Geçmişi Olmayan Adam ve Matrix benzeri aksiyon izleyicileri böldü

Sonsuz'da Mark Wahlberg'e (sağda) Oscar adayı Britanyalı aktör Chiwetel Ejiofor (solda) eşlik ediyor (Paramount+)
Sonsuz'da Mark Wahlberg'e (sağda) Oscar adayı Britanyalı aktör Chiwetel Ejiofor (solda) eşlik ediyor (Paramount+)
TT

Geçmişi Olmayan Adam ve Matrix benzeri aksiyon izleyicileri böldü

Sonsuz'da Mark Wahlberg'e (sağda) Oscar adayı Britanyalı aktör Chiwetel Ejiofor (solda) eşlik ediyor (Paramount+)
Sonsuz'da Mark Wahlberg'e (sağda) Oscar adayı Britanyalı aktör Chiwetel Ejiofor (solda) eşlik ediyor (Paramount+)

Netflix'te en çok izlenen yapımlar arasında hızla yükselen Sonsuz (Infinite), Birleşik Krallık'taki film listesinde 9. sırada yer alıyor.

2021 yapımı film, koronavirüs pandemisi nedeniyle vizyona girmekte gecikmiş ancak daha sonra dijital platformlarda izleyiciyle buluşmuştu. Önce Amazon Prime Video'da yayına giren Sonsuz, Netflix kütüphanesinde de yerini aldı.

Aksiyon sinemasının meşhur ismi çekti

İlk Gün (Training Day) ve Adalet (The Equalizer) gibi Denzel Washington'lı aksiyon filmleriyle tanınan Antoine Fuqua'nın yönettiği yapım, D. Eric Maikranz'ın romanı The Reincarnationist Papers'tan uyarlandı.

Filmde Mark Wahlberg, geçmiş yaşamlarına dair anılarla boğuşan ve insanlığı tehdit eden bir cihazı bulmak için küresel bir kovalamacaya sürüklenen Evan karakterini canlandırıyor. Sonsuz, gizli örgütler ve reenkarnasyon teması etrafında dönen tempolu bir kurgu sunuyor.

Ancak Fuqua'nın başarılı filmografisine rağmen Sonsuz, eleştirmenlerden geçer not alamadı. Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da sadece yüzde 17'lik beğeni puanı elde edebilen film, izleyiciler tarafından sosyal medyada "tam bir karmaşa" diye niteleniyor. 

Bazı sinemaseverler de filmi Geçmişi Olmayan Adam (The Bourne Identity), Matrix (The Matrix) ve Avengers: Sonsuzluk Savaşı'nın (Avengers: Infinity War) bir araya gelmiş haline benzetildi.

"Çok yazık"

Bazı yorumlarda ise daha da sert ifadeler yer aldı. Bir sinemasever, "Çok yazık çünkü insan İlk Gün ve Adalet gibi muhteşem filmlerin yönetmeni iyi bir iş çıkarır sanıyor ama maalesef yanılıyor" dedi.

Bir başka yorumda ise film, "Michael Bay'in çektiği bir Christopher Nolan filmi gibi olmuş" sözleriyle tiye alındı.

Öte yandan, birçok izleyici filme övgüler yağdıranlar da oldu.

Bir kullanıcı şöyle yazdı:

Ben bu filmi çok beğendim. Tuhaf hikayesi ve eğlenceli yapısıyla ilgimi çekti.

Bir diğer izleyici ise şu yorumda bulundu:

Kötü yorumlara kulak asmadığım için mutluyum! Bence gayet sağlam bir film. Sanırım artık hepimiz çok fazla yapıma alıştık. Bu film özgün, harika mekanlar, eğlenceli silahlar ve güzel görsel efektler sunuyor. Biraz absürt ve bol aksiyonlu.

Başka bir sinemasever ise heyecanını şu sözlerle dile getirdi:

Muhteşem, sürükleyici ve koltuğa çivileyen bir eğlence! Klasikleşmesini sağlayacak her şeye sahip. Daha fazlasını izlemek istiyorsunuz. Harika oyuncu kadrosu, kesinlikle izlenmeli!

Sonsuz halen Netflix'te izlenebiliyor.

Independent Türkçe, Express, Daily Record



Bilim insanları: Avrupa 25 yıl içinde yenilenebilir enerjisini büyük ölçüde uzaydan toplayacak

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları: Avrupa 25 yıl içinde yenilenebilir enerjisini büyük ölçüde uzaydan toplayacak

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre uzaya yerleştirilen güneş panelleri, 2050'ye gelindiğinde Avrupa'nın yenilenebilir enerji ihtiyacının yüzde 80'ini sürekli karşılayabilir.

