hareketinin üyeleri için kullanılıyor. Bu hareket, ABD ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılıyor.


İran, Irak seçimlerinin sonuçlarına ‘her ne olursa olsun’ saygı duyacağını açıkladı

Iraklı bir seçmen, Irak'ın güneyindeki Zikar vilayetinin Nasıriye kentindeki bir sandıkta oy kullanıyor. (AFP)
Iraklı bir seçmen, Irak'ın güneyindeki Zikar vilayetinin Nasıriye kentindeki bir sandıkta oy kullanıyor. (AFP)
TT

İran, Irak seçimlerinin sonuçlarına ‘her ne olursa olsun’ saygı duyacağını açıkladı

Iraklı bir seçmen, Irak'ın güneyindeki Zikar vilayetinin Nasıriye kentindeki bir sandıkta oy kullanıyor. (AFP)
Iraklı bir seçmen, Irak'ın güneyindeki Zikar vilayetinin Nasıriye kentindeki bir sandıkta oy kullanıyor. (AFP)

İran’ın Irak Büyükelçisi Muhammed Kazım Al Sadık bugün yaptığı açıklamada, ülkesinin ‘Irak’taki altıncı dönem parlamento seçimlerinden çıkacak her sonucu destekleyeceğini ve buna saygı göstereceğini’ belirtti. Al Sadık, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinliğine vurgu yaptı.

İran’ın ISNA haber ajansına konuşan Al Sadık, mevcut seçimlerin ‘ülkenin gelecekteki cumhurbaşkanını, meclis başkanını ve başbakanını belirleyeceği için son derece önemli’ olduğunu söyledi.

Seçim sürecinin ‘yasal süreler içinde tamamlanmasını’ temenni eden Al Sadık, “Biz Irak halkının iradesine saygı duyuyoruz. Seçimlerden çıkacak her türlü sonucu İran olarak destekleyeceğiz” dedi.

Al Sadık, Tahran ile Bağdat arasındaki ilişkilerin derin ve kapsamlı olduğunu belirterek, “Yeni Irak hükümetinin bu ikili iş birliği ivmesini sürdürmesini umuyoruz” ifadesini kullandı.


Netanyahu: Lübnan ve Gazze'de ateşkesi demir yumrukla uygulamaya kararlıyız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (DPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (DPA)
TT

Netanyahu: Lübnan ve Gazze'de ateşkesi demir yumrukla uygulamaya kararlıyız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (DPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (DPA)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Lübnan ve Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmalarını zorla uygulayacağını duyurdu. Netanyahu, ‘İsrail’e zarar vermek isteyen herkese karşı mücadele edeceğine’ söz verdi.

Netanyahu, Knesset'te yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Bizi yok etmek isteyenlere karşı, var olan ateşkes anlaşmalarını demir yumrukla uygulamaya kararlıyız. Lübnan'da her gün neler olduğunu görebilirsiniz.”

“İran'ın kötücül nüfuzunun sona erdirilmesi”

ABD'nin Terörizm ve Mali İstihbarattan Sorumlu Hazine Müsteşarı John Hurley dün, Beyrut'taki yetkililere ‘İran'ın Hizbullah aracılığıyla sağladığı kötücül nüfuzunu sona erdirmeleri’ çağrısında bulundu.

Görsel kaldırıldı.
İsrail Hava Kuvvetleri’nin dün Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye yakınlarında bulunan Cermak bölgesine düzenlediği bombardıman sonrası yükselen dumanlar (AFP)

Hurley, ülkesinin Hizbullah destekçisi Tahran'dan gelen finansman kaynaklarını kesme konusunda ‘çok ciddi’ olduğunu vurguladı.

Washington, Lübnan’a Hizbullah’ın finansman kaynaklarını ve Tahran'dan gelen fon transferlerini kesmesi için baskı yaparken, Lübnanlı yetkililere de partiyi silahsızlandırması için baskı yapmaya devam ediyor.

Lübnanlı yetkililerle görüştükten sonra ABD Büyükelçiliği’nde aralarında Fransız Haber Ajansı AFP’nin de olduğu ajanslara konuşan Hurley, şunları söyledi:

“Lübnan halkının ülkesini geri kazanmasının anahtarının, İran'ın Hizbullah aracılığıyla yaptığı kötü niyetli etkisini sona erdirmek olduğuna inanıyoruz.”

Hurley, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cumhurbaşkanı (Joseph Avn), Başbakan (Nevaf Selam) ve diğer üst düzey yetkililere, özellikle gelecek yıl yapılacak parlamento seçimlerine kadar olan süreçte, şu anda bir fırsat penceresi olduğunu çok açık bir şekilde ifade ettik.”

Hurley, Hizbullah'ın finansman kaynaklarını kurutmak için yetkililere baskı yapmak amacıyla, ABD Başkanı Donald Trump’ın Terörle Mücadele Yardımcısı Sebastian Gorka liderliğindeki ABD heyetin bir üyesi olarak pazar günü Beyrut'a geldi.

ABD’li heyet, Avn, Selam ve bazı yetkililerle bir araya geldi. Lübnanlı yetkililer, Lübnan'ın kara para aklama ve kaçakçılıkla mücadele için onaylanmış tüm prosedürleri uyguladığını garanti ettiler.

Hurley, mevcut ABD yönetiminin, İran'ın yaklaşık bir yıl kadar önce ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes anlaşmasına varılmasından öncesinde İsrail ile yaşadığı son savaşta zayıflayan Hizbullah’a sağladığı fonu kesme konusunda çok ciddi olduğunu vurguladı.

ABD Hazine Bakanlığı perşembe günü, 2025 yılında döviz büroları aracılığıyla İran’dan Hizbullah’a on milyonlarca dolar transferini kolaylaştırmakla suçlanan üç Hizbullah üyesine yaptırım uyguladı.

Bakanlık, yılın başından bu yana İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) yurtdışı kolu Kudüs Gücü'nün çoğunlukla döviz büroları aracılığıyla Hizbullah'a 1 milyar dolardan fazla para aktardığını açıkladı.

Görsel kaldırıldı.
İsrail tarafından düzenlenen suikasta kurban giden Hizbullah’ın eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın birinci ölüm yıldönümünde Hizbullah bayrakları ve Nasrallah’ın fotoğraflarıyla Hizbullah destekçileri, Ekim 2025 (AFP)

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla AFP'ye konuşan Lübnanlı yetkiliye göre ABD heyeti, Beyrut’taki toplantılarında Lübnanlı yetkililere ‘yıl sonuna kadar somut adımlar atılması’ talebiyle ‘kararlı ve net’ bir mesaj gönderdi. Bu mesaj, ‘kara para aklama ve nakit temelli ekonomiyle mücadeleyi ve Karz-ı Hasen Vakfı’nın kapatılmasını’ da içeriyordu. Hizbullah'a bağlı bir finans kuruluşu olan Karz-ı Hasen Vakfı, altın teminat karşılığında kredi veriyor. ABD, Karz-ı Hasen Vakfı’na yaptırımlar uyguluyor.

Hurley bu konuda, Lübnanlı yetkililerin havaalanında nakit ve altın akışını durdurmada bir miktar başarı elde ettiklerini ve bunun limanlara ve tüm sınır geçişlerine yayılmasını umdukları açıklamasında bulundu.