Her hastalığın devası olacak bir yiyecek vardır: Siz hasta olduğunuzda ne yiyorsunuz?

Boğaz ağrınız olduğunda, dondurma veya milkshake tüketmeniz öneriliyor (AP)
Boğaz ağrınız olduğunda, dondurma veya milkshake tüketmeniz öneriliyor (AP)
TT

Her hastalığın devası olacak bir yiyecek vardır: Siz hasta olduğunuzda ne yiyorsunuz?

Boğaz ağrınız olduğunda, dondurma veya milkshake tüketmeniz öneriliyor (AP)
Boğaz ağrınız olduğunda, dondurma veya milkshake tüketmeniz öneriliyor (AP)

İster boğaz ağrısı nedeniyle yutkunmakta güçlük çekiyor olun, ister mide rahatsızlığı nedeniyle hiçbir şeyi midenizde tutamıyor olun hasta olduğunuzda yemek yemek her zaman önceliğiniz olmuyor. Ancak Amerikan Aile Hekimleri Akademisi (AAFP) Yönetim Kurulu Üyesi ve aile hekimi Dr. Shannon Dowler, hasta olduğumuzda vücudumuzun beslenmeye ihtiyacı olduğunu, bu yüzden yemek yemekten kaçınmamamız gerektiğini söylüyor.

Çoğu durumda, en azından bazı besinleri aldığınızdan ve bol miktarda sıvı tükettiğinizden emin olmak için o an canınız neyi istiyorsa yemeniz yeterli. Ancak eğer yapabiliyorsanız, semptomlarınızı gerçekten hafifletebilecek bazı özel yiyeceklere yönelmeniz de fayda var.

Mide bakterisi

Mide rahatsızlığı, ishal, kusma ya da her üçü birden söz konusu olduğunda, mide gribi de denen bir çeşit mide ve bağırsak enfeksiyonu (gastroenterit) geçirdiğinizde kendinizi çok aç ya da susamış hissetmeyebilirsiniz. Time dergisine konuşan Beslenme ve Diyetetik Akademisi (Academy of Nutrition and Dietetics/ eatrightPRO) Sözcüsü, diyetisyen ve onkolojik beslenme uzmanı Amy Bragagnini, vücudun susuz kalmasının (dehidrasyonun) tehlikeli olabileceğini ve baş ağrısı, yorgunluk, baş dönmesi ve diğer rahatsız edici semptomlara neden olabileceğini söylüyor.

Mikroplarla savaşırken bol miktarda su, hindistan cevizi suyu veya elektrolit yüklü içecekler içmenizi öneren Bragagnini, “Yavaş başlayın ve tolere edebildikçe daha fazla sıvı ekleyin. Büyük miktarlarda sıvıyı bir anda yutmak yerine yudum yudum ve kaşık kaşık alın” ifadelerini kullandı.

dfvgth
Muz gibi potasyum açısından zengin gıdalar genel kalp sağlığını destekler (Reuters)

Amerikan Gastroenteroloji Derneği'ne (American Gastroenterological Association/AGA) göre yemek yemeye hazır olduğunuzda, sindirim sisteminizi fazla çalıştırmadan gevşek dışkı hacmini artırmaya yardımcı olabilecek bir miktar çözünür lif yemelisiniz. Dr. Shannon Dowler, bunun için bisküvi, muz, pirinç, elma püresi ve tost gibi hafif nişastalı yiyeceklere odaklanmanızı öneriyor.

Bragagnini, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Durumunuzu daha da kötüleştirebilecek büyük öğünler yerine küçük, sık ve küçük miktarlarda öğünler yiyin. Zayıflamış bir durumda sindirimi zor olabilen kuruyemişler, tohumlar, meyveler ve sebzeler gibi lif oranı yüksek gıdalardan kaçının. Yapay tatlandırıcılar bazen ishale neden olabilir. Ayrıca kafein gibi ishali (dehidrasyon) daha da kötüleştirebilecek ne varsa bunları da tüketmekten kaçının.”

Kabızlık

Kabızlığın (hidrasyon) sindirim sisteminde kilit bir faktör olduğunun altını çizen Braganini, “Genellikle insanlar kabızlık çektiğinde bağırsakları hareket etmez, bu nedenle bol sıvı almak önemlidir” yorumunda bulundu.

