Zengin tadı ve hoş kokusuyla körinin çok sevilen bir yemek olması boşuna değil.
Bilim insanlarının yeni araştırması, popüler bir malzemenin kolesterolü ve kalp hastalığı riskini düşürmeye yardım edebilecek yağ yakıcı özelliklere sahip olabileceğini gösteriyor.
Osaka Metropolitan Üniversitesi'nin yürüttüğü ve hakemli dergi Food Science & Nutrition'da yayımlanan klinik araştırma, siyah kimyon diye de bilinen çörek otunu 8 hafta boyunca düzenli tüketen kişilerin "kötü kolesterol" seviyelerinin kayda değer derecede azaldığını, "iyi kolesterol" düzeylerinin ise arttığını saptadı.
Bilim insanları, 8 hafta boyunca günde 5 gram (kabaca bir çorba kaşığı) çörek otu tozu tüketen katılımcıların kanındaki kolesterol düzeylerini takip etti.
Uzmanlar, grubun kanındaki trigliserid, LDL ("kötü") kolesterol ve toplam kolesterol düzeylerinde önemli düşüşler gösterdiğini tespit etti. Ayrıca HDL ("iyi") kolesterol seviyeleri de arttı.
LDL kolesterol veya düşük yoğunluklu lipoprotein, yüksek seviyede olduğunda atardamarlarda plak birikimine yol açarak kalp hastalığı ve felç riskini artırabileceği için zaman zaman "kötü" kolesterol diye adlandırılıyor.
Çalışmanın yazarı Profesör Kojima-Yuasa, "Bu çalışma çörek otu tohumlarının, obezite ve yaşam tarzıyla ilgili hastalıkları önlemede işlevsel bir gıda olarak yarar sağladığını güçlü bir şekilde gösteriyor" diyor.
Çörek otunun kan lipidlerini düşürücü etkisinin insan deneylerinde kapsamlı bir şekilde kanıtlandığını görmek çok memnuniyet vericiydi.
Araştırmacılar ayrıca çörek otu tohumu özütünün, yağ damlacıklarının birikmesini engelleyerek, yağ hücrelerinin oluşumu ve olgunlaşmasını ifade eden adipogenez adlı süreci engellediğini saptadı.
Bilimsel dergide yazan ekip, içinde doğal olarak bulunan ve antioksidan görevi gören yüksek seviyelerdeki fenolik bileşikler ve flavonoidlerin, bu baharatın antioksidan ve antiinflamatuvar özelliklerini vurguladığını belirtiyor.
Kojima-Yuasa "Çörek otunun metabolizma üzerindeki etkilerini araştırmak için daha uzun süreli ve daha büyük ölçekli klinik deneyler yapmayı umuyoruz" diye ekliyor.
Özellikle diyabette insülin direnci ve enflamatuar belirteçler üzerindeki etkilerini araştırmakla ilgileniyoruz.
Bu çalışma, kimyonun faydalarını analiz eden bir dizi araştırmanın ardından geliyor. Başka bir çalışmada kimyon özütünün, şişkinlik ve huzursuz bağırsak sendromunun diğer semptomlarını hafifletmeye katkı sağladığı bulunmuştu. Ayrı bir incelemede de kimyon özütünün, alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığından muzdarip hastalarda karaciğer fonksiyon testlerini iyileştirdiği tespit edilmişti.
Araştırmalar ayrıca günlük nohut tüketimini beslenme düzenine dahil etmenin kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olabileceğini, siyah fasulyeninse iltihaplanmayı azaltabileceğini gösteriyor
Prediyabeti olan 72 katılımcının yer aldığı bir çalışmada, 12 hafta boyunca günlük nohut ve siyah fasulye tüketiminin etkileri izlendi. Bulgular, günlük yaklaşık 160 gram pişmiş nohut tüketenlerin kolesterol seviyelerinde iyileşme yaşadığını ortaya koydu.
Ayrıca siyah fasulye tüketimi iltihaplanmanın azalmasıyla ilişkilendirildi. Bir fincan pişmiş siyah fasulye yaklaşık 170 gram.
Independent Türkçe
