Ukrayna Kiev'e İHA’larla yeni bir saldırı düzenlenebileceğini duyururken füze tehdidi uyarısında bulundu

Kiev'de Rusya’ya ait bir İHA’nın saldırısı sonucu hasar gören bir bina (AFP)
Kiev'de Rusya’ya ait bir İHA’nın saldırısı sonucu hasar gören bir bina (AFP)
TT

Ukrayna Kiev'e İHA’larla yeni bir saldırı düzenlenebileceğini duyururken füze tehdidi uyarısında bulundu

Kiev'de Rusya’ya ait bir İHA’nın saldırısı sonucu hasar gören bir bina (AFP)
Kiev'de Rusya’ya ait bir İHA’nın saldırısı sonucu hasar gören bir bina (AFP)

Ukraynalı yetkililer, ülkenin başkenti Kiev’e bu sabaha karşı Rusya’ya ait 12’den fazla insansız hava aracıyla (İHA) saldırı düzenlendiğini duyururken füze tehdidi uyarısında bulundular.

Ukrayna Hava Kuvvetleri tarafından dün yapılan açıklamada Rusya'nın gece boyunca 14 balistik füze ve 250 İHA ile saldırdığı, altı füze ve 245 İHA’nın etkisiz hale getirildiği belirtildi.

dfrgty
Rus ordusu tarafından düzenlenen saldırılar sırasında Kiev'de bir metro istasyonuna sığınan insanlar (Reuters)

Kiev Şehri Askeri İdaresi Başkanı Timur Tkachenko, yaptığı açıklamada, “Başkentin hava sahasında 12’den fazla düşman İHA’sı uçuyor” dedi.

Tkachenko, Telegram uygulaması üzerinden yaptığı açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Yeni İHA’lar da yaklaşıyor. Kiev ve çevresindeki bölgelerde bazı İHA’lara müdahale edildi. Ancak yenileri hala başkentin hava sahasına giriyor. Bu gece kolay olmayacak. Düşmanın stratejik öneme sahip savaş araçlarından çok sayıda İHA ve füze kullanması tehdidi var.”

Tkachenko, bir İHA’nın Goloseevsky bölgesindeki beş katlı bir konut binasının üzerine düştüğünü söyledi.

Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko ise şehrin ‘saldırı altında olduğunu, ancak hava savunma sistemlerinin çalıştığını’ söyledi. Kliçko, başkent sakinlerinden sığınaklarda kalmalarını istedi.

Öte yandan Rusya Savunma Bakanlığı, hava savunma birimlerinin dört saat içinde çoğu ülkenin orta ve güney bölgelerinde, bazıları da başkent Moskova çevresinde olmak üzere Rusya’nın hava sahasında uçan Ukrayna’ya ait 95 İHA’yı imha ettiğini açıkladı.

Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada altı İHA’nın Moskova hava sahasına girmeye çalışırken imha edildiğini belirtti.



Cannes'ın galibi İranlı yönetmen, Oscar yarışına dahil olabilecek mi?

İran Yeni Dalgası'nın en etkili isimlerinden 64 yaşındaki Cafer Penahi, daha önce Altın Aslan ve Gümüş Ayı ödüllerini de kazanmıştı (Reuters)
İran Yeni Dalgası'nın en etkili isimlerinden 64 yaşındaki Cafer Penahi, daha önce Altın Aslan ve Gümüş Ayı ödüllerini de kazanmıştı (Reuters)
TT

Cannes'ın galibi İranlı yönetmen, Oscar yarışına dahil olabilecek mi?

İran Yeni Dalgası'nın en etkili isimlerinden 64 yaşındaki Cafer Penahi, daha önce Altın Aslan ve Gümüş Ayı ödüllerini de kazanmıştı (Reuters)
İran Yeni Dalgası'nın en etkili isimlerinden 64 yaşındaki Cafer Penahi, daha önce Altın Aslan ve Gümüş Ayı ödüllerini de kazanmıştı (Reuters)

İranlı muhalif yönetmen Cafer Penahi, Cannes Film Festivali'nin en büyük ödülü Altın Palmiye'nin bu yılki kazananı oldu.

Penahi, İran hükümeti tarafından hapse atıldığı dönemde yaşadıklarından ilham alan Yek Tasadef Sadeh (Sadece Bir Kazaydı) adlı filmiyle bu ödüle layık görüldü. Film, 2023'te cezaevinden tahliye edilmesinin ardından çektiği ilk yapım olma özelliğini taşıyor. Yönetmen, yasaklara rağmen yıllardır film çekmeye devam ediyordu.

