ABD'nin ulusal borcu ilk kez 35 trilyon doları aştı

İki başkan adayı da bu yükün nasıl azaltılabileceğine dair herhangi bir öneri sunmadı.

ABD Kongre Binası'nın kubbesi (AFP)
ABD Kongre Binası'nın kubbesi (AFP)
TT

ABD'nin ulusal borcu ilk kez 35 trilyon doları aştı

ABD Kongre Binası'nın kubbesi (AFP)
ABD Kongre Binası'nın kubbesi (AFP)

ABD'nin ulusal borcu dün (pazartesi) ilk kez 35 trilyon doları aştı. Bu durum, Washington'da vergiler ve harcama girişimlerine ilişkin yasama savaşları sürerken ülkenin içinde bulunduğu acımasız mali çıkmazı hatırlatıyor.

New York Times, ABD Hazine Bakanlığı'nın ülkenin bilançosunu özetleyen günlük raporunda bu duruma işaret ettiğini bildirdi.

ABD'de kamu borcu, son yıllarda uygulanan federal programların maliyetlerinin ilk tahminleri aşmasıyla birlikte, birçok ekonomistin tahmin ettiğinden daha hızlı bir şekilde artıyor.

İki başkan adayı, mevcut Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eski Başkan Donald Trump, kampanya sırasında ülkenin bütçe açığı hakkında fazla konuşmadılar. Bu da ekonomik sorunun önümüzdeki yıllarda daha da kötüleşeceğini gösteriyor. Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasında politika öncelikleri konusundaki derin farklılıklar ve her iki partinin de ulusal borcun en büyük etkenleri olan Sosyal Güvenlik ve Medicare'de kesinti yapma konusundaki direnci, ABD'nin borçlanmasını sınırlandırmayı zorlaştırdı.

ABD Kongresi Bütçe Ofisi (CBO) geçen ay yaptığı açıklamada, artan harcamalar ve faiz giderlerinin vergi gelirlerini aşması nedeniyle ABD ulusal borcunun 2034 yılına kadar 56 trilyon doları aşma yolunda olduğunu söyledi.

Yüksek faiz oranları

Yüksek faiz oranları ABD'nin borç yükünü yönetmesini zorlaştırdı. Pandemi sırasında oluşturulan ‘çalışanları elde tutma kredisi’ gibi bazı federal programlar, dolandırıcılık ve suistimal nedeniyle bütçe uzmanlarının beklediğinden daha maliyetli oldu. Ayrıca, 2022 Enflasyon Azaltma Yasası ile getirilen vergi kredilerine beklenenden daha fazla talep oldu ve bu da yıllık açığı daha da kötüleştirdi.

ABD Hazine Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Nisan'dan Haziran'a kadar 234 milyar dolar borçlandığını, bunun beklediğinden daha az olduğunu ve Temmuz'dan Eylül'e kadar 740 milyar dolar borçlanmayı beklediğini bildirdi.

Açık azaltma önerisi

Hazine Bakanı Janet Yellen haziran ayında yaptığı açıklamada, ABD'nin borç yükünün ekonominin büyüklüğü göz önüne alındığında makul düzeyde kaldığını ve faiz maliyetlerini sabit tutmaya odaklanıldığını söyledi. Biden yönetimi en son bütçesinde, büyük ölçüde yüksek gelirliler ve şirketler üzerindeki daha yüksek vergiler nedeniyle açığın on yıl içinde 3 trilyon dolar azaltılmasını önerdi.

Yellen geçen ay CNBC'ye verdiği demeçte, “Eğer borç ekonominin büyüklüğüne oranla istikrar kazanırsa, makul bir pozisyonda oluruz” ifadesini kullandı.

CBO, yıllık faiz maliyetlerinin bu yıl 892 milyar dolardan 2034 yılında 1,7 trilyon dolara yükseleceğini öngörüyor. Bu noktada ABD, faiz ödemeleri için neredeyse tıbbi bakım için harcadığı kadar harcama yapacak.

Önümüzdeki ocak ayında, Kongre'deki kanun yapıcılar bir kez daha ülkenin borç limitini yükseltmenin bir yolunu bulmak zorunda kalacaklar. Bu limit geçen yıl Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasında harcama öncelikleri konusunda yaşanan uzun süreli bir savaşın ardından geçici olarak askıya alınmıştı.

Gelecek yıl Kongre, Trump'ın 2017'de yürürlüğe koyduğu vergi indirimlerinin süresinin dolması konusunda da ne yapacağına karar vermek zorunda kalacak. Trump, bütçe gruplarının 10 yılda yaklaşık 4 trilyon dolara mal olacağını söylediği vergi indirimlerinin uzatılması çağrısında bulundu. Demokratlar ise şirketler ve zenginler üzerindeki vergileri arttırırken orta sınıfa fayda sağlayan vergi indirimlerini korumak istiyor.

Harris henüz bir ekonomik plan açıklamadı ve politika önceliklerinin Biden yönetiminin önceliklerinden ne kadar farklı olabileceği belirsiz. Harris, 2019'da başkan adayı olarak kurumlar vergisi oranının yüzde 21'den yüzde 35'e çıkarılması çağrısında bulunmuş, ancak aynı zamanda orta sınıf için yeni vergi kredileri ve emlak vergisinde yapılacak bir artışla ödenecek öğretmen maaşlarında zam önermişti.

