Rusya ile Ukrayna arasında üç yıl aradan sonra ilk doğrudan müzakereler başladı

Trump: En kısa zamanda Putin'le bir araya geleceğim

Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
TT

Rusya ile Ukrayna arasında üç yıl aradan sonra ilk doğrudan müzakereler başladı

Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)

Türk televizyonlarında canlı olarak yayınlanan görüntülere göre, Rus ve Ukraynalı müzakereciler üç yıldan uzun bir süre sonra ilk doğrudan barış görüşmeleri için bugün İstanbul'da bir araya geldi ve bir Türk heyetiyle görüşmelerde bulundu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rus işgalinin başlamasından bir ay sonra, Mart 2022'den bu yana yüz yüze görüşmeyen iki taraf arasında diplomatik ilerlemenin bir işareti olan toplantının başlangıcında bir konuşma yaptı. O dönemki toplantıdan herhangi bir sonuç çıkmamıştı.

Rusya-Ukrayna müzakereleri öncesinde İstanbul'da Ukrayna, ABD ve Türkiye arasında üçlü bir toplantı düzenlendi.

rgthyu
Bugün İstanbul'da düzenlenen ABD-Ukrayna-Türkiye üçlü toplantısından (AFP)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın başkanlık ettiği üçlü toplantıya ABD'li mevkidaşı Marco Rubio, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack ve ABD'nin Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg katıldı. Ukrayna tarafında ise Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Özel Kalem Müdürü Andrey Yermak ile Savunma ve Dışişleri bakanları Rustem Umerov ve Andriy Sibiga hazır bulundu.

Üçlü toplantıyı değerlendiren Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, Ukrayna'nın İstanbul'daki Rusya-Ukrayna barış görüşmelerinde ABD ve Türk heyetleriyle ‘iyi’ bir görüşme gerçekleştirdiğini söyledi.

Sibiga, X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, Rusya'nın Ukrayna ile barışa ulaşma konusunda ciddi olduğunu kanıtlaması gerektiğini bildirdi.

Sibiga, özellikle en az 30 günlük tam ve koşulsuz bir ateşkes konusunda ‘somut Rus kararlarına’ ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Ukrayna Dışişleri Bakanı, ülkesinin barış sürecinin hızlandırılması ve savaşın sona erdirilmesi gerektiği konusundaki görüşmelerde Türk ve ABD heyetleriyle hemfikir olduğunu kaydetti.

ABD'li bir yetkilinin verdiği bilgiye göre, Türkiye öncülüğünde yürütülen Ukrayna konulu görüşmeler kapsamında ABD'li ve Rus yetkililer bugün İstanbul'da bir araya geldi. Yetkili, ABD Dışişleri Bakanlığı Politika Planlama Dairesi Direktörü Michael Anton'ın, Ukrayna ile yapılacak görüşmelerde Moskova heyetine başkanlık eden Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy ile kapalı kapılar ardında görüştüğünü belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump ise Körfez turunu tamamladıktan sonra Washington'a döneceğini söyledi. “Rusya ve Ukrayna ile ne olacağını görelim” diyen Trump, Türkiye'de iki ülke arasında devam eden görüşmelere atıfta bulundu. Trump ayrıca, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le ‘en kısa zamanda bir araya geleceğini’ ifade etti.

Diğer yandan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio bu sabah İstanbul'a geldi. Amerikalılar doğrudan görüşmelere katılmayacak, ancak Rubio daha önce Ukraynalı mevkidaşı Andriy Sibiga ile görüşeceğini ve bakanlığından yetkililerin Rus heyetiyle bir araya geleceğini doğrulamıştı.

Rubio dün yaptığı açıklamada, özellikle Rusya'nın temsil düzeyi ve görüşmeler öncesinde iki taraf arasında yaşanan karşılıklı hakaretler göz önüne alındığında, toplantıya ilişkin beklentilerin mütevazı olacağını söyledi. “Dürüst olmak istiyorum. Ne olacağına dair yüksek beklentilerimiz olduğunu sanmıyorum” diyen Rubio, bugün ‘büyük atılımlar yapacakları’ yönündeki umudunu da gizlemedi.

