Ünlü yönetmenden yeni dizi: Gizemli tehditle karşı karşıya

Teacup, 31 Ekim'deki Cadılar Bayramı'na kadar haftada iki bölüm halinde yayına girecek (Peacock)
Teacup, 31 Ekim'deki Cadılar Bayramı'na kadar haftada iki bölüm halinde yayına girecek (Peacock)
TT

Ünlü yönetmenden yeni dizi: Gizemli tehditle karşı karşıya

Teacup, 31 Ekim'deki Cadılar Bayramı'na kadar haftada iki bölüm halinde yayına girecek (Peacock)
Teacup, 31 Ekim'deki Cadılar Bayramı'na kadar haftada iki bölüm halinde yayına girecek (Peacock)

Yvonne Strahovski ve Scott Speedman, James Wan'ın yeni korku dizisi Teacup'ın çarşamba günü yayımlanan ilk tanıtımında, Georgia kırsalında gizemli bir tehditle karşı karşıya kalıyor.

Dizide Maggie karakterini canlandıran Strahovski ve James rolündeki Speedman, Chaske Spencer'la birlikte kendilerini görünmeyen ve açıklanamayan bir düşmandan kurtarmak için farklılıklarını bir kenara bırakmak zorunda kalan bir grubun parçası oluyor.Teacup, yarım saatlik ilk iki bölümüyle 10 Ekim'de prömiyerini yapacak. 

Dizi yapımcıları, spoiler vermemek ve Teacup'ın hikayesini gizli tutmak için ellerinden geleni yapmaya devam ediyor. Ancak Testere (Saw), Ruhlar Bölgesi (Insidious) ve Korku Seansı'yla (The Conjuring) tanınan yapımcı Wan, "Teacup kolay etiketlere meydan okuyor" dediği dizi hakkında şunları söylüyor:

Büyüleyici bir bulmaca gibi ortaya çıkan katmanlarıyla korku, gizem ve dramanın türler arası bir karışımı. Ürperti ve heyecanın ötesine geçerek insanlığa bir ayna tutuyor ve hepimizin içindeki karanlığı keşfediyor. Umarız siz de bu çılgın yolculuktan bizim onu yaratmaktan keyif aldığımız kadar keyif alırsınız!

Wan, yazar Robert McCammon'ın New York Times çok satanlar listesine giren kitabından uyarlanan dizinin yer yer düşündürücü olduğunu söylerken aynı zamanda korkutucu anlarının yer aldığını da ekledi.

Dizinin prömiyer tarihi, geçen ay San Diego Comic-Con'da düzenlenen panelde açıklanmıştı.

Yönetici yapımcılar James Wan ve Ian McCulloch'un yanı sıra dizinin başrol oyuncuları Strahovski ve Speedman da panele katılmıştı.

Panel sırasında McCulloch, dizinin belirli karakterlere daha fazla odaklanmasını sağlamak için geniş kapsamlı romanı sadeleştirdiklerini açıkladı.

Daha önce Michael C. Hall'un meşhur seri katil dizisi Dexter ve Damızlık Kızın Öyküsü'nde (The Handmaid's Tale) de rol alan başrol oyuncusu Yvonne Strahovski, Teacup'taki bazı sahnelerin kendisini zorladığını itiraf etmişti:

Gerçekten midemi bulandırdı.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe