SDG Medya Merkezi Direktörü Şami, Independent Arabia'ya konuştu: İşte orduya katılmamızın şartları

Şami, Suriye’deki bileşenlerin haklarını garanti altına alan yeni bir anayasaya ve tüm taraflardan oluşan bir hükümetin kurulmasına ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Suriye Demokratik Güçleri (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri (Reuters)
TT

SDG Medya Merkezi Direktörü Şami, Independent Arabia'ya konuştu: İşte orduya katılmamızın şartları

Suriye Demokratik Güçleri (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri (Reuters)

Abdulhalim Süleyman

Suriyeli muhalif gruplarla birlikte Suriye’nin yeni ordusuna katılma olasılığı konusundaki tutumlarını Independent Arabia'ya anlatan Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Medya Merkezi Direktörü Ferhad Şami, SDG'nin, Suriye'nin siyasi ve askeri kararları üzerindeki hegemonyadan ve bazı ülkelerin Suriye iradesine dayatmaya çalıştığı vesayet mantığından uzak, tamamen Suriyelilerin iradesiyle kurulacak bir ulusal orduya katılmaya ilkesel olarak hazır olduğunu açıkladı.

Bu konuda önümüzdeki dönemde SDG liderliği ile Şam'daki yeni yönetim arasında birçok doğrudan görüşmenin yapılması gerektiğini ifade eden Şami “Elbette bu meseleden önce, tüm bileşenlerin haklarının korunmasını garanti altına alan yeni bir anayasanın oluşturulması, Suriye’deki tüm bileşenleri ve tarafları temsil edecek yeni bir hükümetin kurulması ve ardından ülkenin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine dayalı yeni bir devlet yapısının inşa edilmesi gibi bazı adımların atılması lazım” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre SDG'nin yeni orduya katılmasının ordu ve tüm Suriyeliler için bir güç unsuru olacağını vurgulayan Şami’ye göre SDG, uluslararası desteğe sahip, terörle mücadele etmiş ve uluslararası alanda iyi bir itibara sahip disiplinli ve profesyonel bir güç. Şami, böyle bir adımın tüm Suriyeliler için iyiye işaret edeceğini de sözlerine ekledi.

Suriyeli Kürtler 8 Aralık'ta Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlamadı. Oysa 61 yıldır hem onlara hem de diğer Suriyelilere baskı uygulayan rejimin çöküşünü kutlamaları gerekirdi. Ancak Kürtlerin, rejimin Suriyelilere yönelik bilinen zulmünden farklı bir hikayesi var. Kürtler, Suriyeli olmalarının yanı sıra ülkenin en kalabalık ikinci etnik kökeni olarak iki kat haksızlığa uğradıklarını düşünüyorlar.

Esed'in ülkeden kaçışının kutlandığı sabah, Türkiye’ye yakın Suriye Milli Ordusu (SMO) gruplarının 27 Kasım'da başlayan Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’ndan üç gün sonra ‘Özgürlük Şafağı’ adı verilen bir operasyonla Tel Rıfat'a grimesinin ardından çok sayıda Kürdün yerinden edilmesiyle gölgelendi. Daha sonra SDG ve SMO arasındaki çatışmalar Fırat Nehri kıyısında bulunan, stratejik öneme sahip Tişrin Barajı ve Karakozak Köprüsü yakınlarında devam etti. Burada şiddetli çatışmalar yaşandı. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin (KDSÖY) tahminlerine göre ağır hasar gören barajdaki elektrik üretimi durduruldu. Topçu ve insansız hava araçları (İHA) ile gerçekleştirilen bombardımanlar sonucunda jeneratör odalarına su sızması nedeniyle hayati önem taşıyan tesiste hasar meydana geldi.

Bu çatışmalar, önceki günlerde SDG ile Türkiye ve SMO arasında arabuluculuk yapmak üzere Uluslararası Koalisyon öncülüğünde gerçekleşen görüşme turlarına sahne olan Ayn el-Arab (Kobani) şehri çevresinde Türkiye’nin askeri hareketliliğiyle aynı zamana denk geldi. Bunun üzerine ABD güçlerinden oluşan bir devriye, araçlarıyla birlikte Kobani’deki resmi bir binaya yerleşerek bayraklarını göndere çekerken Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Komuta Kademesi’nin Suriye sınır hattını ziyaret ederek TSK ve SMO komutanlarıyla bir araya geldi. Güler, buradan Suriye'nin kuzeydoğu bölgesine askeri bir operasyon başlatma tehdidinde bulundu.

