Füzeler ve İran faktörü: Cezalandırıcı yanıtın işlevi

Tahran, İsrail'in itibarını ve onurunu hedef almasına karşılık verecek, ancak uluslararası ilişkileri geliştirme çabalarını tehlikeye atmaktan korkuyor

İsrail Demir Kubbe hava savunma sistemi güney Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
İsrail Demir Kubbe hava savunma sistemi güney Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
TT

Füzeler ve İran faktörü: Cezalandırıcı yanıtın işlevi

İsrail Demir Kubbe hava savunma sistemi güney Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
İsrail Demir Kubbe hava savunma sistemi güney Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)

Refik Huri

Ortadoğu, “Haley Yasası” olarak adlandırılan bir yasayla yönetiliyordu ve hâlâ da yönetiliyor. Bu yasaya göre beklediğiniz ve kaçınmaya çalıştığınız her şey gerçekleşecektir. İsrail'in Beyrut’un güney banliyösünde Hizbullah'ın askeri komutanı Fuad Şükür’e ve Tahran’da Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'ye suikast düzenleyerek kırmızı çizgileri aşmasına İran, Hizbullah ve tüm direniş ekseninin ortak karşılığı gibi, bölgede ve dünyada herkesin gerçek olarak kabul ettiği beklentilerin sınırı yok.

Netanyahu işlediği suça verilecek karşılığa hazırdı ve onu kullanmak istiyordu. Zira Washington'daki Ortadoğu Enstitüsü'nün raporunda belirtildiği gibi, Donald Trump ve Kamala Harris'ten "savaşın bir an önce bitirilmesine yönelik güçlü bir istek" duydu. Dolayısıyla Hamas, Hizbullah ve İran ile hesaplaşmak için birkaç ayı olduğuna ve füzeler düştüğünde ABD'nin onun yanında durmaktan başka seçeneği kalmayacağına inanıyor. Direniş ekseni, yanıta verilecek cevap hesapları dahilinde yanıtını koordine etmek için acele etmedi. Netanyahu'nun İsrail'in "hem savunma hem de saldırı olmak üzere tüm senaryolara hazırlıklı olduğu" yönündeki sözleri ise doğru değil. Zira İsrail birçok cepheden gelecek birleşik bir saldırıya karşı kendini savunamaz hale geldi. Caydırıcılık gücünü kaybetti. Kümülatif caydırıcılık stratejisi olarak adlandırdığı şeyi yeniden tesis etmeye yönelik tüm girişimleri, zorlu yeni bir gerçekliğin duvarına çarptı.

Çünkü İsrail ile çatışmanın gidişatı, Camp David ve Vadi Araba anlaşmaları ile Oslo Anlaşması’nın tersi yönde değişikliklere sahne oldu. 20. yüzyılın son çeyreği ile 21. yüzyılın başındaki gerçekçi dilin aksine, bazı çevrelerde 1950'lerin radikal diline dönüş yaşandı. Filistinlilerle uzlaşmayı reddeden ve sanki bütün bir halkı görmezden gelebilirmiş gibi davranan aşırı sağa doğru bir İsrail yönelimi var. İmam Humeyni “İsrail'i ortadan kaldırma” sloganını ortaya attı. Hamas, İslami Cihat ve Halk Cephesi hareketleri Filistin'in özgürleştirilmesi programına bağlı kaldılar. Hamas’ın gerçekleştirdiği Aksa Tufanı operasyonu ve ardından İsrail ordusunun, rehineleri kurtarmak ve Gazze Şeridi sınırındaki yerleşim yerlerine roket atılmasını engellemek gibi hedeflerine ulaşamadığı Gazze savaşına gelince, değişkenleri teyit etmeye yönelik pratik alıştırmalardan ibarettir.

En belirgin değişkenler ikidir; İran faktörü, füzeler ve insansız hava araçları. Birincisi yani İran teorik çerçevede kalmadı, aksine geniş çaplı pratik bir hamlede bulundu. Lübnan, Irak ve Suriye'de Hizbullah'tan Haşdi Şabi grupları, Zeynebiyyun ve Fatimiyyun tugaylarına kadar mezhepçi ideolojik milis gruplar kurdu, silahlandırdı ve finanse etti. Yemen'deki Husileri destekledi ve silahlandırdı. Hamas ve İslami Cihat’a ihtiyaç duydukları her şeyi temin etti. Gazze savaşında Hamas ve İslami Cihad’a destek sağlamak amacıyla “arenalar birliği” aracılığıyla kontrollü bir savaş yürüttü. Bu ise İsrail'in Kızıldeniz'den Akdeniz'e kadar kuşatılmasını sağladı.

İkinci değişken ise savaş stratejilerinin değişmesidir. Şu anda gördüğümüz, çatışmasız bir savaştır. Sadece karşılıklı füze ve İHA saldırıları var. Husiler, Babu’l Mendeb'in ardından Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ni Eilat Limanına giden gemilere kapattı. Hizbullah, Celile'yi felç etmeyi, yerleşimcileri iç bölgelere itmeyi ve İsrail'in birçok askeri tahkimatını yok etmeyi başardı. Iraklı gruplar, İsrail ve Amerikan üslerine füze saldırıları düzenledi. Bütün bunlar geçmişte mümkün değildi. Dahası İsrail, hayati öneme sahip tesislerini vurabilecek Hizbullah ile geniş çaplı bir çatışmadan korkuyor.

