Mahkemede itiraf: "TikTok ünlüleri için kiliseden 300 bin dolar çaldım"

Battocletti, kilisenin hesabıyla kendi hesabı arasında 600'den fazla izinsiz işlem gerçekleştirdi

ABD'nin Alabama eyaletinde bir kilise çalışanı işvereninden 300 bin dolardan fazla para çaldığını ve paranın bir kısmını en sevdiği içerik üreticileri için TikTok Coin'leri satın almaya harcadığını itiraf etti (Unsplash)
ABD'nin Alabama eyaletinde bir kilise çalışanı işvereninden 300 bin dolardan fazla para çaldığını ve paranın bir kısmını en sevdiği içerik üreticileri için TikTok Coin'leri satın almaya harcadığını itiraf etti (Unsplash)
TT

Mahkemede itiraf: "TikTok ünlüleri için kiliseden 300 bin dolar çaldım"

ABD'nin Alabama eyaletinde bir kilise çalışanı işvereninden 300 bin dolardan fazla para çaldığını ve paranın bir kısmını en sevdiği içerik üreticileri için TikTok Coin'leri satın almaya harcadığını itiraf etti (Unsplash)
ABD'nin Alabama eyaletinde bir kilise çalışanı işvereninden 300 bin dolardan fazla para çaldığını ve paranın bir kısmını en sevdiği içerik üreticileri için TikTok Coin'leri satın almaya harcadığını itiraf etti (Unsplash)

ABD'nin Alabama eyaletindeki bir kilisenin eski bir çalışanı, sevdiği TikTok ünlülerine hediye almak için işvereninden 300 bin dolar çaldığını kabul etti.

ABD Adalet Bakanlığı, 35 yaşındaki Kristen Marie Battocletti'nin şaşırtıcı miktarda nakit parayı, Nisan ve Ekim 2023 arasında Alabama'nın Tuscaloosa kentindeki St. Francis of Assisi Üniversitesi kilise bölgesinden çaldığını bildirdi.

Alabama'nın Kuzey bölgesindeki ABD Başsavcılık Ofisi, eskiden Battocletti'nin kilisede yönetici asistanı olarak çalıştığını aktardı. AL.com, Battocletti'nin işyerindeki yetkilerini kilise fonlarıyla 600 izinsiz işlem yapmak üzere kullandığını belirtti.

Battocletti yaklaşık 220 bin doları, kendisine ve kullanıcıların en sevdiği içerik üreticilerine hediye vermek için harcayabileceği uygulama içi para birimi TikTok Coin'lere harcadı.

Battocletti, Salı günü (23 Temmuz) elektronik dolandırıcılık suçlamasını kabul etti.

Alabama Başsavcılık Ofisi, elektronik dolandırıcılık için en üst cezanın 20 yıl hapis, 3 yıl denetimli serbestlik ve de 250 bin dolarlık para cezasını kapsadığını söyledi.

AL.com Battocletti'nin 26 Kasım'da ceza almasının planlandığını bildirdi.

Geçen ay kilisesinden yüz binlerce dolar çaldığını itiraf eden tek kişi Batocletti değil.

Catholic News Agency, bir rahibin Alabama'nın yakınındaki Missouri'deki kilisesinden 300 bin dolar çaldığını temmuz başlarında itiraf ettiğini aktarmıştı.

Missouri'nin Batı bölgesindeki ABD Başsavcılık Ofisi, Peder Ignazio Medina'nın 2013'ten 2021'e kadar neredeyse 10 yıl boyunca Wardsville'deki St. Stanislaus Katolik Kilisesi'ne önderlik ettiğini belirtmişti.

Kilise yetkilileri 2018'de "mali düzensizlikler" fark etmeye başlamış ve kilisenin mali belgelerinde "daha önceden bildirilmemiş bir banka hesabı" tespit etmişti.

2020'ye gelindiğinde gizli hesapta neredeyse 360 bin dolar bulunuyordu. Medina 2021'de yeni bir kilise bölgesine geçtiğinde, kız kardeşine 100 bin dolar göndermiş ve kalan parayı cebine atarak hesabı boşaltmıştı.

