Kavuran sıcaklar yeni bir tatil trendi yarattı

Birleşmiş Milletler'e göre 2050'de Avrupa nüfusunun yarısı, yaz aylarında yüksek riskli sıcak dalgasına maruz kalacak (Reuters)
Birleşmiş Milletler'e göre 2050'de Avrupa nüfusunun yarısı, yaz aylarında yüksek riskli sıcak dalgasına maruz kalacak (Reuters)
TT

Kavuran sıcaklar yeni bir tatil trendi yarattı

Birleşmiş Milletler'e göre 2050'de Avrupa nüfusunun yarısı, yaz aylarında yüksek riskli sıcak dalgasına maruz kalacak (Reuters)
Birleşmiş Milletler'e göre 2050'de Avrupa nüfusunun yarısı, yaz aylarında yüksek riskli sıcak dalgasına maruz kalacak (Reuters)

Hava sıcaklıklarının artması, yaz tatiline giden turistlerin rotalarını değiştirmesine neden oldu. 

Fransız haber ajansı AFP, İtalya ve İspanya gibi sıcak dalgasıyla boğuşan yerler yerine İskandinav ülkelerinin tercih edildiğini aktardı.

İspanya'ya bağlı Kanarya Adaları'ndaki Tenerife'de yaşayan Cati Padilla, sıcaktan kaçmak için Norveç'e gittiğini söyledi.

Seyahat şirketi Visit Sweden'ın Almanya'da yaptırdığı ankette, her 5 kişiden 2'sinin Avrupa'daki sıcak dalgası nedeniyle seyahat planlarını değiştirerek, daha serin ülkeleri tercih ettiği ortaya kondu.

Brüksel merkezli Avrupa Seyahat Komisyonu'nun Guardian'la paylaştığı bilgilere göreyse Avrupalıların yüzde 76'sı tatil planlarını iklim krizine göre şekillendiriyor. 

Visit Sweden'ın yöneticisi Susanne Andersson "serin tatil" adını verdikleri bu değişimle ilgili şunları söyledi: 

Serin tatil sadece havayla ilgili değil. Hem havanın biraz daha serin olduğu hem de çok fazla insanın gitmediği yerlere seyahat etmeyi içeriyor.

Britanyalı turist Pam ise artık Akdeniz kıyılarında deniz tatili yapmanın cazip gelmediğini belirterek şu ifadeleri kullandı: 

Şezlonga oturup kitap okumak, kalkmak, gidip bir şeyler yemek ve tekrar şezlonga dönmek artık ilgimi çekmiyor. Bir yerleri ziyaret etmeyi, o yerlerin tarihini keşfetmeyi ve güzel manzaralara bakmayı tercih ederim.

Fransa'da öğretmenlik yapan Mathilde Martin de "Yükselen sıcaklıklar tüm planları değiştirdi" dedi. 

Martin, tatile genelde Fransa'nın güneyine veya İtalya'ya gittiğini fakat bu yıl Birleşik Krallık'ı ziyaret edeceğini söyledi.

Finlandiya'nın Laponya bölgesinin merkezi Rovaniemi'de geçen yıl bir gecelik konaklama sayısında yüzde 29 artış yaşandı. 

Bölgede turizmden sorumlu yetkililerden Sanna Karkkainen, "Burada 'serin tatili' hissedebilirsiniz.  Bu trendin asıl etkisi Avrupa'nın orta ve güney kesimlerindeki sıcak yazlarla birlikte ortaya çıktı" dedi. 

Diğer yandan yetkililer, turist akınıyla birlikte yaşanacak sorunlardan da endişeleniyor. 

Norveç'teki Stranda'nın eski Belediye Başkanı Jan Ove Tryggestad, 300 kişinin yaşadığı Hellesylt köyüne geçen yıl 6 bin kişiyi taşıyan bir tur gemisinin demirlediğini söyledi. Tryggestad, "Bizim asıl endişemiz aynı anda çok fazla turistin gelmesi" dedi.

