Mısır-Moritanya anlaşması Filistinlilerin topraklarından çıkarılmasını reddediyor

Abdulati, Nuakşot'ta düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Mısırlı ve Moritanyalı iş adamları arasında düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Mısırlı ve Moritanyalı iş adamları arasında düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Mısır-Moritanya anlaşması Filistinlilerin topraklarından çıkarılmasını reddediyor

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Mısırlı ve Moritanyalı iş adamları arasında düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Mısırlı ve Moritanyalı iş adamları arasında düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır ve Moritanya, ‘ateşkes anlaşmasına geri dönülmesi, Gazze Şeridi'ne insani erişimin sağlanması ve Filistinlilerin topraklarından çıkarılmasının kategorik olarak reddedilmesi’ konularında mutabık kaldı.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ile Moritanya Dışişleri, İşbirliği ve Yurtdışındaki Moritanyalılar Bakanı Muhammed Salim Veled Merzuk arasında dün Nuakşot'ta yapılan görüşmelerde bu konular ele alındı. Abdulati, Mısırlı ve Moritanyalı iş adamları arasında düzenlenen Ekonomik Forum’a katıldı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Abdulati, iki ülke arasındaki ikili ilişkileri başta ekonomik ve ticari alanlar olmak üzere her alanda geliştirme arzusunu dile getirerek, iki ülke dışişleri bakanlıkları arasındaki koordinasyon ve iş birliği düzeyini övdü.

Abdulati, Ekonomik Forum’un ekonomik iş birliği için güçlü bir itici güç olmasını ve iki ülkenin iş çevreleri arasındaki ilişkileri desteklemesini temenni ederek, Mısırlı şirketlerin çeşitli sektörlerde projeler oluşturma konusundaki uzmanlık ve yeteneklerinin altını çizdi. Mısır'ın, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde niteliksel bir sıçrama sağlamak amacıyla Moritanya ile her alanda iş birliğine açık olduğunu vurguladı.

sdfgthy
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Moritanyalı mevkidaşı Muhammed Salim Veled Merzuk ile görüştü. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Abdulati ve Veled Merzuk, Libya ve Sudan'daki son gelişmeler, Sahil bölgesindeki durum ve terörle mücadelenin yanı sıra Afrika kıtasının karşı karşıya olduğu güçlükler konusunda görüş alışverişinde bulundu. İki taraf, ‘ulusal devlet ve kurumlarının desteklenmesi de dâhil olmak üzere, bu krizlere siyasi ve barışçıl çözümler bulunması için ortak eylemlerin yoğunlaştırılmasının önemi’ konusunda mutabık kaldı.

Bu arada, ilk oturumu 2006 yılında Kahire'de düzenlenen Mısır-Moritanya Ortak Komitesi'nin 19 yıl sonra gerçekleştirilen ikinci oturumuna katılan Mısır tarafına Abdulati başkanlık ederken, Moritanya tarafına Veled Merzuk başkanlık etti. Mısır Dışişleri Bakanlığı'na göre görüşmeler, iki ülke liderlerinin direktiflerinin uygulanması ve iki kardeş halkın isteklerinin karşılanması amacıyla ikili ilişkilerin güçlendirilmesine ve daha geniş ufuklara taşınmasına katkıda bulunan istişare, koordinasyon ve ortak iş birliği mekanizmalarını yeniden hayata geçirme konusunda iki ülkenin istekliliğini yansıttı.

juıko
Mısır-Moritanya Ortak Komitesi oturumundan (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır Dışişleri Bakanlığı, komite toplantılarının iki kardeş ülke arasında çeşitli alanlardaki ikili ilişkiler konusunda verimli tartışmalara sahne olduğunu ve ikili yatırım ilişkileri, işgücü, yüksek öğrenim, sosyal işler, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği, su kaynakları ve sulama, kapasite desteği ve sivil koruma alanlarında 13 anlaşma ve mutabakat zaptının imzalanmasıyla sonuçlandığını açıkladı.