İşgal tehdidi

Güler'in sınır hattına gerçekleştirdiği ziyaret, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Askeri Operasyonlar Dairesi Başkanı Ahmed eş-Şera ile bir araya geldiği ve SDG'yi kastederek Halk Koruma Birlikleri’nin (YPG) ülkede yeri olmadığını belirttiği Şam ziyareti ile eş zamanlı gerçekleşti.

SDG’ye yönelik askeri baskı Kobani yakınlarındaki Fırat Nehri üzerinde devam ederken, SDG, Tişrin Barajı ve Karakozak Köprüsü çevresindeki mevzilerine düzenlediği karşı askeri operasyonla Türkiye yanlısı Suriyeli muhalif grupları şaşırttı. Çeşitli taktikler kullanan SDG, pazartesi sabahı Tişrin Barajı civarındaki birkaç eksenden başlattığı operasyonla birkaç saat içinde Münbiç şehrinin doğu kırsalında ilerlemeye başladı. Bu sırada çok sayıda ölüm meydana geldi, ancak kaç kişinin öldüğü açıklanmadı. SDG ise onlarca ölü olduğunu ve 10'unun cesedini ele geçirdiğini açıkladı.

SDG'ye bağlı Münbiç Askeri Konseyi tarafından yayınlanan videolarda SDG'nin ilerleyişi sırasında onlarca SMO unsurunun geri çekildiği ve kaçtığı görüldü. SDG, ‘Baz’ adı verilen İHA’ları kullanarak bir tank ve çok sayıda aracı ele geçirdi, diğerlerine hasar verdi.

İki taraf Haseke ve Rakka'nın kuzey kırsalındaki temas hatları üzerinde çeşitli yerlerde cephe açma ve çatışma girişiminde bulundu. Haseke'nin kuzeybatısındaki Tel Tamer ve Rakka'nın kuzeyindeki Ayn İsa kırsalında sızma girişimleri olurken ve ağır bombardımanlar düzenlendi. Ancak çatışmalar özellikle Tişrin Barajı çevresi ve Münbiç kırsalında yoğunlaştı. SDG, Tişrin Barajı’nı çevreleyen köylerdeki ve Karakozak Köprüsü’ndeki askeri noktaları ele geçirdikten sonra muhalif grupları barajın bitişiğindeki bölgeden uzaklaştırmayı ve Münbiç'e doğru itmeyi başardı.

Köprü ve baraj arasında

SDG, Tişrin Barajı yakınlarındaki Minbiç Askeri Konseyi’ne bağlı savaşçıların, militanların Ebu Kalkil ilçesindeki Mahşiyat et-Tevahin ve Hirbet Tuveyini köylerine düzenlediği saldırıyı engellediğini, onlarca unsuru öldürdüğünü ve onlarcasını da yaraladığını söyledi. Ayrıca bölgede devam eden çatışmalarda Türkiye yanlısı militanlara ait bir BMB zırhlı aracı ve doçka silahları taşıyan iki askeri araç imha edildi. SDG iki ayrı hesaptan yaptığı açıklamada, çoğu Münbiç kırsalı ve Tişrin Barajı çevresindeki cephelerde olmak üzere 30'dan fazla üyesinin öldüğünü duyurdu.

Sahadaki durumu değerlendiren SDG Medya Merkezi Direktörü Şami, Suriyeli muhalif grupların Münbiç'in güneydoğu tarafından ilerlemeye çalıştığını, ancak başarısız olduğunu söyledi. Burada şiddetli çatışmaların yaşandığını açıklayan Şami, SDG güçlerinin Karakozak Köprüsü bölgesinde Türkiye’ye yakın gruplara ait bir aracı havaya uçurduğunu belirtti. Bu olaya Türk keşif uçaklarının Sarin Kavşağı’na düzenlediği bombardıman eşlik etti. Son çatışmalar sırasında ne Özgürlük Şafağı Operasyon odası ne de Türkiye’ye yakın Suriye Geçici Hükümeti Savunma Bakanlığı, Münbiç çevresinde devam eden çatışmalar ve bölgede olup bitenler hakkında SDG'nin söylediklerini yalanlayan yahut doğrulayan herhangi bir yorumda bulunmadı.



