İran Cumhurbaşkanı: ABD'nin zenginleştirilmiş uranyumun tamamını teslim etme talebi 'kabul edilemez'

Tahran, Londra, Paris ve Berlin'deki büyükelçilerini istişarelerde bulunmak üzere geri çağırdı

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan geçen hafta BM Genel Kurulu'nda konuşuyor (EPA)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan geçen hafta BM Genel Kurulu'nda konuşuyor (EPA)
TT

İran Cumhurbaşkanı: ABD'nin zenginleştirilmiş uranyumun tamamını teslim etme talebi 'kabul edilemez'

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan geçen hafta BM Genel Kurulu'nda konuşuyor (EPA)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan geçen hafta BM Genel Kurulu'nda konuşuyor (EPA)

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan bugün yaptığı açıklamada, ABD'nin Tahran'dan üç aylık yaptırım muafiyeti karşılığında tüm zenginleştirilmiş uranyumunu teslim etmesini talep ettiğini ve bu talebin "kabul edilemez" olduğunu vurguladı.

Pezeshkiyan, Tahran'a hareket etmeden önce New York'ta gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD'nin "üç aylık yaptırım muafiyeti karşılığında tüm zenginleştirilmiş uranyumumuzu teslim etmemizi istediğini" ve "bunun hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu" vurguladı.

Yerel basına göre İran bugün erken saatlerde Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya'daki büyükelçilerini istişare için geri çağırdı. Üç ülke, Tahran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koymak için bir girişim başlattı.

İran devlet televizyonu, "üç Avrupa ülkesinin geçersiz kılınan BM Güvenlik Konseyi kararlarını yeniden yürürlüğe koyma yönündeki sorumsuz hamlesinin ardından, İran'ın Almanya, Fransa ve Birleşik Krallık büyükelçileri istişare için Tahran'a çağrıldığını" bildirdi.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın İran'ın nükleer tesislerine yönelik denetimlerini yeniden başlatmasına rağmen, Güvenlik Konseyi'nin bu kararın ertelenmesine karşı oy kullanmasıyla, BM'nin İran'a yönelik yaptırımlarını yeniden uygulamaya koyması artık kaçınılmaz hale geldi.

Son bir girişim olarak, Konsey dün İran ile büyük güçler arasında 2015 yılında imzalanan anlaşmayı 18 Nisan 2026 tarihine kadar altı ay uzatmayı amaçlayan bir karar tasarısı üzerinde oylama yaptı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak bilinen mevcut anlaşma, 18 Ekim'de sona eriyor. Ancak Çin ve Rusya tarafından sunulan karar taslağı, 15 Konsey üyesinden dokuzunun reddetmesi, sadece dördünün lehte oy kullanması ve ikisinin çekimser kalmasıyla reddedildi.

Birleşmiş Milletler'deki İngiliz temsilcisi Barbara Woodward, “İran'ın (nükleer) yayılmasını hedef alan Birleşmiş Milletler yaptırımları bu hafta sonunda yeniden uygulanmaya başlanacak” dedi.

Fransız Büyükelçi Jérôme Bonnafont ise yaptığı açıklamada, “Maalesef İran reddini sürdürdü (...) İran somut ve gerçekten spesifik hiçbir girişim sunmadı” dedi. Oylama sonucunda, Güvenlik Konseyi geçen hafta onayladığı Tahran'a yaptırımları yeniden uygulamaya koymak için “snapback mekanizmasını” harekete geçirmeye karar verdi. Yaptırımların bu gece GMT saat 00:00'da yürürlüğe girmesi bekleniyor.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Tahran'ın nükleer programı nedeniyle BM'nin yaptırımlarını yeniden uygulamaya koymasını “yasal olarak geçersiz” diye değerlendirdi. Güvenlik Konseyi'ne yaptığı açıklamada, “snapback mekanizmasının” devreye sokulmasının “yasal olarak geçersiz, siyasi olarak pervasız ve usul açısından hatalı” olduğunu söyledi. Arakçi, gazetecilere yaptığı açıklamada, “İran asla baskıya boyun eğmeyecek. Biz sadece saygıya karşılık veririz. Seçim açık: gerilim ya da diplomasi” dedi.