ABD Ulusal Tıp Kütüphanesi’ne (National Library of Medicine/NLM) göre özellikle sıcak içecekler bağırsak hareketlerini uyarmaya yardımcı olabilir. Bazı insanların kuru erik tükeymeyi veya kuru erik suyu içmeyi tercih ettiğini belirten Bragagnini, bunun dışında da birçok meyvenin lif sağlayıp bağırsakları hareket ettirmeye yardımcı olabileceğini söylüyor.

Öğünlerinizdeki toplam lif alımına da dikkat etmelisiniz. Fasulye, tam tahıllar, baklagiller ve kuruyemişler gibi lif açısından zengin gıdalar kabızlığı önlemeye yardımcı olabilir. Sadece daha fazla lif eklerken dikkatli olmanızda fayda var. Dr. Dowler’e göre çok hızlı bir şekilde lif yüklemesi yapmamalısınız.

Soğuk algınlığı ve grip

Solunum yolu enfeksiyonları iştahınızı azaltabilir, özellikle de tat veya koku alma duyunuz bozulabilir. Besleyici ve rahatlatıcı bulduğunuz sıcak çorba, bisküvi, kızarmış ekmek, mısır gevreği, pirinç veya jöle gibi yiyecekleri düşünüp bunlara sadık kalmanızı öneren Bragagnini, “Kendinizi iyi hissetmediğinizde Semptomlarınızı tahriş etmeyen veya şiddetlendirmeyen yiyecekler yemeye çalışın. Nane veya zencefil çayı yatıştırıcı olabilir, diye ekliyor. Et suları ve çaylar da içinizi yumuşatır” diye konuştu.

Boğaz ağrısı

Yutkunduğunuzda boğazınız acıyorsa iştahınız azalabilir, ancak Dr. Dowler, dondurulmuş buzlu şeker, dondurma, yoğurt veya boğazınızı rahatlatan herhangi başka bir soğuk yiyecek ve içecekleri tercih etmenizi öneriyor.

Dr. Dowler, sıcak çorbaların da rahatlatıcı olabileceğini ve sadece sudan daha fazla besin içerdiğini sözlerine ekledi. Mayo Clinic'e göre ballı çay da boğaz ağrısını yatıştırabilir ve hatta öksürüğü hafifletebilir.

Mide yanması/ekşimesi

Ulusal Diyabet ve Sindirim ve Böbrek Hastalıkları Enstitüsü'ne (NIDDK) göre yemek borusu ile mide arasındaki kapakçık normal mide asidi seviyesini koruyamadığında mide ekşimesi veya yanması meydana gelir.

frgthyu
İngiltere'de çikolata yapımı (Reuters)

Böyle bir durumda yapılması gereken ilk şey, semptomlarınızı şiddetlendirebilecek herhangi bir yiyecek yiyip yemediğinizi hatırlamaya çalışmak olacaktır. Bragagnini, turunçgiller, baharatlı yiyecekler, (domates gibi) asitli yiyecekler, çikolata, kafein ve nanenin mide ekşimesini tetikleyebileceğini, bu yüzden bu tür gıdaları tüketmekten kaçınmanız gerektiğini söylüyor. Dr. Dowler ise yemekten kısa bir süre sonra yatmanın mide asidinin yemek borusuna geri akması olasılığını artırabileceğinden, yatmadan kısa bir süre önce yemek yemekten kaçınılmasını tavsiye ediyor.

Bunun yerine diyetinize salatalık ve yeşil yapraklı sebzeler gibi lif ve su açısından zengin gıdalar eklemenizi öneren Dr. Dowler, muz ve karnabahar gibi düşük asitli yiyecekler de kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabileceğini de belirtiyor.



Magnezyumun vücudunuzda ne kadar süre kaldığını biliyor musunuz?

Magnezyum, alındıktan yaklaşık bir saat sonra vücut tarafından emilmeye başlar ve normal koşullar altında altı saat sonra dozun yaklaşık yüzde 80'ini emilmiş olur (Sosyal medya platformları)
Magnezyum, alındıktan yaklaşık bir saat sonra vücut tarafından emilmeye başlar ve normal koşullar altında altı saat sonra dozun yaklaşık yüzde 80'ini emilmiş olur (Sosyal medya platformları)
TT

Magnezyumun vücudunuzda ne kadar süre kaldığını biliyor musunuz?

