Araştırma tartışma yarattı: Bonobolar, insanlar gibi konuşuyor mu?

Bilim insanları, bonobo ve şempanzelerin iletişimiyle ilgili araştırmaları geliştirmek istiyor (AFP)
Bilim insanları, bonobo ve şempanzelerin iletişimiyle ilgili araştırmaları geliştirmek istiyor (AFP)
TT

Araştırma tartışma yarattı: Bonobolar, insanlar gibi konuşuyor mu?

Bilim insanları, bonobo ve şempanzelerin iletişimiyle ilgili araştırmaları geliştirmek istiyor (AFP)
Bilim insanları, bonobo ve şempanzelerin iletişimiyle ilgili araştırmaları geliştirmek istiyor (AFP)

Kuyruksuz maymunların çeşitli sesleri bir araya getirerek insanlar gibi konuştuğunu gösteren bir araştırma tartışma yarattı. 

Hakemli dergi Science’ta dün yayımlanan çalışmada, bonoboların çıkardığı çeşitli seslerin yer aldığı 400 saatlik kayıtlar incelendi. 

İsviçre’deki Zürih Üniversitesi’nden Simon Townsend ve ekibi, kayıtlarda 567 adet tekli çağrı ve 425 adet de çift çağrı tespit etti. Bu çağrılar sırasında bonoboların davranışlarını incelediği 336 maddelik bir kontrol listesi de oluşturdu. 

Bilim insanları, bazı çağrıların bir araya getirildiğinde farklı anlamlar kazandığını gözlemledi. Araştırmaya göre, bir kuyruksuz maymunun, uzaktaki arkadaşını çağırmak için çıkardığı sesle heyecanlandığında çıkardığı ses, art arda geldiğinde farklı bir anlam kazanıyor.

Townsend’in ekibinden Melissa Berthet, iki çağrı birleştiğinde “Bana bakın, yardıma ihtiyacım var” gibi bir anlam kazandığını söylüyor. 

Townsend ve ekibinin birkaç yıl önce Uganda’da yaptığı araştırmada da benzer bulgular elde edilmişti. Burada toplanan 330 saatlik kayıtta 15 farklı çağrı belirlenmişti. “Waa-bark” diye adlandırılan çağrıda şempanzeler, arkadaşlarını yanına toplamak için onlara sesleniyor. “Alarm-huu” diye adlandırılan çağrıdaysa etrafındakileri tehlikelere karşı uyarıyorlar. 

Bilim insanları, yılanla karşılaşan bir şempazenin, diğer şempanzelerin duyma mesafesinde olduğu bir anda bu iki çağrıyı birleştirdiğini fark etmişti. Akademisyenler, iki çağrının birlikte “Buraya gel, yılandan kurtulmama yardım et” gibi bir anlama gelebileceğine dikkat çekmişti. 

Berthet, yeni çalışmanın bu araştırmayla ilgili bulguları da güçlendirdiğini söylüyor. Almanya’daki Leipzig Üniversitesi’nden primatolog Federica Amici de bulguların heyecan verici olduğunu belirterek şu ifadeleri kullanıyor:  

İnsanlar ve diğer primatlar arasındaki farklılıkların, iletişim de dahil olmak üzere, uzun zamandır varsaydığımızdan çok daha az olduğu görülüyor. Bu farklar çok belirgin değil ve iyi tanımlanmamış.

Diğer yandan bazı araştırmacılar, çalışmanın dilin gelişimine dair yeni veriler sunmadığını savunuyor. Hollanda’daki Utrecht Üniversitesi’nden Johan Bolhuis, “Mevcut bulgular bize dilin evrimi hakkında hiçbir şey söylemiyor” diyor.

