Hamas, Sinvar'ın ölümünü doğruladı… Kassam Tugayları ‘Filistin'in kurtuluşuna kadar cihada devam etme’ sözü verdi

Yahya Sinvar Gazze Şeridi'ndeki bir programda (Arşiv - Reuters)
Yahya Sinvar Gazze Şeridi'ndeki bir programda (Arşiv - Reuters)
TT

Hamas, Sinvar'ın ölümünü doğruladı… Kassam Tugayları ‘Filistin'in kurtuluşuna kadar cihada devam etme’ sözü verdi

Yahya Sinvar Gazze Şeridi'ndeki bir programda (Arşiv - Reuters)
Yahya Sinvar Gazze Şeridi'ndeki bir programda (Arşiv - Reuters)

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları bugün (Cuma), İsrail ordusu tarafından öldürülen Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar'ın yasını tuttu.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Kassam Tugayları tarafından yapılan açıklamada, ‘Filistin'in kurtuluşuna kadar cihat yürüyüşünün durmayacağı’ belirtilerek, İsrail'in ‘direniş liderlerini öldürerek mücahitleri geri çekilmeye zorlayacağını düşünmesi halinde yanılacağı’ ifade edildi.

Hamas bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail tarafından öldürülen Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar’ın ölümünü doğruladı.
Hamas’ın Siyasi Büro Üyesi Halil el-Hayye yaptığı video açıklamasında, Sinvar'ın ‘ön saflarda işgal ordusuyla çatışırken’ öldürüldüğünü söyledi.
Hayye, “Büyük ulusal lider, kardeş Yahya Sinvar'ın yasını tutuyoruz. Sinvar'ın ve ondan önce gelen hareketin tüm lider ve sembollerinin öldürülmesi, hareketin ve direnişin gücünü, sağlamlığını ve onların yolunda devam etme ısrarını arttıracaktır” ifadelerini kullandı.

Hayye ayrıca, kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik ‘saldırganlık’ sona erene ve İsrail güçleri geri çekilene kadar Gazze'deki İsrailli esirlerin geri dönmeyeceğini belirtti.
‘Ebu İbrahim’ lakaplı 61 yaşındaki Sinvar, Hamas’ın İsrail’in güneyindeki yerleşimlere saldırmasından bu yana İsrail'in başlıca hedefiydi. Söz konusu saldırı Gazze Şeridi'nde bir savaşa yol açtı, savaş Lübnan'a sıçradı ve bölgesel bir çatışmaya dönüşmesinden korkuluyor



Otizm vakaları neden artıyor?

Çocuklara otizm tanısı koymanın yolu, çoğunlukla ebeveynlerinin aktardığı davranışlar ve akıl sağlığı uzmanlarının gözlemlerinden geçiyor (Unsplash)
Çocuklara otizm tanısı koymanın yolu, çoğunlukla ebeveynlerinin aktardığı davranışlar ve akıl sağlığı uzmanlarının gözlemlerinden geçiyor (Unsplash)
TT

Otizm vakaları neden artıyor?

Çocuklara otizm tanısı koymanın yolu, çoğunlukla ebeveynlerinin aktardığı davranışlar ve akıl sağlığı uzmanlarının gözlemlerinden geçiyor (Unsplash)
Çocuklara otizm tanısı koymanın yolu, çoğunlukla ebeveynlerinin aktardığı davranışlar ve akıl sağlığı uzmanlarının gözlemlerinden geçiyor (Unsplash)

Otizm rakamlarının artması, bir kez daha ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın da gündemine girdi. 

Onlarca bilimsel araştırmayla çürütülen "Aşılar otizme neden oluyor" önermesi, kısa süre önce verdiği bir röportajda Trump'a soruldu. 78 yaşındaki siyasetçi, "Bir şeyler olduğu belli. Birilerinin bunu çözmesi lazım" dedi. 