En kişisel filmi 

Penahi'nin şimdiye kadarki en kişisel filmi diye nitelendirilen İran-Fransa-Lüksemburg ortak yapımı Sadece Bir Kazaydı, cezaevinde işkenceye maruz kalan 5 karakterin, kendilerine bu işkenceyi yapan kişiyi teşhis ettiğine inanmasıyla gelişen olayları konu alıyor.

Geçen hafta yaptığı açıklamada Penahi, "İlk kez hapse girdiğimde hücremde tek başımaydım. Beni gözleri bağlı şekilde, önümde bir duvarın olduğu ve arkamdan bir sesin geldiği o yere götürürlerdi. Saatlerce süren sorgularda, o adamın sesini dinleyerek onun kim olduğunu hayal ederdim. Bir gün bu sesi bir filmde ya da yazıda yeniden var edeceğimi biliyordum" dedi.

Altın Palmiye'yi aldıktan sonra ailesine ve çalışma arkadaşlarına teşekkür eden Penahi, "Şu an tüm İranlılara, farklı görüşte olan herkese bir şey söylemek istiyorum. Bütün sorunlarımızı ve fikir ayrılıklarımızı bir kenara bırakalım. En önemli şey ülkemiz ve onun özgürlüğüdür" ifadelerini kullandı.

Oscar yarışına katılabilir mi?

Bu zafer, Amerikan yapım ve dağıtım şirketi Neon için de art arda 6. Cannes zaferi anlamına geliyor. Stüdyo, daha önce Anora, Bir Düşüşün Anatomisi (Anatomy of a Fall), Hüzün Üçgeni (Triangle of Sadness), Titane ve Oscar'da büyük başarı yakalayan Parazit (Gisaengchung) filmleriyle Altın Palmiye'yi kazanmıştı.

Penahi'nin Cannes'daki bu büyük zaferi sonrası, birçok sinema çevresinde "Bu film Oscar yarışına katılabilir mi?" sorusu gündeme geldi. Son yıllardaki Cannes birincilerinin Oscar'da da ses getirmesi bu beklentiyi güçlendiriyor. Ancak İran yönetiminin, Penahi'nin ödüllü dramasını En İyi Uluslararası Film kategorisinde aday göstermek üzere Oscar'a göndermesi pek olası görünmüyor.

Penahi'nin ülkesindeki antidemokratik baskılara karşı açık tavrı ve filmde İran ceza sistemiyle ilgili sert eleştiriler, resmi kurumların böyle bir adım atmasını neredeyse imkansız kılıyor.

"İnsanlık adına güçlü bir söz"

Deadline eleştirmeni Pete Hammond tarafından "insanlık adına güçlü bir söz" diye tanımlanan film, haksız yere hapse atılmış işçi sınıfı karakterlerin kendilerine işkence eden gardiyana karşı intikam arayışını anlatıyor.

İran, geçmişte Bir Ayrılık (Jodaeiye Nader az Simin) ve Satıcı (Forooshande) filmleriyle yönetmen Asgar Ferhadi'ye iki Oscar kazandırmıştı. 

Muhalif yönetmenler İran'ın Oscar aday belirleme sürecinde hiçbir zaman değerlendirmeye alınmıyor. Geçen yıl Cannes'da Jüri Özel Ödülü'nü kazanan Kutsal İncirin Tohumu'nun (Dane-ye anjir-e ma'abed) yönetmeni Muhammed Resulof, Oscar yarışına Almanya adına katılmıştı. 

Fransa ihtimali

Penahi'nin filminin Fransa tarafından aday gösterilmesiyse pek mümkün görünmüyor. Çünkü Fransa'da bu kategori için yarışan çok sayıda güçlü yapım var ve bu hakkın Fransızca olmayan bir filme ayrılması zor. Yapımcılar arasında Lüksemburg merkezli Bidibul Productions'ın da olması ise farklı bir seçenek yaratabilir.

Ayrıca Akademi'nin, Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin mülteci sporcular için oluşturduğu özel takım benzeri, sürgündeki sinemacılara özel bir En İyi Uluslararası Film kategorisi oluşturması gerektiği de tartışılıyor.

Her ne kadar Penahi, Paris'te yaşayan kızının yanında yaşamayı düşünmediğini, ülkesini terk etmek istemediğini daha önce açıklamış olsa da Sadece Bir Kazaydı'nın ödül sezonunda önemli yapımlardan biri olacağı şimdiden konuşuluyor.

Independent Türkçe, Deadline, Guardian