WorldSBK'de Toprak, MotoGP'de Márquez fırtınası: Şampiyonluk gelecek mi?

Geçen yılın şampiyonu Toprak Razgatlıoğlu başarısını tekrarlamak, Marc Márquez ise muazzam geri dönüşünü taçlandırmak istiyor

Toprak Razgatlıoğlu, WorldSBK'de kötü başladığı sezonda harika bir seri yakalayarak liderliği aldı (X/@BMWMotorradMoSp)
Toprak Razgatlıoğlu, WorldSBK'de kötü başladığı sezonda harika bir seri yakalayarak liderliği aldı (X/@BMWMotorradMoSp)
TT

WorldSBK'de Toprak, MotoGP'de Márquez fırtınası: Şampiyonluk gelecek mi?

Toprak Razgatlıoğlu, WorldSBK'de kötü başladığı sezonda harika bir seri yakalayarak liderliği aldı (X/@BMWMotorradMoSp)
Toprak Razgatlıoğlu, WorldSBK'de kötü başladığı sezonda harika bir seri yakalayarak liderliği aldı (X/@BMWMotorradMoSp)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta sonu MotoGP ve WorldSBK yarışları aynı tarihe denk geldi. Sezonların sonuna yaklaşırken Marc Márquez ve Toprak Razgatlıoğlu'nun şampiyonluk şanslarını inceleyeceğiz. 

Dünyanın dört bir yanındaki motor sporları tutkunları, yarın Japonya'daki MotoGP etabında tekrar ekranlarına kilitlenecek. Bu yalnızca bir yarış değil, sezonun kritik dönemeçlerinden, şampiyonanın kaderinin belli olabileceği anlardan biri. Motegi'de düzenlenecek mücadele, yarış severlere hem strateji hem de heyecan dolu dakikalar vaat ediyor.

Sezona damgasını vuran Marc Márquez, Japonya'daki yarışta büyük bir fırsatla karşı karşıya. Genel klasmanda büyük bir avantaj yakalamış durumda ve bu hafta sonu en yakın rakibi ve kardeşi Álex Márquez'den sadece üç puan fazla alırsa, zaferini ilan edebilecek konuma geliyor. 

Marc Márquez, 2020'de İspanya'daki Jerez yarışında ağır bir kaza geçirmiş, 4 kez ameliyat olmak zorunda kalmış ve erken emekliliği düşünecek kadar zor günler yaşamıştı. 

MotoGP'de 6 şampiyonluğu bulunan İspanyol yıldız, geri dönüş sürecinde önce Honda'yla olan kontratını feshedip 2024'te uydu Ducati takımı Gresini'ye geçti. Orada gösterdiği performansla bu sezona fabrika Ducati koltuğunda başladı.

fe

Artık bu klasmandaki 7. ve toplamda 9. şampiyonluğunu kazanmak üzere. Márquez bu müthiş geri dönüşü Japonya yarışında şampiyon olarak taçlandırabilir.

İspanyol sürücü, yarış hafta sonu öncesi şöyle konuştu: 

Son 5 yıl çok zordu, bazen ben bile kariyerimin iki-üç yılını kaybettiğimi düşündüm. Evde daha fazla zaman geçiriyordum. Ama kişisel hayatımda çok şey öğrendim. Şimdi MotoGP'de ikinci hayatımı yaşıyorum. Adrenalini seviyorum ama riski minimuma indirmek gerekiyor. Öncelikle bedenine saygı duymalısın. Bu benim yeni hedefim.

MotoGP'de üçüncülük savaşı da ayrı bir hikaye. Francesco Bagnaia'yla Marco Bezzecchi arasında kıyasıya bir rekabet var. Bagnaia, geçen yıl Japonya'da çift galibiyet alarak Motegi'de güçlü bir performans sergilemişti. 

Bu sezon da Bezzecchi'nin ivmesi dikkat çekiyor. Bu düello, izleyiciler için ayrı bir keyif olacak.

