Trump ile Husiler arasındaki anlaşmanın tam hikayesi: Şaşırtıcı ve gizemli

ABD Dışişleri Bakanlığı, anlaşmanın şartları ve İsrail gemilerinin hedef alınmasının anlaşmanın ihlali sayılıp sayılmayacağı konusunda sessizliğini koruyor.

İsrail'in bir elektrik santralini ve Sana Uluslararası Havalimanı'nı vurmasının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in bir elektrik santralini ve Sana Uluslararası Havalimanı'nı vurmasının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
TT

Trump ile Husiler arasındaki anlaşmanın tam hikayesi: Şaşırtıcı ve gizemli

İsrail'in bir elektrik santralini ve Sana Uluslararası Havalimanı'nı vurmasının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in bir elektrik santralini ve Sana Uluslararası Havalimanı'nı vurmasının ardından yükselen dumanlar (Reuters)

İsa en-Nehari

Ortadoğu gözlemcilerinin beklediği son şey, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kanada Başbakanı Mark Carney ile görüşmesinde Husilere yönelik askeri operasyonların durdurulacağı yönündeki açıklamasıydı. Kanada'nın satın alınması konusunda yaşanan tartışmanın ardından Trump hızla Ortadoğu’ya yöneldi ve Husilerin teslim olduğunu duyurdu. Böylece anlaşmanın niteliği, arabulucunun kim olduğu, tavizlerin neler olduğu ve Husilerin Kızıldeniz'deki tüm gemileri mi yoksa sadece Amerikan gemilerini mi hedef almayacağı ile ilgili pek çok soruyu gündeme getirdi.

 

Karışıklık ve sorular

Trump açıklama yapar yapmaz Umman bir açıklama yaparak, belirsiz anlaşmaya biraz açıklık getirdi. Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi, ülkesinin her iki tarafla yaptığı görüşmeler ve temaslar sonucunda, Washington ile Husiler arasında ateşkes anlaşmasına varıldığını söyledi. “X” platformu üzerinden yayınladığı ilk açıklamada, anlaşma kapsamında, iki tarafın “karşılıklı hedef alma eylemlerini durduracaklarını, özellikle de seyir özgürlüğünü ve uluslararası ticari taşımacılığın sorunsuz akışını sağlamak amacıyla, Husilerin, Kızıldeniz ve Bab’ul Mendeb Boğazı'nda ABD gemilerine yönelik eylemlerini durduracağını” belirtti.

Ancak Ummanlı bakan, ardından bir paylaşımda daha bulunarak arabuluculuk çabalarının iki taraf arasındaki “çatışmayı sona erdirdiğini” ifade etti. Bu, muhtemelen ABD'nin Husilere karşı operasyon sayfasını kapatma yolunda ilerlediğinin bir göstergesi. ABD Başkanı'na, Husilerin İsrail gemilerini hedef almaya son verme niyetinde olmadığı yönündeki haberler sorulduğunda, kendisinin bundan haberi olmadığını, Husilerin Amerikan çıkarlarını veya onun deyimiyle “bizimle ilgili herhangi bir şeyi” hedef almaya son vereceğinden emin olduğunu söyledi.

İsrail'e yeni bir sürpriz

ABD'nin açıklaması İsrail için sürpriz oldu. Nitekim Axios sitesine konuşan üst düzey bir İsrailli yetkili, ABD'nin kendilerine ateşkes konusunda bilgi vermediğini söyledi. Bu, ABD Başkanı’nın ülkesinin Ortadoğu'daki müttefikine ilk sürprizi değildi. Geçtiğimiz ay Binyamin Netanyahu, Trump'ın Beyaz Saray'da kendisi ile yaptığı görüşmenin üzerinden 24 saat geçmeden Tahran ile yeni bir nükleer anlaşma müzakere etme niyetini açıklamasıyla şoke olmuştu. İsrail Başbakanı, Trump ile görüşmesinde Washington'u İran'ın nükleer programına karşı askeri seçeneği benimsemeye zorlamaya çalışmıştı.