Rusya'nın Büyükelçi Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, olanları “aldatma, yalanlar ve gülünç bir oyun” olarak nitelendirerek, “Bu diplomasi değil” dedi. Rusya'nın yaptırımların yeniden uygulanmasında bir anlam görmediğini vurgulayan Polyanskiy, Rusya'nın yaptırımları uygulamayacağına işaret etti.



Snapback mekanizmasının ayrıntıları... Anlaşmadan yaptırımlara

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri, İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını erteleyen karar tasarısı üzerinde oylama yaptı. (Reuters)
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri, İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını erteleyen karar tasarısı üzerinde oylama yaptı. (Reuters)
TT

Snapback mekanizmasının ayrıntıları... Anlaşmadan yaptırımlara

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri, İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını erteleyen karar tasarısı üzerinde oylama yaptı. (Reuters)
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri, İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını erteleyen karar tasarısı üzerinde oylama yaptı. (Reuters)

Son günlerde dünyayı meşgul eden ‘snapback mekanizması’ nasıl işliyor ve İran bu yaptırımlardan nasıl kaçınmaya çalışıyor? Basitçe ifade etmek gerekirse bu mekanizma, 2015 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararında yer alan ve uluslararası bir tarafın İran'ın nükleer taahhütlerini ihlal ettiğini şikâyet etmesi halinde BM'nin İran'a uyguladığı uluslararası yaptırımların hızla yeniden yürürlüğe girmesini sağlayan bir mekanizma.

‘Uluslararası taraf’, BM Güvenlik Konseyi'nin 2231 sayılı kararında belirtildiği üzere, Batı ile İran arasında 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmaya dahil olan veya bu anlaşmanın tarafı olan herhangi bir ülkeyi ifade eder. 2231 sayılı karar, ‘önemli uyumsuzluk’ durumlarının nasıl rapor edileceğini ve BM Güvenlik Konseyi'ne sevk prosedürlerini belirten bir madde içerir. Ayrıca, yaptırımların kaldırılmasının devamı konusunda bir anlaşmaya varılamaması durumunda yaptırımların yeniden yürürlüğe konması olasılığını da içerir.

Bu mekanizmanın ‘snapback’ olarak adlandırılmasının nedeni, yaptırımların derhal yeniden yürürlüğe konması için bir sinyal görevi görmesi, yani anlaşma öncesi yaptırım rejiminin yasal bir düğmeye basılarak yeniden yürürlüğe konabilmesidir. Bu, pazar günü (yarın) şafak vakti itibarıyla gerçeğe dönüşebilir.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantısı sırasında ülkesinin heyetine başkanlık etti. (İran Dışişleri Bakanlığı)İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantısı sırasında ülkesinin heyetine başkanlık etti. (İran Dışişleri Bakanlığı)

Snapback süreci

Uluslararası karar ile tanımlanan sürece başlanmadan önce acil yaptırım düğmesine basılamaz. Bu süreç, anlaşmaya katılan herhangi bir ülkenin, anlaşmanın taahhütlerinin ‘önemli ölçüde yerine getirilmediğini’ iddia ederek BM Genel Sekreteri’ne şikâyette bulunmasıyla başlar.

28 Ağustos'ta Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya (Avrupa Troykası), İran'ı nükleer silah geliştirmesini önlemeyi amaçlayan 2015 anlaşmasına uymamakla suçladıktan sonra, İran'a BM yaptırımlarının yeniden uygulanması için 30 günlük sürecin başladığını belirten bir mektubu BM Güvenlik Konseyi'ne gönderdi.

Mektubun gönderilmesinden bu yana, İran'ın anlaşma çerçevesinde, müzakereler yoluyla veya teknik bir komite ile çalışarak anlaşmazlığı çözmek için 30 günü vardı.

Anlaşmazlık, bugün (cumartesi) sona erecek olan süre içinde çözülmezse, konu BM Güvenlik Konseyi'ne havale edilecek ve yaptırımlar otomatik olarak yeniden yürürlüğe girecek.

Rusya ve Çin'in dün İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını ertelemek için son bir çaba sarf ettikleri 15 üyeli BM Güvenlik Konseyi'nde, iki ülke tarafından sunulan taslak kararı sadece dört ülke destekledi. Avrupa Troykası, İran ile İsrail arasında son dönemde yaşanan savaşta bombalanan nükleer tesislerden birinin denetlenmesi yönündeki Tahran'ın son dakika önerisini de reddetti.

