Harris ve Trump kampanyalarını seçim belirleyecek eyaletlerde yoğunlaştırıyor

Demokrat başkan adayı ve ABD Başkan Yardımcısı adayı Kamala Harris, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinin Greensboro kentinde düzenlenen bir kampanya mitingi sırasında konuşuyor 12 Eylül 2024 (Reuters)
Demokrat başkan adayı ve ABD Başkan Yardımcısı adayı Kamala Harris, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinin Greensboro kentinde düzenlenen bir kampanya mitingi sırasında konuşuyor 12 Eylül 2024 (Reuters)
TT

Harris ve Trump kampanyalarını seçim belirleyecek eyaletlerde yoğunlaştırıyor

Demokrat başkan adayı ve ABD Başkan Yardımcısı adayı Kamala Harris, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinin Greensboro kentinde düzenlenen bir kampanya mitingi sırasında konuşuyor 12 Eylül 2024 (Reuters)
Demokrat başkan adayı ve ABD Başkan Yardımcısı adayı Kamala Harris, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinin Greensboro kentinde düzenlenen bir kampanya mitingi sırasında konuşuyor 12 Eylül 2024 (Reuters)

ABD Başkan adayları Donald Trump ve Kamala Harris, oylamaya iki aydan az bir süre kala sonuçları birbirine çok yakın görünen eyaletlerde avantaj elde etmek için çalışmalarını yoğunlaştırıyor.

AFP'nin haberine göre  Nevada'ya giden 78 yaşındaki Trump  burada kampanyasının ana gündemi enflasyon ve ekonomideki yavaşlama üzerine kurdu. Trump kampayasında ekonomik sorunlara sık sık yer veriyor.

Trump'la bu hafta başında ilk kez canlı yayında tartışan 59 yaşındaki Harris, bu hafta eski Cumhuriyetçi başkanın öfkesini çeken bazı eleştirilerde bulunduğu Pennsylvania eyaletinde olacak.

Seçim 5 Kasım'da yapılacak ve kamuoyu yoklamalarının büyük çoğunluğu iki aday arasında yakın sonuçlara işaret ederken sonuca büyük olasılıkla seçiciler kurulu sistemi karar verecek.

Hararetli söylemleriyle tanınan Trump, son haftalarda aralarındaki farkı azaltan Harris'e yönelik eleştirilerini yoğunlaştırarak doğrudan hakaret etti ve göçmenlerin ABD'ye “istilasından” bahsetti.

Perşembe günü Arizona'da düzenlenen bir mitingde Trump rakibini “deli” olarak nitelendirdi ve hafta başındaki münazaranın moderatörlerini kendisine karşı önyargılı olmakla suçladı.

Ayrıca Demokrat başkan yardımcısı ile başka bir münazaraya katılmayı da reddetti.

fervgfr
Cumhuriyetçi başkan adayı eski Başkan Donald Trump, Linda Ronstadt Music Hall'da düzenlenen bir kampanya etkinliği sırasında konuşuyor... 12 Eylül 2024 Perşembe günü Tucson, Arizona'da (AP)

Seçim kampayasında sık sık en gündeme getirdiği göç sorununa değinen Trump, Haitili göçmenlerin Springfield, Ohio sakinlerinin evcil hayvanlarını yediği yönündeki asılsız suçlamaları tekrarladı.

Cumhuriyetçi aday, seçilmesi halinde yasadışı göçle kitlesel sınır dışılar yoluyla mücadele edeceği sözünü verdi ve bu vaadi destekçilerinin “USA!” (Amerika Birleşik Devletleri) sloganlarıyla karşılandı.

Trump son günlerde, 11 Eylül 2001'de ABD'ye yapılan saldırılar da dahil olmak üzere çeşitli konularda asılsız komplo teorilerini desteklemesiyle tanınan aşırı sağcı aktivist Laura Loomer ile birlikte sık sık görülüyor.

 Harris'e yönelik eleştirilerini artıran Trump, Demokrat adayın kazanması halinde Beyaz Saray'ın “köri gibi kokacağını”, zira Harris'in annesinin Hintli olduğunu söyledi.

Harris rakibinin kökenine yönelik saldırılarına henüz yanıt vermedi.