Rubio’nun görüşleri, mevkidaşı Putin ile doğrudan bir görüşme yapmadan önce Ukrayna'daki savaşın sona erdirilmesine yönelik müzakerelerin herhangi bir sonuca yol açacağını reddeden ABD Başkanı Donald Trump tarafından daha önce ifade edilen benzer bir görüşü yansıtıyordu. Trump, Körfez ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, “O (Putin) ve ben bir araya gelene kadar, hoşumuza gitsin ya da gitmesin, hiçbir şeyin olacağını sanmıyorum” dedi.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise Rusya'nın görüşmeleri ‘ciddiye almadığını’ iddia ederek herhangi bir ilerleme kaydedilmesini ihtimal dışı bıraktı. Zelenskiy, Moskova'nın gönderdiği heyeti ‘sahte’ olarak nitelendirdi. Moskova, daha önce 2022 baharında yapılan görüşmelere liderlik eden ve sert milliyetçi tutumuyla tanınan Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy başkanlığında bir heyet gönderdi.

sdfrgty
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rus müzakere heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy ile İstanbul'da bir araya geldi. (Reuters)

Ukrayna heyetine Savunma Bakanı Rustem Umerov başkanlık ediyor. Geçen haftanın sonunda Putin, Ukrayna tarafına Türkiye'de doğrudan görüşme çağrısında bulundu ve 15 Mayıs tarihini belirledi. Zelenskiy buna sıcak baktı, ancak Putin'in kendisiyle görüşmek üzere ‘şahsen’ İstanbul'a gelmesini istedi.

Farklı yollar

Seçim kampanyası sırasında ‘24 saat içinde’ savaşı sona erdirme sözü veren Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden bu yana savaşa bir çözüm bulmaya çalışıyor. Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) kapsayan Körfez turunu tamamlayan ABD Başkanı, Rusya-Ukrayna görüşmelerinde ilerleme kaydedilmesi halinde Türkiye'ye gitme ihtimalini de göz ardı etmedi. Rus danışman Medinskiy, bu sabah Ukrayna heyetini bekleyeceğini söyledi. Medinskiy dün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında, “Yarın sabah saat tam 10'dan itibaren Ukrayna tarafının toplantıya gelmesini bekliyor olacağız” dedi. Daha önce ülkesinin yeni görüşmeleri 2022 yılında durmuş olan ikili müzakerelerin bir ‘devamı’ olarak gördüğünü belirten Medinskiy, ayrıntılara girmeden ‘olası uzlaşmalara’ hazır olduklarını vurguladı. Medinskiy ayrıca, Zelenskiy'nin daha önce sorguladığı üzere, heyetine karar alma konusunda ‘tüm yetkilerin’ verildiğini söyledi.

htyu

Ankara'da dün Türk mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelen Ukrayna Devlet Başkanı, Rusya'nın görüşmeleri ciddiye almadığını belirterek, Trump ve Erdoğan'a ‘saygıdan dolayı’ İstanbul'a üst düzey bir heyet gönderdiğini vurguladı. Zelenskiy, Putin ile ‘doğrudan görüşmelere’ halen ‘hazır’ olduğunu belirtti.

Arnavutluk'ta Avrupa zirvesi

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Arnavutluk'un ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu toplantısına katılmadan önce Rusya'nın ‘barıştan kaçınmanın bedelini’ ödemesi gerektiğini vurguladı.

Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri ve diğer 20 ülkeyi kapsayan topluluk, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline tepki olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un girişimiyle 2022 yılında kuruldu. Macron ve Starmer'e Arnavutluk'ta Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve diğer liderler eşlik edecek.

Geçtiğimiz hafta Kiev ve Avrupalı müttefikleri, Rusya'ya herhangi bir müzakereden önce 30 günlük koşulsuz ateşkesi kabul etmesi çağrısında bulunmuşlardı.