ABD genelinde otizm teşhisi oranları son yıllarda önemli ölçüde arttı ve 2011'le 2022 arasında neredeyse üç katına çıktı. Ülkedeki her 36 çocuktan birine bu tanı konuyor. 2000'de bu oran 150'de birdi. 

Otizm spektrum bozukluğunu belirleyecek bir kan testi ya da beyin MR'ı yok. Teşhis çoğunlukla ebeveynlerin aktardığı davranışlar ve akıl sağlığı uzmanlarının gözlemleriyle konuyor.

Otizm spektrum bozukluğu olan bireylerin sayısı mı artıyor, yoksa önceden fark edilmeyen semptomlar artık daha mı fazla teşhis ediliyor?

Bilim insanları muhtemelen ikisinin de etkili olduğunu söylüyor. 

Araştırmacılar, rakamlardaki artışı büyük ölçüde otizme dair farkındalığın artmasına ve teşhis yöntemlerindeki değişimlere bağlıyor. Bunun yanı sıra genetik ve çevresel faktörler de inceleniyor.

100'den fazla gen otizmle ilişkilendirilse de genetik yatkınlıkla çevresel tetikleyicilerin karmaşık bir birleşimi etkili oluyor gibi. 

Hava kirliliği, zehirli kimyasallara temas ve hamilelik sırasındaki viral enfeksiyonlar gibi onlarca etken incelendi. 

Bazı araştırmalarsa daha yaşlı ebeveynlere (özellikle daha yaşlı babalara) sahip bebeklerin otizm riskinin arttığını ortaya koyuyor. 

Erken doğum ve düşük doğum ağırlığının etkili olduğunu belirten çalışmalar da var.

Otizm üzerine uzmanlaşan Dr. Juergen Hahn, bu araştırmaların kesin cevap vermesinin zor olduğunu vurgulayarak "Bazen 'Bilmiyoruz' demek zorundayız. Bu da spekülasyona yol açıyor" diyor. 

Britanyalı araştırmacı Andrew Wakefield'ın 1990'ların sonunda 12 çocukla yaptığı çalışma en popüler komplo teorilerinden birini büyüttü. 

Kızamık, kızamıkçık ve kabakulak (KKK) aşılarıyla otizm arasında ilişki olduğunu savunan hipotez sonrasında pek çok bilimsel çalışmayla çürütüldü, iddianın yer aldığı makale yayımlandığı bilimsel dergi Lancet'ten geri çekildi, Wakefield'ın Birleşik Krallık'ta tıbbi uygulama yapması yasaklandı.

Kusurlu bir şekilde yürütülen araştırmanın ortaya koyduğu iddia, otizm spektrumu tanımının genişlemesiyle birleşince söylentiler iyice yayıldı. 

Amerikan Pediatri Akademisi'nin (AAP) 2007'de 18-24 aylık tüm çocukların otizm testinden geçmesi için öneri yayımlaması da etki etti. 

1980'li yıllarda çocukları bakım evlerini gönderilmesin diye onları akıl sağlığı uzmanlarına götürmekten çekinen ebeveynlerin sayısı otizme dair farkındalığın artmasından sonra azaldı. 

Beyindeki farklılıklardan kaynaklanan otizm bozukluğunun erkek çocuklarda kızlara kıyasla yaklaşık 4 kat daha yaygın olduğu bildiriliyor.

Öte yandan teşhislerdeki en büyük artış genç yetişkinler, kadınlar ve kız çocukları arasında oldu. ABD'deki Hispanik, siyah ve Asyalı çocuklar arasında da otizm rakamları yükseldi. 

Cambridge Üniversitesi Otizm Araştırmaları Merkezi Direktörü Simon Baron-Cohen, rakamların artmasında ruh sağlığına daha rahat erişimin yanı sıra sosyal medyanın da önemli rol oynadığını söylüyor. 

Kendisi ya da bir yakınının otizm spektrumunda olduğundan şüphelenen kişilerin Reddit gibi platformlarda iletişime geçip bu kimliği benimsediğini ifade ediyor.

Independent Türkçe, New York Times, Medical Express