ABD'nin eski Ortadoğu temsilcisi Dennis Ross da son anlaşmayı sorgulayarak X hesabından şu paylaşımda bulundu: “Başkan Trump, onlar da savaşmayı bırakacağı için Husilere saldırmayı bırakacağımızı söylüyor. Ancak arabulucu ülke Umman, anlaşmanın Amerikan gemilerine yönelik saldırıları kapsadığını söylüyor. Peki, diğer ülkelerin gemileri ve İsraillilere yönelik saldırılar ne olacak, durum kesinlikle net değil.”

Ross'un paylaşımından 16 dakikadan az bir süre sonra Umman Dışişleri Bakanı üçüncü bir paylaşımda bulunarak, “Bugün Kızıldeniz'deki durumla ilgili haberlerin, diplomatik çabaların ABD ile Yemen'deki Ensarullah arasındaki çatışmanın sona ermesiyle sonuçlandığı anlamına geldiğini bir kez daha yineliyorum” dedi. “Bu, her iki tarafın da artık birbirini hedef almayacağı ve Kızıldeniz'de uluslararası ticari taşımacılık için seyrüsefer özgürlüğünün sağlandığı anlamına geliyor” diye ilave etti.

Ummanlı bakanın üçüncü paylaşımı da ilk paylaşımıyla aynı doğrultudaydı, karşılıklı saldırıların sona erdiğini teyit ediyordu, ancak bu kez ilk açıklamadaki gibi açıkça Amerikan gemilerinin hedef alınmayacağını belirtmiyordu. Bu durum, Husilerin gizlice Amerikan veya başka ülkelerin gemilerine yönelik saldırılarını durdurma sözü verip vermedikleri sorusunu akla getiriyor.

Husiler adına Siyasi Büro üyesi Abdulmalik el-Acri AFP’ye açıkça “İsrail gemilerinin hedef alınacağını, Amerikan gemileri ile diğer gemilerin ise anlaşmaya tabi olduğunu” söyledi. Husilerin önümüzdeki günlerdeki davranışlarına bakılarak bu açıklamanın sadece medyaya yönelik popülist bir söylem mi olduğu yoksa Washington ile varılan anlaşmanın gerçekten Kızıldeniz'deki çeşitli gemilere yönelik saldırıların sonu anlamına mı geleceği ortaya çıkacak.

Bu bağlamda Amerikalı Ortadoğu araştırmacısı Firas Maksad, aylardır hiçbir Amerikan veya İsrail gemisi Boğaz'ı geçmediği için Husilerin anlaşmadan önce bile Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarını durdurduğunu belirtti. Trump'ın askeri operasyonları durdurduktan sonra istediğini zekice elde ettiğine işaret etti.

Anlaşma tüm gemileri kapsıyor mu?

New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden akademisyen Rob Hawes, “Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi'nin açıkça belirttiği gibi, anlaşma seyrüsefer özgürlüğünü ve uluslararası ticari taşımacılığın sorunsuz akışını güvence altına almayı içeriyor” diye yazdı. Umman’ın Amerikan veya yabancı herhangi bir gemiye saldırının anlaşmayı ihlal anlamına geleceğini ima ettiğine işaret ederek, “Başka ülkelerin bayrağını taşıyan gemilere saldırmak bununla çelişmiyor mu?” diye sordu.

Independent Arabia, ABD Dışişleri Bakanlığı'yla temasa geçerek, son anlaşmanın şartlarını ve Husilerin anlaşmayı ihlal etmesi veya İsrail gemilerini hedef alması halinde ABD'nin askeri operasyonlara yeniden başlayıp başlamayacağını sordu. Ancak Bakanlık, sorularımızı Ulusal Güvenlik Konseyi'ne yönlendirdi. Bu, anlaşmaya ne kadar hızlı varıldığından da anlaşılacağı üzere bu dosyanın doğrudan Beyaz Saray tarafından yönetildiğine işaret ediyor.