Ayrıca Pedro Acosta gibi genç yetenekler de beklenmedik hamlelerle podyuma çıkmaya çalışacak. Geçmiş yarışlarda sürpriz performanslarıyla dikkat çeken sürücü, hata yapmadan podyuma yönelirse büyük yankı uyandırabilir. 

Motegi, Honda'nın "ev pisti" olarak adlandırılıyor çünkü pist Honda tarafından inşa edilmiş ve uzun yıllardır yarışlara ev sahipliği yapıyor. Pist karakteri bakımından da sert fren noktalarıyla biliniyor; bu durum, sürücüler ve ekipler için fren diskleri, balatalar ve lastik stratejileri açısından önemli bir sınav demek. 

Honda takımları, özellikle Joan Mir ve Luca Marini, bu pistte iyi bir performans bekliyor. Marini, bu sezon sakatlıktan döndükten sonra toparlanma sinyalleri verdi. Ayrıca Japon sürücü Takaaki Nakagami, özel izinle yarışa katılacak evinde büyük destekle yarışacak.

Japonya'daki hava koşulları her zaman sürprizlere açık. Motegi'de ani yağışlar ya da sıcaklık değişimleri piste denk gelirse, lastik seçimi ve yarış stratejisi tam anlamıyla “büyük denge”ye dönüşebilir. Bu da yetenek kadar sezgi ve hızlı karar vermeyi de ön plana çıkaracak.

Sürücüler sadece pistte değil, pit yolunda da kazanmak zorunda. Yakıt ayarları, pit stop stratejileri ve lastik ömrü, özellikle üst sıralardaki mücadelede belirleyici olabilir.

MotoGP Japonya Grand Prix'sinde birinci sıralama turları 27 Eylül 04.50'de, ikinci sıralama turları 05.15'te, sprint yarışı 09.00'da. 28 Eylül 03.40'ta ısınma turları, 08.00'de ise yarış gerçekleşecek.

Geçen sezon olduğu gibi Dünya Superbike Şampiyonası'nın bu sezonunu da domine eden Toprak Razgatlıoğlu, BMW'yle çarpıcı performansını sürdürüyor. 

Şampiyonluğun en büyük adayı Toprak, kariyerindeki ilk Aragon zaferini kazanmayı ve 12 yarışlık galibiyet serisini sürdürmeyi hedefliyor. 

Rakibi İtalyan Nicolo Bulega ve Ducati ekibi ise uzun süredir Aragon'daki kazanma serilerini koruma peşinde. Ducati'nin bu pistteki istikrarlı güçlü yönleri biliniyor; özellikle uzun düzlük ve yavaş viraj kombinasyonları, İtalyan motosikletin avantajına işleyen unsurlar arasında. 

Üst üste zaferlerle 469 puana ulaşan Razgatlıoğlu, şampiyonada en yakın rakibi Bulega'nın 39 puan önünde. Üçüncü sıradaysa 260 puanla İtalyan pilot Danilo Petrucci var. 

Razgatlıoğlu, puan farkını açmayı ve adını WorldSBK tarihine yazdırmayı hedefliyor. Toprak, Aragon'da üst üste iki yarış daha kazanması halinde 13 yarışla kendisine ait olan üst üste galibiyet rekorunu geliştirmiş olacak.

Genç sürücü Bahattin Sofuoğlu da Aragon'da puanlar almak için piste çıkacak. Yamaha YZF-R1'le piste çıkan sporcu, bir önceki etap olan Magny-Cours'da birinci ana yarışta elde ettiği 10.'luk derecesinin ardından bu hafta sonu daha yüksek sıralara çıkmayı amaçlıyor.

Aragon, keskin fren noktaları ve teknik viraj geçişleriyle sürücülerde hata payını oldukça daraltan bir pist. Özellikle 3. ve 4. viraj bölgesi, giriş çıkış dengesi açısından kritik; sürücüler yanlış frenleme ya da gazlama anında rakiplerine geçilebiliyor.

Ayrıca pistin bazı kısımlarında pürüzler, ön lastik dengesini bozarak sürüşü zorlaştırabiliyor.

