Barcelona ve Sevilla kulüpleri kurumsal ilişkilerini karşılıklı kesti

İspanya 1. Futbol Ligi'nin (La Liga) 8. haftasında Barcelona sahasında oynadığı maçta Sevilla'yı 1-0 mağlup etse de karşılaşmaya futboldan daha çok iki kulüp arasında yaşanan polemik damgasını vurdu.

AA
AA
TT

Barcelona ve Sevilla kulüpleri kurumsal ilişkilerini karşılıklı kesti

AA
AA

Katalan kulübünün bir şirketle anlaşarak hakemler hakkında bilgi almaya çalıştığı iddialarını soruşturan hakimin, hafta içinde aldığı kararla Barcelona'yı ve bazı eski kulüp başkanlarını, "çıkar sağlamak amaçlı rüşvet vermek"le suçlamasının ardından Sevilla Kulübü, Barcelona'ya karşı tavır aldı.

Sevilla Kulüp Başkanı Jose Castro ve bazı yöneticiler, Barcelona Kulübü'ne tepki göstermek için normalde maç öncesinde ev sahibi takımın misafir takımın yöneticilerine verdiği öğle yemeğine katılmadı, Olimpic Lluis Companys Stadı'nda oynanan maçı da şeref tribünü yerine taraftarların arasında izledi.

Sevilla, maç öncesinde yazılı açıklama yaparak, "Negreira olayı" olarak adlandırılan, Barcelona Kulübü hakkındaki suçlamalardan dolayı böyle bir karar aldığını, bu soruşturmada Barcelona'nın şimdiye kadar takındığı tutumu doğru bulmadığından bu kulüple olan protokol ilişkilerini askıya aldığını duyurdu.

Barcelona da buna tepki göstererek Sevilla ile kurumsal ilişkilerini kestiğini açıkladı.

Katalan kulübü, yaptığı yazılı açıklamada, Sevilla'yı "Barcelona'ya ve Katalan kurumlarına karşı kabul edilemez, haksız ve yersiz bir saldırıda bulunmakla" suçlayarak, "henüz soruşturma aşamasında olan yargı sürecindeki bir olayın bu tür eylemler için bir mazeret olarak kullanılmaması gerektiğini" savundu.

Negreira olayı

İspanya'da Maliye, eski Hakem Teknik Kurulu Başkan Yardımcısı Jose Maria Enriquez Negreira'nın sahibi olduğu DASNIL 95 SL adlı şirketi vergi kaçırma iddiasıyla soruştururken, Barcelona'nın bu şirkete 2001-2018 yılları arasında toplamda 7,3 milyon avro ödediği ortaya çıkmıştı.

Barcelona'da mevcut yönetim tüm iddiaları yalanlasa da Negreira dışında Barcelona Kulübüne, eski başkanlardan Jose Maria Bartomeu ve Sandro Rosell ile eski iki yöneticiye karşı, "sporda yolsuzluk, kulüp yönetiminde usulsüzlük ve sahte ticari belge düzenlemek" suçlamalarıyla Barselona Mahkemesi'nde soruşturma başlatılmıştı.

Soruşturma kapsamında bu hafta içinde İspanya Futbol Federasyonuna bağlı olan Hakemler Teknik Komitesi'nin (CTA) Madrid'deki ofislerinde arama yapılmıştı.

Mahkeme hakimi, Barcelona'nın "hakem satın almadığını ama yaptığı ödemelerin sonunda çıkar sağladığı için bunun rüşvet olarak değerlendirilebileceği" kanaatine vararak dava açılacağını bildirmişti.

İddialarla ilgili ayrıca İspanya Futbol Federasyonu, FIFA ve UEFA bünyelerindeki disiplin kurumları da soruşturma yürütme kararı almıştı.

Barcelona, Sergio Ramos'un kendi kalesine attığı golle kazandı

Diğer yandan Barcelona, sahasında oynadığı maçta, 76. dakikada Sergio Ramos'un kendi kalesine attığı golle Sevilla'yı 1-0 yendi.

Ligde namağlup unvanını koruyan Barcelona puanını 20'ye çıkararak, maç fazlasıyla liderliğe yükseldi.