Taraflar, Mısır-Moritanya Ortak Komitesi’nin her yıl iki ülke arasında dönüşümlü olarak devam etmesi ve Nuakşot'ta düzenlenen ikinci oturumdan elde edilen ivmeden yararlanılması gerektiği konusunda mutabık kaldılar.

Abdulati, iki ülkedeki kamu ve özel sektör arasındaki bağları güçlendirmek ve iki ülke halklarının çıkarlarına hizmet eden etkili yatırım ve ticaret ortaklıkları kurmak için önemli bir platform olan iki ülkedeki iş adamları arasında Ortak Ekonomik Forum düzenlenmesini memnuniyetle karşıladı.

Abdulati, özellikle tarım, balıkçılık, madencilik, enerji, ulaştırma ve lojistik sektörlerinde yatırım ve ticaret alışverişi için umut verici fırsatlar bulunduğuna dikkat çekerek, bu bağlamda iki tarafın ekonomik iş birliğini geliştirmek ve daha geniş ufuklara taşımak için ekonomik forumun iki ülke arasında dönüşümlü olarak düzenlenmesi konusunda mutabık kaldıklarını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre iki taraf ayrıca, başta Filistin meselesi ve Gazze Şeridi'ndeki durum, Libya ve Sudan'daki son gelişmeler, Afrika Boynuzu ve Sahel'deki durum ve terörle mücadele çabaları olmak üzere ortak ilgi alanlarına giren bir dizi bölgesel ve uluslararası meseleyi de ele aldı.



Witkoff'un önerisi: Hamas arabuluculara cevabını ‘notlarla’ iletti

Dün Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından feryat eden Filistinli bir kadın (Reuters)
Dün Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından feryat eden Filistinli bir kadın (Reuters)
TT

Witkoff'un önerisi: Hamas arabuluculara cevabını ‘notlarla’ iletti

Dün Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından feryat eden Filistinli bir kadın (Reuters)
Dün Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından feryat eden Filistinli bir kadın (Reuters)

Hamas kaynakları bugün, hareketin ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un 60 günlük ateşkes önerisiyle ilgili cevabını arabuluculara ilettiğini doğruladı.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar, Hamas'ın ortak bir Filistin pozisyonu oluşturmak amacıyla Katar'da ve Beyrut dahil diğer başkentlerde Filistinli grupların liderleriyle yoğun temaslarda bulunduğunu ve toplantılar düzenlediğini bildirdi.

Kaynaklar, Hamas liderliği ve gruplar açısından cevabın olumlu olarak nitelendirilebileceğini, ancak İsrail işgaline karşı açık bir önyargı taşıyan teklifin taşıdığı tüm olumsuzluklara rağmen, uygulanmasının başarılı olması için bazı notların da eklenmesi gerektiğini belirtti.

Kaynaklar, teklifle ilgili yapılan tüm düzenlemelerin oybirliğiyle kabul edildiğine dikkat çekerek, İsrail'e baskı yapma konusunda samimi bir Amerikan iradesi olması halinde teklifin kabul edileceğini ifade ettiler.

Kaynaklar, yanıtta yer alan notlardan birinin, İsrailli esirlerin Witkoff belgesinde belirtildiği gibi ilk hafta sadece iki gün içinde teslim edilmesini önlemeyi, bunun yerine son anlaşmada olduğu gibi aşamalı olarak iki ay boyunca anlaşmanın tam olarak etkili olmasını sağlamayı amaçladığını açıkladı.

Hareket kaynakları dün Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, teklife ilişkin yorumlarla birlikte olumlu bir yanıt verileceğini belirttiler.