Bir başka deyişle İsrail benzeri görülmemiş bir çıkmazın içinde. Gazze üzerinden İran liderliğindeki “direniş ekseni” ile kazanamadığı ve durduramadığı bir savaşın içinde. Uzun bir yıpratma savaşını da engelleyemez. İran'ın da başı dertte. İsrail'in saygınlığını, egemenliğini, itibarını ve onurunu hedef almasına mutlaka karşılık vermeli. Ancak Etemad gazetesinin yazdığı gibi, uluslararası ilişkileri geliştirme çabalarını tehlikeye atacak "güçlü bir yanıttan" korkuyor. Vekilleri aracılığıyla giriştiği savaşlarda çok şey kazandı ama artık savaşa doğrudan dahil olması ve bunun ABD ile karşı karşıya geleceği, birinci önceliği olan rejimi riske atacağı topyekûn bir savaşa dönüşmemesi konusunda dikkatli olması gerekiyor. Buna ilaveten İran da İsrail gibi bölgedeki kriz ve kaos üzerine bahis oynuyor ama Tahran bahsini oynuyor ve kaosun, krizlerin dışında kalıyor. İsrail ise kriz ve kaosun içinde.

İran açısından yanıttan daha önemli olan tek şey onun işlevinin belirlenmesi ve görünüşe göre yanıtın işlevi artık “cezalandırmak.” Kırmızı çizgilerin aşılmasına karşı "cezalandırıcı bir darbe” indirmek. Filistin'in kurtuluşu ise başka bir aşamaya ertelendi. Cezalandırıcı darbe, İsrail'in kırılganlığını açığa çıkarıyor ve onu ne kadar süreceğini kimsenin bilmediği Amerikan korumasına muhtaç bırakıyor. Herkes, ne kadar güçlü olursa olsun, füze saldırılarının bir toprağı özgürleştiremeyeceğinin ve jeopolitik oyunda köklü bir değişiklik yaratmayacağının farkında. Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia'dan aktardığı analize göre aynı şey İsrail'in hava ve füze saldırıları için de geçerli. Bu durumda soru şu; gerilim ateşkes için mi yoksa daha fazla tırmandırma için mi yükseltiliyor? Kesin olan şu ki, Netanyahu, dünya başkentlerinin istediği ateşkesi istemiyor. Gerginliğin azaltılmasına yönelik şu anda yürütülen diplomatik çabaların sanal bir dünyada yürütülüyor gibi göründüğü açık. Ancak diplomasi, yanıt ve karşı yanıt ile birlikte askeri gerilimin yükselmesinin ardından bir fırsat bulacaktır. Zira sadece savaşmak için savaşılmaz. Siyasi bir amaç olmadan savaşılmaz. Clausewitz "savaş politikanın başka araçlarla devamıdır" dememiş miydi? Peki, politika başka yollarla savaşın devamı haline gelirse denklemde ne değişir? Büyük soru şu; karşılıklı yıkımın ortasında hangi konu öne çıktı ve yıkımdan sonraki olası bölgesel anlaşmanın mahiyeti nedir? Buna kesin bir cevap yok ama oyun Gazze savaşının ötesine geçti. Bölgesel ve uluslararası çıkar çatışmalarında bölgeyi İsrail-İran çatışmasına indirgemek mümkün eğil. Arena Çinli ve Rus oyunculardan izole bir şekilde yalnızca Amerikalı

*Bu analiz Şarku'l Avsay tarafından Independent Arabia'dan çevrilmiştir.



Zahran Mamdani, New York Belediye Başkanlığı seçimlerini kazandı

Demokrat aday Zahran Mamdani'nin New York'taki zaferinin ardından destekçilerinin kutlamaları (Reuters)
Demokrat aday Zahran Mamdani'nin New York'taki zaferinin ardından destekçilerinin kutlamaları (Reuters)
TT

Zahran Mamdani, New York Belediye Başkanlığı seçimlerini kazandı

Demokrat aday Zahran Mamdani'nin New York'taki zaferinin ardından destekçilerinin kutlamaları (Reuters)
Demokrat aday Zahran Mamdani'nin New York'taki zaferinin ardından destekçilerinin kutlamaları (Reuters)

34 yaşındaki demokrat sosyalist Zahran Mamdani, New York Belediye Başkanlığı yarışını kazanarak, tanınmayan bir eyalet temsilcisinden ülkenin en önde gelen Demokratlarından birine yükselişini taçlandırdı.

Mamdani, Amerika'nın en büyük şehrinin ilk Müslüman belediye başkanı olacak. Ön seçimlerde Mamdani'ye karşı adaylığı kaybettikten sonra bağımsız aday olarak yarışan 67 yaşındaki eski Demokrat Vali Andrew Cuomo'yu yendi. Seçim kampanyası, Demokrat Parti'nin hasarlı imajını yeniden inşa etmeye çalıştığı bir dönemde, nesiller ve ideolojiler arasında bir yarıştı.