Elbette yarışın ilgi odağı sadece birincilik mücadelesi olmayacak. Danilo Petrucci, şampiyonluk adaylarıyla olan farkı kapatma arayışında olacak. 

Ayrıca Alvaro Bautista, Andrea Iannone, Jonathan Rea gibi isimler de kendi podyum hayallerini taze tutacak. Özellikle Iannone ve Bautista, Aragon'da geçmişte gösterdikleri güçlü yarışlarla tanınıyor.

Alex Lowes de son yarış performanslarıyla dikkat çekiyor. Magny-Cours'ta iyi sonuçları vardı ve bu momentumla Aragon'da da dikkat çekecektir. 

Aragon'daki hava değişimi yarışın kaderini de değiştirebilir. Ani sıcaklık artışları pist yüzeyini kavurabilir, yağmur ihtimali küçük de olsa hafife alınmamalı. Bu da lastik performansını ve stratejiyi altüst edebilir.

Yarışta özellikle son 5–6 tur kritik olacak. Burada daha iyi lastik durumu, daha az yıpranmış fren balataları ya da risk almayı göze alan sürücüler avantaj elde edebilir. Yanlış hamle yapan bir sürücü, liderliği ya da podyum şansını kaybedebilir.

Aragon Grand Prix'si, Razgatlıoğlu'nun serisini sürdürme arzusuyla Ducati'nin Aragon hakimiyetini devam ettirme isteği arasındaki çarpışmaya sahne olacak. 

Eğer "el Turco" iyi performans sergilerse, şampiyonluk çizgisine bir adım daha yaklaşabilir. Ama Ducati'nin baskısı, teknik avantajları ve Aragon deneyimi de işini zorlaştıracak unsurlar.

WorldSBK Aragon yarışında 27 Eylül Cumartesi günü 12.00'de Superpole, 15.00'te ilk yarış gerçekleştirilecek. 

Superpole yarışı 28 Eylül Pazar günü 12.00, ikinci ana yarış ise aynı gün 15.00'te.

Yararlanılan kaynaklar: Motorsport, WorldSBK, MotoGP



İskoçya'nın Dünya Kupası sevinci deprem yarattı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İskoçya'nın Dünya Kupası sevinci deprem yarattı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

İskoç taraftarlar, Danimarka'ya karşı uzatma dakikalarında atılan iki çarpıcı golün ardından çılgın sevinçleri sırasında mini depreme benzer bir sarsıntıya yol açtı. Bu goller, Steve Clarke'ın takımının Dünya Kupası'na 1998'den bu yana ilk kez katılmasını sağladı.

Britanya Jeoloji Araştırmaları Kurumu (BGS), Kenny McLean'in 98. dakikada orta saha çizgisinden Kasper Schmeichel'ın üzerinden aşırarak attığı ve Hampden Park'ta coşkuya boğan şutun hemen ardından "son derece küçük bir depreme" eşdeğer sismik aktivite kaydetti.

BGS, McLean'in golünün Hampden'a yaklaşık 2 km uzaklıkta yer alan Dalmarnock'taki Glasgow Jeotermal Gözlemevi'ndeki monitörler tarafından kaydedildiğini söyledi.

Yerel saatle 21.48'le 21.50 arasında (McLean'ın cesur şutunun ağlara çarptığı zaman) alınan ölçüm, Richter ölçeğinde -1'le 0 arasında bir değer olarak kaydedildi ve 200 kW'a eşdeğer bir güç üretti. Bu, 25 ila 40 araç aküsünü çalıştırmaya yetecek miktarda bir enerji.

Sözkonusu sevinç, uzatma dakikalarında yaşanan ikinci büyük gürültü patlamasıydı. Kieran Tierney'in 93. dakikadaki muhteşem kıvrımlı vuruşu, İskoçya'ya Dünya Kupası'na otomatik olarak katılma hakkını Danimarkalılardan geri kazandırarak kritik bir 3-2 üstünlük sağladı.