Her iki ülke de uzlaştırılması zor taleplerde bulunmaya devam ediyor. Rusya, Ukrayna'nın NATO’ya katılmaması ve ilhak ettiği Ukrayna topraklarını elinde tutması yönündeki talebini sürdürürken, müttefiklerinin desteğini alan Kiev bu koşulları kabul edilemez buluyor. Buna karşılık Ukrayna, yeni bir Rus saldırısını önlemek için Batı'dan sağlam ‘güvenlik garantileri’ ve ülkenin yaklaşık yüzde 20'sini kontrol eden Rus ordusunun topraklarından tamamen çekilmesini istiyor. Ancak Zelenskiy daha önceki aşamalarda ülkesinin diplomatik yollarla topraklarının bir kısmını geri kazanmak için çalışması gerekebileceğini kabul etmişti.

Sahada ise iki taraf arasında çatışmalar devam ediyor. Ukraynalı yetkililer Kupyansk kasabasında bir kadının ve Dnipro bölgesinde ellili yaşlarda bir başka kadının Rus bombardımanında öldüğünü bildirdi. Rusya ise gece boyunca Ukrayna tarafından fırlatılan 65 insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu.



Dünya liderleri, Avustralya’daki Bondi sahili saldırısını kınadı

14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
TT

Dünya liderleri, Avustralya’daki Bondi sahili saldırısını kınadı

14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)

Dünya liderleri, Pazar günü Sydney’in Bondi Sahili’nde düzenlenen Yahudi kutlamasına yönelik saldırıyı şiddetle kınadı. Saldırıda en az 12 kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, olayı “Avustralya’daki Yahudilere yönelik bir saldırı. Hanuka Bayramı’nın ilk günü, normalde sevinç ve inançla kutlanması gereken bir gün…” sözleriyle değerlendirdi ve polis ile güvenlik güçlerinin olaya karışanları tespit etmek için çalıştığını söyledi.

frgt
Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı (ASIO) Güvenlik Genel Direktörü Mike Burgess, Sidney'deki Bondi Plajı saldırısının ardından 14 Aralık 2025'te Canberra'daki Parlamento Binası'nda düzenlenen basın toplantısında konuşuyor (EPA)

Avustralya muhalefet partisi Liberal Parti lideri Susan Lee, “Avustralyalılar bu akşam derin bir yas içinde. Şiddet ve nefret, toplumumuzun kalbini vurdu… Hepimizin bildiği ve sevdiği Bondi’de” ifadelerini kullandı.

frgt
Avustralya Federal Polisi'nde ulusal güvenlikten sorumlu geçici komiser yardımcısı Nigel Ryan (EPA)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, “Bu dünyada antisemitizme yer yok. Kalplerimiz bu korkunç saldırının kurbanları, Yahudi toplumu ve Avustralya halkı ile birlikte” dedi.

Saldırıya ilişkin tepkilerini dile getiren dünya liderleri arasında İngiltere Başbakanı Keir Starmer, olayın “son derece üzücü haberler” olduğunu söyledi. Yeni Zelanda Başbakanı Christopher Luxon ise, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın bir aile gibi olduğunu belirterek, Bondi’deki saldırının kurbanlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etti.

sd
Avustralya polisi ve acil durum ekipleri, 14 Aralık 2025'te Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırı olayının yaşandığı yere yakın bir bölgede çalışıyor (EPA)

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar, saldırının “Yahudi topluluğuna yönelik antisemitizmin bir sonucu” olduğunu ifade etti. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “Avustralya ve Yahudilerle dayanışma içindeyiz. Şiddet, nefret ve antisemitizme karşı birleşiyoruz” açıklamasında bulundu.

İspanya Dışişleri Bakanı José Manuel Albares, Norveç Başbakanı Jonas Gahr Støre ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson da benzer şekilde saldırıyı kınayarak, kurbanlar ve ailelerine başsağlığı dileklerini iletti.