Trump Salı günü televizyonda yayınlanan tartışma sırasında göçmenlerin evcil hayvanları çlarak  yemesi konusunu gündeme getirdiğinde Harris buna inanmayarak başını sallayarak yanıt verdi.

 Harris, dün seçim için bir diğer kritik eyalet olan Kuzey Carolina'da kampanya konuşmasını yaptı.

Trump'a atıfta bulunarak şunları söyledi: “Sayfayı çevirmenin zamanı geldi” diyerek orta sınıf ve kadınların doğurganlık haklarını savunacağına söz verdi.

Başkan Joe Biden'ın Temmuz ayında Trump'a karşı televizyonda yayınlanan bir tartışma sırasında gösterdiği felaket performansın ardından çekilmesiyle birlikte Harris, yarışa katıldı.

Geriden geldiklerin kabul eden Harris, 

sonucu muhtemelen on binlerce kararsız seçmenin oyu belirleyeceğini belirttiyor.



Trump ya da şanslı Lazarus

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
TT

Trump ya da şanslı Lazarus

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)

Refik Huri

ABD'de başlangıçtan beri süregelen bir gelenek vardır, görev süresinin son gününe kadar tek bir başkan vardır. Seçilen başkan geleneğe saygı duyar ve Kasım 2024'teki zaferinden 20 Ocak'ta göreve gelmesine kadarki süreyi, yönetimini, önceliklerini ve görev süresinin ilk 100 gününde neler yapacağını düzenleyerek geçirir.

Ancak Başkan Donald Trump acele ediyor, iktidarı ele geçirmeden önce onu kullanmak istiyor. ABD ve dünyada onun görevine başlamasını bekleyenler de, kendilerini neyin beklediğini bilmek için acele ediyorlar. Trump şanslı bir adam, 2016'da başkan Barack Obama ve politikalarına karşı beyazların başlattığı protesto dalgasıyla ilk başkanlığını kazandı. Başkan Joe Biden'ın politikalarına karşı başlatılan protesto kampanyasının ardından da 2024'te ikinci kez seçildi. Şansı katıldığı iki seçimde de bir kadına karşı yarışmasıyla zirveye çıktı. İlk seferinde Hillary Clinton, ikinci seferinde ise Kamala Harris’e karşı yarıştı. Kesin olan bir şey var ki, o da Amerikan toplumunun henüz Beyaz Saray'da bir kadının başkanlık mührüne sahip olmasına hazır olmadığı. Nitekim Obama'nın iki dönemlik başarısının arkasındaki Demokrat stratejist David Axelrod, Time dergisine verdiği demeçte, “Trump’a karşı siyah bir kadının yarışması, yutulması zor güçlü bir ilaçtır” demişti.

Trump'ın tercihlerine gelince bir sürpriz yok. Birinci dönemden birikmiş politikalarının yanı sıra Heritage Kuruluşu’nun 2025 Projesi ve ABD’yi Yenileme Merkezi projesi var. Trump’ın öncelikleri çatışma için bir davet niteliğinde. Sadece Çin değil, aynı zamanda Avrupalı müttefikleri için de gümrük vergilerinin artırılması, Çin'in geniş çaplı bir tepkisine yol açacaktır. The Economist'ten Patrick Foulis'a göre Trump'ın “izolasyonist ve korumacı eğilimi ABD’nin ittifaklarını tahrip edecek.” Edward Carr'ın görüşüne göre ise Avrupa, “Rusya'ya Ukrayna'da üstünlük sağlayabilecek değişken bir başkanın yönetimi altında 1930'lardan beri görülmemiş zorluklarla, NATO’nun ABD'nin korumasına olan güveni sarsacak şekilde daha agresif bir şekilde test edilmesiyle karşı karşıya kalacak.” Her ne kadar Obama bir yılda 400 bin göçmeni, Eisenhower da 1954'te 1 milyon kişiyi sınır dışı etmiş olsa bile, milyonlarca göçmenin hızla sınır dışı edilmesinin de sonuçları olacaktır. Ek olarak Trump her yerde savaşları sona erdireceğinde ısrar ediyor.