King's College London'dan araştırmacılar uzay tabanlı güneş enerjisinin, 20-30 yıl içinde Avrupa'nın toplam elektrik şebekesi maliyetlerini yüzde 7 ila 15 oranında azaltabileceğini tahmin ediyor.

Öte yandan bunu başarmanın, Avrupa'nın 2050 net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için NASA'nın tasarladığı iki teknolojinin hızlı bir şekilde geliştirilmesine bağlı olduğunu belirtiyorlar.

Uzaya güneş panelleri yerleştirme fikri ilk olarak 1960'ların sonunda ortaya atılsa da bu konsept bugüne kadar hayata geçirilememişti.

Çin, Hindistan, Japonya, Rusya, ABD ve Birleşik Krallık gibi birçok ülke, Güneş'in enerjisini sürekli kullanmak için bu tür uyduların geliştirilip konuşlandırılması yönünde aktif çalışma yürütüyor.

King's College London'dan mühendis Wei He, "Uzayda, güneş panellerini her zaman Güneş'e bakacak şekilde konumlandırma imkanı olması, enerji üretiminin Dünya'daki günlük döngüye kıyasla neredeyse kesintisiz olabileceği anlamına geliyor" diyor.

Dr. He, "Ayrıca uzayda olduğundan, güneş ışınımı Dünya yüzeyine göre daha yüksek" diye açıklıyor.

scdfgh
Uzay tabanlı güneş panellerinin illüstrasyonu (Wei He)

İletişim uyduları gibi çalışacak uzay tabanlı güneş panelleri, Güneş'in enerjisini en iyi şekilde yakalamak için Dünya'nın etrafında dönecek ve bu enerjiyi mikrodalga şeklinde Dünya'daki istasyonlara gönderecek.

Bilim insanları toplanan enerjinin daha sonra elektriğe dönüştürülerek mevcut şebeke altyapısına aktarılabileceğini söylüyor.

Hakemli dergi Joule'da yayımlanan son çalışmada araştırmacılar, 2050'deki Avrupa enerji şebekesi modellerini kullanarak uzay tabanlı güneş enerjisinin, Avrupa'nın net sıfır hedefine katkı sağlayıp sağlamayacağını değerlendirdi.

NASA'nın iki uzay tabanlı güneş enerjisi tasarımı (Innovative Heliostat Swarm ve Mature Planar Array) için yıllık maliyetleri ve enerji toplama potansiyelini hesaplayarak işe başladılar.

Araştırmacılar NASA'nın helyostat tasarımının geliştirilme aşamasında olduğunu ancak güneş enerjisini sürekli yakalama potansiyelinin daha yüksek olduğunu belirtiyor.

Öte yandan daha basit olan düzlemsel dizi, teknolojik açıdan daha hazır ancak güneş enerjisinin sadece yüzde 60’ını yakalayabiliyor.

Ancak bu, standart yer tabanlı güneş panellerinin yüzde 15-30'luk verimliliğine kıyasla yine de büyük bir adım.

Dr. He, "Bu, uzay tabanlı güneş enerjisini, enerji sistemi geçişi çerçevesine dahil eden ilk makale" diyor.

Şu anda bu ufuk açıcı fikri büyük ölçekli testlere sokma ve yönetmelik ve politika oluşturma tartışmalarına başlama aşamasındayız.

Bilim insanları bu teknolojinin Avrupa'daki diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına destek olup olamayacağını veya onları geride bırakıp bırakamayacağını test etmek için uzay tabanlı güneş enerjisinin olduğu ve olmadığı farklı senaryoları karşılaştırdı.

NASA'nın performans ve maliyet tahminlerine göre, helyostat tasarımının 2050'ye gelindiğinde rüzgar ve güneş enerjisini geride bırakabileceğini buldular.

Bilim insanları bu teknolojinin toplam sistem maliyetlerini yüzde 7 ila 15 oranında azaltabileceğini, rüzgar ve güneş enerjisinin yüzde 80'ini ikame edebileceğini ve batarya kullanımını en az yüzde 70'e kadar azaltabileceğini ancak bazı bölgelerde kış aylarında hidrojen depolamanın yine de hayati önem taşıyacağını belirtiyor.

Dr. He, "Daha iyi performans elde etmek için her iki teknolojiyi birleştirip bunlardan yararlanacak koordineli bir geliştirme stratejisi öneriyoruz" ifadelerini kullanıyor.

Öncelikle daha gelişmiş düzlemsel tasarıma odaklanarak, uzay tabanlı güneş enerjisi teknolojilerini sergileyip iyileştirirken, aynı zamanda daha kesintisiz enerji üretimi sağlayan tasarımlar için Ar-Ge çalışmalarını hızlandırabiliriz.