ABD ve Kanada yetkilileri de saldırıyı terör eylemi olarak nitelendirerek, kurbanlara ve Avustralya halkına destek mesajı verdi. Almanya’daki Yahudi Derneği ise yaptığı açıklamada, “Derin bir şok içindeyiz. Antisemitizm öldürür” ifadelerini kullandı.

New South Wales Başbakanı Chris Minns, “Hanuka’nın ilk günü kutlanan bir bayram, ne yazık ki bu korkunç saldırı nedeniyle kabusa dönüştü. En az 12 kişi hayatını kaybetti, saldırganlardan biri de öldü” dedi.


Avustralya, silahlı saldırganı durduran Ahmed el Ahmed'i konuşuyor

Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
TT

Avustralya, silahlı saldırganı durduran Ahmed el Ahmed'i konuşuyor

Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)

Bondi Plajı’nda düzenlenen Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında yaşanan ve en az 12 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıya dair ortaya çıkan görüntülerde, bir sivilin saldırgana müdahale ederek silahını elinden aldığı görüldü. Söz konusu davranış, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, çok sayıda kişinin hayatının kurtarılmış olabileceği değerlendirildi.

Görüntülerde, otoparkta beyaz tişört giymiş bir kişinin, tüfek taşıyan koyu renkli tişörtlü saldırgana hızla yaklaştığı, arkasından saldırarak silahı ele geçirdiği ve ardından silahı saldırgana doğrulttuğu görülüyor. Saldırganın dengesini kaybederek geriye doğru çekildiği ve köprüye doğru yöneldiği, kahraman vatandaşın silahı daha sonra yere bıraktığı anlar videoda net şekilde yer alıyor.

Olay anına ait görüntüler kısa sürede sosyal medyada yayılırken, çok sayıda kullanıcı müdahalede bulunan kişinin cesaretini övdü ve bu davranışın birçok insanın hayatını kurtarmış olabileceğini dile getirdi. Avustralya merkezli News.com.au sitesi, kahraman olarak anılan kişinin Sidney’de yaşayan ve Sutherland’da bir manav işleten 43 yaşındaki Ahmed el-Ahmed olduğunu duyurdu.

İki çocuk babası olan Ahmed’in, bu müdahalesi sırasında iki kurşunla yaralandığı, kuzeninin 7News kanalına yaptığı açıklamayla doğrulandı. Duygusal görüntülerde, 43 yaşındaki manavın saldırganlardan birinin silahını zorla aldığı anlar dikkat çekti.

h
Viral videodan bir görüntü (ABC Avustralya Haber Ağı)

Reuters, güvenilir görüntüler üzerinden videonun doğruluğunu teyit etti. Ajans ayrıca, söz konusu görüntülerdeki saldırganların, daha sonra polis tarafından çevrelendiği doğrulanan kişilerle aynı kişiler olduğunu, kıyafetlerinden yola çıkarak belirlediğini aktardı. Şüpheli saldırganlardan birinin öldürüldüğü, diğerinin ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı bildirildi.

“Nefreti körüklüyor” açıklaması

Saldırıdan saatler sonra açıklama yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ağustos ayında Avustralya Başbakanı Anthony Albanese’ye bir mektup gönderdiğini ve Canberra yönetimini “antisemitizm ateşini körüklemekle” suçladığını söyledi.

Albanese hükümetinin Filistin devletini tanımayı da içeren politikalarının, Yahudi karşıtlığını teşvik ettiğini ve sokaklarda yayılmasına neden olduğunu savunan Netanyahu “Antisemitizm bir kanserdir. Liderler sessiz kaldığında yayılır. Zayıflığın yerini eylem almalıdır” ifadelerini kullandı.

Saldırıyı “dehşet verici” olarak nitelendiren Netanyahu, “Bu soğukkanlı bir cinayettir. Ne yazık ki her dakika kurbanların sayısı artıyor. En uç kötülüğü gördük. Aynı zamanda Yahudi kahramanlığının zirvesine de tanık olduk” dedi. Netanyahu, kendisinin Yahudi olduğunu söyleyen ve saldırganlardan birinin silahını alan bir sivile atıfta bulundu.

