Birleşik Krallık'tan yeni göçmen planı: Balkanlar'a gönderilecekler

Londra, "Uluslararası bir sorunun uluslararası bir çözüme ihtiyacı var" diyor (AFP)
Londra, "Uluslararası bir sorunun uluslararası bir çözüme ihtiyacı var" diyor (AFP)
TT

Birleşik Krallık'tan yeni göçmen planı: Balkanlar'a gönderilecekler

Londra, "Uluslararası bir sorunun uluslararası bir çözüme ihtiyacı var" diyor (AFP)
Londra, "Uluslararası bir sorunun uluslararası bir çözüme ihtiyacı var" diyor (AFP)

Düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme planı başarısız olan Birleşik Krallık (BK) tüm tepkilere rağmen benzer girişimleri geliştirmeyi sürdürüyor. 

The Times'ın hükümet kaynaklarına dayandırdığı habere göre, BK iltica talebini reddettiği göçmenleri Balkanlar'ın batısındaki ülkelere göndermek istiyor. 

Daha önce de İtalya'nın benzer bir planında adı geçen Arnavutluk'un yanı sıra Bosna Hersek, Kuzey Makedonya ve Sırbistan gibi ülkelerin de yeni tasarıda yer aldığı bildirildi. 

BK'nin geri gönderme anlaşması yapmadığı ülkelerden gelen göçmenlerin, Batı Balkanlar'daki merkezlere gönderilmesi düşünülüyor. 

Afganistan, İran ve Somali gibi ülkeler BK kanunlarına göre güvenli sayılmadığı için buralardan gelen göçmenleri geri gönderemiyorlar. 

Bu ülkelerin yanı sıra Vietnam, Pakistan ve Hindistan gibi güvenli kabul edilen yerlerden BK topraklarına girip mülteci olamayanların Balkanlar'daki merkezlere gönderilmesi düşünülüyor.

Kabul ettikleri göçmen başına Balkan ülkelerine para ödenmesinin planlandığı aktarıldı. 

BK Başbakanı Keir Starmer'ın, Uganda'yla benzer bir anlaşmanın şartlarını görüşen Hollanda'yla işbirliği arayışında olduğu da haberde bildirildi. 

Avrupa Birliği'nin de üçüncü ülkelerde göçmen merkezleri kurulmasına geçen hafta yeşil ışık yaktığı belirtildi.

Muhafazakarların Temmuz 2024 seçimlerini İşçi Partisi’ne kaybetmesinin ardından tartışmalı Ruanda planı iptal edilmişti. 

BK yargısı, Ruanda'yı böyle bir plan için güvenli bulmamıştı. 

İtalya mahkemeleri de Roma yönetiminin Arnavutluk planını benzer bir şekilde engellemişti. 

BK'nin küçük teknelerle gelen göçmenlere karşı aldığı önlemlere rağmen ülkede yaşayanlar ekonominin ardından en büyük meselenin göç olduğunu düşünüyor. 

Bir ankete göre, Britanyalıların yüzde 72'si hükümetlerin bu sorunu yeterince iyi yönetemediğini düşünüyor.

Independent Türkçe, The Times, RT



Hizbullah: İsrail'in Lübnan'ı işgali kabul edilemez

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım televizyonda yayınlanan konuşması sırasında (videodan alınan ekran görüntüsü)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım televizyonda yayınlanan konuşması sırasında (videodan alınan ekran görüntüsü)
TT

Hizbullah: İsrail'in Lübnan'ı işgali kabul edilemez

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım televizyonda yayınlanan konuşması sırasında (videodan alınan ekran görüntüsü)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım televizyonda yayınlanan konuşması sırasında (videodan alınan ekran görüntüsü)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Lübnan'da halen işgal altında tuttuğu bölgelerden ‘kayıtsız şartsız’ çekilmesi gerektiğini söyledi.

Kasım televizyonda yayınlanan konuşmasında, “İsrail buna uymazsa diğer seçeneklere dönmekten başka çaremiz kalmayacak. İsrail'in Lübnan'ı kirletmesi denklemini kabul edemeyiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail saldırgan bir pozisyondadır ve bu saldırganlık durdurulmalıdır. Ateşkesten bu yana ilk kez güney banliyölerini bombalayarak ve Güney Lübnan'daki çeşitli bölgelere saldırarak sınırlarını aştı (...) Bu yaklaşımın devam etmesini kabul edemeyiz.”

Hükümetin ‘siyasi ve diplomatik süreci ele alması’ için halen zaman olduğunu belirten Kasım, “Hükümet yeniden yapılanma konusunu tartışmaya başlamalı ve bunu başka bir şeye bağlamamalı” dedi.

Suriye konusunda ise Kasım, Hizbullah'ın Suriye'de olup bitenlere ya da Lübnan-Suriye sınırındaki çatışmalara müdahil olduğunu reddetti.

Kasım, “Lübnan vatandaşlarını Lübnan-Suriye sınırında meydana gelen saldırılardan korumak Lübnan ordusunun sorumluluğundadır” dedi.

İsrail, savaş uçaklarının ateşkes anlaşmasına varılmasından bu yana ilk kez Beyrut'un güney banliyölerini bombalamasıyla Hizbullah'a karşı mücadelesini son dört ayın en yüksek seviyesine çıkardı. İsrail ayrıca, İsrail'in kuzeyinin hedef alınması halinde bombardımanın tekrarlanacağı tehdidinde bulundu ve cuma günü Güney Lübnan'dan Yukarı Celile'ye roket atılmasından Lübnan hükümetini sorumlu tuttu.

Söz konusu gerilim, ‘ateşkes anlaşmasına varılmasından bu yana yaşanan en tehlikeli olay’ olarak uluslararası ve Lübnanlı yetkilileri harekete geçirirken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail'in ‘herhangi bir tehdide karşı Lübnan'ın her yerini vuracağı’ uyarısında bulundu.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Lübnan'dan İsrail topraklarına ‘iki roket’ atıldığı, birinin önlendiği, diğerinin ise Lübnan'a düştüğü kaydedildi. Açıklamada, “Sirenlerin çalmasının ardından Lübnan'dan gelen iki roket tespit edildi. Biri önlendi, diğeri ise Lübnan topraklarına düştü” denildi.

Söz konusu iki roket atışı, ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana ilk kez geçtiğimiz hafta cumartesi günü Lübnan'ın güneyinden İsrail'e üç roket atılmasından günler sonra gerçekleşti.

Hizbullah'tan resmi bir kaynak, Hizbullah’ın Güney Lübnan'dan fırlatılan roketlerle hiçbir ilgisi olmadığını yineleyerek, Güney Lübnan'dan roket fırlatılmasının saldırganlığın sürdürülmesi için şüpheli bahaneler uydurulması bağlamında gerçekleştiğine işaret etti. Kaynak, Hizbullah'ın ateşkes anlaşmasına bağlılığını vurguladı.