Katalan takımında sağ bacak biceps kaslarından sakatlık geçiren ve oyuna devam edemeyen Raphinha'nın en az 1 ay sahalardan uzak kalması öngörülüyor.

La Liga'da 19 puanla ikinci sıradaki Girona, 30 Eylül'de sahasında Real Madrid'e (18 puanla üçüncü) karşı oynayacak.



Futbolda Avrupa karması önerisi: Devrim niteliğinde

Birbirinden değerli futbolcuların aynı takımda yer alması, seyir zevkini de artırabilir (Reuters)
Birbirinden değerli futbolcuların aynı takımda yer alması, seyir zevkini de artırabilir (Reuters)
TT

Futbolda Avrupa karması önerisi: Devrim niteliğinde

Birbirinden değerli futbolcuların aynı takımda yer alması, seyir zevkini de artırabilir (Reuters)
Birbirinden değerli futbolcuların aynı takımda yer alması, seyir zevkini de artırabilir (Reuters)

İtalyan gazeteci Emanuele Giulianelli, Birleşik Krallık'ın Guardian gazetesi için kaleme aldığı yazıda Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin ortak bir futbol takımı çıkarması fikrini irdeledi. 

Dünyanın diğer ülkelerinin de müşterek bir kadro kurarak AB takımıyla maç yapmasının ilginç olabileceği bildirildi. 

En azından iki senede bir kere böyle maç yapılmasının, ortak Avrupa kültürünü güçlendirebileceği aktarıldı.

AB Komisyonu'nun Nesiller Arası Adalet, Gençlik, Kültür ve Spor Sorumlusu Glenn Micallef'in düşüncelerine yazıda yer verildi:

Ortak bir AB takımı, ortak Avrupa kimliğini pekiştirir ve aidiyeti artırır. Birliğimizi, dayanışmamızı güçlendirerek güçlü bir sembol olur. Çocuklarım ve torunlarımın bir Avrupa takımının attığı gollere sevindiği bir Avrupa hayal ediyorum. Böylesi bir takım, diplomatik açıdan da işe yarardı. Sporun yumuşak gücünün olumlu ve önemli etkileri var. Sadece futbol sahnesinde değil, küresel arenada da…

Gazeteci Marco Bellinazzo da "Böylesi bir takım, Avrupalı kimliğinin inşası için devrim niteliğinde olur" dedi.

1997'de yapılan Dünya Karması - Avrupa Karması maçında Batistuta ve Ronaldo'lu forvet hattı dikkat çekmişti 

Teniste Laver Cup'la Avrupa'yla dünya takımlarının yarıştığı, Avrupa ve ABD'li golfçülerin de iki yılda bir yapılan Ryder Cup'ta karşı karşıya geldiği hatırlatıldı. 

İtalya erkek voleybol milli takımının eski koçlarından Mauro Berruto ise futbolun diğer sporlardan farkını vurguladı:

Günümüzde futbolun ve taraftarların yapısı, meseleyi karmaşıklaştırıyor. Bir Avrupa takımını İtalya, Fransa ya da Almanya'nın ulusal takımları kadar tutkulu bir şekilde desteklemek zor. Ancak bir mesaj vermek için böyle bir şeyin zamanının geldiğini de düşünüyorum. Neden olmasın?

Diğer yandan futbol takviminin sıkışıklığı da bir başka engel

Hem kendi ülkeleri hem de kulüpleri için çok fazla sayıda maç oynamak zorunda kaldıklarını belirten futbolcular, bunun performanslarını düşürdüğünü ve sakatlıklara yol açtığını vurguluyor.

Dünyanın en büyük futbolcu sendikası FIFPro; Şampiyonlar Ligi, Dünya Kupası ve Kulüpler Dünya Kupası gibi organizasyonlarda eskisine göre daha fazla maç yapılmasına karşı çıkıyor. 

Manchester City'nin teknik direktörü Pep Guardiola da futbolcuların greve gitmesi gerekebileceğini söylemişti. 

Independent Türkçe, The Guardian, The Athletic