Ralph Fiennes'in yeni görünüşü hayranları büyüledi

Ralph Fiennes, Dönüş'teki (The Return) rolü için yeni ve çarpıcı görünüşünü paylaştı. Dönüş, Uberto Pasolini'nin yönettiği, Homeros'un Odysseia Destanı'nın yeni film uyarlaması.

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Ralph Fiennes'in yeni görünüşü hayranları büyüledi

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Ralph Fiennes, Dönüş'teki (The Return) rolü için yeni ve çarpıcı görünüşünü paylaştı. Dönüş, Uberto Pasolini'nin yönettiği, Homeros'un Odysseia Destanı'nın yeni film uyarlaması.

Fiennes filmde, 20 yıl boyunca denizde kaybolduktan sonra evine dönen savaş kahramanı ve denizci Odysseus rolünü üstlendi.

Sosyal medyada yeni yayımlanan fotoğraflarda, 62 yaşındaki aktör belirgin bir şekilde daha ince ve fiziksel olarak daha heybetli görünüyor. Bu da filmin, karakterin yolculuğunun hem fiziksel hem de psikolojik yükünü vurgulayacağını gösteriyor.

Fiennes, Odysseus'un eşi Penelope rolündeki Juliette Binoche'la başrolleri paylaşıyor. Penelope'nin sessiz dayanıklılığı Odysseus'un destansı mücadelesini yansıtıyor.

Fiennes'in fiziksel dönüşümünü gösteren paylaşım hayranlarından şaşkın tepkiler aldı, birçoğu aktörün zayıf ve kaslı görünümü karşısında şaşırdı.

Bir kullanıcı, "Tanrım, bu sen misin? Aferin!" yorumunda bulunurken, bir diğeri "Bu sabah Ralph Fiennes'i üstü çıplak görmeyi beklemiyordum ama etkilendim, kas yapmış" diye yazdı.

Üçüncü bir kullanıcıysa "Ne olursa olsun, bu sonuçlar için çok çalışmanız ve özveride bulunmanız gerekiyor. Olağanüstü görünüyor" diye ekledi.

Oyuncu kadrosu, ekrana hakimiyetleri ve incelikli performanslarıyla tanınan iki oyuncuyu  yeniden bir araya getiriyor. İkili daha önce Anthony Minghella'nın İngiliz Hasta (The English Patient) ve Peter Kosminsky'nin Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights) filmlerinde karşılıklı rol almışlardı.

Fiennes, yıllarca süren çatışmalar ve sürgünlerle yıpranmış  savaşçı ve denizci Odysseus rolüne hazırlanırken sıkı bir fiziksel rejime girdi. Karakterin yolculuğunun zorluklarını yansıtacak zayıf, kaslı vücut oluşturmak için sıkı diyet ve egzersiz rutini benimseyerek antrenörle yakın çalıştı.

Fiennes bu hafta yapılan özel bir gösterimin ardından soru-cevap bölümünde şunları söyledi:

Onun savaşmış, yelken açmış, yüzmüş ve çok az yemiş biri olarak inandırıcı görünmesini istedim.

Fiennes iki buçuk ay boyunca fitness koçu Dan Avasilcai'yle yoğun antrenman yaptı ve onun özel programı, hassas diyet ayarlamaları ve spor salonu çalışmaları yoluyla cılız, esnek bir vücut oluşturmaya odaklandı. Alkol, ekmek ve tatlılar aktörün diyetinden çıkarılarak protein açısından zengin yemekler, sebzeler ve karbonhidratlar tercih edildi.

Fiennes yakın zamanda katıldığı soru-cevap etkinliğinde "Dan'in antrenman ve beslenme bilgisi çok önemliydi" dedi.

Yan yana çalıştık, inanılmaz derecede titizdi.

dfegrt
Ralph Fiennes ve Juliette Binoche, Dönüş'te (Modern Films)

Fiziksel hazırlık aynı zamanda filmin Odysseus tasvirindeki tematik seçimi de yansıtıyordu. Fiennes, "Bu versiyonda dilenciye eğildik" diye açıklıyor.

Bir deri bir kemik kalmış, açlıktan ölmek üzere ve aynı zamanda içten içe çökmüş bir adam. İçinin boşaltılması, benlik duygusunun parçalanması, bu rolün sunduğu ve benim çok sevdiğim bir şeydi.