Tierney'in golü ve salı günü çalan maçın bitiş düdüğü de Richter ölçeğinde yer aldı. Maçın bitiş düdüğü, İskoçya'nın 4-2'lik galibiyetle gelecek yaz yapılacak turnuva finallerine katılma hakkını tescilledi.

Stadyum etkinliklerinin sismik aktiviteye yol açması İskoçya'da alışılmadık bir durum değil. Geçen yıl Edinburgh'daki Taylor Swift konserleri de Richter ölçeğinde yer almıştı.

Reuters'tan da yararlanılmıştır

Independent Türkçe


Kum fırtınası, dayanıklılık ve zafer: Dakar Rallisi

2026 Dakar Rallisi, Dünya Ralli-Raid Şampiyonası'nın (W2RC) ilk ayağı olacak (Reuters)
2026 Dakar Rallisi, Dünya Ralli-Raid Şampiyonası'nın (W2RC) ilk ayağı olacak (Reuters)
TT

Kum fırtınası, dayanıklılık ve zafer: Dakar Rallisi

2026 Dakar Rallisi, Dünya Ralli-Raid Şampiyonası'nın (W2RC) ilk ayağı olacak (Reuters)
2026 Dakar Rallisi, Dünya Ralli-Raid Şampiyonası'nın (W2RC) ilk ayağı olacak (Reuters)

Adrenalin'den herkese merhaba, bu hafta gündeme ara verip motor sporlarının en zorlu mücadelelerinden biri olan Dakar Rallisi'ni inceliyoruz.

Dakar Rallisi, motor sporlarının en sert sınavlarından biri. Dakar denince akla ilk gelenler kum tepeleri, hiçliğin ortasındaki uzun etaplar, araçların çölün acımasız koşulları karşısındaki sınavı ve sürücülerin kayalarla, fırtınalarla ve navigasyon hatalarıyla boğuşmasıdır. 

Bu yarışın kökeni 1970'lerin sonuna dayanıyor. Fikrin kaynağıysa, Fransız motosikletçi ve organizatör Thierry Sabine'in kaybolması. Sabine, 1977'de Ténéré Çölü'nde geçirdiği zorlu deneyimi yarış fikrine dönüştürdü ve 1978'de Paris'ten Dakar'a uzanan ilk ralli hayata geçirildi.

İlk organizasyon, klasik pist rallilerinden farklı olarak "ralli-raid" türünün miladı sayılacak bir yapıya sahipti: Uzun mesafeli, çoğunlukla arazide, navigasyonun ve dayanıklılığın belirleyici olduğu etaplar. Yarış ilk düzenlendiğinde motosiklet, otomobil ve kamyon kategorileri birlikte sahnedeydi. Bu birliktelik etkinliğe macera odaklı, amaca yönelik bir ruh kazandırdı ve kısa sürede küresel bir ilgi gördü.

1980'ler ve 1990'lar boyunca Dakar, Afrika kıtasının geniş çöllerinde ve zorlu arazilerinde düzenlendi. Prestiji yükseldikçe riskler de arttı. Yarışın artan popülerliği, markalar ve sponsorlar için cazip bir platform oluşturdu. Mitsubishi, Peugeot, Citroën gibi üreticiler büyük yatırımlar yaparak dayanıklı ralli araçları geliştirdi ve Dakar rallisini ileri düzey mühendislik rekabetine dönüştürdü.

Bu yıllarda yarış, sadece bireysel cesaretin değil, ekip mühendisliğinin, lojistiğin ve stratejinin de sınandığı bir platforma dönüştü. Bununla birlikte Dakar'ın Afrika'da geçirdiği uzun dönemde trajediler de var.

Pek çok yıl boyunca navigasyon hatalarından, kötü hava şartlarından ve mekanik arızalardan kaynaklanan ağır kazalar yaşandı. Organizasyon güvenlik önlemlerini artırsa da doğanın sertliği çoğu zaman önlenemez riskler doğurdu. Thierry Sabine'in kendisi de ralli tarihinin trajik sonlarından birini yaşadı. Dakar'ı bir efsaneye dönüştüren isim, 1986'da bir helikopter kazasında yaşamını yitirdi. 

