Washington ve Tahran yeni bir nükleer anlaşmaya hazırlanıyor

Avrupalı ​​bir diplomat ekim ayından sonra müzakere yapılmasını öneriyor

Trump, İran nükleer anlaşmasından çekilmek için imzaladığı muhtırayı gösteriyor 8 Mayıs 2018 (AP)
Trump, İran nükleer anlaşmasından çekilmek için imzaladığı muhtırayı gösteriyor 8 Mayıs 2018 (AP)
TT

Washington ve Tahran yeni bir nükleer anlaşmaya hazırlanıyor

Trump, İran nükleer anlaşmasından çekilmek için imzaladığı muhtırayı gösteriyor 8 Mayıs 2018 (AP)
Trump, İran nükleer anlaşmasından çekilmek için imzaladığı muhtırayı gösteriyor 8 Mayıs 2018 (AP)

Üst düzey bir Avrupalı diplomat, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Ekim 2025'ten sonra “doğrudan ve gizli” müzakereler yoluyla, İran ile yeni bir nükleer anlaşma arayışına girebileceğini söyledi.

İran'la daha önce yapılan müzakerelere aşina olan diplomat Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, önümüzdeki ayların, ilk Trump yönetiminin çekildiği ve önümüzdeki Ekim ayında süresi dolacak olan anlaşmanın yerine, Tahran'la yeni bir anlaşmaya varmak için çok önemli olacağını söyledi.

Diplomat, Washington'un Tahran ile müzakereleri “benzer görüşmelere ev sahipliği yapan alışılmış yerlerde değil, gizlice” yürüteceğine inandığını ifade etti.

Washington ve Tahran arasında şu anda varılabilecek herhangi bir anlaşmanın “iki yıl önce İran'a teklif edilen ve İran'ın reddettiği anlaşmadan daha iyi olmayacağını” söyleyen diplomat, “İran'ın şu anda eskisinden daha zayıf bir konumda olduğunu” kaydetti.



İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
TT

İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)

İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı dün İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) yurtdışı operasyonlarını yürüten Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani'nin hayatta olduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Mehr’den aktardığı habere göre, 12 gün önce İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıların başında diğer üst düzey askeri komutanlarla birlikte öldürüldüğü bildirilen Kaani, dün öğleden sonra İran Silahlı Kuvvetleri’ne destek amacıyla başkent Tahran’ın merkezindeki İnkılap Meydanı’nda düzenlenen halk mitingine katıldı.

İsrail ordusu, 13 Haziran Cuma günü şafak vakti İran'a düzenlediği saldırılarda 20'den fazla üst düzey askeri komutanı öldürdüğünü açıklamıştı.

Ardından ABD Başkanı Donald Trump, dün sabah İsrail ile İran arasında ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girdiğini duyurdu.

İsrail, askeri operasyonların hedef aldığı İranlı yetkililerin listesini yayınladı. DMO'nun dış operasyonlardan sorumlu Kudüs Gücü Komutanı Kaani'nin akıbeti merak konusu oldu.

New York Times gazetesinin İran muhabiri, geçtiğimiz cuma günü İranlı kaynaklardan, Kaani'nin İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıda öldürüldüğünü aktarmıştı.

New York Times gazetesinin İsrail muhabiri Ronen Bergman pazar günü yayınlanan makalesinde şöyle yazdı:

“İsrail'in İran'a saldırısından bir ay önce, istihbarat ve savunma kurumlarının en üst düzeylerinde, Mossad'ın “Tebş'in listesinde kimler yer alacak?” şeklindeki sorusuna ilişkin yoğun tartışmalar yaşandı.”

Mossad'ın pasif ooperasyonlar için kullandığı bir terim olan ‘tebş’ ifadesi, Bergman'ın X platformunda yayınladığı yazıya göre suikast, tasfiye veya hedefli engelleme için kullanılan kod ad.

‘Mutluluk’ olarak nitelendirilen listeye dikkati çeken Bergman, bu toplantılara katılanlardan biri tarafından da bu şekilde adlandırılan listeye İranlı liderlerin dahil edilmesinin ‘rütbeleri ve uygun bir fırsatın ortaya çıkması’ şeklindeki iki faktöre bağlı olduğunu belirtti.

Bergman, yazısını şöyle sürdürdü:

“Tartışma tek bir isim üzerine yapılmıyordu. Aksine, listeyi okuduğu takdirde en çok rahatsız olacak kişinin o olduğu kesindi, çünkü listeye alınmaması konusunda tam bir fikir birliği vardı, o kadar zahmete değmeyeceği düşünülüyordu.”

Bergman, Kaani’nin bilinmeyen akıbeti ve hava saldırılarında öldürülmüş olabileceği ihtimaliyle ilgili olarak “İsrail, onun yüksek konumuna rağmen etkisinin hissedilmediğini ve bu nedenle ölümünün önemli bir etkisi olmayacağını değerlendirdi” ifadelerini kullandı.