Öte yandan araştırmacılar, uzay tabanlı güneş enerjisinin geniş çapta uygulanabilmesi için daha birçok teknolojik atılıma ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Independent Türkçe


George Lucas'ın, uzay gemisine benzeyen müzesi tamamlanmak üzere

Exposition Park'ta yer alan fütüristik Lucas Anlatı Sanatı Müzesi, yerin üstünde "yüzen" bir yapı olarak tasarlandı (JAKS Productions/Sand Hill Media/Eric Furie)
Exposition Park'ta yer alan fütüristik Lucas Anlatı Sanatı Müzesi, yerin üstünde "yüzen" bir yapı olarak tasarlandı (JAKS Productions/Sand Hill Media/Eric Furie)
TT

George Lucas'ın, uzay gemisine benzeyen müzesi tamamlanmak üzere

Exposition Park'ta yer alan fütüristik Lucas Anlatı Sanatı Müzesi, yerin üstünde "yüzen" bir yapı olarak tasarlandı (JAKS Productions/Sand Hill Media/Eric Furie)
Exposition Park'ta yer alan fütüristik Lucas Anlatı Sanatı Müzesi, yerin üstünde "yüzen" bir yapı olarak tasarlandı (JAKS Productions/Sand Hill Media/Eric Furie)

Çok uzaklardaki bir galaksiden fırlayıp gelmiş bir uzay gemisine benziyor.

Ama aslında bu, Yıldız Savaşları'nın (Star Wars) yaratıcısı George Lucas ve eşi Mellody Hobson'ın tasarladığı, Los Angeles'taki 1 milyar dolarlık bir tutku projesinin ürünü olan müze.

İlk kez 2014'te duyurulan müzenin fotoğrafları, sadece inşaatın tamamlanmak üzere olduğunu değil, aynı zamanda şehrin en göz alıcı turistik yerlerinden biri olacağını da gösteriyor.

2026'da açılması planlanan Exposition Park'taki fütüristik Lucas Anlatı Sanatı Müzesi, tasarımını yapan Mad Architects stüdyosuna göre yerin üzerinde "yüzen" bir yapı olarak dizayn edilmiş. Ve görünürde tek bir dik açı bile yok.

Ağaçlar, bahçeler ve yürüyüş yollarıyla çevrili bir arazide yer alan yaklaşık 28 bin metrekarelik bina, 81 yaşındaki Lucas'ın bizzat küratörlüğünü üstlendiği, "dünyanın en önemli anlatı sanatı koleksiyonlarından biri" diye nitelendirilen eserlere ev sahipliği yapacak.

5 katlı müzede çizgi romanlar, illüstrasyonlar, resimler, fotoğraflar, hareketli görüntüler, heykeller ve film hatıraları gibi, Lucas'ın kişisel koleksiyonundan 10 binden fazla eser sergilenecek.

dfgthy
Müze, George Lucas'ın bizzat küratörlüğünü üstlendiği, "dünyanın en önemli anlatı sanatı koleksiyonlarından biri" diye nitelendirilen eserlere ev sahipliği yapacak (JAKS Productions/Sand Hill Media/Eric Furie)

Sergide Norman Rockwell, N. C. Wyeth, Maxfield Parrish ve Kadir Nelson gibi illüstratörlerin; Winsor McCay, Frank Frazetta, Jack Kirby ve Robert Crumb gibi karikatüristlerin; Judith F. Baca ve Diego Rivera gibi duvar ressamlarının; Dorothea Lange ve Carrie Mae Weems gibi fotoğrafçıların; Jacob Lawrence ve Charles White gibi Afro-Amerikan yaşamını anlatan tarihçilerin; Frida Kahlo, Artemisia Gentileschi ve Robert Colescott gibi sanatçıların önemli eserleri yer alacak.

Koleksiyonda ayrıca Separate Cinema Archive ve Historic Lucasfilm Archive (1971–2012) gibi sinema arşivleri de var.

asxdefr
5 katlı müzede George Lucas'ın kişisel koleksiyonundan 10 binden fazla eser sergilenecek (Lucas Anlatı Sanatı Müzesi/Jenny Miyasaki)

İç mekan; galeri alanları, 299 koltuklu sinema salonları, cam asansörler, kütüphane, kafe ve restoranlardan oluşacak ve ziyaretçiler, panoramik şehir manzarası için çatıdaki terasa çıkabilecek.

dfgthy
Ziyaretçileri üst katlara çıkaracak cam asansörlerin bulunduğu müzenin lobisini görülüyor (Lucas Anlatı Sanatı Müzesi/Jenny Miyasaki)

Müzenin açıklamasında "Los Angeles'ın canlı lider ruhunu ve farklılıklarını kucaklayan yapısını yansıtacak şekilde kurgulanan tasarım, diyalog, anlayış ve kapsayıcılığı temsil ediyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bu, şehrin canlılığı, inovasyon dolu tarihi ve zengin kültürel dokusunun kanıtı.