Independent Türkçe, New York Times, Ars Technica



Yıldız aktristen itiraf: Al Pacino'ya resmen aşıktım

Fotoğraf: New Line Cinema
Fotoğraf: New Line Cinema
TT

Yıldız aktristen itiraf: Al Pacino'ya resmen aşıktım

Fotoğraf: New Line Cinema
Fotoğraf: New Line Cinema

Winona Ryder, 1990'larda birlikte çalıştıklarında Al Pacino'ya "resmen aşık olduğunu" açıkladı.

Baba'nın (The Godfather) 85 yaşındaki yıldızıyla Richard'ı Ararken (Looking For Richard - 1996) ve Simone (2002) filmlerinde çalışan Ryder, o dönemlerde ona "bilfiil" aşık olduğunu kısa süre önce itiraf etti.

Beterböcek'in (Beetlejuice) 53 yaşındaki oyuncusu Elle'e şunları söyledi:

Onunla çalışırken Al Pacino'ya resmen aşıktım. Film olacağını bilmediğim III. Richard için bir atölye çalışması yapıyorduk. Bilfiil ona aşıktım.

Ryder, kendisini New York'ta rasgele kahve dükkanı turuna çıkardıktan sonra Pacino'ya aşkını ilan ettiğini de aktardı.

"Kafayı kahveye takmıştı ve farklı kahveler denemek için beni New York'un her yerine, en tuhaf yerlere götürürdü" diye açıkladı:

22 yaşında falandım. Nihayetinde nerede kalıyorsam beni oraya bıraktı ve ben de 'Seni seviyorum, biliyorsun. Sana resmen aşığım' dedim. Ve o da 'Ah, tatlım, hayııır' dedi.

Ryder aşk itirafı karşılıksız kalsa da Pacino'yla hâlâ arkadaş olduğunu ve onu düzenli olarak gördüğünü söyledi.

Stranger Things oyuncusu, "Sonra, yaklaşık 10 yıl sonra, benden küçük olan kız arkadaşıyla tanıştım. Hâlâ bazen onunla poker oynuyorum. En iyisi bu" diye espri yaptı.

Röportajın başka bir kısmında Ryder, oyunculuk kariyerinin ilk aşamalarında Jurassic Park'ın yıldızı Laura Dern'ün kendisine rehberlik ettiğini söyledi:

O olmasaydı buralara gelebileceğimi sanmıyorum. Lucas için yaptığım ilk deneme çekiminde onunla tanıştım. Deneme çekiminin ne olduğunu bilmiyordum. Laura büyük kızı okumak için oradaydı ve bana ayrıntıları detaylı bir şekilde anlattı çünkü ne halt döndüğünü bilmiyordum. Bana dostça yaklaştı. Gerçekten 12 yaşındaydım ve kimse bunu bilmez ama beni 20'li yaşlarıma kadar kanatlarının altına aldı. Bu ilişki benim o dönemin üstesinden gelmemi sağladı.

Ryder diğer oyuncularla arkadaşlık kurmaya alışık biri. Eylül 2024'te Josh Horowitz'in Happy Sad Confused podcast'ine konuk olduğunda, Francis Ford Coppola'nın Bram Stoker'dan Dracula (Dracula) setinde evlenmelerinin üzerinden 30 yıldan uzun bir süre geçse de, Keanu Reeves'le cep telefonundan mesajlaştıklarında birbirlerine hâlâ karı-koca şeklinde seslendiklerini söylemişti.

1992 yapımı filmde Coppola, Ryder'ın uzun süredir gerçekliğini savunduğu ve yasal olarak bağlayıcı olduğunu iddia ettiği bir nikah sahnesinde ikiliyi yönetmişti.

Mesajda yazmasına rağmen her zaman kime seslendiğimizi söyleriz. Mesela onun doğum gününde 'Doğum günün kutlu olsun kocacığım' diyorum. Sonrasında o da 'Hey, karıcığım, seni seviyorum. KR 57' gibi şeyler yazar. Her doğum gününde yaşı kaç olduysa adının baş harflerinin yanına onu yazar. Bunu hep yapar.

Independent Türkçe