2000'li yılların başlarına gelindiğinde, Afrika'daki siyasi belirsizlikler ve güvenlik kaygıları organizasyonun geleceğini tartışmaya açtı. 2008'deki iptal ve ardından gelen değerlendirmeler, Dakar yönetimini lokasyon konusunda yeniden düşünmeye zorladı.

2009'dan itibaren ralli rotasını Güney Amerika'ya taşıdı; Arjantin ve Şili'nin çölleri, Bolivya'nın yüksek platoları, Peru'nun kum tepeleri ralliye farklı bir karakter kazandırdı. Güney Amerika dönemi, organizasyona hem görsel zenginlik kattı hem de farklı zorluklar sundu: Yüksek irtifa etapları, değişken iklim koşulları ve yeni jeolojik engeller, yarışçıların hazırlığını ve taktiklerini yeniden şekillendirdi.

Aynı zamanda Güney Amerika seyircisinin coşkusu, ralliyi yerel festivallere benzer bir kitle etkinliğine dönüştürdü; sokaklardan izleyicilerle dolan etaplar yeni hikayeler oluşturdu.

2020 bir diğer kırılma noktası oldu: Dakar, Güney Amerika'daki dönemini tamamlayıp Suudi Arabistan'da yeni bir sayfa açtı.

zxcdf
Dakar Rallisi'ne katılanlar çölün ortasında yaşanan mekanik arızalara da hazırlıklı olmalı (Reuters)

Suudi Arabistan'ın geniş çölleri, kum denizleri ve kayalık vadileri, hem Afrika'nın hem Güney Amerika'nın özelliklerini barındıran bir ortam sunuyor. Organizasyon için lojistik avantajlar, sponsorluk ve altyapı yatırımları bu taşınmanın arkasındaki başlıca gerekçeler.

Suudi Arabistan rotaları, teknisyenlik gerektiren bölümler, uzun kum maratonları ve mümkün olan en zorlayıcı navigasyon etablarıyla şekilleniyor; modern Dakar artık daha fazla teknoloji, daha sıkı güvenlik protokolleri ve aynı zamanda daha sofistike bir etap planlaması anlamına geliyor. Ancak yarışın ruhu değişmedi, zorlu doğa koşullarında insanın ve makinenin dayanıklılığı hâlâ belirleyici.

Dakar Rallisi tarihine bakarken öne çıkan isimler ve markalar da bu yarışın hikayesini oluşturuyor. "Mösyö Dakar" diye anılan Stéphane Peterhansel, motosiklet ve otomobil kategorilerinde uzun yıllara yayılan bir başarı grafiği çizdi ve Dakar'ın en çok zafer kazanan ismi.

Nasser Al-Attiyah, Carlos Sainz, Ari Vatanen, Cyril Despres, Marc Coma gibi sürücüler Dakar'ın farklı dönemlerine damga vurup kendi kategorilerinde efsaneleşti.
 

fvgt
Geçen yıl Dakar Rallisi'ne 136 motosiklet kayıt yaptırmış, yarışı ancak 89'u bitirebilmişti (Reuters)

Marka tarafındaysa Mitsubishi, Peugeot, Volkswagen, Mini ve Toyota gibi üreticiler Dakar'ı bir test alanı, bir imaj sahası ve teknoloji laboratuvarı olarak kullandı; dört çeker sistemlerinin, turbo ­motorların, dayanıklı şasi tasarımlarının ve araziye özgü süspansiyonların gelişimi Dakar sahnesinde hızlandı.

Dakar amatör yarışçılara da kucak açıyor. Profesyonel takımların yanı sıra sivil katılımcılar, macera arayan kişiler ve küçük takımlar her sene start çizgisinde yer alıyor; bu yönüyle Dakar hem elit performansı hem de keşif ruhunu barındırıyor.

Dakar'da yarışçılar kilometrelerce süren etaplarda zamanla yarışıyor. Özel etaplardaki zaman performansı sonuçlara doğrudan etki ederken, transfer etapları pilotları bir sonraki start noktasına taşıyor.