Filistinli bir kadın, Cuma günü Gazze Şehri'ne düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından çığlık atıyor (Reuters)Filistinli bir kadın, Cuma günü Gazze Şehri'ne düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından çığlık atıyor (Reuters)

Kaynaklar o dönemde teklifin birçok ‘tuzak’ taşıdığını ve birçok koşulunun Filistinliler için durumu daha da karmaşık hale getirdiğini ifade etmişti. Kaynaklar, 60 günlük sürenin ateşkes anlaşmasını açıkça bağlayıcı hale getirmemesi ve İsrail'i buna bağlamadan, hatta başarılı olması halinde süreyi uzatmadan gevşek bir şekilde ortaya koyması da dahil olmak üzere, sunulan metinde birçok ikilemin belirgin olduğuna dikkat çekti. Bu durum, İsrail'in kalan esirlerin teslimi için belirlenen yedinci günden sonra istediği zaman Gazze'de Lübnan tarzı saldırılar gerçekleştirmesine ve altmış günün ardından savaşı tamamen yeniden başlatmasına açıkça izin verecektir.

Teklif ayrıca esir takası için üzerinde anlaşmaya varılmış herhangi bir kriter olmaksızın belirli bir sayı belirliyor ve sadece 125 müebbet ve yüksek cezalı mahkûmun serbest bırakılmasını öngörüyor ki bu sayı hayatta kalan ve ölen İsraillilerin sayısıyla orantılı olmadığı gibi bir önceki ateşkes aşamasında kullanılan kriterlere bile ulaşmıyor.

Kaynaklar o dönemde Hamas liderliğinin teklifin metnini inceledikten sonra, canlı ve ölü esirlerin serbest bırakılmasının bedeli konusunda bile İsrail'in ateşkes vizyonunu benimsediğini gördüklerini söyledi.

Kaynaklar, teklifte savaşı sona erdirecek net bir garantiden bahsedilmediğini, konunun müzakerelerin kaderine bırakıldığını, bunun da esasen savaşı sona erdirmek istemeyen ve herhangi bir anlaşmaya uymayı reddeden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun elinde kalacağı anlamına geldiğini açıkladı.

Anlaşma metninin İsrail'in çekilmesi ve hatta yardım girişinin devam etmesi konusunda da herhangi bir garanti vermediğini belirten kaynaklar, insani yardım maddesinin de bir önceki anlaşmada kabul edilen insani yardım protokolünün uygulanmasına atıfta bulunmadığına, bunun yerine müzakereler ve anlaşmanın uygulanması sırasındaki gelişmelere göre devreye sokulmasını öngördüğüne dikkat çekti. Başka bir deyişle anlaşma metni, tüm ihtiyaçları karşılamadan ve enkazı kaldırmak için ağır ekipman ve diğerlerini getirmeden, İsrail'in bu insani dosyada üstünlüğünü korumasına izin veriyor.

İsrailli siyasi kaynaklar anlaşma metninin ne savaşın sona ermesini ne İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilmesini ne de insani yardımın serbestçe girişine izin verdiğini doğruladı.

Hamas kaynakları, teklifin herhangi bir anlaşma için İsrail'in ve Netanyahu hükümetinin koşullarını öne sürdüğünü, Filistinlilere ise hiçbir şey garanti etmediğini ve sadece hareketten net bir ödül olmaksızın esirleri teslim etmesini istediğini söylüyor.

Yeni anlaşma ateşkesin 60 gün sürmesini, ABD Başkanı Donald Trump'ın taraflara bu süre zarfında taahhütte bulunma garantisi vermesini ve ilk gün 5 İsrailli esir ile 9 cesedin, yedinci gün de aynı sayıda kişinin serbest bırakılmasını öngörüyor.

Anlaşma, insani yardımın iki tarafın üzerinde mutabık kalacağı bir anlaşma yoluyla yapılmasını ve sadece Birleşmiş Milletler (BM) ve Kızılay gibi mutabık kalınan kanallar aracılığıyla dağıtılmasını, yani özel sektöre hiçbir malın verilmemesini öngörüyor.