Virginia'da ılımlı Demokrat Abigail Spanberger valiliği kolayca kazandı. Eski bir kongre üyesi ve CIA görevlisi olan 46 yaşındaki Spanberger, Cumhuriyetçi Vali Yardımcısı Winsome Earl Sears'ı kolayca yenerek Virginia valisi olarak görev yapan ilk kadın olacak. New Jersey'de ise Demokrat Mikie Sherrill valilik seçimini kazandı.

Bu üç yarış, Demokrat Parti'ye, Kongre'nin kontrolünün tehlikede olacağı 2026 ara seçimlerinden bir yıl önce farklı kampanya taktiklerini deneme fırsatı sundu. Başkan Donald Trump'ın geçen yılki zaferinden bu yana Demokratlar, Washington'da iktidardan düştüler ve siyasi çıkmazdan kurtulma yolunu bulmakta zorlanıyorlar.

Üç aday da ekonomik konulara, özellikle de erişilebilirliğe odaklandı. Ancak Spanberger ve Cheryl partinin ılımlı kanadında yer alırken, Mamdani kampanyasını ilerici ve yeni neslin sesi olarak yürüttü.


ABD, Washington ziyareti öncesinde BM'den Şara'ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını istiyor

Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)
Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)
TT

ABD, Washington ziyareti öncesinde BM'den Şara'ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını istiyor

Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)
Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)

ABD, pazartesi günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi planlanan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını öngören bir karar tasarısını BM Güvenlik Konseyi'ne sundu.

Reuters'ın haberine göre, taslak kararda ayrıca Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab'a yönelik yaptırımların da kaldırılması çağrısında bulunuluyor.

Oylamanın ne zaman yapılacağı henüz belli değil. Taslak karar için en az dokuz olumlu oy ve Rusya, Çin, ABD, Fransa veya İngiltere'den veto olmaması gerekiyor.

Washington, 15 üyeli Güvenlik Konseyi'ne aylardır Suriye'ye yönelik yaptırımları hafifletmesi çağrısında bulunuyor.


Trump: Mamdani'nin New York'taki Yahudi destekçileri "aptal"

ABD Başkanı Donald Trump, 8 Ekim 2025'te Beyaz Saray'da düzenlenen yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, 8 Ekim 2025'te Beyaz Saray'da düzenlenen yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AFP)
TT

Trump: Mamdani'nin New York'taki Yahudi destekçileri "aptal"

ABD Başkanı Donald Trump, 8 Ekim 2025'te Beyaz Saray'da düzenlenen yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, 8 Ekim 2025'te Beyaz Saray'da düzenlenen yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı son açıklamasında, New York Belediye Başkan Adayı Zahran Mamdani'ye oy veren her Yahudi'nin "aptal bir insan" olduğunu söyledi ve Amerikalı Yahudilerin kendi çıkarlarına aykırı oy kullandıklarını ima etti.

Trump, Truth Social'da şöyle yazdı: "Yalancı olduğu kanıtlanan ve Yahudilere karşı nefretini açıkça dile getiren Zahran Mamdani'ye oy veren her Yahudi aptaldır!"

Trump'ın paylaşımı, pazartesi günü yaptığı ve New Yorkluları anketlerde Mamdani'nin gerisinde kalan eski vali Andrew Cuomo'ya oy vermeye çağırdığı yorumların ardından geldi. Ayrıca, Mamdani’nin seçimi kazanması halinde şehre federal fon sağlamayı keseceği tehdidinde bulundu.

 Kendisini Müslüman olarak tanımlayan Mamdani, mevcut İsrail hükümetini eleştiriyor, ancak birçok Cumhuriyetçi liderin kendisine yönelttiği antisemitizm suçlamalarını şiddetle reddediyor.

Görsel kaldırıldı.New York Belediye Başkanlığı için Demokrat aday Zahran Mamdani ve eşi Rama Duwaji, 4 Kasım 2025'te New York'un Queens ilçesindeki Frank Sinatra Sanat Okulu'nda oyunu kullanıyor (AFP)

Trump ve Cumhuriyetçiler, Amerikan Yahudilerinin çoğunluğunun desteğine sahip değil ve bu durum başkanı hayal kırıklığına uğratıyor. Pew Araştırma Merkezi'nin Eylül 2024'te yaptığı bir ankete göre, Trump, Yahudi seçmenler arasında dönemin Demokrat başkan adayı Kamala Harris'in yaklaşık yüzde 32 gerisindeydi.

Trump, geçen yıl seçilmesinden önce düzenlenen İsrail-Amerikan zirvesinde, "Eğer bu seçimi kazanamazsam ve eğer bu gerçekleşirse Yahudi halkının bunda büyük bir rolü olacak, çünkü... halkın (Yahudilerin) yüzde 60'ı rakibe (Kamala Harris) oy verirse, o zaman bence İsrail iki yıl içinde var olmayacak," demişti.