Etaplar navigasyon ve hız arasında bir denge kurmayı zorunlu kılıyor. Yanlış rota seçimi, küçük bir navigasyon hatası günlerce süren yarışta dakikaları değil, saatleri kaybettirebiliyor. Bu nedenle başarılı bir Dakar performansı, sadece hızın değil aynı zamanda stratejinin, mükemmel navigasyonun ve ekip desteğinin ürünü.

Güvenlik ve sağlık önlemleriyse Dakar'ın tartışmasız olarak gelişen yanlarından biri. İlk yıllarda sağlık hizmetleri sınırlıydı; günümüzde organizasyonun medikal ekipleri, hızlı müdahale helikopterleri, sahada yer alan tıbbi istasyonlar ve ileri düzey kurtarma protokolleriyle donatıldı.

Yine de riskler tamamen ortadan kalkmadı. Çöl koşullarında araç arızaları, aşırı sıcak, navigasyon hataları veya kazalar hâlâ ciddi tehlikeler oluşturuyor.

Organizasyon, medikal altyapı ve izleme sistemlerine sürekli yatırım yapıyor; özellikle yarış sırasında uydu iletişimi ve pozisyon izleme gibi teknolojiler, olası acil durumlarda müdahalenin hızını artırıyor.

Dakar'ın kültürel etkisi ve eleştirileri de yarışın hikayesinin önemli bölümlerini oluşturuyor. Yarışın Afrika'dan taşınması, hem ekonomik hem de politik tartışmalara neden olmuştu. Bazı eleştirmenler organizasyonun yerel topluluklarla olan ilişkilerini ve çevresel etkilerini sorguladı.

Suudi Arabistan'a taşınmasıysa bir taraftan organizasyonun küresel ölçekte sürdürülebilir kaynaklara erişimini garanti altına alırken, diğer taraftan yarışın "kimlik" meselesini gündeme taşıdı: Dakar tarihsel olarak Afrika'yla anılan bir markayken artık coğrafi olarak yeni kimliklerle eşleşiyor.

Buna rağmen organizasyon, küresel izleyiciye hitap etmeyi sürdürerek, tarihin farklı dönemlerini birleştiren bir yapıyı korumaya çalışıyor.

zsxcdf
Dakar Rallisi'nin 2026 rotası. 3 Ocak'ta başlayacak mücadele 17 Ocak'ta son bulacak (dakar.com)

Teknolojik evrim de Dakar'ın öyküsünde belirleyici oldu. İlk dönemlerde pilotların navigasyonu harita, pusula ve yol kitabındaki işaretlere dayanıyordu. Zamanla GPS destekli izleme ve telemetri gibi araçlar devreye girdi. Artık belirli GPS kısıtlamalarıyla dengelenmiş sistemler kullanılıyor.

Araç teknolojisindeyse dayanıklılık, yakıt yönetimi, süspansiyon tasarımı ve hafif malzeme kullanımı ön plana çıktı. Üreticiler Dakar'da test edilen çözümleri günlük araç teknolojilerine uyguluyor.

Dakar Rallisi'nin yıllara yayılmış istatistikleri ve rakamları da yarışın büyüklüğünü gösteriyor. Toplam mesafeler genellikle binlerce kilometreyi buluyor ve yarış birden fazla ülke sınırını aşabiliyor. Bu açıdan lojistik, ekip yönetimi ve parça ikmali, ralli başarısının ayrılmaz parçaları.

Yararlanılan kaynaklar: Dakar, Red Bull, X-Raid


Islam Makhachev, Jack Della Maddalena'yı ezip geçerek çifte kemer sahibi oldu

Khabib Nurmagomedov, iki kemerli Islam Makhachev'i taşıyor (AP)
Khabib Nurmagomedov, iki kemerli Islam Makhachev'i taşıyor (AP)
TT

Islam Makhachev, Jack Della Maddalena'yı ezip geçerek çifte kemer sahibi oldu

Khabib Nurmagomedov, iki kemerli Islam Makhachev'i taşıyor (AP)
Khabib Nurmagomedov, iki kemerli Islam Makhachev'i taşıyor (AP)

Islam Makhachev, UFC 322'de Jack Della Maddalena'yı kolayca alt ederek yarı ortasıklet kemerini kaptı ve birden fazla sıklette şampiyon oldu. Bu, efsanevi antrenörü ve çocukluk arkadaşı Khabib Nurmagomedov'un asla başaramadığı bir şeydi.

