Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
TT

Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)

Netflix aboneleri, "Game of Thrones'tan bile daha iyi" dedikleri Britanya yapımı dönem dizisine adeta hayran kaldı. Game of Thrones'tan farklı olarak The Last Kingdom, fantastik değil tarihsel olaylara dayanıyor. 

2015'te BBC Two'da başlayan dizi, 2018'de Netflix tarafından satın alındı. 5 sezon ve 46 bölüm süren yapım, 2022'de final yaptı. Ancak yoğun talep üzerine hikayeyi tamamlayan uzun metraj devam filmi Seven Kings Must Die (Seven Kings Must Die), 2023'te Netflix'te izleyiciyle buluştu.

Bernard Cornwell'in Sakson Hikayeleri (The Saxon Stories) adlı kitap serisinden uyarlanan The Last Kingdom, Kral Büyük Alfred'in dağınık krallıkları birleştirme mücadelesini anlatıyor. Dizi ve film, 866'dan 937'ye kadar uzanan dönemi kapsıyor.

Hayranlar, diziye Google'da övgü dolu yorumlar yağdırdı. Bir izleyici, "Geçen hafta 4 sezonu peş peşe izledim. Tek kelimeyle başyapıt; hikaye anlatımı, aksiyon sahneleri, karakter gelişimi ve elbette entrikalar açısından kusursuz" diye yazdı.

"4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim"

Başka bir izleyici ise şöyle dedi:

Gösterişli değil, abartıya kaçmıyor ama sert ve gerçekçi atmosferiyle The Last Kingdom sizi en az Game of Thrones kadar içine çekiyor. Daha az karakter, daha sağlam bir karakter gelişimi ve daha fazla gerçekçilik var. Uzun süredir izlemeyi düşünüyordum, sonunda hastayken açtım ve tüm gün aralıksız izledim. Sonraki iki günde üç sezonu bitirdim. Mutlaka izleyin, hayal kırıklığına uğramazsınız.

Üçüncü bir yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

İzlediğim en kusursuz dizilerden biri. Game of Thrones gibi hayal kırıklığı yaratan bir finali yok. O kadar mükemmel ki, 4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim. Daha çok tanıtılmayı ve epik yapımları seven herkesin izlemesini hak ediyor.

"Tam bir sanat eseri"

"Açık ara en sevdiğim dizi" yorumunu yapan bir başka hayran, sözlerini şöyle sürdürdü:

Vikings'le birlikte listemin zirvesinde. Game of Thrones iyiydi ama The Last Kingdom ve Vikings'teki oyuncu-karakter uyumu çok daha güçlü. Oyuncular arasındaki kimya, hikaye akışı ve görüntü yönetimi kusursuz. 4 sezonu iki kez izledim, biraz ara verip üçüncü kez izleyeceğim. Bu tür diziler Netflix üyeliğimi aktif tutmamın en büyük sebebi.

Bir diğer izleyici, "Bu dizi tam bir sanat eseri. İlk bölümden itibaren temposu hiç düşmedi. Her karaktere hayat veren oyuncular büyük bir tutkuyla oynuyor. Hepsi son derece yetenekli ve bu başyapıt yeterince takdir edilmiyor. Bravo" sözleriyle övgüsünü dile getirdi.

Bir başka yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

Hayatım boyunca izlediğim en iyi dizi! Karakterlerle güldüm, ağladım. Bana göre bu dizi Game of Thrones'tan daha iyi ve House of the Dragon'da hayal kırıklığı yaşayan herkesi tatmin eder. Şans verin; hikaye ilerledikçe daha da güzelleşiyor.

Independent Türkçe, Express, Daily Record



Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Starbucks, müşterilerinin kafeleri ev ofislerine dönüştürmesinin ardından Güney Kore'deki tüm mağazalarında masaüstü bilgisayar, yazıcı ve çoklu priz kullanımını yasakladı.

Kahve devi ayrıca, çalışma alanı oluşturmak için kullanılan büyük bölme panellerinin kullanımını da kısıtladı.

Şubelere yerleştirilen duyurulara göre, müşterilerin dizüstü bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlara hâlâ izin veriliyor ancak "ortak alanı etkileyen büyük eşyalar" getirilemiyor.

İlk olarak The Korea Herald tarafından bildirilen bu hamle, kabaca "kafeden çalışanlar"  şeklinde çevrilebilecek "cagongjok" diye bilinen bir grubu hedefliyor.

Ülkedeki kafe sahipleri, "cagongjok"ların yer kaplayarak, elektriği bedavaya tüketerek ve tek bir içecek aldıktan sonra saatlerce oturarak mağazalarının kârlılığını etkilediğinden şikayet ediyor.

Sosyal medya kullanıcıları yeni kurala farklı tepkiler verirken, bazıları ABD'li şirketi kişilerin kafenin misafirperverliğini suiistimal etmesini engellediği için övdü.

Bir kullanıcı X'te paylaştığı bir gönderide, "İşte bu yüzden Starbucks'tan uzak durdum ve bu, kaba davranışlarına karşı adil bir önlem gibi görünüyor" diye yazdı.

Bu günlerde çok fazla kişi temel sağduyudan yoksun gibi hissediyorum.

Starbucks sözcüsü şunları söyledi:

Starbucks Kore, tüm müşterilerin keyifli ve erişilebilir bir mağaza deneyimi yaşayabilmesi için politikasını güncelledi. Dizüstü bilgisayarlar ve küçük kişisel cihazlar memnuniyetle karşılanırken, müşterilerden oturma alanını kısıtlayabilecek ve ortak alanı etkileyebilecek masaüstü bilgisayar, yazıcı veya diğer büyük eşyaları getirmemeleri rica olunur. Starbucks, kahve ve bağlantı için kucaklayıcı bir üçüncü mekan olmaya ve her fincanda, her sohbette ve her ziyarette topluluğun geliştiği bir yer olmaya kararlı.

Independent Türkçe