Suriyeli Şiiler: İran şimdiye kadar duyduğumuz en büyük yalancı... Projesi Suriye'yi mahvetti

SOHR tarafından 300 kişiyle yapılan anket: Dini türbeler İran’ın kendisine yer açmak için kullandığı bir bahane

İran'ın Nisan 2018'de Suriye'de uyguladığı Dört Şehir Anlaşması'nın ilk aşamasının uygulandığı günlerden (İnternet)
İran'ın Nisan 2018'de Suriye'de uyguladığı Dört Şehir Anlaşması'nın ilk aşamasının uygulandığı günlerden (İnternet)
TT

Suriyeli Şiiler: İran şimdiye kadar duyduğumuz en büyük yalancı... Projesi Suriye'yi mahvetti

İran'ın Nisan 2018'de Suriye'de uyguladığı Dört Şehir Anlaşması'nın ilk aşamasının uygulandığı günlerden (İnternet)
İran'ın Nisan 2018'de Suriye'de uyguladığı Dört Şehir Anlaşması'nın ilk aşamasının uygulandığı günlerden (İnternet)

Şii mezhebine mensup Suriye vatandaşları, İran'ın Suriye'deki politikasından ve Suriye'nin diğer bileşenlerini, özellikle de Sünni çoğunluğu korkutarak, gençleri kandırarak ve onları Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) milisleri bünyesinde bölgedeki çıkarları için askeri yakıt olarak kullanıp sonra da terk ederek kendilerini kandırmasından şikayetçi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Devlet Başkanı Beşşar Esed'in bu ay Moskova'ya kaçtığı ilk günden beri Şam'ın çeşitli bölgelerinden, Humus kırsalındaki köylerden ve Kefraya, el-Fua, Nubl ve ez-Zehra köylerinden yerlerinden edilen 300'den fazla Şii Suriyeli’yle bir anket yaptı.

Anket, Suriye'deki eski rejimin devrilmesi ve Beşşar Esed ile rejiminin üst düzey yetkililerinin kaçmasıyla birlikte İran'ın Suriye'deki projesinin çöküşünün sonuçlarına ilişkin din adamları ve aydınların görüşlerini içeriyordu.

bfrtbgtr
Deyrizor'da İran bağlantılı bir grup milis (Arşiv - SOHR)

Katılımcılar, İran'ın en büyük yalancı olduğu ve İran projesinin Suriye'yi yıktığı, halkını böldüğü, Şii ve Alevi toplulukları Veliyyü'l Fakih projesinin piyonları haline getirdiği, bunun da Suriye çoğunluğu ile aradaki uçurumu derinleştirdiği ve bu iki topluluğun üyelerini Suriye halkının yelpazesini bir araya getiren devrime karşı kaybedilen bir savaşın odunu ve yakıtı haline getirdiği konusunda hemfikirdi.

İranlılar Suriye'deki Şiilerin bir kısmını Kudüs'ü özgürleştirmek için kandırırken, amaç İran için kazanımlar elde etmek ve Suriye topraklarını Lübnan'daki Hizbullah'a silah aktarmak ve mezhepsel şiddeti körüklemek için kullanmaktı.

yhjukı
Seyyide Zeyneb Türbesi, Şam yakınlarında yüzlerce yıldır varlığını sürdürüyor. (Şarku’l Avsat)

SOHR'un raporunda, İran'ın Suriye'de ayak izi bırakmak için dini türbeleri bahane olarak kullandığı, oysa Şii toplumunun türbe ve kutsal mekânlarının yüzlerce yıldır korunduğu belirtildi. İran ve Suriye'deki milisleri, toplumun yerinden edilmesine ve demografik değişime katkıda bulunduktan sonra Şii gençleri kendi saflarına katmak için kullandı. Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib kırsalında yer alan Kefraya ve el-Fua köylerinin sakinlerini savaşa dahil etti ve Halep kırsalındaki Nubul ve ez-Zehra köylerinin sakinlerine yaptığı gibi, Suriye vatandaşlarına karşı savaşa dahil olmaları için onlara altı ay boyunca mali destek sağladı. İran Suriye'de, özellikle de Deyrizor'da, çocukları eğitmek için projeler kurarak uzun vadeli etkisini pekiştirmeye çalıştı.

fdvbghntj
Birleşmiş Milletler (BM) konvoyları, 2015 yılında Hizbullah tarafından kuşatılan Şam kırsalındaki Madaya'ya tıbbi malzeme ve gıda ulaştırmaya çalışıyor.

Şarku’l Avsat’ın SOHR’dan aktardığına göre Şii toplumunun büyük bir kısmı, 2017'de Şam kırsalındaki Madaya ve Zabadani halkının göç ettirilmesi karşılığında İdlib'deki Kefraya ve el-Fua'dan 8 bin kişinin göç ettirilmesini kabul etmesinden bu yana İran'a karşı cephe almış durumda. O dönemde Dört Şehir Anlaşması olarak bilinen bu anlaşmanın imzalanmasında en büyük rolü Hizbullah ve İran oynamıştı.