Magnezyum, alındıktan yaklaşık bir saat sonra vücut tarafından emilmeye başlar ve normal koşullar altında altı saat sonra dozun yaklaşık yüzde 80'ini emilmiş olur (Sosyal medya platformları)
Magnezyum, alındıktan yaklaşık bir saat sonra vücut tarafından emilmeye başlar ve normal koşullar altında altı saat sonra dozun yaklaşık yüzde 80'ini emilmiş olur (Sosyal medya platformları)

Magnezyum, başta kemik sağlığını desteklemek, kan basıncını düzenlemek ve kas fonksiyonlarını desteklemek olmak üzere vücuttaki birçok işlevde önemli bir rol oynayan temel bir mineraldir. Sağlık haberleri sitesi Health'e göre magnezyum seviyenizi fındık ve tam tahıllar gibi magnezyum açısından zengin gıdalar tüketerek ya da doktorunuzun yönlendirdiği şekilde takviye alarak artırmanız öneriliyor.

Magnezyumun vücuttaki emilimi ve geçici etkinliği

Vücut, magnezyumu alımından yaklaşık bir saat sonra emmeye başlar ve emilim normal koşullar altında altı saat sonra dozun yaklaşık yüzde 80'ini emmiş olur. Ancak bu yüzde, kullanılan ürünün türü, alınan doz ve sindirim sisteminin onu emdiği ortam gibi çeşitli faktörlerden etkilenir. Tek bir doz magnezyum almak magnezyum seviyelerini kalıcı olarak yükseltmek için yeterli olmaz. Vücutta bir magnezyum deposu oluşturmak için magnezyumun düzenli olarak alınması gerekir.

Vücut magnezyumu nasıl emer ve fazlalıklardan nasıl kurtulur?

Ağızdan alınan magnezyum, sindirim sisteminde yemek borusu ve mide yoluyla ince bağırsağa geçer ve burada emilerek kan yoluyla kemiklere, kaslara ve yumuşak dokulara gönderilir. Vücut magnezyumun yarısından fazlasını kemiklerde depolar, geri kalanı ise yumuşak dokulara dağılır. Fazla magnezyum dışkı ve idrar yoluyla atılır. Böbrekler günde yaklaşık 120 miligram (mg) magnezyum atar, ancak vücudun magnezyum depoları azaldığında vücudun ihtiyaçlarını korumak için böbrekler attığı miktarı azaltır.

Magnezyumun vücutta ne kadar süre kalacağını etkileyen faktörler

1- Magnezyum bileşiğin türü: Sitrat, aspartat, laktat ve sülfat gibi suda çözünen magnezyum formları oksit gibi diğer formlara göre daha iyi emilir. L-treonat gibi bazı özel formlar, uyku ve zihinsel işlevi desteklemek için beyne ulaşabilir.

2- Sağlık durumu: Kronik böbrek hastalığı veya diyaliz, zayıf atılım nedeniyle magnezyum seviyelerinin yükselmesine neden olabilirken, çölyak hastalığı gibi mide-bağırsak (gastrointestinal) hastalıkları magnezyum emilimini azaltır. Tip 2 diyabet, alkol kullanımı ve yaşlılık da magnezyum emilimini bozar.

3- Magnezyumu alım şekli: Magnezyum genellikle ağız yoluyla alınır, ancak emilimi hızlandırabilen ve gastrointestinal yan etkileri en aza indirebilen kremler, spreyler ve bantlar kullanılarak cilt yoluyla da emilebilir.

Tavsiyeler ve dozlar

Yetişkinler için önerilen günlük magnezyum dozu 310 ila 420 miligram olup, ishal ve mide bulantısı gibi yan etkilerden kaçınmak için maksimum takviye sınırı 350 miligramdır. Normal kan magnezyum seviyesi 0,75 ile 0,95 mmol/litre arasındadır. Bu seviyenin 1,75 mmol/litreyi aşması halinde tansiyon düşmesi, kas güçsüzlüğü ve solunum güçlüğü gibi ciddi semptomlar ortaya çıkabilir.

Sonuç olarak, güvenli ve etkili kullanım sağlamak amacıyla yaşınıza ve sağlık durumunuza göre uygun dozu belirlemek için magnezyum takviyelerine başlamadan önce doktorunuza danışmanız tavsiye edilir.