Makhachev, Avustralyalıyı 5 raunt boyunca neredeyse izlenmesi zor bir mücadelede ezip geçti. 34 yaşındaki Makhachev'in Della Maddalena'nın sağ baldırını sistematik olarak hedef alması, unvanını savunan rakibini şampiyonluk rauntlarında gözle görülür bir acı içinde bıraktı.

Della Maddalena, 5 raunt boyunca yerden kalkamadı ve skor kartlarının toplamı  50-45 Makhachev'in lehineydi.

Makhachev, hafif sıklet kategorisini fethettikten sonra 77 kiloya yükselmişti ve bu yıl Belal Muhammed'i tahtından indirdikten sonra ilk kez unvanını savunan 29 yaşındaki Della Maddalena'nın, bu sıklette ilk kez maça çıkan dişli Dağıstanlıyı zorlaması bekleniyordu.

Elit mücadele yeteneği, nakavt gücü ve siyah kuşak BJJ becerisiyle birleşince, en azından kağıt üzerinde Makhachev'i alt etmek için gereken tüm araçlara sahip olduğu anlamına geliyordu. Ancak pratikte, Makhachev'in adeta yenilmez görünen üstünlüğüne karşı çok az tehdit oluşturduğu görüldü. Makhachev, 25 dakikalık dövüşte 18 dakikalık kontrol süresiyle şampiyonun canını çıkardı.

Makhachev, birden fazla sıklette UFC şampiyonluğu kazanan 11. dövüşçü oldu ve üst üste 16 galibiyetle Anderson Silva'nın rekorunu egale etti.

Madison Square Garden'daki yan ana maçta Zhang Weili, bir sıklet yükselerek Makhachev’in izinden giderek bir sıklet yükseldi ama tam tersine, unvanını koruyan şampiyon tarafından domine edildi. Sineksıklet kraliçesi Valentina Shevchenko, eski saman sıklet şampiyonuna karşı oybirliğiyle kazandı.

Zhang, tüm dövüş boyunca ikinci en iyi performansı gösterdi; ayakta hasar vermek için mesafeyi kapatmakta zorlandı ve Shevcheno'nun gücünün üstesinden gelemeyerek her rauntta dövüşün sonucunu belirleyen yere almalara karşı koyamadı.

Gecenin başka bir dövüşünde Britanyalı eski yarı ortasıklet şampiyonu Leon Edwards, Carlos Prates'e karşı ağır bir nakavt yenilgisi aldı; bu, üst üste üçüncü yenilgisiydi ve UFC'de ilk kez nakavt edildi.

Martta UFC Londra'da Edwards'ı yenen, yarı ortasıkletin kemer peşinde koşan bir diğer ismi Sean Brady için de işler daha iyi değildi. Kariyerinin en büyük galibiyetinin üzerine koyamayan Amerikalı dövüşçü, 25 yaşındaki yenilgisiz Michael Morales tarafından nakavt edildi.

Hem Morales hem de Prates, Ian Garry, Shavkat Rakhmonov ve Belal Muhammad gibi isimlerin de Makhachev'in ilk rakibi olmak için yarıştığı, yarı ortasıkletin kalabalık şampiyonluk mücadelesi tablosuna girdi.

Benoit Saint Denis, deneyimli Beneil Dariush'u 16 saniyede durdurarak UFC tarihindeki en hızlı 6. nakavtı kaydederken, Bo Nickal, Rodolfo Vieira'yı kafasına sert bir tekmeyle nakavt ederek yeniden kazandı.

Independent Türkçe