Arjantin'de kırmızı et krizi: Halk yoksulluktan domuza yöneliyor

Eskiden her gün dana eti yiyenler, artık haftada iki-üçe razı olduklarını söylüyor (Reuters)
Eskiden her gün dana eti yiyenler, artık haftada iki-üçe razı olduklarını söylüyor (Reuters)
TT

Arjantin'de kırmızı et krizi: Halk yoksulluktan domuza yöneliyor

Eskiden her gün dana eti yiyenler, artık haftada iki-üçe razı olduklarını söylüyor (Reuters)
Eskiden her gün dana eti yiyenler, artık haftada iki-üçe razı olduklarını söylüyor (Reuters)

Tüm dünyada sığır etinin kalitesiyle tanınan ve küresel üretimin yüzde 5'ini yaparak bu ürünün ithalatında dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alan Arjantin'de halk şikayetçi. 

Zira ülkeyi vuran ekonomik kriz ve Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei'nin uyguladığı reçete, bifteği mutfaklarından uzaklaştırdı. 

2024'te kişi başına düşen sığır eti tüketimi, ülke tarihinin en düşük seviyesine indi.

Halkın önemli bir kısmı domuz ve tavuk etiyle yetinmeye çalışırken daha fakir olanlarsa onları dahi alamıyor. 

Başkent Buenos Aires'in adını mezbahalardan alan semti Mataderos'ta kasap olan Gonzalo Hernández, hafta sonunda domuz eti satışlarının çok arttığını söylüyor:

Eskiden ekstradan sattığımız, mangal kömürü gibi bir üründü. Artık işimizin ana parçalarından biri oldu.

Arjantin'in kendisini "anarko-kapitalist" diye niteleyen lideri Milei'nin Nisan 2024'te yüzde 300'ü bulan yıllık enflasyonu düşürmek için aldığı önlemler halkı vurdu. 

Enflasyon yüzde 166'ya gerilese de fiyatlar yükselmeyi sürdürüyor. 

Son 110 yıldır tutulan sığır eti tüketimi kayıtlarında en düşük seviyeye ulaşıldı.

Rosario Ticaret Odası'ndan ekonomist Franco Ramseyer, uzmanı olduğu hayvancılığı yorumlarken toplumdaki et tüketiminin azalmadığını ancak etin cinsinin değiştiğini vurguluyor.

Geçen yıl kişi başı sığır eti tüketimi ABD'de 38, Brezilya'da 34, Şili'deyse 26 kilo civarındaydı. 

Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü Müdürlüğü'nün raporuna göre 2022'de Türkiye'de büyükbaş ette kişi başına tüketim miktarı 18,44 kiloydu.

Kırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (ETBİR) verilerine göreyse 2019'da ortalama 12 kilo olan kırmızı et tüketimi, 2020'den itibaren 10 kilonun da altına geriledi. 

2024'te kişi başı 47 kilogram sığır eti tüketen Güney Amerika ülkesi hâlâ bu konuda dünya birincisi. 

Ancak ülkenin geçmişinde 71 kiloyu aşan bir ortalama var. Bu, sağlam bir düşüş anlamına geliyor. 

Ramseyer daha ucuz ve sağlıklı bir alternatif arayışındaki ülkelerin tavuğa döndüğünü hatırlatıyor. 

Arjantin'deyse sucuğa benzeyen "chorizo" gibi işlenmiş domuz ürünleri ve tavuğa yönelik ilgide önemli bir artış yok. Talep, taze domuz etine kaymış.

Kişi başı domuz eti tüketiminde 10 yıl önce senede 8,5 kilo ortalamaya sahip olan Arjantinliler, 2024'te talebi neredeyse iki katına çıkardı. 

Ülkedeki yemek programları da domuz etini içeren tariflere döndü. Pazarlama kampanyaları, taze kesilmiş domuz etinin sığırdan daha sağlıklı olduğunu öne sürüyor. 

53 yaşındaki Milei, Kasım 2023'teki seçimleri kazanarak Arjantin'in yeni lideri olmuştu. 

Tüm grevler ve diğer toplumsal eylemlere rağmen kamu harcamalarını büyük ölçüde kısıyor.

Geçen yıl verdiği bir röportajda "serbest piyasa devrimi" gerçekleştirdiğini savunan Milei, "B planı mevcut değil. Duygulara yer yok. 47 milyon kişi bazı yanıtlar bekliyor" ifadelerini kullanmıştı.

Özelleştirme planlarına ilişkin konuşan Arjantin lideri, "İlk neyi satabiliyorsam onu satacağım. Devlet, özel sektörün kaynaklarını zor kullanarak çalan bir makine. Bu nedenle devleti hiçbir şeyin çözümü olarak görmüyorum. Aksine problemin temel kaynaklarından biri" demişti. 

Bu politikalar bütçe açığı, enflasyon ve kamu harcamalarını düşürürken işsizlik ve fakirliğin artışı tepki topluyor.

Independent Türkçe, Washington Post, Telegraph, Reuters