Rapor: Pentagon Genel Müfettişi İsrail'in ABD silahlarını kullanmasını inceleyecek

ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
TT

Rapor: Pentagon Genel Müfettişi İsrail'in ABD silahlarını kullanmasını inceleyecek

ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Genel Müfettişinin füzeler, dronlar ve gece görüş cihazları da dahil olmak üzere ABD silahlarının "doğru kullanımı, depolanması ve fiziksel güvenliği" konusunda denetime başladığını söyledi.

Şarku'l Avsat’ın Bloomberg Haber Ajansı’ndan aktardığına göre Genel müfettişlik ofisi yaptığı açıklamada, denetimin Pentagon'un yabancı müttefiklere sağlanan "hassas savunma malzemelerinin hesaba katılması" konusundaki gözetim sürecinin bir parçası olarak gerçekleştirileceğini belirtti.

Savunma Bakanlığı'nın İsrail'e yapılan askeri yardımların gözetimini değerlendirmeyi amaçlayan denetim, İsrail ordusunun Gazze savaşındaki tutumuna yönelik uluslararası eleştirilerin devam ettiği bir dönemde yapılıyor.

Genel Müfettişlik Sözcüsü Molly Halpern dün yaptığı açıklamada, denetimin insan hakları örgütlerinin İsrail'in ABD tarafından sağlanan mühimmatları sivil bölgelerdeki hedeflere karşı uygunsuz şekilde kullandığı yönündeki suçlamalarını incelemeyeceğini söyledi.

Halpern, Genel müfettişin daha önce Ukrayna ve Irak'a sağlanan ABD silahlarının “son kullanımını” incelediğini ve bununla ilgili “önemli zorluklar tespit ettiğini” ifade etti.

21 Ekim 2024 Pazartesi günü İsrail'in güneyinde İsrail ile Gazze sınırına yakın tanktaki İsrail askeri (AP)21 Ekim 2024 Pazartesi günü İsrail'in güneyinde İsrail ile Gazze sınırına yakın tanktaki İsrail askeri (AP)

ABD mayıs ayında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Hamas'a karşı yürüttüğü savaştaki tutumu karşısında artan hayal kırıklığı nedeniyle, aralarında Gazze'nin güneyindeki yoğun nüfuslu Refah kentinde büyük hasara yol açabilecek 2.000 kiloluk patlayıcıların da bulunduğu yaklaşık 3.500 bombanın İsrail'e teslimatını durdurdu.

Bu hamle, savaşın başlamasından sonra Biden yönetiminden gelen en ciddi hoşnutsuzluk sinyaliydi.

Ancak Savunma Bakanlığı'nın dahili bir listesine göre Pentagon geçen yıl İsrail'e askeri yardımı sessizce arttırarak Apache helikopterleri için daha fazla lazer güdümlü füzenin yanı sıra, 155 mm'lik mermiler, gece görüş cihazları, zırh delici mühimmat ve yeni araçlar içeren taleplere yanıt verdi.



Fransa'nın Riyad Büyükelçisi Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ve İran arasında askeri müdahale çözüm değil

Fransa'nın Suudi Arabistan Büyükelçisi (Şarku’l Avsat)
Fransa'nın Suudi Arabistan Büyükelçisi (Şarku’l Avsat)
TT

Fransa'nın Riyad Büyükelçisi Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ve İran arasında askeri müdahale çözüm değil

Fransa'nın Suudi Arabistan Büyükelçisi (Şarku’l Avsat)
Fransa'nın Suudi Arabistan Büyükelçisi (Şarku’l Avsat)

Fransa'nın Suudi Arabistan Büyükelçisi Patrick Maisonnave, Fransa'nın askeri müdahalenin İran'ın nükleer programı sorununu çözeceğine inanmadığını belirtti. Büyükelçi, “Bunun etkisiz olduğunu düşünüyoruz. Askeri müdahale, İran'ın nükleer bilgisini tamamen ortadan kaldıramaz ya da gömülü veya konuşlandırılmış nükleer tesislerin tamamen yok edilmesini garanti edemez” dedi.

Şarku’l Avsat’ın sorularını yanıtlayan Büyükelçi, İran rejimini dışarıdan değiştirmeye çalışmanın tehlikesine dikkat çekerek, bunun terör tehdidi ve göç krizlerinin yanı sıra devletin çöküşü, iç savaş, istikrarsızlık ve bölgesel çatışmalar gibi ciddi sonuçlar doğuracağına inandığını, bu durumun Körfez bölgesinin güvenlik ve istikrarını etkileyeceğini ve etkisinin Avrupa'ya kadar uzanacağını söyledi.

Büyükelçi Maisonnave, “Askeri müdahale, kabiliyetlerin ve malzemelerin dağılmasına ve dolayısıyla nükleer silahların yayılması riskine yol açabilir. Suudi Arabistan ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üye ülkeleri arasındaki ortaklarımızın da bildiği gibi bu durum, Körfez suları da dâhil olmak üzere her türlü radyolojik riski beraberinde getirir. Askeri müdahale ayrıca, bölgesel istikrar ve bölgedeki ortak ve müttefiklerimizin güvenliği, özellikle de Hürmüz Boğazı bölgesi, ABD üslerine ve enerji altyapısına yönelik saldırılar açısından büyük riskler teşkil etmektedir” ifadelerini kullandı.

Maisonnave sözlerini şöyle sürdürdü: “Diplomatik bir çözümün en uygun çözüm olduğuna inanıyorum. Bunun zenginleştirme kapasitesi gibi kritik teknik konularda, uluslararası destekle doğrulanabilir ve kalıcı bir anlaşmaya varma imkânı sunduğuna inanıyoruz. Aynı zamanda askeri gerilimle bağlantılı olan yayılma, radyolojik riskler ve bölgesel istikrarsızlık gibi ciddi riskleri de önler.”

Fransız büyükelçi, diplomatik bir çözümün güçlü bir doğrulama mekanizmasına sahip bir anlaşmayla sonuçlanması gerektiğini vurguladı. Bu anlaşma, ilk olarak ‘zenginleştirme kapasitesinin’ teknik yönleriyle, ikinci olarak sürdürülebilirlikle ve üçüncü olarak da tam uluslararası destek ve doğrulanabilirlikle, özellikle de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) önceden haber vermeksizin istediği zaman tesisleri denetleyebilmesiyle ilgili güçlü unsurlar içermelidir.

Maisonnave, “Bu seçenek krizden çıkmanın en iyi yoludur. Fransa'nın geçmişte seçtiği ve bizim de kalıcı ve barışçıl bir çözüm için en iyi yol olarak gördüğümüz yol budur” şeklinde konuştu.

Maisonnave aynı zamanda İran'ın nükleer programının, bölgesel istikrar üzerindeki potansiyel yansımaları göz önüne alındığında, Fransa ve Avrupa'nın yanı sıra KİK bölgesinin güvenlik çıkarları için de ciddi bir tehdit oluşturduğuna inanıyor. Maisonnave'ye göre bu endişe, UAEA’nın yıllardır programın barışçıl niteliğini tam olarak garanti edememesi nedeniyle daha da artmakta. Fransa ve diğer Avrupa ülkeleri, İran'ın nükleer programının tamamen sivil amaçlar için tasarlanmamış olmasından büyük endişe duyuyor.