İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan: Naim Kasım'ın Hizbullah’ın genel sekreteri olarak atanması direniş iradesini güçlendirecek

TT

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan: Naim Kasım'ın Hizbullah’ın genel sekreteri olarak atanması direniş iradesini güçlendirecek

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan: Naim Kasım'ın Hizbullah’ın genel sekreteri olarak atanması direniş iradesini güçlendirecek

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, dün yaptığı açıklamada, Naim Kasım'ın Hasan Nasrallah'ın yerine Hizbullah'ın yeni genel sekreteri olarak atanmasının ‘direniş iradesini güçlendireceğini’ söyledi.

Fransız Haber Ajansı AFP'ye göre Pezeşkiyan şahsi internet sitesinde yayınlanan yazılı açıklamasında, Naim Kasım’a hitaben “Hizbullah’ın başında (sizin gibi) parlak bir kişiliğin olmasının direniş iradesini güçlendireceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı. Pezeşkiyan, İsrail’in yasadışı saldırılarının sona ermesini ve Gazze, Lübnan ve tüm bölgede barış, huzur ve güvenliğin tesis edilmesini umduğunu ifade etti.

Lübnan Hizbullahı tarafından dün yapılan açıklamada Kasım'ın, İsrail’in 27 Eylül'de Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği hava saldırısında öldürülen Hasan Nasrallah'ın yerine genel sekreter olarak seçildiği duyuruldu.

Yazılı olarak yapılan açıklamada, “Hizbullah Şura Meclisi, genel sekreter seçimi için kabul edilen mekanizmaya uygun olarak, Şeyh Naim Kasım’ı Hizbullah'ın genel sekreteri olarak seçmeyi kabul etti” denildi.

Kasım, Nasrallah'ın yerine geçecek en önemli aday olarak görülen Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı Haşim Safiyuddin’in bir suikast sonucu öldürülmesinin ardından genel sekreter olarak seçildi.

Hizbullah 23 Ekim'de Safiyuddin için taziye mesajı yayınlayarak onun da tıpkı selefi Hasan Nasrallah gibi öldüğünü teyit etti. İsrail’in bu ayın başlarında Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırıda Safiyuddin'in yanı sıra bazı ‘mücahit kardeşleri’ de hayatını kaybetmişti.

Kasım, Hasan Nasrallah'ın öldürülmesinden bu yana, sonuncusu 15 Ekim'de olmak üzere televizyon ekranlarından üç ayrı konuşma yaptı. Bu konuşmalarda ‘çözümün ateşkes’ olduğunun altını çizen Kasım, Hizbullah'ın savaşa devam ettiğini ve İsrail'in ‘yenileceğini’ vurguladı.



Gambiya'daki kadın sünneti tartışmalarının beklenmedik bir sonucu oldu

Kadın sünneti yasağını kaldırma çalışmaları protestolarla karşılaştı (Malick Njie/Reuters)
Kadın sünneti yasağını kaldırma çalışmaları protestolarla karşılaştı (Malick Njie/Reuters)
TT

Gambiya'daki kadın sünneti tartışmalarının beklenmedik bir sonucu oldu

Kadın sünneti yasağını kaldırma çalışmaları protestolarla karşılaştı (Malick Njie/Reuters)
Kadın sünneti yasağını kaldırma çalışmaları protestolarla karşılaştı (Malick Njie/Reuters)

Gambiya'da kadın sünneti yasağını kaldırmaya yönelik çabalar ilginç bir sonuç doğurdu: Afrika ülkesinde kadınların cinsel hazzı artık daha fazla önemseniyor.

Kadın sünneti, klitoris ve labia minora gibi kadınların dış cinsel organlarının, tıbbi bir gereklilik olmadan tamamen veya kısmen çıkarılmasını ifade ediyor.

Kadınların cinsel hazzını azaltan bu işlemin enfeksiyon, şiddetli ağrılar, kısırlık ve hatta ölüm gibi sonuçları olabiliyor. 

Gambiya'da 2015'te yasaklanan kadın sünnetini uygulayanlar para ve hapis cezasına çarptırılabiliyor. 

Birleşmiş Milletler'e göre Afrika ülkesinde 15-49 yaşındaki kadın ve kız çocuklarının yüzde 76'sı bu işleme maruz kaldı. 

Yasağı kaldırma amacıyla parlamentoya yasa tasarısı sunulmuş ancak teklif geçen yıl temmuzda reddedilmişti.

"Hiç bu kadar açık konuşulmamıştı"

Washington Post'un haberine göre Gambiya'da kadınların cinsel yaşamında bu süreçte önemli değişimler yaşandı. 

26 yaşındaki Seray Sidibeh, ülkedeki çoğu kadının seksin zevk almak için yapıldığını düşünmediğini ancak son zamanlarda bu durumun değiştiğini söylüyor. 

Kadın hakları aktivisti Fatoumata Sanneh de "Her zaman erkekleri memnun etmek ve onların hoşuna giden şeyler önemliydi" diyerek ekliyor: 

Daha önce kadınlar hakkında onları kontrol etmekten başka bir şey konuşulmuyordu. Ama bu tartışmalar sayesinde bu değişiyor; ülke olarak büyüyoruz, ilerliyoruz.

Kadın sünnetini savunanlar uygulamayı kültürel, dini ve sağlık gerekçeleriyle desteklerken, karşı çıkanlar bunun yarattığı tehlikelere dikkat çekiyor.

Aktivist Fallu Sowe, yasağı kaldırmak isteyenlerin bunun kadınların arzularını kontrol etme amacı taşıdığını söyleyerek cinsellikle ilgili daha rahat konuşulmasına zemin hazırladığını ifade ediyor.

27 yıldır kadın sünnetine karşı mücadele eden Sowe, bu meselenin "hiçbir zaman şimdiki kadar açıkça konuşulmadığını" ekliyor.

Erkekler de sorunu fark etmeye başladı

Pozitif maskülenliği teşvik eden bir sivil toplum kuruluşunun yöneticisi Modou Lamin Davies de erkeklerin, kadın sünnetinin yatak odasındaki etkilerini yeni yeni anlamaya başladığını belirtiyor. 

Erkekler, sünnet edilmiş kadınların seks yaparken keyif almakta zorlandığını fark ederek partnerlerini memnun etme yolları aramaya başlamış. 

Sünnet işlemini gerçekleştiren 65 yaşındaki Mariam Njie de kadınların bu şikayetlerinin yakın zamanda ortaya çıktığını söylüyor. Ancak Njie uygulama "nesillerdir" devam ettiği için kadınlara inanmadığını ekliyor.

Washington Post ayrıca genç bir kadının sosyal medyadan seks oyuncakları satmaya başladığını ve bir ay içinde yüzlerce kadın müşterisi olduğunu aktarıyor.

Diğer yandan ismi açıklanmayan kadın, çoğu müşterisinin oyuncakları gizlice aldığını ve önlerinde uzun bir yol olduğunu söylüyor.

Davies yasağı kaldırma tartışmaları hakkında "Her ne kadar korkunç olsa da gizli bir lütuftu" diyor: 

Daha önce hasıraltı edilen pek çok meseleyi gün yüzüne çıkardı.

Independent Türkçe, Washington Post, CNN, Reuters, UNICEF