Haberlere göre ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff son birkaç gündür Umman tarafıyla sürdürülen bu müzakerelere başkanlık etti. Witkoff, aylardır hem Ortadoğu’daki müzakerelere hem de Rusya ve Ukrayna ile hassas müzakerelere liderlik etmesine rağmen salı günü Beyaz Saray'da yemin ederek resmen görevine başladı.

Top İsraillilerin sahasında

Trump son açıklamasıyla topu, geçtiğimiz pazar günü Husilerin Ben Gurion Havalimanı'nı hedef alan füze saldırısının ardından Sana Havalimanı'nı hedef alarak karşılık veren İsrail'in sahasına atmış gibi görünüyor. Washington ile varılan anlaşmadan bir gün sonra İsrail medyası, Husilerin Yemen'den fırlattığı bir balistik füzenin Kızıldeniz üzerinde düşürüldüğünü duyurdu. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı analize göre Amerikalı araştırmacı Firas Maksad, son açıklamanın Trump tarafından akıllıca hesaplanmış bir hamle olduğunu söylüyor. Trump son açıklama ile bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde Husilerden resmi bir zafer elde ederken, o da İsrail'e yönelik doğrudan saldırılarını sürdürüyor. Maksad, anlaşmanın Başbakan Netanyahu veya Trump ile ilişkileri açısından “hayırlı olmadığını” ifade etti.

İsrail, bu hafta Husilerin Ben Gurion Havalimanı'nı hedef almasının ardından ona yönelik doğrudan saldırılarını yoğunlaştırdı. İsrail ordusu pazartesi günü, Hudeyde Limanı da dahil olmak üzere Yemen'in batısındaki Husi hedeflerini bombaladığını duyurdu. Salı günü Sana Uluslararası Havalimanı'nı hedef alan hava saldırıları düzenleyerek, havalimanını ve Sana etrafındaki birçok elektrik santralini hizmet dışı bıraktı.

Washington “stratejik bir tuzaktan” kurtuldu

Atlantik Konseyi birkaç gün önce, ABD'nin Kızıldeniz'de “stratejik bir tuzağa” düştüğü uyarısında bulunan analitik bir rapor yayınladı. Rapora göre ABD seyrüseferi güvence altına almak için askeri kaynaklarını kullanırken, Çin, askeri müdahalede bulunmadan, sessizce bundan faydalanıyor. Raporda ayrıca Washington'un Kızıldeniz gibi stratejik bölgelerden Çin'i çıkarmak için çalışması gerektiği de belirtildi. Pekin'in Husileri hesaplı bir politika ile desteklediği, bu sayede bölgedeki gemilere yönelik saldırıların etkilerinden kendisini koruyabildiği ve ticari kazanç elde etmeye devam edebildiği vurgulandı. Rapora göre Husiler bugün Çin uydu teknolojisini kullanıyor ve saldırılarını Çin elektroniği üzerine kurulu güdüm sistemlerini kullanarak gerçekleştiriyor. Bu, Pekin'in bölgesel nüfuzunu artırmak için teknolojik araçları kullanırken, kendisini doğrudan çatışmalardan güvenli mesafede tutan bir modeli benimsediğini gösteriyor.

ABD güçleri yılbaşından bu yana 800'den fazla hava saldırısı gerçekleştirdi. Bu da haftada ortalama 50 hava saldırısında bulunduğu anlamına geliyor. CNN'in haberine göre, operasyonun maliyeti üç haftadan kısa bir süre içinde yaklaşık 1 milyar doları aştı. Ancak son anlaşma, ABD’yi uzun ve maliyetli savaşlara dahil etmeye karşı çıkmasıyla bilinen Trump dönemindeki ender ve en kapsamlı askeri operasyonlardan birini bitiriyor.

