NASA'nın Mars gezgini, Kızıl Gezegen'deki yaşamın olası izlerini buldu

Bilim insanları heyecanlı: "Üçünü bir arada hiç görmemiştik"

Perseverance, 23 Temmuz'da Cheyava Falls'la selfie çekti (NASA/JPL-Caltech/MSSS)
Perseverance, 23 Temmuz'da Cheyava Falls'la selfie çekti (NASA/JPL-Caltech/MSSS)
TT

NASA'nın Mars gezgini, Kızıl Gezegen'deki yaşamın olası izlerini buldu

Perseverance, 23 Temmuz'da Cheyava Falls'la selfie çekti (NASA/JPL-Caltech/MSSS)
Perseverance, 23 Temmuz'da Cheyava Falls'la selfie çekti (NASA/JPL-Caltech/MSSS)

NASA'nın Perseverance adlı keşif aracından gelen bulgularla çalışan bilim insanları, Mars'ta hayat izi bulduklarını henüz iddia edemese de heyecanlı.

Zira Cheyava Falls adını verdikleri, 60'a 90 santimetre boyutlarındaki kayada, milyarlarca yıl önce Mars'ta yaşamın var olduğunu gösterebilecek izler gördüler. 

Bu izleri, gezegenin hâlâ sıcak ve sulara sahip olduğu dönemdeki mikroplar yaratmış olabilir. 

Bilim insanları fosilleşmiş organizmaya dair bir emare görmese de NASA ekibinden Kathryn Stack Morgan, incelenen taştaki biyolojik kökeni olabilecek izlere işaret ederek şöyle diyor:

Şunu diyoruz: Mars'taki muhtemel bir biyoimzaya sahibiz.

NASA görevinde çalışan bilim insanlarından Kenneth Farley de şu yorumu yapıyor:

Şimdiye kadar topladığımız taşlar arasında en ilgi çekicisi. Eğer Dünya'ya getirilebilirse Mars'ta yaşamın hiç görülüp görülmediğine dair soruyu cevaplandırma potansiyeline sahip.

Perseverance, incelediği kayada organik moleküller saptadı.

Ayrıca kalsiyum sülfata rastlandı ki akan suyun belirtisi olarak görülüyor.

İkisi de hayatın yapıtaşlarının Kızıl Gezegen'de olabileceğini gösteriyor.  

sdfergth
18 Temmuz'da fotoğrafı çekilen kayaya, Büyük Kanyon'daki en yüksek şelaleye referansla Cheyava Falls adı verildi (NASA/JPL-Caltech/MSSS)

Kayadaki leopar desenine benzeyen bir milimetre çapındaki izlerin etrafındaki siyah halkalar da demir fosfat içeriyor.

Bu leopar desenine yol açan kimyasal reaksiyonların, mikropların yaşamasını sağlayacak enerjiyi de vermiş olabileceği düşünülüyor. 

Perseverence ekibinden Morgan Cable, "Daha önce bu üç şeyi Mars'ta bir arada hiç görmemiştik" diyor. 

Bilim insanları, Mars'ın atmosfer, iklim ve akan sulara sahip olduğu dönemde canlı yaşamının olup olmadığını anlamak için bu gezegendeki kayaları inceliyor

Kızıl Gezegen'deki bu kayanın gelecek yıllarda Dünya'ya getirilerek daha yakından incelenmesi umuluyor. Zira Mars'taki yaşam ihtimaline dair kesin bir şey söylemek için buna ihtiyaç var. 

Dr. Kathryn Stack Morgan, "Bence listenin başında bu örnek var" diyerek son keşfin Dünya'ya getirilmesinin önemini vurguluyor.

Ancak örneklerin Mars'tan taşınmasının önünde engeller var. NASA Yöneticisi Bill Nelson, nisanda konuyla ilgili şöyle konuşmuştu:

İşin özü şu ki, 11 milyar dolar çok büyük bir maliyet ve 2040'a kadar örnekleri getirememek de kabul edilemeyecek kadar uzun bir süre anlamına geliyor.

NASA örneklerin daha ucuza ve daha hızlı getirilmesi için özel şirketlere başvursa da henüz kayda değer bir sonuç çıkmadı. 

Independent Türkçe, New York Times, Space.com, NASA



Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?
TT

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Danimarka yapımı gerilim filmi Sakın Ses Çıkarma'nın (Speak No Evil) başarısı, iki yıl içinde yeniden çekilip vizyona girmesini sağlarken yeni yapımın yönetmeni James Watkins, hikayenin sonunda yaptıkları değişikliklerin gerekçesini anlattı. 

13 Eylül'de dünyayla birlikte Türkiye'de vizyona giren film hakkında GamesRadar+'a konuşan Watkins, 2008 tarihli Kan Gölü (Eden Lake) filminin sonunda izleyicilere karanlık bir son sunduğunu ve Danimarkalı yönetmen Christian Tafdrup'un da orijinal filmde benzer bir yola saptığını hatırlattı: 

Uzun süre önce yaptığım Kan Gölü, pek çok açıdan Christian'ın filmine benziyor ve bu yüzden aynısını yapmak istemedim. Seyirciye yeniden aynı şeyi dayatmanın dürüstçe olmayacağını hissettim. Hikaye, temalar ve karakterleri takip ettim.

Birleşik Krallık yurttaşı yönetmen, filmi daha net bir finalle bitirseler de bunun "mutlu son" anlamına gelemeyeceğini söyledi. 

51 yaşındaki yönetmen, Entertainment Weekly'e verdiği röportajdaysa orijinal filmdeki Danimarkalı aileyi Amerikalı yapmalarının da değişikliğe neden olduğunu anlattı.

Christian Tafdrup'un yönettiği 2022 yapımı film, Danimarkalı bir ailenin İtalya'nın Toskana bölgesine tatile gidişini ve burada Hollandalı bir aileyle yakınlaşmasını anlatıyordu. 

Aylar sonra, Hollanda'daki yeni arkadaşlarından aldıkları daveti kabul eden ailenin ziyareti hızla kabusa dönüyordu.

Yeniden çevrimde Mackenzie Davis ve Scoot McNairy, konuk edildikleri evde korkunç bir hafta sonu geçiren Amerikalı çifti canlandırıyor.

Yeniden çevrimle ilgili yorumlar da epey olumlu. Sinema yazarlarının övgü dolu incelemeleri sayesinde Sakın Ses Çıkarma, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 85 puan almayı başardı.

Yeni yapımın başrolündeki James McAvoy, Paddy karakterini canlandırırken tartışmalı fenomen Andrew Tate'den esinlendiğini önceki günlerde açıklamıştı.  

Eski kick boksçu Tate, sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla dikkat çekmişti. Tate, Aralık 2022'de Romanya'da insan kaçakçılığı, tecavüz ve organize suç çetesi soruşturması kapsamında tutuklanmıştı.

Independent Türkçe, Screen Rant, Games Radar