Taliban, ABD'nin 20 yılda başaramadığını iki yılda yaptı: Afyon üretimi yüzde 95 azaldı

Afganistan'da Taliban'ın getirdiği yasaktan önce 2018-2022'de 6 bin 420 ton afyon üretildi (Reuters)
Afganistan'da Taliban'ın getirdiği yasaktan önce 2018-2022'de 6 bin 420 ton afyon üretildi (Reuters)
TT

Taliban, ABD'nin 20 yılda başaramadığını iki yılda yaptı: Afyon üretimi yüzde 95 azaldı

Afganistan'da Taliban'ın getirdiği yasaktan önce 2018-2022'de 6 bin 420 ton afyon üretildi (Reuters)
Afganistan'da Taliban'ın getirdiği yasaktan önce 2018-2022'de 6 bin 420 ton afyon üretildi (Reuters)

Amerikan gazetesi New York Times, ABD ve Taliban'ın Afganistan'daki afyon üretimine yönelik politikalarını değerlendirdi. 

ABD'nin Afganistan işgali, Amerikan askerlerinin Ağustos 2021'de ülkeden çekilmesiyle sona ermişti. 

Haberde, 20 yıl süren savaşta Afganistan'ın Ferah Vilayeti'ndeki Bakva ilçesinde yer alan Şagay bölgesinin afyon, metamfetamin ve eroin laboratuvarına dönüştüğü yazılıyor. 

100 binlerce Afganistanlının sıcak çatışmalardan kaçarak İran sınırındaki çöl bölgesine sığındığı ve uyuşturucu üretiminin patladığı belirtiliyor. Taliban'ın bölgede tartışmalı bir 'sosyal deney' yürüttüğü ve uyuşturucu satışlarından her ay milyonlarca dolar kazandığı ifade ediliyor.

ABD'nin 20 yıl boyunca uyuşturucu ticaretini bitirmek için 9 milyar dolara yakın harcama yaptığı fakat başarıya ulaşamadığı belirtiliyor. Taliban ise 2021'de ülkenin kontrolünü geri aldığında bu durumu iki yılda tersine çevirdi. 

Taliban yönetimi Nisan 2022'de, ülkede uyuşturucu üretiminde kullanılan ürünlerin ekilmesini yasaklamış ve tüm hasatın imha edileceğini duyurmuştu. Bunun arından 2023'te afyon üretimi yüzde 95 azalmıştı. 

NYT, Taliban'ın bölgedeki yüzlerce uyuşturucu laboratuvarını ve imalathanesini yok ettiğini aktarıyor. Böylelikle örgütün savaş finansmanını sağladığı bu kaynağı, Amerikan işgali bittikten sonra ortadan kaldırdığı yazılıyor. 

Afyon üretiminin özellikle 2017'de tavan yaptığına dikkat çekiliyor. ABD'nin o dönemki Afganistan Kuvvetleri Komutanı Orgeneral John Nicholson'ın şu sözleri hatırlatılıyor: 

Bu afyon endüstrisinin en az 200 milyon doları Taliban'ın banka hesaplarına gidiyor. Bu da isyanın finanse edilmesini sağlıyor.

Taliban'ın Bakva Valisi Hacı Mevlevi Asıf, gümrük noktalarında afyon dahil birçok ürüne vergi uygulandığını ve bundan ayda 10 milyon dolara yakın gelir elde edildiğini belirtiyor. Asıf, NYT'ye şunları söylüyor: 

Afyon dahil olmak üzere tarımdan kazanılan gelir savaşı finanse etti. Ancak gümrük operasyonlarından gelen para tüm hareketin finansmanını sağladı.

Ancak Taliban'ın afyon ekimi yasağıyla birçok kişinin bölgeyi terk ettiği, örgütün de bu gelirler olmadan ülkeyi yönetmeye çalıştığı aktarılıyor. Asıf şöyle devam ediyor:

Afyonu yasaklama kararı ekonomik açıdan çok maliyetli fakat siyasi olarak mantıklı. Afyon yetiştirdiğimizi ve küresel uyuşturucu ticaretine katıldığımızı söyleyen dünya ülkelerini susturuyoruz.

Independent Türkçe, New York Times, Reuters 



Sınır Tanımayan Doktorlar İsrail'i Gazze'deki sağlık sistemine sistematik saldırılarda bulunmakla suçladı

 Sınır Tanımayan Doktorlar logosu (örgütün web sitesi)
Sınır Tanımayan Doktorlar logosu (örgütün web sitesi)
TT

Sınır Tanımayan Doktorlar İsrail'i Gazze'deki sağlık sistemine sistematik saldırılarda bulunmakla suçladı

 Sınır Tanımayan Doktorlar logosu (örgütün web sitesi)
Sınır Tanımayan Doktorlar logosu (örgütün web sitesi)

Sınır Tanımayan Doktorlar dün yaptıkları açıklamada, İsrail'i Gazze'nin sağlık sistemine sistematik saldırılar yapmak ve temel insani yardımı kısıtlamakla suçladı.

20 yılı aşkın süredir Gazze'de faaliyet gösteren örgüt, çalışanlarının savaşın başlangıcından beri hava saldırıları, top atışları ve sağlık tesislerine yönelik askeri baskınlar da dahil olmak üzere ekim ayı itibariyle 40'tan fazla saldırıya maruz kaldığını bildirdi.

Gazze'deki 36 hastaneden 19'u kapatıldı ve devam eden çatışmalar pek çok bölge sakininin halen faaliyette olan hastanelere ulaşmasını engelledi. “Örgütün raporunda şu ifadelere yer verildi: “Sivillere yönelik saldırılar, sağlık sisteminin çökertilmesi ve gıda, su ve erzaktan mahrum bırakma, İsrail makamlarının Gazze halkına uyguladığı toplu cezalandırmanın bir biçimidir. Bu durum artık sona ermelidir.”

İsrail Dışişleri Bakanlığı raporu “tamamen yanlış ve yanıltıcı” olarak nitelendirerek, İsrail'in masum sağlık çalışanlarını hedef almadığını ve yardımların ulaştırılmasını sağlamaya çalıştığını belirtti. Tıp gurubunu, Hamas'ın hastaneleri “terörist faaliyetler ve operasyonlar” için üs olarak kullandığını kabul etmemekle suçladı.

Sınır Tanımayan Doktorların raporundaki bazı suçlamalar, İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün İsrail'i Gazze'de su ve elektrik kaynaklarını keserek, altyapıyı tahrip ederek ve hayati malzemelerin dağıtımını engelleyerek “soykırım eylemleri” yapmakla suçlayan bir başka raporunda da yinelenmiştir.