Rekoru 20 yıldır kırılamamıştı: Devamı iki film halinde geliyor

56 yaşındaki Amerikalı aktör Jim Caviezel, İnce Kırmızı Hat (The Thin Red Line) ve Frekans (Frequency) gibi yapımlardaki rolleriyle de tanınıyor (Newmarket Films)
56 yaşındaki Amerikalı aktör Jim Caviezel, İnce Kırmızı Hat (The Thin Red Line) ve Frekans (Frequency) gibi yapımlardaki rolleriyle de tanınıyor (Newmarket Films)
TT

Rekoru 20 yıldır kırılamamıştı: Devamı iki film halinde geliyor

56 yaşındaki Amerikalı aktör Jim Caviezel, İnce Kırmızı Hat (The Thin Red Line) ve Frekans (Frequency) gibi yapımlardaki rolleriyle de tanınıyor (Newmarket Films)
56 yaşındaki Amerikalı aktör Jim Caviezel, İnce Kırmızı Hat (The Thin Red Line) ve Frekans (Frequency) gibi yapımlardaki rolleriyle de tanınıyor (Newmarket Films)

Mel Gibson'ın uzun süredir beklenen projesinden haber var. 2004 yapımı Tutku: Hz. İsa'nın Çilesi'nin (The Passion Of The Christ) devam filmi, iki ayrı bölüm halinde beyazperdeye taşınacak.

The Resurrection of the Christ adlı devam filminin ilk bölümü, 26 Mart 2027'de vizyona girecek. İkinci bölüm ise 40 gün sonra, 6 Mayıs'ta Göğe Yükseliş Günü'nde izleyiciyle buluşacak. 

Rekoru geçen yıl geçildi

Tutku: İsa'nın Çilesi, yıllar boyunca ABD'de 18 yaş kısıtlamalı yapımlar arasında en yüksek gişe hasılatına ulaşan film unvanını taşıyordu. ABD'de 370 milyon dolarlık hasılatıyla rekor kıran yapım, tahtını geçen yıl Deadpool & Wolverine'e kaptırmıştı. Marvel filminin ABD hasılatı 636 milyon doları aşmıştı.

Yine de Tutku: İsa'nın Çilesi, sadece 30 milyon dolarlık bütçeyle dünya çapında 610 milyon dolarlık gişe elde ederek bağımsız film tarihinin en büyük başarılarından biri olmayı sürdürüyor. Film ayrıca En İyi Makyaj, Görüntü Yönetimi ve Özgün Müzik dallarında Oscar adaylığı elde etmişti.

Başrollerinde Jim Caviezel'in Hz. İsa'yı, Monica Bellucci'nin ise Mecdelli Meryem'i canlandırdığı ilk film, İsa'nın çarmıha gerilmesinden önceki son 12 saatini konu alıyordu. 

Gibson, devam filmlerinin senaryoları için "böylesini daha önce okumadım" ifadelerini kullanıyor. Gibson, senaryoları Cesur Yürek'in (Braveheart) de yazarı Randall Wallace'la birlikte kaleme alınıyor. Filmlerin, Hz. İsa'nın dirilişi etrafında şekillenmesi bekleniyor.

Gibson 8 yıl sonra sinemaya döndü 

Kariyeri yıllar içinde çeşitli skandallarla sekteye uğrayan Gibson, 8 yıl aradan sonra ocak ayında vizyona giren Ölümcül Uçuş'la (Flight Risk) sinemaya dönüş yapmıştı. Mark Wahlberg'ün başrolünde yer aldığı gerilim filmi, dünya çapında yalnızca 48 milyon dolarlık gişeyle beklentilerin altında kalmıştı.