*Bu analiz Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.



Maduro: Washington ile anlaşmazlık askeri çatışmaya yol açmamalı

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Reuters)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Reuters)
TT

Maduro: Washington ile anlaşmazlık askeri çatışmaya yol açmamalı

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Reuters)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Reuters)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Donald Trump'ın ABD güçlerine tehdit oluşturmaları halinde Venezuela uçaklarını düşüreceğini tehdit etmesinin ardından, dün yaptığı açıklamada, ABD ile olan anlaşmazlıkların askeri çatışmaya yol açmaması gerektiğini söyledi.

Maduro, ülke medyasında yayınlanan mesajında şunları söyledi: “ABD ile hiçbir anlaşmazlık askeri çatışmaya yol açmamalıdır. Bunun hiçbir gerekçesi yoktur.”

Trump Karakas'a, ABD güçlerine tehdit oluşturması halinde askeri uçaklarının vurulacağı konusunda uyarıda bulunmuştu. Washington, Cumhuriyetçi başkanın uyuşturucu kartellerine karşı savaşının bir parçası olarak Porto Riko'ya 10 adet F-35 savaş uçağı gönderdiğini duyurmuştu.

Trump, ABD'nin uyuşturucu kartelini yönettiği suçlamasıyla Maduro'ya baskılarını artırırken, uçaklar Karayipler'in güneyinde konuşlanmış ABD savaş gemilerine katılacak.

Pentagon'un perşembe günü iki Venezüella askeri uçağının bir ABD Donanma gemisinin üzerinden uçtuğunu açıklaması ve bu “son derece kışkırtıcı” hareketten sonra Karakas'ı daha fazla gerilime karşı uyarmasıyla son günlerde gerginlik arttı.

Maduro, “(Trump'a) sundukları istihbarat raporları yanlış. Venezuela bugün, koka yaprağı ve kokain üretiminin olmadığı, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele eden bir ülke” dedi.

Maduro, “Venezuela her zaman konuşmaya ve diyaloğa açık olmuştur, ancak saygı talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.


Rusya Savunma Bakanı Halid Hafter ile görüştü

Libya Ulusal Ordusu Genelkurmay Başkanı Halid Hafter, Moskova'daki görüşmeler sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı'nın videosundan ekran görüntüsü)
Libya Ulusal Ordusu Genelkurmay Başkanı Halid Hafter, Moskova'daki görüşmeler sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı'nın videosundan ekran görüntüsü)
TT

Rusya Savunma Bakanı Halid Hafter ile görüştü

Libya Ulusal Ordusu Genelkurmay Başkanı Halid Hafter, Moskova'daki görüşmeler sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı'nın videosundan ekran görüntüsü)
Libya Ulusal Ordusu Genelkurmay Başkanı Halid Hafter, Moskova'daki görüşmeler sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı'nın videosundan ekran görüntüsü)

Rusya Savunma Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Andrei Belousov'un Libya Ulusal Ordusu Genelkurmay Başkanı Halife Hafter ile bir görüşme yaptığını duyurdu.

Bakanlık, Telegram kanalından yaptığı açıklamada, Belousov'un Hafter ile ikili ilişkiler ve Kuzey Afrika'daki durumu görüştüğünü belirtti.

Bakanlık, toplantı sırasında Belousov'un, Halife Hafter'i Genelkurmay Başkanlığına atanması ve tuğgeneral rütbesine terfi etmesi nedeniyle tebrik ettiğini kaydetti.

Rusya Savunma Bakanı Andrey Belousov, Moskova'da Halid Hafter ile görüşmesi sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı videosundan ekran görüntüsü)Rusya Savunma Bakanı Andrey Belousov, Moskova'da Halid Hafter ile görüşmesi sırasında (Rusya Savunma Bakanlığı videosundan ekran görüntüsü)

Açıklama şöyle devam etti: “Rus Savunma Bakanı, görüşmelerin 9 Mayıs 2025'te Büyük Vatanseverlik Savaşı'nın 80. yıldönümü kutlamaları sırasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Libya Ulusal Ordusu Komutanı Mareşal Halife Hafter arasında yapılan toplantının devamı niteliğinde olduğunu belirtti.”

