Nosferatu'nun yıldızının filmdeki sesi ünlü aktörü "gıcık etti"

Cadı (The Witch) ve Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers imzalı Nosferatu, Türkiye'de 3 Ocak 2025'te gösterime girecek (Universal Pictures)
Cadı (The Witch) ve Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers imzalı Nosferatu, Türkiye'de 3 Ocak 2025'te gösterime girecek (Universal Pictures)
TT

Nosferatu'nun yıldızının filmdeki sesi ünlü aktörü "gıcık etti"

Cadı (The Witch) ve Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers imzalı Nosferatu, Türkiye'de 3 Ocak 2025'te gösterime girecek (Universal Pictures)
Cadı (The Witch) ve Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers imzalı Nosferatu, Türkiye'de 3 Ocak 2025'te gösterime girecek (Universal Pictures)

Oscar Isaac, Robert Eggers imzalı Nosferatu'yu sevmiş olabilir ama bu, korku filminde sergilenen becerileri biraz kıskanmadığı anlamına gelmiyor. 

Isaac, geçen hafta New York'ta filmin oyuncuları Lily-Rose Depp, Willem Dafoe ve Bill Skarsgård'ın katıldığı bir soru-cevap oturumunun moderatörlüğünü üstlendi.

45 yaşındaki aktör, Nosferatu'nun ustalığını överken, Depp'in inanılmaz fiziksel performansını ve Skarsgård'ın ölümsüz Lord Orlok'un unutulmaz sesini elde etmek için yaptığı çalışmayı özellikle takdir etti.

Isaac, Orlok'un tınısını elde etmek için hiçbir efekt eklenmediğini öğrendiğinde, "Bu beni gıcık ediyor" dedi. 

Dune: Çöl Gezegeni'nin (Dune) yıldızı, 34 yaşındaki Skarsgård'ın performansı hakkındaki sözlerini şöyle sürdürdü: 

Sanırım beni asıl etkileyen şey, kendini bir 'iştah' diye tanımlaman. Bir noktada Willem'ın canlandırdığı karakter, bunun kötülükten bile daha büyük bir güç olduğunu söylüyor. Çünkü kötülük oldukça ikili bir kavram değil mi? Bu ise onun bile ötesinde bir şey.

Skarsgård, "Üstlenmesi çok soyut bir rol çünkü üzerinde çalışırken otel odanızda ya da oturma odanızda görünüşünüz her zamanki haliniz gibi. Sesi ve diğer her şeyi keşfetmeye çalışıyorsunuz ve aklınızı kaybediyorsunuz" diyerek ekledi: 

Yaptığımız şeyi yapmak için deli olmanız gerektiğini düşünüyorum ama protezler, kostümler ve tüm bunlar rolü oynarken gerçekmiş gibi geliyor.

Orlok'un yaydığı kötülüğü yakalamaya çalışan Skarsgård, olabildiğince insanlık dışı olmaya çalıştı.

Orlok genellikle gölgelerde saklandığı ve iletişim kurma şekliyle tanımlandığı için, Skarsgård zamanının çoğunu uhrevi bir ses yaratmaya ayırdı.

Skarsgård bunu başarmak için sesini kalınlaştırırken aynı zamanda daha fazla rezonans eklemek için bir yöntem geliştirdi:

Sesin insanlık dışı bir derinlikte olmasını istiyordum ve normal sesimin çok derin olduğunu düşünmüyorum. Bu yüzden 'Tamam, içimde olduğunu bilmediğim bir derinliğe nasıl erişebilirim?' diye düşündüm. Bu harika bir keşifti ve bir opera sanatçısıyla birlikte çalışarak sesimi olabildiğince alçaltmaya çalıştım.

O (It) serisindeki korkunç palyaço Pennywise rolüyle de tanınan Skarsgård, geçen hafta Empire'a verdiği röportajda şöyle demişti:

İşimiz bittiğinde 'Bir daha asla bu kadar kötü bir şeyi oynamak istemiyorum. Bir daha asla protez takmak istemiyorum' diye düşündüm.

Independent Türkçe, IndieWire, Empire



Netflix, "son 10 yılın en korkunç filmini" kütüphanesine ekliyor

Sinema yazarlarından övgü dolu yorumlar alan Ayin'in Rotten Tomatoes skoru 100 üzerinden 90 (A24)
Sinema yazarlarından övgü dolu yorumlar alan Ayin'in Rotten Tomatoes skoru 100 üzerinden 90 (A24)
TT

Netflix, "son 10 yılın en korkunç filmini" kütüphanesine ekliyor

Sinema yazarlarından övgü dolu yorumlar alan Ayin'in Rotten Tomatoes skoru 100 üzerinden 90 (A24)
Sinema yazarlarından övgü dolu yorumlar alan Ayin'in Rotten Tomatoes skoru 100 üzerinden 90 (A24)

A24'ün en beğenilen korku filmlerinden biri olan Ayin (Hereditary), gösterime girmesinden 6 yıl sonra Netflix kütüphanesine eklenerek izleyiciyle buluşacak.

Tüyler ürpertici hikayesinin ardında miras, kuşak travması ve aile dinamikleri gibi konuları irdeleyen 2018 yapımı Ayin, son 10 yılın en korkunç filmleri arasında gösteriliyor. 

Adını dünyaya duyurdu

Keder ve akıl sağlığı gibi katmanlı temaları başarıyla işleyen film, yönetmeni Ari Aster'e de büyük başarı kazandırmış ve Amerikalı sinemacının adını tüm dünyaya duyurmuştu.

Böylece o sırada 32 yaşında olan Aster, henüz ilk filmiyle bu türdeki iddiasını ortaya koymuştu.

Ayin, 10 milyon dolarlık bütçesine karşılık 87,8 milyon dolar hasılat elde ederek gişede de kazançlı çıkmayı başarmıştı.

Modern bir korku klasiği olarak kabul edilen film, annesinin ölümünün ardından aile geçmişindeki korkunç sırları keşfetmeye başlayan Annie'nin hikayesini anlatıyordu.

İlk uzun metrajlı filmiyle tüm dikkatleri üzerine çeken Aster, filminin "korkunç bir sonu olan bir aile dramı" olduğunu söylüyor.

Aster, 2018'de Screen Crush'a verdiği röportajda, "Aksilikler hep üst üste gelir" diyerek eklemişti: 

Bunun doğru olduğunu gördüm ve bence doğru olmasının nedeni bazen insanların ayağa kalkamaması. Ve bazen travma insanları daha da kötüleştirebilir. Bir kriz herkesi daha da yakınlaştırır değil mi? Ama işler her zaman böyle gitmez ve bazen insanlar alaşağı edilir.

Prömiyerini Sundance Film Festivali'nde yapan filmin başrollerinde Oscar adayı Toni Collette, Gabriel Byrne, Alex Wolff ve Milly Shapiro rol almıştı.

Independent Türkçe, ScreenRant, CBR.com, Screen Crush