İnternet trafiğinin yarısından fazlasını botlar ele geçirdi

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İnternet trafiğinin yarısından fazlasını botlar ele geçirdi

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir rapora göre, tüm internet trafiğinin yarısından fazlası artık botlardan oluşuyor.

Siber güvenlik firması Imperva'nın analizi, otomatik ve yapay zeka destekli botların 2024'te tüm internet trafiğinin yüzde 51'ini oluşturduğunu ve "kötü botlar" diye adlandırılan botların, firmanın 2013'te bunları izlemeye başlamasından bu yana en yüksek seviyede olduğunu ortaya koydu.

Araştırmacılar OpenAI'ın ChatGPT'si ve Google'ın Gemini'ı gibi gelişmiş yapay zeka araçlarının ortaya çıkmasının internet kullanıcıları için yeni siber tehditlere yol açtığını belirtti.

Thales Cybersecurity Products'ın uygulama güvenliği genel müdürü Tim Chang, "Yapay zeka odaklı bot yaratımındaki hızlı artışın dünya çapındaki işletmelere ciddi etkileri var" dedi.

Otomatik trafik tüm internet faaliyetlerinin yarısından fazlasını oluşturduğundan, kuruluşlar her geçen gün daha üretken hale gelen kötü botlardan kaynaklanan yüksek risklerle karşı karşıya.

sdfrgt
Kaynak: 2025 Imperva Kötü Bot Raporu

Bu yapay zeka araçları spam kampanyaları yürütmek ve hatta siteleri sahte trafikle boğarak çevrimdışı bırakan dağıtılmış hizmet reddi (DDoS) saldırıları gerçekleştirmek için kullanılabiliyor.

Imperva 2025 Kötü Bot Raporu'na göre en fazla risk altındaki sektörler finansal hizmetler, sağlık hizmetleri ve e-ticaret.

Raporda geçen yıl her gün ortalama 2 milyon yapay zeka destekli saldırı izlendi ve bunların yüzde 54'ünü Bytespider internet arama aracı oluşturdu.

TikTok'un sahibi ByteDance'in geliştridiği ByteSpider botunun hakimiyeti, yaygın şekilde meşru bir araç olarak görülmesine bağlandı. Araştırmacılar bunun onu "sahtecilik için ideal bir aday" haline getirdiğini söyledi.

Raporda, "Erişilebilir yapay zeka araçlarının sayısındaki artış, siber saldırganların giriş engelini önemli oranda azaltarak büyük ölçekte kötü niyetli botlar oluşturup dağıtmasına olanak sağladı" dendi.

Üretken yapay zekanın bot geliştirmeyi basitleştirmesiyle, otomatik tehditler hızla gelişiyor. Daha sofistike, yakalanması zor ve yaygın hale gelerek hem basit hem de gelişmiş kötü botların büyümesini körüklüyor. Saldırganlar artık yapay zekayı yalnızca bot üretmek için değil, başarısız girişimleri analiz etmek ve tespitleri daha verimli bir şekilde atlatmak için tekniklerini geliştirmekte de kullanıyor.

Independent Türkçe



"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
TT

"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)

Rachel Clun 

Bilim insanları 116 milyon yıllık bir tsunaminin kanıtını bir kehribar içinde bulduklarını ve bunun muhtemelen bu doğa olayına dair en eski kayıt olduğunu düşünüyor.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido Adası'nda derin deniz tortularını inceleyen araştırmacılar Aya Kubota, Yusuke Takeda, Keewook Yi, Shin-ichi Sano ve Yasuhiro Iba, erken Kretase dönemine ait tortularda 114 ila 116 milyon yıl öncesine tarihlenen "olağanüstü zengin kehribar konsantrasyonları" keşfetti.

Nature'ın Scientific Reports'unda yayımlanan bulgulara ilişkin raporda araştırmacılar, kehribarın bir veya daha fazla tsunami tarafından okyanusa sürüklenerek havayla çok az temas etmiş olabileceğini öne sürüyor.

Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, nispeten hızlı kuruyan bir madde. Araştırmacılar, kehribarın havaya maruz kaldığında genellikle bir hafta gibi kısa bir sürede katılaştığını söylüyor.

Ancak araştırmacıların incelediği tortularda, "belirgin şekilde deforme olmuş" kehribar birikintileri bulundu. Bazıları reçinenin akan su tarafından değiştirildiğini gösteren, alev yapıları denen bir şekilde deforme olmuşken, diğerleri yumuşak reçinenin "akarak deniz tabanına kıvamlı bir şekilde yayıldığına" işaret eden düz kehribar şeritlere sahipti.
 

Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)

Araştırmacılar, "Bu esrarengiz kehribarın derin deniz ortamında bulunmasının en muhtemel nedeni, büyük çaplı tsunamiler" diyor.

Bu reçine deformasyonlarının su altında meydana gelmesi, ormandan pelajik deniz tabanına doğrudan taşındıklarını ima ediyor. Karadan okyanusa bu kadar hızlı ve doğrudan bir taşıma, bir tsunamiyle tetiklenmiş olabilir.

Araştırmacılar, antik tortulardaki diğer kanıtların da bu teoriyi desteklediğini belirtiyor. Bunlar arasında, karadan gelen büyük miktarda bitki kalıntıları ve büyük dalgaların sürüklediği odun parçaları da vardı ve bunların çok az çürüme izi taşıması, açık okyanusa "hızla taşındıklarına" işaret ediyor.

Makalede, "Kiltaşındaki kütüklerin varlığı, çok sayıda odunun bulanık akıntılarla taşınmak yerine kopup sürüklenerek pelajik deniz tabanına battığını gösteriyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bilim insanları açık okyanuslardaki diğer tortuların, büyük ölçekli eski tsunamiler veya benzer olaylar hakkında daha fazla kanıt sağlayabileceğini öne sürüyor.

Araştırmacılar, Holosen döneminden, yani yaklaşık 4 bin 200 yıl öncesinden daha eski bir tarihten kalma tsunami tortularının normalde tespit edilmediğini ve bunun da kısmen, yol açtıkları geniş çaplı yıkımdan geriye net belirtilerin kalmamasından kaynaklandığını söylüyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news