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında Obama'nın en yakın danışmanı Ben Rhodes'un kendisine verdiği reçeteleri uygulamaya yaklaşıyor. ABD'nin “Uzak Doğu, Avrupa ve Ortadoğu'daki üç alanda güç oluşturması” çağrısında bulunan 2024 tarihli bir RAND Corporation raporuna yanıt olarak, Ben Rhodes, maksimalist hedefler peşinde koşmaktan ve “Rusya'nın Ukrayna ile savaşına karışmaktan, İran ile çatışmaktan ve Çin-Tayvan çatışmasına” bulaşmaktan kaçınılması gerektiği konusunda uyarmış ve “Bunlar ABD'nin doğrudan askeri müdahalesi için uygun alanlar değil, çünkü Rusya'nın tamamen yenilmesi, İran rejiminin değişmesi ve Tayvan'ın bağımsızlığına bahis oynamanın riskleri arasında bir halk desteği veya yasal yükümlülükler yoktur” demişti.

Ortadoğu'ya gelince, Trump'ın fikirlerinin koşullara, olgulara, bölgedeki çatışmaların karmaşıklığına ve savaşları sona erdirmenin zorluğuna göre değişebileceği görülüyor. İlk dönemde damadı Jared Kushner'in Ortadoğu'da serbestçe çalışmasını sağlamıştı. Kushner, bölgede Netanyahu'nun ve ABD’nin yararına hareket etti. Bunun için öncelikle Arap ülkelerini Filistin devleti için müzakerelere yönelik hiçbir adım atmadan İsrail ile İbrahim Anlaşmaları imzalamaya teşvik etti. İkincisi, Trump'ın açıkladığı ve Filistinlilere birkaç kırıntı sunan, İsrail’e ise toprağın büyük bir kısmını veren ve tanıyan, ekonomik bir anlaşmadan ibaret olduğu için ölü doğan “Yüzyılın Anlaşması”nı sundu.

İkinci dönemde Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı ise Trump'ın Lübnan asıllı damadının babası Massad Boulos olacak. Kendisi hâlâ istişarelerde bulunuyor ve Arap-İsrail ihtilafını çözmek için nasıl bir plan önerdiği bilinmiyor. Ama Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'un İran'a daha fazla baskı yapılmasından, İran'ın bölgesel oyundan çıkarılmasından ve böylece onu, Esed rejiminin devrilmesi, Tahran'ın Suriye coğrafyasından çekilmesi, Gazze ve Lübnan'ın bazı kesimlerinin harap olması, Hamas ve Hizbullah'ın zayıflamasıyla ciddi yara alan bölgesel projesinden soyutlamaktan bahsettiğini herkes biliyor. Esasen İsrail ile yaşanan ihtilafta her türlü çözümü reddeden ve Filistin'i özgürleştirme sloganını öne süren İran, yokluğunun veya nüfuzunun zayıflamasının bir uzlaşıya varılmasını kolaylaştırmasına olanak tanımayacaktır.

Trump'ın Körfez ülkeleriyle ilişkilerinin iyi olduğu bir sır değil ancak The Economist, ikinci dönemde ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının Körfez'e de yansıyacağını tahmin ediyor. Körfez ülkelerinin Çin ile teknolojik alanda ilişkilerini genişlettiğini bilen Trump, Körfez ülkelerinin istemediği ve çıkarına olmayan bir şey yapabilir. Körfez'i zor bir tercihle karşı karşıya bırakabilir; teknolojik iş birliğinde ABD ya da Çin’i seçmek.

Ama Trump’ın şanslı olduğunu tekrarlayalım, çünkü bütün güç onun elinde; Beyaz Saray, Senato ve Temsilciler Meclisi. Cleveland (1822) ve şimdi Trump (2024) dışında hiçbir başkan seçim kaybettikten sonra ikinci dönem yeniden seçilerek Beyaz Saray'a dönmedi. Tarihçiler buna “Lazarus Mucizesi” adını veriyorlar; Lazarus mezarından mucizevi bir şekilde dirilen ölü bir adamdır. Avrupa'da başkanların ve başbakanların birkaç kez göreve gelmesi sıkça görülen bir durumken, ABD'de bu enderdir. Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva’ya göre ise küresel ekonomi gelecekteki şoklara hazır değil.

*Bu makale Şarku’l Avsat  tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.