Bu ay yapılan Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi'nde Cumhuriyetçiler, partilerinin platformunda ulusal borçtan bahsetmedi. Trump, borcu azaltırken aynı zamanda vergileri de azaltacağını öne sürmüştü ki bu yaklaşım ilk döneminde başarısız olmuştu. Eski başkan, ithalata daha yüksek gümrük tarifeleri uygulayarak gelir artırmayı önerdi, ancak bu gümrük vergileri muhtemelen vergi kesintilerini dengelemek için kullanılacak.

Partizan olmayan Sorumlu Federal Bütçe Komitesi geçen ay yayınladığı bir raporda, Trump'ın görevdeyken 8,4 trilyon dolarlık yeni borçlanmaya onay verdiğini açıkladı. Biden ise Beyaz Saray'daki ilk üç yılı boyunca 4,3 trilyon doları onaylamıştı. Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçiler federal harcamaların kısılması için teklifler sundu ve Demokratları bu tür politikaları benimsememekle suçladı.

ABD Temsilciler Meclisi Bütçe Komitesi Başkanı Teksaslı Temsilci Jodey C. Arrington dün yaptığı açıklamada önümüzdeki yıl Cumhuriyetçi liderliğin çok geç olmadan mali sorumluluğu yeniden tesis etmek için son umut olduğunu söyledi. Bu arada bütçe gözlemcileri, başkan adaylarının ülkenin borcunu azaltacak planlar sunmamasından yakınıyor.

Mali konsolidasyonu destekleyen Peter G. Peterson Vakfı CEO'su Michael Peterson, “Seçimlere 100 günden az bir süre kaldı ve bu kısa süre içinde bile borcumuza 1 trilyon dolar daha eklememiz bekleniyor. Bu bir sorun değilmiş gibi davranmaya devam edemeyiz” ifadelerini kullandı.



Güney Amerika ülkesi, petrol gelirini halkla paylaşacak: "Siz de ortaksınız"

Surinam devletine ait Staatsoile şirketi, Wanica bölgesinde bir petrol rafinerisini de işletiyor (AFP)
Surinam devletine ait Staatsoile şirketi, Wanica bölgesinde bir petrol rafinerisini de işletiyor (AFP)
TT

Güney Amerika ülkesi, petrol gelirini halkla paylaşacak: "Siz de ortaksınız"

Surinam devletine ait Staatsoile şirketi, Wanica bölgesinde bir petrol rafinerisini de işletiyor (AFP)
Surinam devletine ait Staatsoile şirketi, Wanica bölgesinde bir petrol rafinerisini de işletiyor (AFP)

Güney Amerika ülkesi Surinam, petrol ve doğalgaz gelirlerini halkla paylaşacak.

Surinam Devlet Başkanı Chan Santokhi, pazartesi günkü açıklamasında, "her Surinamlının petrol ve doğalgaz gelirlerinden faydalanmasını istediklerini" belirtti. 

Ülkenin Hollanda sömürgeliğinden kurtuluşunun kutlandığı 25 Kasım'daki Bağımsızlık Günü konuşmasında Santokhi, şöyle devam etti: 

Herkes bu fırsattan yararlanacak ve hiç kimse dışarıda bırakılmayacak. Sizler petrol gelirlerinin ortak sahibisiniz.

Yeni program kapsamında, 18 yaş ve üstü her Surinam yurttaşı adına devlet tarafından yıllık yüzde 7 faiz oranına sahip bir birikim hesabı açılacak ve bu hesaplara 750'şer dolar yatırılacak.

Dünya Bankası rakamlarına göre, yaklaşık 600 bin nüfusa sahip Güney Amerika ülkesinde yıllık gayrisafi yurtiçi hasıla 3,4 milyar dolar. Ayrıca her 5 kişiden biri yoksulluk içinde yaşıyor. 

Ancak uzmanlar, petrol ve doğalgaz yatırımlarıyla ülkenin 10 ila 20 yıl içinde 10 milyar dolara yakın gelir elde edeceğini öngörüyor. 

Geçen ay Fransa merkezli çokuluslu petrol şirketi TotalEnergies ve Amerikan hidrokarbon firması APA Corp, Surinam açıklarında günde 220 bin varil üretim kapasitesine sahip bir petrol sahası için 10,5 milyar dolarlık yatırım yapılacağını açıklamıştı. Proje kapsamında üretimin 2028'de başlaması hedefleniyor. 

Surinam'ın komşusu Guyana da bu ay başında petrol gelirlerini halkla paylaşma kararı almıştı. Guyana Devlet Başkanı Irfaan Ali, bu adımla özellikle hayata yeni atılan gençlere kolaylık sağlamak istediklerini belirtmişti.

Venezuela, Surinam ve Brezilya'ya komşu Güney Amerika ülkesi, 2015'te büyük bir petrol rezervinin keşfiyle gelirlerini artırma fırsatı yakalamıştı. 2019'dan beri petrol çıkarma çalışmalarını hızlandırmış ve ekonomisini üç kat büyütmüştü.

Independent Türkçe, Guardian, Jakarta Post, Reuters