Görsel hikaye anlatım sanatına adanmış bir tesise ait kampüsün tasarımı, ziyaretçileri müzenin galerilerine adım atmadan çok önce bir yolculuğa çıkarıyor.

Independent Türkçe


Musk, eski Twitter çalışanlarına 500 milyon dolar tazminat ödeyecek

Teknoloji milyarderi Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra tazminat ödemeden işten çıkardığı 6 bin çalışana 500 milyon dolar ödeme yapmaya hazırlanıyor (Elon Musk/Twitter/AFP)
Teknoloji milyarderi Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra tazminat ödemeden işten çıkardığı 6 bin çalışana 500 milyon dolar ödeme yapmaya hazırlanıyor (Elon Musk/Twitter/AFP)
TT

Musk, eski Twitter çalışanlarına 500 milyon dolar tazminat ödeyecek

Teknoloji milyarderi Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra tazminat ödemeden işten çıkardığı 6 bin çalışana 500 milyon dolar ödeme yapmaya hazırlanıyor (Elon Musk/Twitter/AFP)
Teknoloji milyarderi Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra tazminat ödemeden işten çıkardığı 6 bin çalışana 500 milyon dolar ödeme yapmaya hazırlanıyor (Elon Musk/Twitter/AFP)

Teknoloji milyarderi Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra tazminatsız işten çıkardığı 6 bin çalışana 500 milyon dolar ödemeye hazırlanıyor.

Musk ve sosyal medya şirketi X Corp., eski Twitter çalışanlarının açtığı davada prensip anlaşmasına vardı. The Independent, çarşamba günü anlaşmanın bildirildiği dava dosyasına ulaştı.

Mahkeme belgelerinde, "Taraflar prensipte uzlaştı ve 19 Ağustos 2025'te uzun vadeli bir uzlaşma anlaşmasının şartlarını müzakere etmeye başladı" ifadeleri yer alıyor.

Twitter'ı 2022'de satın aldıktan sonra işgücünün yarıdan fazlasını oluşturan yaklaşık 6 bin çalışanı işten çıkaran Musk, mavi kuşlu platformun adını X olarak değiştirmişti.

Toplu dava, Twitter'ın çalışanlara sağladığı sosyal haklar programını denetleyen Courtney McMillian ve operasyon müdürü Ronald Cooper tarafından Kaliforniya'da açılmıştı.

Reuters'in haberine göre davada, 2019'daki işten çıkarma planında Twitter çalışanların çoğuna iki aylık temel maaşın yanı sıra, işlerinde geçirdikleri her yıl için bir haftalık ek maaş ödenmesinin öngörüldüğü iddia edildi.

Ancak davada, Twitter'ın en fazla bir aylık tazminat ödediği ve işten çıkarılan birçok çalışanın herhangi bir ek tazminat almadığı öne sürülüyor.

Dava dilekçesine göre McMillian ve diğer üst düzey çalışanlara 6 aylık temel maaş garantisi verilmişti.

Anlaşma, davanın federal temyiz mahkemesine taşınmasından yaklaşık bir ay önce sağlandı. Bloomberg Law'a göre, Kaliforniya federal yargıcı daha önce davanın reddine ilişkin bir talebi kabul etmişti.

Anlaşma prensipte kabul edildiğinden, her iki taraf da temyiz mahkemesinden yaklaşan duruşmayı ertelemesini istedi.

Dosyada, "Bölge mahkemesi önerilen uzlaşımı onaylarsa, anlaşma davayı tamamen çözecek ve bu temyizi geçersiz kılacak" ifadeleri yer alıyor.

Musk, olaylı bir anlaşmayla Twitter'ı 44 milyar dolara satın almıştı.

Musk, Nisan 2022'de Twitter'ı satın almayı kabul etmiş ancak birkaç ay sonra bu kararından vazgeçtiğini açıklamıştı. Twitter, anlaşmayı tamamlamaya zorlamak için işi, teknoloji devine dava açmaya kadar götürmüştü.

Ekim 2022'de anlaşmayı tamamlayan Musk birçok habere göre kısa süre içinde, dönemin CEO'su Parag Agrawal ve diğer üst düzey yöneticileri görevden alarak toplu işten çıkarmalara başlamıştı.

Independent Türkçe