‘Narnia Operasyonu’ ve ‘Kızıl Düğün’… Netanyahu ve Trump İranlıları bir ‘Hollywood hayali’ ile nasıl kandırdı?

İsrail başarısızlıktan korktu ve bir ‘hata’ İranlı yetkilileri ölüme mahkûm etti

İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının ardından Tahran'dan yükselen dumanlar, 15 Haziran 2025 (Reuters)
İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının ardından Tahran'dan yükselen dumanlar, 15 Haziran 2025 (Reuters)
TT

‘Narnia Operasyonu’ ve ‘Kızıl Düğün’… Netanyahu ve Trump İranlıları bir ‘Hollywood hayali’ ile nasıl kandırdı?

İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının ardından Tahran'dan yükselen dumanlar, 15 Haziran 2025 (Reuters)
İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının ardından Tahran'dan yükselen dumanlar, 15 Haziran 2025 (Reuters)

İsrailli generaller 13 Haziran günü gece yarısı İsrail Hava Kuvvetleri karargâhının altındaki bir sığınakta toplandılar ve ‘Kızıl Düğün’ adını verdikleri bir operasyonla füzelerin Tahran'a inişini izlediler.

Saatler sonra, bin mil (yaklaşık bin 609 kilometre) ötede, İran'ın üst düzey askeri liderleri Wall Street Journal'ın (WSJ) ‘toplu katliam’ olarak tanımladığı ve Game of Thrones'daki ünlü düğün sahnesine benzettiği olayda öldürüldü.

WSJ'nin 18 mevcut ve eski İsrailli ve ABD'li güvenlik yetkilisiyle yaptığı görüşmelere dayandırdığı haberinde, İsrail'in İran'a saldırmasının, görevde başarılı olamama korkusundan kaynaklandığı vurgulandı.

Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığı habere göre, saldırının gerçekleştirilmesini sağlayan istihbarat ve askeri hassasiyetin birleşimi dünyayı şaşırttı. Ancak İsrail'in İran'a karşı 12 gün süren savaşının başlangıcındaki tek beklenmedik başarı bu değildi.

Haberde şu ifadelere yer verildi: “Planlayıcılarının C.S. Lewis'in tamamen kurgusal bir dünyada geçen ünlü roman serisine atfen ‘Narnia Operasyonu’ adını verecek kadar hayalperest olduğu düşünülen ilk saldırının önemli bir bölümünde, uygulayıcılar İran'ın en önde gelen dokuz nükleer bilim adamına başkent Tahran'daki evlerinde neredeyse aynı anda suikast düzenlemeyi başardılar.”

WSJ'ye göre, nükleer tesislere verilen zarar konusunda çelişkili raporlar var. İsrail ile ABD'nin İran'ın yıkılanları yeniden inşa etmesini engelleyip engelleyemediği henüz belli değil.

İsrail Askeri Operasyonlar Direktörlüğü Başkanı ve operasyonun ana mimarı General Oded Pasiuk, “Bunu ayrıntılı olarak planlamaya başladığımızda, işe yarayıp yaramayacağını bilmek çok zordu” dedi.

İsrail'in riski

Haber, İsrail'in saldırıyı gerçekleştirirken iki seçenekle karşı karşıya kaldığı için ‘ciddi bir risk aldığını’ ortaya koydu: Ya insani hedeflerini bir kerede vuracaktı ya da başarısız olup Tahran'a hedeflenen unsurları dağıtma şansı verecekti. Eğer bu hedefler dağıtılsaydı, İran'ın tepkisi daha sert olacak ve Tahran'ın nükleer hedeflerine dokunulmayacaktı.

Ancak kayıplarına rağmen İran halen toparlanma kapasitesine sahip ve nükleer silah elde etmek için her zamankinden daha kararlı bir şekilde geri dönebilir.

Uzun bir yol

Haberde operasyonun kökenlerinin 1990'ların ortalarına, İsrail istihbaratının ‘İran'ın nükleer silah programı inşa etmeye yönelik yeni girişimlerini’ ilk kez tespit ettiği döneme dayandığı belirtiliyor.

Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığı haberde şu ifadeler yer aldı: “İsrail istihbaratı, İran'ın ana zenginleştirme tesislerinden birinde iki patlamaya neden olmak ve bazı bilim adamlarına suikast düzenlemek de dahil olmak üzere bir sabotaj kampanyasını kolaylaştırmak için İran içinde geniş bir ajan ağı kurmaya başladı. Ancak İsrailli yetkililer sonunda bu faaliyetlerin yetersiz olduğuna ve İran'ın nükleer programını ve İran'ın nükleer faaliyetlerinin beynini hava yoluyla yok etmeleri gerektiğine karar verdiler. Bunu yapmak son derece zor olacaktı. İsrail'in vurması gereken yerler kendi topraklarından bin milden daha uzaktaydı; pilotların tek bir yakıt ikmal uçağının etrafında altı ila on uçaktan oluşan formasyonlar halinde uçmayı ve uçuş sırasında birkaç kez sırayla yakıt ikmali yapmayı öğrenmeleri gerekiyordu. Ayrıca uçaklarının hassas bir şekilde konumlandırılmasında ustalaşmaları gerekiyordu ki füzeler hedeflerini vurmak üzere fırlatılabilsin ve her vuruş arasında 15 ila 20 saniyelik bir aralık bırakarak etkinliklerini en üst düzeye çıkarabilsinler.”

sdfrgt
Tahran'da Humeyni heykelinin bulunduğu bir meydan (EPA)

Gazze savaşı sırasında İsrail neredeyse iki yılını Hamas'ı ezerek geçirdi ve geçen yıl Lübnan savaşı sırasında Hizbullah'ı ciddi şekilde zayıflattı. Daha sonra Suriye muhalefeti Suriye hükümetini devirerek İran karşıtı bir hükümet kurdu ve İsrail uçaklarının ülkenin hava sahasından engelsiz bir şekilde geçmesinin önünü açtı.

O zamana kadar İsrail'in İran içindeki casusluk ağları, askeri liderlerinin hareketlerini izleyebilecek ve ülke içinde bir saldırı sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini yok etmede önemli bir rol oynayabilecek insansız hava aracı (İHA) üsleri kurabilecek kadar genişti.

Haberde şöyle deniyordu: “Tüm bu unsurlar mevcutken saldırı planları yoğunlaştı.”

Narnia Operasyonu

İsrail'de İran'ın uranyum zenginleştirmeye başlamasıyla birlikte, eğer isterse nükleer bomba yapmasına sadece aylar kalacağı hissi durumun aciliyetini arttırdı.

Haberde, “İran'ın uranyum zenginleştirmesini durdurma savaşını çoktan kaybettiğinden korkan İsrail, İsrail saldırıları nükleer tesisleri yok etse ya da devre dışı bıraksa bile ülkelerinin bu nükleer yakıtı bir nükleer silah yapmak için kullanmasına yardımcı olabilecek İranlı bilim adamlarını ortadan kaldırmayı amaçlayan bir operasyon başlattı” denildi.

Haberde bu görevin Narnia Operasyonu olarak adlandırıldığı belirtildi.

Haberde, İsrail savaş uçaklarının 12 gün boyunca hedef listesini yoğun bir şekilde bombalamaya devam etmesinin önünü açmak için ilk andan itibaren hava üstünlüğünü sağlamanın da bir öncelik olduğu ifade edildi. Bu amaçla İsrailli yetkililer İran'ın hava savunma sistemlerinin kapsamlı bir haritasını çıkarmak için binlerce istihbarat kaynağını referans aldı.

Saldırının ilk aşamalarında İsrail kendi topraklarından büyük İHA’lar fırlattı. Operasyon hakkında bilgi sahibi bir kaynağa göre, saldırıdan önceki gece bu İHA’lardan bazılarının uzun menzilli görevler gerçekleştirme kabiliyetleri ilk kez test edildi.

İsrail kamuflajı

İsrailli bir güvenlik yetkilisine göre Netanyahu ve askeri danışmanları saldırı kararını 9 Haziran'da aldı. Yetkiliye göre Netanyahu'nun ekibi, İranlıların bilim adamlarını ve askeri liderlerini dağıtmak gibi önlemler almamalarını sağlamak için planlarını gizlemek zorunda kalacaklarını biliyordu.

Bu arada İsrailli yetkililer, Netanyahu ile Trump arasında bir saldırı konusunda anlaşmazlık olduğunu gösteren raporları medyaya sızdırdı. Sızıntılar, operasyonun başlamasından dört gün önce Netanyahu ile Trump arasında yapılan bir telefon görüşmesinin ayrıntılarını içeriyordu; Trump, İsrail Başbakanı’na askeri seçeneklere başvurmadan önce diplomasinin yoluna girmesini istediğini bildirdi.

Saldırıların gerçekleştiği gün Trump gazetecilere ABD ve İran'ın ‘bir anlaşmaya nispeten yakın’ olduğunu ve ‘İsraillilerin bu işe karışmasını’ istemediğini söyledi.

İsrailli yetkililer de gazetecilere bir saldırının yakın olduğunu, ancak Washington ile Tahran arasında pazar günü yapılması planlanan altıncı tur nükleer görüşmelerin nihai sonucunu görmek için bekleyeceklerini belirtti.

Operasyonun planlamasına aşina bir güvenlik yetkilisi, aldatmacanın sırrının İranlıların zihninde İsrail'in ABD'nin izni ve müdahalesi olmadan saldırmayacağı fikrinin yattığını söyledi. ABD harekete geçmediği ve müzakerelerle meşgul olduğu sürece, İsrail sürpriz unsurunu kaybetmeden İranlıların gözü önünde saldırı tehdidinde bulunabilir ve hatta harekete geçebilirdi. Nitekim İsrail uçakları havalanırken Trump Truth Social'da şu paylaşımı yaptı: “İran'ın nükleer sorununa diplomatik bir çözüm bulmaya kararlıyız!”

İranlı yetkilileri ölüme mahkûm eden bir hata

Nihai planın önemli bir parçası, Kızıl Düğün olarak bilinen bir hamleyle İran Silahlı Kuvvetleri’nin liderliğini ortadan kaldırmaktı. Habere göre bu hamlenin amacı, İran'ın karşılık verme kabiliyetini ortadan kaldırarak İsrail savaş uçakları ve İHA’larının İran füze rampalarını imha etmesinin önünü açmak ve böylece beklenen karşılığın boyutunu en aza indirmekti.

Ancak İsrail uçakları yaklaştıkça ani bir meydan okuma ortaya çıktı ve İran Hava Kuvvetleri komutanları aniden hareketlenmeye başladı. İsrail komuta merkezinde gerginlik vardı; tüm plan çöküyor ve İranlılar planı açığa çıkarmış gibi görünüyordu.

Ancak İsrailli komutanları şaşırtan sürpriz, İranlı yetkililerin dağılmak yerine kendilerini ölüme mahkûm etmek için aynı yerde toplanmış olmalarıydı. Dakikalar sonra İsrail füzeleri fırlatıldı.

Aynı anda İranlı nükleer bilim adamlarının evlerinde patlamalar meydana geldi ve neredeyse eş zamanlı saldırılarda dokuz bilim adamı öldürüldü.

Daha sonra İsrail füzeleri radar alanlarını, hava savunma bataryalarını ve İran'ın karadan karaya füzelerini hedef aldı. İsrail istihbaratı geçen kasım ayından bu yana belirlenen insani hedeflerin çoğunun öldürüldüğünü teyit edebildi. Yaklaşık dört saat içinde başlangıç operasyonu sona erdi.

Takip eden günlerde İsrail savaş uçakları ateşkes ilan edilene kadar balistik füze üretim sahalarını, nükleer tesisleri ve fırlatma rampalarını bombalamaya, İranlı askeri liderleri ve nükleer bilim adamlarını takip etmeye ve öldürmeye devam etti.



Trump, Venezuela'daki kokain tesislerini hedef almayı değerlendiriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
TT

Trump, Venezuela'daki kokain tesislerini hedef almayı değerlendiriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)

CNN, dün üç ABD'li yetkiliye dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Donald Trump'ın Venezuela'daki kokain üretim tesislerini ve ülke içindeki uyuşturucu kaçakçılığı rotalarını hedef alma planlarını değerlendirdiğini, ancak henüz harekete geçip geçmeme konusunda karar vermediğini bildirdi.

Pentagon sözcüsü Sean Parnell, dün yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Pete Hegseth'in USS Gerald R. Ford uçak gemisinin, saldırı grubunun ve hava filosunun ABD Güney Komutanlığı bölgesine konuşlandırılması emrini verdiğini belirtti.

Pentagon sözcüsü, X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, bu önlemin Trump'ın ulusötesi suç örgütlerini çökertmek ve uyuşturucuyla bağlantılı terörizmle mücadele etmek yönündeki direktiflerini desteklediğini ifade etti.

Sözcü, "Güney Komutanlığı bölgesindeki askeri varlığımızı artırmak, vatanın güvenliğini tehdit eden aktörleri ve faaliyetleri tespit etme ve bunlara müdahale etme yeteneğimizi artıracaktır" ifadesini kullandı.

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dün yaptığı açıklamada, Venezuelalı bir çete tarafından işletilen ve uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığından şüphelenilen bir tekneye düzenlenen ABD hava saldırısında Karayip Denizi'nde altı kişinin öldüğünü belirtti.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Hegseth, X platformunda yaptığı açıklamada, "Uluslararası sularda gerçekleştirilen saldırı sırasında teknede altı erkek uyuşturucu kaçakçısı vardı ve bu ilk gece saldırısıydı. Altı teröristin tamamı öldürüldü" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, uyuşturucu kaçakçılarına yönelik saldırılar için Kongre'den izin almayı düşünmediğini söyledi.


New York City'nin Müslüman belediye başkan adayı Mamdani: Artık saklanmayacağım

New York Belediye Başkanlığı için Demokrat Parti adayı Zahran Mamdani, New York'taki Bronx Camii'ndeki İslam Kültür Merkezi'nde konuşuyor (AP)
New York Belediye Başkanlığı için Demokrat Parti adayı Zahran Mamdani, New York'taki Bronx Camii'ndeki İslam Kültür Merkezi'nde konuşuyor (AP)
TT

New York City'nin Müslüman belediye başkan adayı Mamdani: Artık saklanmayacağım

New York Belediye Başkanlığı için Demokrat Parti adayı Zahran Mamdani, New York'taki Bronx Camii'ndeki İslam Kültür Merkezi'nde konuşuyor (AP)
New York Belediye Başkanlığı için Demokrat Parti adayı Zahran Mamdani, New York'taki Bronx Camii'ndeki İslam Kültür Merkezi'nde konuşuyor (AP)

New York Belediye Başkan Adayı Zahran Mamdani, dün yaptığı açıklamada, eski Vali Andrew Cuomo ve destekçilerinin "temelsiz ve ırkçı" olarak nitelendirdiği artan saldırılarına yanıt olarak Müslüman kimliğini ifade etmeye devam edeceğine söz verdi.

Bronx'taki bir caminin dışında din adamlarının arasında bulunan Mamdani, şehrin Müslüman nüfusunun uzun süredir maruz kaldığı "hakaretler" hakkında duygusal bir şekilde konuştu ve teyzesinin 11 Eylül saldırılarının ardından başörtüsüyle görülmekten çekindiği için metroya binmeme kararını anlatırken gözyaşlarına zor hakim oldu.

Zahran Mamdani İslami kimliğini ifade etmeye devam edeceğine söz verdi (AP)New Yorklular 4 Kasım 2025'te belediye başkanlarını seçecek.(AP)

 Siyasete ilk adım attığında amcasının ona inancını kendine saklamasını nazikçe nasıl tavsiye ettiğini anlattı.

Mamdani, "Bunlar New York'taki birçok Müslümanın öğrendiği dersler," dedi. "Ve son birkaç gündür bu dersler Andrew Cuomo, Curtis Sliwa ve Eric Adams'ın kapanış mesajları haline geldi."

Cuomo, dün akşam düzenlediği basın toplantısında, Mamdani'yi siyasi amaçlarla "mağdur rolü yapmakla" suçladı ve New York'ta yaygın bir İslamofobinin varlığını reddetti.

Yarış boyunca demokrat ve sosyalist olan Mamdani, Gazze'deki Filistinlilere karşı soykırım yapmakla suçladığı İsrail hükümetini eleştirmesi nedeniyle Cuomo ve diğerleri tarafından eleştirilerin hedefi oldu.

Zahran Mamdani İslami kimliğini ifade etmeye devam edeceğine söz verdi (AP)Zahran Mamdani İslami kimliğini ifade etmeye devam edeceğine söz verdi (AP)

Ancak bu saldırıların tonu son günlerde yoğunlaştı ve bazı Demokratlar, Cuomo'nun kampanyasının son dönemde İslamofobiye doğru yöneldiği yönünde suçlamalarda bulundu.

Mamdani, dün yaptığı konuşmada, sözlerini siyasi rakiplerine değil, Müslüman New Yorklulara yönelttiğini söyledi. "Her Müslümanın hayali, diğer New Yorklular gibi muamele görmektir. Ancak çok uzun zamandır bizden daha azını istememiz ve elde ettiğimiz azla yetinmemiz isteniyor" ifadelerini kullandı.

Mamdani, bu amaçla Müslüman kimliğini daha bütünüyle benimseyeceğini söyledi; bu, kampanyasının başında bilerek kaçındığı bir karardı.

 Şöyle devam etti: "İyi davranırsam veya asılsız ırkçı saldırılar karşısında sessiz kalırsam, öz mesajıma dönerek, sadece inancımdan daha fazlası olabileceğimi düşündüm." "Yanılmışım. Ne kadar değişirsem değişeyim, asla yeterli olmayacak."

"Kim olduğumu, beslenme şeklimi veya gururla bağlı olduğum inancımı değiştirmeyeceğim. Ama değiştireceğim bir şey var. Artık kendimi gölgelerde aramayacağım. Kendimi ışıkta bulacağım" diye devam etti.

Ön seçimlerde ezici bir zafer kazanan Mamdani, özellikle İsrail'e yönelik eleştirileri nedeniyle Demokrat Parti'nin bazı üyelerinin şüpheleriyle karşılaştı. Mamdani dün, Temsilciler Meclisi Azınlık Lideri Hakeem Jeffries'in desteğini aldı.

Cuomo, perşembe günü muhafazakar bir radyo yayınına katıldı ve sunucu Sid Rosenberg'in Mamdani'nin 11 Eylül tarzı bir saldırıyı daha "teşvik edeceği" yönündeki iddiasına güldüğü anlaşıldı. Cuomo, "Bu da ayrı bir sorun," diye yanıt verdi.

Cuomo'nun sosyal medya hesabı, Mamdani'nin elleriyle pirinç yediğini ve destekçilerine suçlu dediğini gösteren bir videoyu paylaştı ve ardından sildi. Bir kampanya sözcüsü, videonun yanlışlıkla yayınlandığını söyledi. Eski valiyi destekleyen bir etkinlikte Belediye Başkanı Eric Adams, New York'ta terör saldırıları olasılığını gündeme getirdi ve Mamdani yönetiminde bunların daha olası olduğunu -hiçbir delil göstermeden- ima etti.


Pentagon, askeri personele ödenmek üzere 130 milyon dolarlık bağışı kabul etti

 Pentagon binası (AP)
Pentagon binası (AP)
TT

Pentagon, askeri personele ödenmek üzere 130 milyon dolarlık bağışı kabul etti

 Pentagon binası (AP)
Pentagon binası (AP)

Pentagon dün, hükümetin kapalı olduğu dönemde askeri personele ödeme yapmak için 130 milyon dolarlık anonim bir bağış kabul ettiğini doğruladı. Bu duyuru, Başkan Donald Trump'ın bir arkadaşının olası açıkları kapatmak için bağış teklif ettiğini açıklamasının ardından geldi.

Bağış, askeri personelin maaşlarını karşılamak için gereken milyarlarca dolara küçük bir katkıyı temsil ediyor. Trump yönetimi, geçen hafta Kongre'ye maaşları karşılamak için 6,5 milyar dolar kullandığını bildirdi.

Bir sonraki maaş günü bu hafta içinde ödenecek ve yönetimin, ordunun maaşsız kalmaması için fonları tekrar aktarıp aktarmayacağı henüz belli değil.

Trump, perşembe günü Beyaz Saray'da düzenlenen bir etkinlikte bağışı açıklarken, "Ben buna vatanseverlik derim," dedi.

Başkan, "bir arkadaşım" olarak tanımladığı kişinin ismini açıklamaktan kaçındı ve bağışçının kimliğinin açıklanmasını istemediğini söyledi.

Pentagon, perşembe günü bağışı "hediye kabul etme yetkisi kapsamında" kabul ettiğini doğruladı.