Şarku’l Avsat, son rötuşlar yapılmaya başlanırken Gazze anlaşmasının yeni ayrıntılarını ortaya koyuyor

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta İsrail bombardımanı sonucu ölen bir bebek için ağlayan Filistinli kadınlar, 14 Ocak 2025. (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta İsrail bombardımanı sonucu ölen bir bebek için ağlayan Filistinli kadınlar, 14 Ocak 2025. (Reuters)
TT

Şarku’l Avsat, son rötuşlar yapılmaya başlanırken Gazze anlaşmasının yeni ayrıntılarını ortaya koyuyor

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta İsrail bombardımanı sonucu ölen bir bebek için ağlayan Filistinli kadınlar, 14 Ocak 2025. (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta İsrail bombardımanı sonucu ölen bir bebek için ağlayan Filistinli kadınlar, 14 Ocak 2025. (Reuters)

Katar'ın başkenti Doha'daki müzakerelere katılan taraflar, İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine yönelik bombardımanının arttığı bir dönemde, Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşması ve Hamas ile İsrail arasında esir değişimi konularını sonuçlandırmaya başladı.

Birçok kaynağa göre İsrail'in yeni bir engeli ya da şartı olmaması halinde anlaşmanın bugün ilan edilmesi ve 48 saat sonra yürürlüğe girmesi bekleniyor.

xascdfrg
Gazze Şeridi’nde tutulan esirlerin yakınları ve aktivistler bugün Kudüs'teki İsrail parlamentosu önünde protesto gösterisi düzenledi. (AFP)

Şarku’l Avsat'a konuşan Hamas kaynakları, anlaşmanın ilk aşamasının 60 gün süreceğini ve dün geceye kadar varılan son anlaşmaya göre İsrail kara kuvvetlerinin Netzarim ve Philadelphia (Selahaddin) koridorlarından kademeli olarak çekileceğini bildirdi.

Doha'daki müzakereler hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar, Netzarim Koridoru’ndan çekilmenin hemen başlayacağını, Philadelphia Koridoru’ndan çekilmenin ise ilk aşamanın başladığı andan itibaren 40 ila 50 gün sonra kademeli olarak başlayacağını açıkladı.

Ateşkesin yedinci gününden itibaren yerinden edilmiş kişilerin dönüşüne herhangi bir arama yapılmaksızın izin verilecek. Ancak Gazze Şeridi'nin güneyinden kuzeye dönen araçlar, Mısır-Katar şirketleri tarafından işletilen ve herhangi bir silah transferini önlemek amacıyla İsrail de dahil olmak üzere çeşitli taraflarca izlenen bir X-ray cihazı tarafından taranacak.

sdefrg
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta İsrail bombardımanının vurduğu bir bölgeyi inceleyen Filistinliler, 14 Ocak 2025. (Reuters)

Kaynaklar, dün gece İsrail güçlerinin yeniden konuşlandırılması mekanizması üzerinde anlaşmaya varıldığını ve özellikle Gazze Şeridi'nin kuzeyinde olmak üzere 700 metreye kadar değişen mesafelerde sınırda bulunmalarına izin verileceğini açıkladı.

Kaynaklar, 40 gün sonra Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden kademeli olarak çekilmenin başlayacağını ve ikinci aşamaya ilişkin müzakerelerin başlamasına hazırlık yapılacağını bildirdi.

Filistin direnişinin, 7 Ekim 2023 saldırısına karışmamış olmaları koşuluyla, mevcut savaş sırasında Gazze Şeridi'nde tutuklanan bin mahkûmun serbest bırakılması karşılığında kadın, çocuk ve yaşlı esirleri teslim edeceği ifade edildi.

İlk aşamada, yüksek cezalara çarptırılmış 200 mahkûmun da serbest bırakılacağı, yaşayan mahkûmların ölülerden daha fazla olduğunun teyit edilmesi halinde bu sayının biraz daha artırılabileceği ve ilk aşamanın ilk günlerinde bazı esir gruplarıyla iletişim kurulduktan sonra akıbetlerinin açıklanacağı belirtildi.