Gibson daha önce Savaş Vadisi (Hacksaw Ridge), Cesur Yürek ve Apokalipto (Apocalypto) gibi ses getiren filmlerin de yönetmenliğini üstlenmişti.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



Tek bir psikoterapi seansı, bel ağrılarını yıllarca hafifletebilir

Bel ağrısı (Annals of Emergency Medicine/Eurekalert)
Bel ağrısı (Annals of Emergency Medicine/Eurekalert)
TT

Tek bir psikoterapi seansı, bel ağrılarını yıllarca hafifletebilir

Bel ağrısı (Annals of Emergency Medicine/Eurekalert)
Bel ağrısı (Annals of Emergency Medicine/Eurekalert)

Yeni bir araştırmaya göre tek bir psikoterapi seansı, şiddetli bel ağrısı çeken kişilere yıllarca rahatlama sağlayabilir.

The Lancet Rheumatology'de yayınlanan araştırma, bilişsel fonksiyonel terapinin (cognitive functional therapy/CFT) bel ağrısını en az üç yıl boyunca hafifletebildiğini gösteriyor.

Öngörülemeyen nüksetmeler ve ağrı ataklarıyla kendini gösteren kronik bir rahatsızlık olan bel ağrısı, dünya çapında engelliliğin önde gelen nedenlerinden biri.

Dünya çapında 600 milyondan fazla kişiyi etkilese ve 2050'ye kadar yaklaşık 840 milyon kişiyi etkileyeceği tahmin edilse de çoğu tedavi yöntemi sadece düşük ila orta derecede iyileşme sağlıyor.

CFT, kronik bel ağrısının tedavisinde halihazırda ilk tercih edilen yöntem ancak faydalarının ne kadar etkili ve kalıcı olduğu henüz tam bilinmiyor.

Hastanın kronik ağrısıyla ilişkisini değiştirmeyi amaçlayan kişiselleştirilmiş bir yaklaşım olan CFT, ağrıya ve engelliliğe katkıda bulunan olumsuz bilişsel süreçleri, duyguları ve davranışları hedef alarak etki yaratıyor.

Son araştırma CFT'nin, bel ağrısından muzdarip kişilerde fiziksel aktiviteye katılımı üç yıla kadar etkili bir şekilde artırdığını gösteriyor.

Bilim insanları çalışmada Avustralya'da kronik bel ağrısı çeken yaklaşık 500 hastayı 8 seanslık normal bakım, CFT veya CFT'yle biofeedback tedavisi almak üzere rastgele gruplara ayırarak verilerini inceledi. Biofeedback tedavisi, kalp atış hızı gibi vücut fonksiyonlarını ölçmek ve hastanın bunları değiştirmesini sağlamak için sensörler kullanan bir teknik.

Normal bakım ise ağrı kesiciler, fizik tedavi veya masaj gibi, sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından hastalara önerilen herhangi bir tedaviyi ifade ediyor.

Çalışma, CFT ve CFT'yle biofeedback alan hastaların fiziksel aktiviteye katılımlarında normal bakıma göre gelişmeler olduğunu ortaya koydu.

Üç yıl sonra sadece CFT ve CFT'yle biofeedback alanlar arasındaki farkın küçük olduğu ve kayda değer olmadığı bulundu.

Araştırmaya göre CFT alan kişiler ağrıya yönelik bakış açılarını değiştirebilir, hareket kalıpları ve yaşam tarzı iyileştirmeleri yoluyla kendi kendilerini yönetebilirler.

Araştırmacılar bulgulara dayanarak CFT'nin bel ağrısı çekenler için fiziksel aktivite üzerinde uzun vadeli faydalar sağladığını ve müdahalenin yaygın olarak uygulanabilmesi halinde rahatsızlığı hafifletmek için bir fırsat sunduğunu söylüyor.

Çalışmada şu ifadeler yer alıyor: 

CFT kronik, engellilik yaratan bel ağrısından muzdarip kişilere, normal bakımdan çok daha düşük toplumsal maliyetle büyük ve sürekli iyileşmeler sağlayabilir.

Araştırmacılar, CFT'ye daha fazla erişilebilmesi ve yaygın olarak uygulanabilmesi için klinik tedavi uzmanı eğitiminin yaygınlaştırılması çağrısı yapıyor.

Independent Türkçe