İran kurumları, İsrail ile yeni bir savaş olasılığı konusunda çelişkili sinyaller verirken, resmi açıklamalar kapsamlı bir çatışma tehdidi ile herhangi bir saldırı niyetinin reddi arasında gidip geliyor. İran Dini Lideri Ali Hamaney'e yakınlığıyla bilinen Keyhan gazetesi, İran'daki kötüleşen ekonomik durumun "12 günlük savaş" olarak nitelendirdiği sürecin bir uzantısı olduğu göz önüne alındığında, ABD ve İsrail ile bir çatışmanın "çok muhtemel" olduğunu belirtti.
Gazete, bu savaşın İran'da iç yaralar bıraktığını ve yetkililerin yakın gelecekte yaşanabilecek yeni bir çatışmaya hazırlıklı olmaları gerektiğini belirterek, uluslararası sistemde "tarihi bir değişim" olarak nitelendirdiği duruma işaret etti.
İran Devrim Muhafızları Koordinatör Yardımcısı Muhammed Rıza Nakdi, "düşmanın savaşın dördüncü gününden beri ateşkes için yalvardığını" söyledi. Nakdi, İran'ın İsrail tehditlerinden korkmadığını da belirterek, bir çatışma durumunda İran'ın vereceği tepkinin "sahada uygulanana kadar sert ve inanılmaz" olacağını vurguladı.
Öte yandan, İsrail web sitesi Ynet, güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberinde, İran'ın İsrail'e doğrudan bir saldırı düzenleme niyetine dair herhangi bir belirti olmadığını ve Tel Aviv'in Tahran'a karşı önleyici bir saldırı planlamadığını belirtti.
Şarku’l Avsat’ın Ynet’ten aktardığına göre balistik füze tesislerinin yeniden inşasına dair haberlere rağmen, İran nükleer programında şu anda zenginleştirme veya silah üretimine yönelik somut bir faaliyet görülmüyor.
Kaynaklar mevcut aşamadaki asıl tehlikenin, İran içindeki siyasi ve medya söylemlerinin artması sonucunda İran rejiminin "yanlış hesaplama" yapma olasılığında yattığını açıkladı.
İran Dini Lideri Hamaney ile görüşme sırasında Devrim Muhafızları komutanlarının arkadan görünüşü (Hamaney'in web sitesi)
İranlı dini ve siyasi figürler son haftalarda Tahran'ın çatışmaya hazır olduğunu vurguladılar. Tahran'ın Cuma imamı Ahmed Hatemi, İran'ın saldırıya uğraması halinde "Tel Aviv ve Hayfa'yı yerle bir edeceğini" söyledi. Bu arada, Milletvekili Sara Fallahi, "bir sonraki çatışmanın ülkenin tüm gücüyle yürütüleceğini" ifade etti.
Ancak Milletvekili İsmail Kevseri, son dönemdeki bazı askeri hareketliliklerin "psikolojik savaşın" bir parçası olduğunu ve illa ki yeni bir savaşın patlak vereceği anlamına gelmediği değerlendirmesinde bulundu.
İdam Cezaları
İlgili bir gelişmede, İran haber ajansları, yetkililerin bugün "Siyonist yapı için çalışan ayrılıkçı bir terör ağının" altı üyesini ve bir din adamını öldürmekten hüküm giymiş bir Kürt militanı idam ettiğini bildirdi. Ajanslara göre sanıklar, ülkenin güneybatısındaki Ahvaz Eyaleti'ne bağlı Muhammede kentinde dört güvenlik görevlisinin öldürülmesi ve bir bombalama eylemi de dahil olmak üzere "kanlı" operasyonlar planladıklarını ve gerçekleştirdiklerini itiraf ettiler.
Ajanslar haberlerinde, idam edilen kişilerin "Siyonist yapıyla temas halinde" olduklarını ve "düşman yabancı kuruluşlardan destek aldıklarını" belirterek, faaliyetlerinin son yıllarda bölgedeki "vatandaşların güvenliğine yönelik tekrarlayan bir tehdit" oluşturduğunu vurguladı.
Ancak, İran devlet medyasında sıklıkla yer alan "ayrılıkçı gruplar" ifadesi, İran'daki dini ve kültürel azınlıkların haklarını savunmak için faaliyet gösteren İranlı muhalif grupları da kapsayabilir.
Tahran son yıllarda Tel Aviv'i, nükleer tesislerin hedef alınması ve önde gelen bilim insanlarının öldürülmesi de dahil olmak üzere, topraklarındaki sızma ve sabotaj operasyonlarının arkasında olmakla defalarca suçladı.
Tahran geçen yıl, Mossad bağlantılı olduğunu, suikastlar gerçekleştirdiğini ve hassas bilgileri kaçırdığını iddia ettiği birkaç casus şebekesini çökerttiğini duyurdu.
Bir operasyonda, İran'ın İsrail istihbarat servisinin sağladığını iddia ettiği ileri teknolojiyi kullanarak İsfahan eyaletindeki bir sanayi merkezini havaya uçurmayı planlayan bir grup tutuklandı.