İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle bir İsrailli tutuklandı

Bir olaya müdahale eden İsrail polisi (DPA)
Bir olaya müdahale eden İsrail polisi (DPA)
TT

İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle bir İsrailli tutuklandı

Bir olaya müdahale eden İsrail polisi (DPA)
Bir olaya müdahale eden İsrail polisi (DPA)

İsrail yetkililerinin İran adına casusluk yaptığından şüphelenilen bir İsrail vatandaşını tutukladığı bildirildi.

İsrail haber kanalı iNews 24 internet sitesinde, Petah Tikva kasabasından sabıka kaydı bulunan 29 yaşındaki Alexander Granovsky'nin İran için casusluk yaptığından şüphelenildiğini ve cuma günü hakkında suç duyurusunda bulunulmasının beklendiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın DPA'dan aktardığına göre kanal, şüphelinin uyuşturucu ve mülke saldırı suçlarından sabıkası olduğunu ve daha önce dokuz ay hapis cezasına çarptırıldığını belirtti.

Şin Bet ve İsrail polisi tarafından yürütülen soruşturmanın ayrıntılarına göre Granovsky, Telegram aracılığıyla kendisini yönlendiren İranlı yetkililerle iletişim kurdu ve aralarında hükümete ve Başbakan Benjamin Netanyahu'ya karşı “Tanrı'nın Ruhunun Çocukları” yazdığı grafitiler, sekiz aracın ateşe verilmesi ve istihbarat bilgileri toplamasının da bulunduğu bir dizi olay gerçekleştirdi.

Ayrıca şüpheli, Ulusal Kamp partisi başkanı Knesset üyesi Benny Gantz'ın yaşadığı mahallenin girişini fotoğrafladı ve fotoğrafları görevlilerine teslim etti, onlara eski tanınmış bir ismin telefon numarasını iletti.

Rapora göre Granovsky sorgusu sırasında şunları söyledi: "Paraya ihtiyacım var, onlar ödüyor, ben de istediklerini yapıyorum."

İsrail geçtiğimiz günlerde, İsrail istihbarat sitelerinde casusluk yapmak ve İran'ın yararına İsrailli bir nükleer bilim adamını öldürmeyi planlamak suçlamasıyla çok sayıda kişinin tutuklandığını duyurdu. Şin Bet geçtiğimiz ekim ayında, Kudüs'teki 7 Arap’tan oluşan bir hücrenin İran adına casusluk yapmak ve İsrailli bir nükleer bilim adamını öldürmeyi planlamak suçlamasıyla tutuklandığını duyurdu.



Myanmar: Bağımsızlık Günü vesilesiyle cunta yaklaşık 6 bin mahkûmu affetti

Yangon'daki Insein Hapishanesinde nöbet tutan güvenlik görevlisi (Reuters)
Yangon'daki Insein Hapishanesinde nöbet tutan güvenlik görevlisi (Reuters)
TT

Myanmar: Bağımsızlık Günü vesilesiyle cunta yaklaşık 6 bin mahkûmu affetti

Yangon'daki Insein Hapishanesinde nöbet tutan güvenlik görevlisi (Reuters)
Yangon'daki Insein Hapishanesinde nöbet tutan güvenlik görevlisi (Reuters)

Burma'da (Myanmar) iktidardaki askeri cunta dün, Bağımsızlık Günü vesilesiyle yaklaşık 6 bin mahkûm için af çıkardığını duyurdu.

Askeri konseyden yapılan açıklamada, Burma'nın 4 Ocak 1948'de ülkenin İngiltere'den bağımsızlığını kutlaması vesilesiyle, yaklaşık 180'i yabancı olmak üzere bin 800'den fazla tutukluya af tanınacağı belirtildi.

Konsey sözcüsü Zaw Min Tun medyaya gönderdiği açıklamada, bunlardan 600'ünün Ceza Kanunu'nun 505. Maddesine göre hüküm giydiğini belirtti. Bu maddede ordunun itibarına zarar verecek bir eylemde bulunan kişiye en fazla 3 yıl hapis cezası verilmesi öngörülüyor.

Sözcü, af kapsamına alınan yabancıların "çoğunluğunun" iki ülke sınırındaki kumarhanelerde tutuklanan Taylandlılar olduğunu açıkladı.

Ordu, bu kararı "insani nedenlerden ve şefkatten dolayı" aldığını belirtti.

Ayrıca müebbet hapis cezasına çarptırılan 144 kişinin cezasının 15 yıl hapis cezasına çevrileceği açıklandı.

Şubat 2021'de Burma'nın kısa süreli demokrasi deneyimini deviren askeri darbeden beri ordu binlerce kişiyi tutukladı.

Hükümet, ulusal etkinlikler veya Budist bayramları kutlama dönemlerinde binlerce mahkûma düzenli olarak af çıkarıyor. Cunta 2024 yılında Bağımsızlık Günü'nde 9 binden fazla mahkûmu serbest bıraktı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre dün başkent Naypyidaw'da gerçekleşen bağımsızlık töreni, yoğun güvenlik önlemleri altında, hükümet ve ordudan yaklaşık 500 kişilik bir izleyici kitlesinin önünde yapıldı.

Törende bulunmayan cunta başkanı Min Aung Hlaing adına ordu komutan yardımcısı Soe Win bir konuşma yaptı.

Soe Win, cuntanın onlarca etnik muhalif gruba silahlarını bırakmaları ve “siyasi durumu barışçıl yollarla çözmeleri” çağrısını yineledi. Ayrıca ordunun demokratik seçimlerin düzenlenmesi konusundaki kararlılığını bir kez daha teyit etti ve ulusal birlik çağrısında bulundu.