Kaynaklar, serbest bırakılacak Filistinli mahkûmların isimlerinin belirlenmeye başlandığını ifade etti.

Refah Sınır Kapısı’yla ilgili olarak ise bilgi sahibi kaynaklar, hasta ve yaralıların seyahat etmesine izin verilmesiyle başlayarak, kademeli olarak yeniden açılacağını duyurdu. Ayrıca seyahat özgürlüğü, hiçbir yolcuyu gözaltına almadan ya da Philadelphia Koridoru’nda konuşlanacak İsrail güçleri tarafından hedef alınmadan garanti altına alınacak.

gtrhyju
Gazze Şeridi’nde tutulan esirlerin yakınları ve aktivistler bugün Kudüs'teki İsrail parlamentosu önünde protesto gösterisi düzenledi. (AFP)

Dün öğleden sonraya kadar ortaya çıkan anlaşmazlıkların, İsrail güçlerinin bazı yerlerden çekilme ve tampon bölge konusuna ilave olarak, ilk aşamada serbest bırakılacak askerler olan, ‘insani’ koşulları karşılamayan ve bir anlaşmaya varma görevini kolaylaştırmak için eklenen 11 esir için İsrail'in ödeyeceği bedel konusundaki anlaşmazlıklarla ilgili olduğunu belirten kaynaklar, bunlar üzerindeki anlaşmazlıkların çözüldüğünü ve bunun da bugün bir anlaşmaya varmaya yaklaştırdığını ifade etti.

Kaynaklar, İsrail'in ilk aşamada 11 esir askerin yerleştirilmesini çıkmazda bir kırılma olarak değerlendirdiğini ve bunun kendisi için önemli bir kazanım olduğunu belirtti. Bu nedenle işler daha da yakınlaştı ve direniş o dönemde Binyamin Netanyahu hükümetini baskı altına alarak müzakereleri hızlandırdı.

Hamas, bu yeni esirlerin bedelinin hasta ve yaşlılara aynı muamelenin yapılması olacağını reddedince İsrail yumuşadı ve ilk aşamada serbest bırakılacak ve çoğu Filistin dışına sınır dışı edilecek olan müebbet hapis cezalı mahkumların sayısını arttırdı.

İsrailli kaynaklar anlaşmaya yakın olunduğunu teyit ederken, İsrail'in savaşa geri dönme hakkı olduğunu vurguladı. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı kaynaklar, bunun anlaşma şartlarının herhangi bir tarafça ihlal edilmesiyle bağlantılı olduğunu açıkladı.

Netanyahu, anlaşmayı reddeden ve hükümeti feshetmekle tehdit eden kabine içindeki aşırı sağla yüzleşmekte zorlanırken, muhalefet partileri anlaşmanın tamamlanması karşılığında kendisine bir güvenlik ağı sağlamaya hazır olduklarını açıkladı.

Bombardıman şiddetlendi

Anlaşma haberlerinin yayılmaya başlamasından bu yana İsrail, başta kuzey olmak üzere Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine yönelik bombardımanını arttırdı; Deyr el-Balah ve Han Yunus'ta yerinden edilmiş insanların çadırlarını hedef alarak bazılarını öldürdü.

Yerlerinden edilmiş insanların çadırlarından, yaklaşan anlaşma haberini sevinçle karşılayan şarkılar ve sloganlar duyuldu.

zxscdfrgt
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde İsrail bombardımanı sonucu yıkılan binalar, 13 Ocak 2025. (Reuters)

Eş-Şati Mülteci Kampı’ndan Han Yunus'a göç etmek zorunda kalan Faten Yasin şunları söyledi: “Uzun zamandır bugünü bekliyorduk... Evlerimize ve bölgelerimize dönmek istiyoruz... Bu kadar ölüm ve yıkım yeter.”

Gazze şehrindeki ed-Derac mahallesinde yaşayan üniversite mezunu Ahmed Farac ise şu ifadeleri kullandı: “Buradaki herkes akan kanın durmasını, İsrail bombardımanının durmasını ve güvenliğimizin geri gelmesini bekliyor... Savaş durduğunda başka bir savaş başlatacağız ama bu, günün her saati maruz kaldığımız ölümlere kıyasla daha kolay olacak.”