Uydu görüntüsü, ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisindeki hasarı gösteriyor. (Reuters)Uydu görüntüsü, ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisindeki hasarı gösteriyor. (Reuters)

Snapback yürürlükte

Mekanizma, BM Güvenlik Konseyi belirli bir süre içinde yaptırımların geri getirilmesini reddeden bir karar almazsa, ‘önceki tüm yaptırım tedbirlerinin otomatik olarak veya kararlaştırılan mekanizmaya göre yeniden yürürlüğe gireceğini’ öngörüyor.

İran, 2015 yılında Birleşik Krallık, Almanya, Fransa, ABD, Rusya ve Çin ile Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak bilinen bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, nükleer programına getirilen kısıtlamalar karşılığında BM, ABD ve Avrupa'nın Tahran'a uyguladığı yaptırımları kaldırdı.

BM Güvenlik Konseyi, 2015 yılının Temmuz ayında yayınladığı bir kararla anlaşmayı onayladı. Bu kararın süresi 18 Ekim'de dolacak ve bu tarihten itibaren nükleer anlaşmanın tarafları İran'a yönelik yaptırımların ‘geri getirilmesini’ etkinleştirebilecek.

Birçok ülke İran'ın nükleer silah elde etmeye çalıştığından şüpheleniyor, ancak Tahran bu iddiaları reddediyor.

Yaptırımlar neler?

Yaptırımlar yeniden uygulanırsa, BM Güvenlik Konseyi'nin 2006'dan 2010'a kadar altı kararla İran'a uyguladığı tüm tedbirler geri dönecek.

Bu önlemler arasında silah ambargosu, uranyum zenginleştirme ve yeniden işleme kısıtlamaları, nükleer silah taşıyabilen balistik füzelerin fırlatılması ve diğer faaliyetlerinin yasaklanması, balistik füze teknolojisi ve teknik yardımın transferinin yasaklanması yer alıyor.

Yaptırımlar ayrıca, İran'dan gelen kişi ve kuruluşların finansal varlıklarını donduruyor ve seyahat yasağı getiriyor.

Silah Kontrol Derneği'nin Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Politikası Direktörü Kelsey Davenport, ‘BM'nin önlemlerinin, mevcut ABD ve Avrupa yaptırımlarının ağırlığı göz önüne alındığında, ekonomik açıdan çok az etkisi olacağını’ söyledi. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Davenport, ‘anlamlı bir diplomatik stratejinin yokluğunda’ bu yaptırımların ABD ile İran arasında ‘misilleme eylemlerinin artmasına’ yol açabileceğini belirtti.

20 Haziran 2025 tarihinde Cenevre'de Avrupa Troykası dışişleri bakanları ile İranlı mevkidaşları arasında yapılan toplantıdan (AP) 20 Haziran 2025 tarihinde Cenevre'de Avrupa Troykası dışişleri bakanları ile İranlı mevkidaşları arasında yapılan toplantıdan (AP)

İran ne yapıyor?

2015 nükleer anlaşması, İran'ın herhangi bir yaptırımın yeniden uygulanmasını ‘Kapsamlı Ortak Eylem Planı kapsamındaki taahhütlerini tamamen veya kısmen askıya alma nedeni’ olarak değerlendireceğini öngörüyor.

Diğer yandan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), İran'ın uranyumu yüzde 60 saflığa kadar zenginleştirdiğini ve bunun silah yapımında kullanılan yüzde 90 saflığa yakın olduğunu açıkladı.

Batı ülkeleri, sivil kullanım için uranyumu bu kadar yüksek bir seviyeye zenginleştirmeye gerek olmadığını ve başka hiçbir ülkenin nükleer bomba üretmeden bunu yapmadığını söylüyor. İran ise nükleer programının barışçıl olduğunu savunuyor.


Venezuela Devlet Başkanı, kanalının kapatılmasının ardından ‘emperyalist YouTube aptallarını’ alaycı bir şekilde eleştirdi

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
TT

Venezuela Devlet Başkanı, kanalının kapatılmasının ardından ‘emperyalist YouTube aptallarını’ alaycı bir şekilde eleştirdi

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro dün yaptığı açıklamada, YouTube kanalının geçen hafta kapatılmasını alaycı bir şekilde eleştirdi ve sitenin sahiplerini ‘emperyalist aptallar’ olarak nitelendirdi.