Independent Türkçe



Dünya'daki suyun kökenine dair teori sarsılıyor

Dünya'daki suyun kökenini bulmak için hidrojenin nereden geldiğini tespit etmek gerekiyor (Unsplash)
Dünya'daki suyun kökenini bulmak için hidrojenin nereden geldiğini tespit etmek gerekiyor (Unsplash)
TT

Dünya'daki suyun kökenine dair teori sarsılıyor

Dünya'daki suyun kökenini bulmak için hidrojenin nereden geldiğini tespit etmek gerekiyor (Unsplash)
Dünya'daki suyun kökenini bulmak için hidrojenin nereden geldiğini tespit etmek gerekiyor (Unsplash)

Bilim insanları Dünya'daki suyun asteroitlerden gelmediğini ve gezegenin bunu kendi başına üretecek kapasiteye sahip olduğunu öne sürdü.

Dünya'daki suyun kökeni, yaşamı mümkün kılan temel maddeler arasında olmasından dolayı, büyük önem arz eden bir konu. Bu nedenle hidrojeninin ne zaman ve nerede oluştuğunu saptamak gerekiyor: Hidrojen olmadan su ve su olmadan da bildiğimiz türden yaşam var olamaz.

Yaygın kabul gören bir teoriye göre su bileşenleri, yaklaşık 4,5 milyarlar yıl önce oluşan gezegenin ilk dönemlerinde yeryüzüne düşen göktaşlarının içindeydi.

Ancak bulguları hakemli dergi Icarus'ta yayımlanan çalışmaya göre suyun oluşması için göktaşlarına ihtiyaç duyulmamış olabilir.

Bilim insanları enstatit kondrit denen nadir bir meteorit türüne odaklandı. Bu göktaşları Dünya'nın 4,5 milyar yıl önceki yapısına benzedikleri için gezegenin ilk dönemleri hakkında fikir verebiliyor.

Daha önce yapılan bir çalışmada bu türden bir örnekte hidrojen tespit edilmiş ancak elementin kayada kendiliğinden mi bulunduğu yoksa daha sonra mı bulaştığı belirlenememişti.

Oxford Üniversitesi'nden bilim insanları yeni çalışmada X ışınlarından yararlanarak aynı türden farklı bir göktaşının kimyasal yapısını ortaya çıkarmaya çalıştı.

Ekip göktaşı içindeki hidrojenin sülfür molekülleriyle bağlantılı olacağını düşünerek ışını buna göre ayarladı. Şaşırtıcı bir şekilde hidrojen sülfür, bekledikleri bölgenin dışındaki kristalize kısımda yoğunlaşmıştı.

Diğer yandan meteoride Dünya'da bir şeyler bulaştığına işaret eden, çatlak veya pas bulunan bölgelerinde hidrojen yok denecek kadar azdı.

Bilim insanları bu nedenle hidrojenin göktaşında her zaman olduğunu ve sonradan bulaşmadığını düşünüyor.

Bu durum popüler teoriyi destekliyor gibi görünse de araştırmacılar, bu meteoridin Dünya'nın ilk dönemlerine benzemesine dikkat çekiyor.

Göktaşında doğal yolla oluşan hidrojen sülfür miktarına dayanarak gezegenin de yaşamı mümkün kılan ilk su moleküllerini üretecek tüm hidrojene sahip olabileceğini öne sürüyorlar.

Çalışmaya liderlik eden Tom Barrett "Analiz bize numunenin hidrojen sülfür içerdiğini, sadece beklediğimiz yerde olmadığını söylediğinde inanılmaz derecede heyecanlandık" diyor.

Makalenin ortak yazarı James Bryson da "Artık gezegenimizi inşa eden malzemenin hidrojen açısından daha önce düşündüğümüzden çok daha zengin olduğunu düşünüyoruz" diyerek ekliyor. 

Bu bulgu Dünya'daki suyun, gezegenimiz oluştuktan sonra onu tesadüfen bombardımana tutan hidratlı göktaşlarından ziyade doğal bir süreç sonucu oluştuğu fikrini destekliyor.

Ancak yeni çalışma tartışmayı kesin bir şekilde kapatmıyor. Dünya'da suyun kendiliğinden oluşabileceğine dair önemli bir bulgu sunsa da göktaşları süreçte kritik bir rol oynamış olabilir.

Independent Türkçe, Popular Science, Discover Magazine, Icarus