Savcılar, Medina'nın "banka hesabının kilise bölgesine değil de kendi kişisel kullanımına yönelik bağışlarla fonlandığını iddia ederek" konuyu kapamaya çalıştığını söylemişti.  

Soruşturmayı yürütenlerle görüşen kilise bölgesi sakinleri, bağışlarının Medina'nın kişisel kullanımı niyetiyle yapılmadığını açıkça ifade etmişti.

Savcılar, Medina'nın 10 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacağını aktarmıştı.

Independent Türkçe



Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
TT

Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)

Yeni bir çalışma, vücudun yaşlanmaya verdiği doğal tepkiye dair uzun süredir kabul gören bir inanışın yanlış olabileceğini öne sürüyor.

Yaşa bağlı iltihaplanma (inflammaging), ilerleyen yaşla birlikte gelişen kronik, düşük dereceli bir iltihaplanma şeklidir. İltihaplanma vücudu yaralanma veya enfeksiyona karşı korur.

Kronik iltihaplanmanın yaşlanma sürecini hızlandırdığı ve Alzheimer hastalığı, artrit, kanser, kalp hastalığı ve Tip 2 diyabet gibi çeşitli sağlık sorunlarına katkıda bulunduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar çoğu yaşlı kişinin yaşlandıkça iltihaplanmadan muzdarip olacağına uzun zamandır inanıyor.

Ancak bu hafta Nature Aging'de yayımlanan çalışma, sanayileşmemiş bölgelerdeki insanların kentsel bölgelerdekilerden farklı şekilde iltihaplanma deneyimlediğini ve bunun arkasında başka bir neden olabileceğini tespit etti.

Araştırmacılar, Bolivya Amazonları'ndan Tsimane ve Malezya Yarımadası'ndan Orang Asli olmak üzere sanayileşmemiş iki yerli nüfusun yaşantısını İtalya ve Singapur'dan iki grupla karşılaştırdı. 4 gruptan 18 ila 95 yaşındaki yaklaşık 2 bin 800 yetişkinden alınan kan örneklerini karşılaştırdılar.

Kronik enflamasyonun net bir şekilde yaşlanmayla bağlantılı olmayabileceğini, bunun yerine beslenme biçimi, yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin önceden  sanılandan daha büyük rol oynadığını buldular.

Çalışma ayrıca sanayileşmemiş gruplardaki iltihaplanmanın, katılımcılar yaşlandıkça artmadığını da gösterdi.

Columbia Üniversitesi'nde çevre sağlığı bilimleri doçenti ve çalışmanın ortak yazarı Alan Cohen bulguların, iltihaplanmanın "şu anda anladığımızdan daha karmaşık" olduğuna işaret ettiğini söylüyor.

The Independent'a konuşan Cohen, "Tsimane ve Orang Asli tüm bu yönlerden bizden farklı" diyor. 

Çalışmamızın anlamı, daha aktif olmamız gerektiğini söylemekten ziyade biyolojiyi iyi anladığımız ve onu hher yönüyle kontrol edebileceğimiz düşüncesine meydan okumak. Yani bu bir uyarıdır: Özellikle iltihaplanmayı azaltmak için belirli gıdaları tüketmekten ve haftalık popüler sağlık trendlerini takip etmekten kaçının.

Öte yandan diğer uzmanlar bu çalışmadan yola çıkarak kesin yargılara varmadan önce bir uyarıda bulunuyor.

Yale Yaşlanma Araştırmaları Merkezi Direktörü Vishwa Deep Dixit, New York Times'a yaptığı açıklamada kirliliğe daha az maruz kalan kişilerde kronik hastalık oranlarının daha düşük çıkmasının şaşırtıcı olmadığını belirtiyor. Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden farmakoloji alanında öğretim üyesi olan Bimal Desai ise bulguların değerli tartışmalara yol açması gerektiğini ancak "yaşa bağlı iltihaplanma anlatısını baştan yazmadan önce" daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu ekliyor.

Independent Türkçe