233 bin abonesi olan Venezuela Devlet Başkanı’nın hesabı, YouTube yetkililerinden herhangi bir açıklama yapılmadan 19 Eylül'de kapatıldı. Bu adım, Maduro'yu uyuşturucu kaçakçılığına karışmakla suçlayan ABD savaş gemilerinin Karayipler'e konuşlandırılmasıyla aynı zamana denk geldi. Maduro bu suçlamaları reddederek, Washington'un kendisini iktidardan uzaklaştırmak ve Venezuela'nın petrolünü ele geçirmek istediğini söyledi.

Maduro, “Sansür ne kadar artarsa, mesaj o kadar netleşir. Sansürlemeye devam edin, sizi emperyalist YouTube aptalları! Bu kararı verenleri tebrik ederim! Aptallara verimlilik primi! Ayın çalışanı ödülü!”

Maduro devlet televizyonunda yayınlanan açıklamasında, “YouTube sahipleri başarısız oldu ve insanlar halen beni takip ediyor” dedi.

YouTube 2020 yılında, ülkenin ana hükümet yanlısı televizyon kanalı Venezolana de Television'un hesabını askıya aldı. Ağustos 2024'te platform, mevcut İçişleri Bakanı Diosdado Cabello'nun hesabını, 100 bin aboneye ulaşması nedeniyle kendisine plaket verilmesinin hemen ardından askıya aldı.

Maduro, 2024 yılında Venezuela'da X platformunun engellenmesi talimatını verdi. Aynı yılın ağustos ayında, yeniden seçilmesine karşı yapılan protestoların 28 kişinin ölümüne ve 2 binden fazla kişinin gözaltına alınmasına yol açmasının ardından Maduro, WhatsApp uygulamasının mobil cihazlardan kaldırılması çağrısında bulundu.

Bunun ardından çoğu devlet kurumu ve etkili isim Telegram ve WeChat'e geçilmesi çağrısında bulundu. Ancak WhatsApp, Venezuela'da engellenmemiş durumda ve hükümet destekçileri de dahil olmak üzere halen yaygın olarak kullanılıyor.


Trump, Microsoft'a Biden yönetimi eski yetkilisini kovması için baskı yapıyor 

Microsoft Küresel İşler Sorumlusu Lisa Monaco (AFP)
Microsoft Küresel İşler Sorumlusu Lisa Monaco (AFP)
TT

Trump, Microsoft'a Biden yönetimi eski yetkilisini kovması için baskı yapıyor 

Microsoft Küresel İşler Sorumlusu Lisa Monaco (AFP)
Microsoft Küresel İşler Sorumlusu Lisa Monaco (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Microsoft'a Demokratik yönetimlerde üst düzey görevlerde bulunmuş olan küresel ilişkiler başkanı Lisa Monaco'yu görevden alması çağrısında bulundu.

Trump dün Truth Social'da, “Bence Microsoft, Lisa Monaco'yu derhal işten çıkarmalı” ifadelerini kullandı.

Trump, “Monaco, Microsoft'un küresel ilişkiler başkanı olarak atandı. Bu, son derece hassas bilgilere erişim imkanı sağlayan çok üst düzey bir pozisyon... Monaco'nun bu erişimi kabul edilemez ve devam etmesine izin verilemez” diye yazdı. Şöyle devam etti: “Özellikle Microsoft ile ABD hükümeti arasındaki büyük sözleşmeler göz önüne alındığında, ABD'nin ulusal güvenliği için bir risk oluşturuyor.” “ABD hükümeti kısa süre önce onun tüm güvenlik izinlerini iptal etti ve Ulusal Güvenlik Ajansı istihbaratına ve tüm federal mülklere erişimini yasakladı.”

Trump, 2021'de Beyaz Saray'dan ayrıldıktan sonra birkaç soruşturmanın hedefi oldu. FBI, gizli belgeleri kötüye kullanmasıyla ilgili soruşturma kapsamında 2022'de Mar-a-Lago'daki evine baskın düzenlerken, özel savcı Jack Smith onu 2020 seçim sonuçlarını etkilemek için komplo kurmakla suçladı.

Her iki dava da mahkemeye taşınmadı ve Smith, Adalet Bakanlığı'nın görevdeki bir başkanı yargılamama politikası doğrultusunda, Trump'ın Kasım 2024 seçimlerini kazanmasının ardından davaları düşürdü.