İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, hükümetini onarmak amacıyla dün Gazze Şeridi'ne büyük kanlı bir saldırı başlatma kararı verdi. Gazze Şeridi'nde günlük ölü sayısının 400'den fazla Filistinliye ulaştığı saldırıların ardından aşırı sağcı siyasetçi Itamar Ben-Gvir, ocak ayında Hamas ile varılan ateşkes anlaşmasını protesto ederek ayrıldığı kabineye geri döndüğünü duyurdu.
İsrail saldırıları Arap dünyasında ve uluslararası alanda geniş çaplı kınanırken, saldırılara son verilmesi ve ateşkese geri dönülmesi çağrısında bulunuldu. Suudi Arabistan, İsrail işgal güçlerinin Gazze'ye yönelik saldırılarını yeniden başlatmasını ve uluslararası insancıl hukuku hiçe sayarak, silahsız sivillerin yaşadığı bölgeleri doğrudan bombalamasını en güçlü şekilde kınadığını ifade etti.
Netanyahu dün, "ateş devam ettiği sürece" müzakerelerin devam edeceğini vurguladı. Yaptığı açıklamada, hareket tarafından tutulan rehinelerin serbest bırakılması için Hamas'a askeri baskı yapılmasının gerekli olduğunu savundu.
Washington ateşkesin çökmesinden Hamas'ı sorumlu tuttu ve ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Brian Hughes, “Hamas ateşkesi uzatmak için rehineleri serbest bırakabilirdi ama bunun yerine reddetmeyi ve savaşı seçti” ifadelerini kullandı.
Hamas ise bir sözcüsü aracılığıyla ABD elçisi Steve Witkoff'un önerisini reddetmediğini vurgulayarak, “müzakere masasında olduğunu ve olumlu karşıladığını” söyledi. Hareket, Netanyahu'nun ateşkesi bozmasını “kendi iç krizlerini örtbas etme çabalarının bir parçası” olarak değerlendirdi.
İsrail'de muhalefet lideri Yair Lapid, Netanyahu'nun savaşa dönmesinin ardından bir saldırı başlattı ve İsraillilerin ezici çoğunluğunun, İsrail Knesset'inde sorunlu bütçenin yakında onaylanmasına atıfta bulunarak "utanç verici yağma bütçesini ve milyarlarca doları (askerlik) hizmeti reddeden insanlara aktarırken, İsrail'i savaşa geri döndüren" birine olan güvenini kaybettiğini söyledi.