Independent Türkçe, Guardian, AFP



Sanat eserlerinin beyindeki etkisi ortaya kondu

Katılımcıların beyin aktivitelerinin gözlemlenmesi için özel cihazlar kullanıldı (Mauritshuis Müzesi)
Katılımcıların beyin aktivitelerinin gözlemlenmesi için özel cihazlar kullanıldı (Mauritshuis Müzesi)
TT

Sanat eserlerinin beyindeki etkisi ortaya kondu

Katılımcıların beyin aktivitelerinin gözlemlenmesi için özel cihazlar kullanıldı (Mauritshuis Müzesi)
Katılımcıların beyin aktivitelerinin gözlemlenmesi için özel cihazlar kullanıldı (Mauritshuis Müzesi)

Müzelerdeki gerçek sanat eserlerinin, tıpkıbasımlara ya da posterlere kıyasla beyni daha fazla uyardığı belirlendi.

Hollanda'dan bilim insanlarının çalışmasında, göz izleme ve MRI taramaları kullanılarak orijinal eserlerle posterler arasında beynin uyarılması açısından "muazzam fark olduğu" ortaya kondu. 

Barok ressam Jan Vermeer'in İnci Küpeli Kız tablosunun sergilendiği Lahey'deki Mauritshuis Müzesi'nin yaptırdığı çalışmada, orijinal eserleri ve reprodüksiyonlarını inceleyen 20 katılımcıların beyin aktiviteleri gözlemlendi. 

Araştırmada, orijinal eserleri inceleyenlerin beynindeki aktivitenin, reprodüksiyonları inceleyenlerinkine kıyasla 10 kat daha fazla olduğu belirlendi. 

Mauritshuis Müzesi'nin direktörü Martine Gosselink, bulgulara dair şunları söyledi:

10 katlık fark muazzam, orijinal bir esere kıyasla bir reprodüksiyona baktığınızda ortaya çıkan şey budur. Farkında olsanız da olmasanız da bir şeyler gördüğünüzde zihinsel açıdan zenginleşirsiniz çünkü beyninizde bağlantılar kurarsınız.

Çalışmayı yürüten Neurensics araştırma enstitüsünün ortak kurucusu Martin de Munnik, çalışmanın iki temel unsura dayandığını belirtiyor. 

Yaşları 21'le 65 arasında değişen katılımcılar, beyinlerindeki elektriksel aktiviteyi kaydetmek için kullanılan EEG tarayıcısıyla bir göz izleme ekipmanı taktı. Bu kişilerden önce müzedeki 5 tabloya, daha sonra da bunların müzenin mağazasında satılan posterlerine bakmaları istendi. 

Nörobilimciler, Amsterdam Üniversitesi'ndeki MRI makinesine bağlı ekipmanla elde edilen sonuçları inceledi. Araştırmacılar, orijinal sanat eserlerinin beynin bilinç, düşünce ve kişisel anılarla ilgili bölümü olan precuneus bölgesinde güçlü bir olumlu tepki uyandırdığını gözlemledi. 

dsvgrf
İnci Küpeli Kız'ın yüzünde oluşan üçgen, dikkatin uzun süre odaklanmasını sağlıyor (Mauritshuis Müzesi)

Örneğin Hollandalı ressam Gerrit van Honthorst'un Viyolonist tablosunun orijinaline bakanlarda 1 üzerinden 0,41'lik olumlu bir uyaran çıkarken, aynı eserin posterine bakıldığında bu değer 0,05'e geriledi. 

Araştırmacılar, İnci Küpeli Kız'ın "sürekli dikkat döngüsü" diye tanımladıkları bir etkiye yol açtığını da belirtiyor. Nörobilimciler, tablodaki kızın ön plana çıkarılan gözü, çenesi ve küpesi arasında bir üçgen oluştuğuna işaret ediyor. Ziyaretçilerin gözünün sürekli bu üçgene takıldığını belirten Munnik, bundan ötürü İnci Küpeli Kız'a daha uzun süre bakıldığını söylüyor. 

Independent Türkçe, Guardian, Phys.org