Netanyahu açıklamasında, “Küresel antisemitizme karşı bir mücadele içindeyiz. Bununla mücadele etmenin tek yolu onu açıkça kınamak ve kararlılıkla karşı durmaktır. İsrail’de yaptığımız da budur. Ordumuz, güvenlik güçlerimiz, hükümetimiz ve halkımızla birlikte bunu sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Avustralya hükümetine dolaylı eleştirilerde bulunan Netanyahu, “Kınamayan, hatta teşvik edenleri kınamayı sürdüreceğiz. Özgür ülkelerin liderlerinden beklenen adımları atmaları için baskı yapmaya devam edeceğiz. Teslim olmayacağız, eğilmeyeceğiz ve atalarımızın yaptığı gibi mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.


Boeing motor arızası Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı pistinde yangına neden oldu

United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
TT

Boeing motor arızası Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı pistinde yangına neden oldu

United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)

United Airlines’a ait bir Boeing 777-200ER uçağı, kalkış sırasında meydana gelen motor arızası nedeniyle pistte çıkan yangın sonucu dün Tokyo’ya gitmek üzere havalandığı Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri dönmek zorunda kaldı.

Fransız Haber Ajansı AFP’nin aktardığına göre United Airlines şirketi, “UAL803, kalkıştan kısa bir süre sonra Washington’daki Dulles Uluslararası Havalimanı’na geri döndü ve motorlarından birinde meydana gelen güç kaybını gidermek için güvenli bir şekilde indi” açıklamasını yaptı ve 275 yolcu ve 15 mürettebat arasında yaralanan olmadığını belirtti.

Açıklamaya göre yolcuların başka bir uçakla United Airlines uçuşunun asıl varış noktası olan Tokyo Haneda Havalimanı'na götürmesi planlanıyor.

ABD'nin başkenti Washington’daki en büyük havaalanı olan Dulles Uluslararası Havaalanı’nın sözcüsü, uçağın saat 12:20 civarında (17:20 GMT) kalktığını ve olayın ‘pist yakınlarındaki bazı ağaçlarda yangına neden olduğunu’ söyledi.

Sözcü, açıklamasına şöyle devam etti:

“Yangın söndürüldü, uçak Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri döndü, saat 13.30 civarında güvenli bir şekilde indi ve havalimanı itfaiye ekipleri tarafından incelendi.”

Hasar gören pistin sınırlı bir süre için kapatıldığını açıklayan sözcü, Dallas Uluslararası Havaalanı'nda birkaç pist olduğu için diğer uçuşların etkilenmediğini de sözlerine ekledi.

rfgtyh
Uçak Dulles Uluslararası Havalimanı'na indikten sonra, bir acil müdahale aracı pistin yakınlarındaki yangını söndürmeye çalışıyor (Reuters)

ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), uçağın ‘kalkış sırasında motor arızası’ yaşadığı için Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri döndüğünü açıkladı, ancak daha fazla ayrıntı vermedi. FAA, olayı soruşturacağını belirtti.

ABD Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB) da resmi bir soruşturma açıp açmayacağına karar vermek için şu anda olayla ilgili verileri topladığını duyurdu.

Havacılık haber ağı AIRLIVE, uçağın motorunun kalkış sırasında alev aldığını ve pistin sonunda yangına neden olduğunu bildirdi.

AIRLIVE, olayın ardından acil iniş denemesi öncesinde uçağın ağırlığını azaltmak için kritik bir güvenlik prosedürü olan yakıt boşaltma manevrası yaptığının görüldüğü bildirdi.

AIRLIVE tarafından yayınlanan uçak kayıt bilgilerine göre uçak 1998 kasımında Continental Airlines'a teslim edilmiş, daha sonra United Airlines tarafından satın alınmış ve (2024 yılından beri GE Aerospace olarak bilinen) iki General Electric motorla donatılmıştı.