“Halid Hafter ise Andrei Belousov'a sıcak karşılaması için teşekkür etti ve hedeflerine ulaşmasında başarılar diledi. Görüşmelerde, Rusya-Libya ilişkilerindeki güncel konular ele alındı. İki taraf ayrıca Kuzey Afrika'daki gelişmelerle ilgili önemli konuları da görüştü.”


NYT: ABD güçleri, 2019 yılında başarısız olan bir operasyonda Kuzey Koreli sivilleri öldürdü

Donald Trump ve Kim Jong-un, ABD başkanının ilk döneminde Kuzey ve Güney Kore sınırında düzenlenen bir toplantıda el sıkıştı, (Arşiv-AP)
Donald Trump ve Kim Jong-un, ABD başkanının ilk döneminde Kuzey ve Güney Kore sınırında düzenlenen bir toplantıda el sıkıştı, (Arşiv-AP)
TT

NYT: ABD güçleri, 2019 yılında başarısız olan bir operasyonda Kuzey Koreli sivilleri öldürdü

Donald Trump ve Kim Jong-un, ABD başkanının ilk döneminde Kuzey ve Güney Kore sınırında düzenlenen bir toplantıda el sıkıştı, (Arşiv-AP)
Donald Trump ve Kim Jong-un, ABD başkanının ilk döneminde Kuzey ve Güney Kore sınırında düzenlenen bir toplantıda el sıkıştı, (Arşiv-AP)

New York Times (NYT) dün, ABD Deniz Kuvvetleri Özel Birlikleri’nin (SEAL) 2019 yılında hassas diplomatik müzakereler sırasında nükleer silaha sahip ülkeye dinleme cihazı yerleştirmek için düzenledikleri gizli operasyonda başarısız olunca birkaç Kuzey Koreli sivili vurarak öldürdüğünü bildirdi.

NYT, gizli kalmaya devam eden ayrıntılara aşina olan mevcut ve eski askeri yetkililer de dahil olmak üzere isimsiz kaynaklara atıfta bulunarak, Başkan Donald Trump'ın Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile tarihi görüşmelerde bulunduğu ilk döneminde operasyonu onayladığını yazdı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Beyaz Saray, Savunma Bakanlığı (Pentagon) ve Seul'deki ABD Büyükelçiliği, haberle ilgili yorum taleplerine henüz yanıt vermedi.

NYT, sivillerin gece sahile çıkan özel harekât güçleriyle karşılaştıklarında deniz ürünleri topluyor gibi göründüklerini bildirdi. ABD güçleri ateş açarak küçük balıkçı teknesindeki herkesi öldürdü. Raporda öldürülenlerin sayısı belirtilmedi.

Raporda, Pentagon tarafından yapılan gizli bir incelemenin, cinayetlerin angajman kuralları uyarınca ‘haklı’ olduğu sonucuna vardığı belirtildi.

 Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, ABD Başkanı Donald Trump ile tokalaşıyor. (Reuters)Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, ABD Başkanı Donald Trump ile tokalaşıyor. (Reuters)

Trump ve Kim'in 2019'daki son temasından bu yana görüşmeler durdu ve Kuzey Kore nükleer silah ve balistik füze programlarında ilerleme kaydetti.

ABD Senatosu İstihbarat Komitesi'nin en üst düzey Demokrat üyesi Senatör Mark Warner, NYT'nin haberinde yer alan bilgileri ne doğrulayabileceğini ne de yalanlayabileceğini söyledi Warner, “Kongre'nin uygun denetimini yapması gereken bir zaman varsa, o da şimdidir” dedi.