Filistin'i destekleyen Arap futbol yıldızları, tehdit ve sınır dışı edilme ile karşı karşıya

Mainz ve Nice, Al Ghazi ve Atal'ı uyardı ve Instagram Ahmed Hassan Kouka'yı kısıtladı

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe
TT

Filistin'i destekleyen Arap futbol yıldızları, tehdit ve sınır dışı edilme ile karşı karşıya

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe

Ahmed Nasır Hicazi 

Bir dizi Arap sporcu ya da ülkeleri dışında profesyonel olarak çalışan Arap kökenli sporcular, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sonrası Filistin halkını desteklemeleri nedeniyle, büyük spor kuruluşları, kulüpler, uluslararası medya ve hatta sosyal medya ile karşı karşıya kaldılar.

Fas asıllı Hollandalı futbolcu Anwar El Ghazi, Alman kulübü Mainz'ın 17 Ekim Salı günü, Instagram hesabındaki bir blog yazısında Filistin'le dayanışma içinde olduğunu ilan etmesinin ardından süresiz kadro dışı bırakıldığını açıklamasıyla Avrupa kulüplerinin politikalarından doğrudan etkilenen ilk futbolcu oldu.

"Mainz Kulübü, Anwar El Ghazi'yi antrenman ve maçlardan muaf tuttu"

Alman kulübü resmi internet sitesi ve sosyal medya hesaplarında yayımladığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: 

Mainz Kulübü Anwar El Ghazi'yi antrenman ve maçlardan muaf tutmuştur. Bu muafiyet, 28 yaşındaki genç adamın pazar akşamı sosyal medyada yaptığı ve şimdi sildiği bir paylaşıma bir cevap niteliğindedir ve bununla birlikte El Ghazi, açıklamanın yayımlanmasından önce Yönetim Kurulu ile detaylı bir görüşme gerçekleştirmiştir. Mainz, Ortadoğu'da onlarca yıldır devam eden karmaşık çatışmaya ilişkin farklı bakış açılarının varlığına saygı duymaktadır. Ancak, kulübümüzün değerlerini yansıtmadığı için kulübümüzün paylaşımın içeriğiyle arasına mesafe koyduğu açıktır.

Al-Ghazi 22 Eylül'de Mainz'a katıldı ve sözleşmesi 30 Haziran 2025'e kadar uzatılmıştı.

Fransız kulübü Nice de Mainz'ın izinden giderek, 18 Ekim Çarşamba günü Cezayirli oyuncusu Youssef Atal'ın sosyal medyada Filistin halkına verdiği destek ve Cape Verde milli takımıyla oynanan ve Çöl Savaşçıları'nın galibiyetiyle sonuçlanan dostluk maçı öncesinde Cezayir milli takımındaki takım arkadaşlarıyla birlikte Filistin atkısı takması nedeniyle kadro dışı bırakıldığını duyurdu.

Nice'ten yapılan açıklamada, "Youssef Atal'ın 9 Ekim'den bu yana bulunduğu Cezayir milli takımından dönmesinin ardından Nice kulübü yetkilileri, hata yaptığını kabul eden, yayınladığı paylaşımı hızla kaldıran ve yazılı ve kamuya açık bir özür yayınlayan takım oyuncusunu çağırdı. Külup, paylaşımın niteliği ve konunun ciddiyeti göz önüne alındığında, kulüp, sportif ve adli makamlar tarafından alınabilecek ek önlemleri beklemek üzere oyuncuya karşı derhal ön disiplin yaptırımları uygulama kararı almıştır. Bu bağlamda, kulüp Youssef Atal'ı süresiz olarak uzaklaştırma kararı almıştır" ifadelerine yer verdi.

Gazze'nin enkazı arasında hukuk var mı?

Alman kulübü Bayern Münih, Faslı uluslararası oyuncusu Nassir Mazraoui'nin Filistin'i destekleyen pozisyonunu reddettiğini açıkladı.

Bavyera kulübünün temsilcileri, oyuncuyla uluslararası tatilden döndükten sonra iletişime geçileceğini söyledi.

Kulüpten, Alman Haber Ajansı'na yapılan açıklamada, "Ne olursa olsun, kulüpteki kadın-erkek her çalışan ve her kadın-erkek oyuncu Bayern Münih takımının benimsediği değerleri bilmektedir. İsrail'e yapılan terör saldırısının ardından kamuoyuna bir açıklama yayınladık ve açık bir şekilde üzüntümüzü dile getirdik. İsrailli dostlarımızın yanında olduğumuzu belirtirken aynı zamanda Orta Doğu'daki tüm halkların barış içinde bir arada yaşaması yönündeki umudumuzu da ifade ettik" denildi.

Mısır milli futbol takımı ve Türk kulübü Pendikspor'un oyuncusu Ahmed Hassan Koka, Instagram platformunda Filistin'i destekleyen paylaşımlarına getirilen kısıtlamaların boyutuna dikkat çekerek şunları yazdı:

Instagram'dan sayfamdaki yorumları kısıtlamak için gelen bir uyarı, aniden onlara erişimi azalttı ve belki de bundan sonra hesabım kapatılacak, ama sizce ben umursuyor muyum? Aslında bu, dünyaya sesimizi yükseltmemizin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor! Bu arada bir arkadaşım Instagram'ın CEO'sunun İsrailli bir Amerikalı olduğunu söyledi, bu her şeyi açıklıyor.

Cezayir asıllı Fransız forvet, Suudi Al-Ittihad oyuncusu Karim Benzema, "X" platformundaki hesabına "Tüm dualarımız, her gün kadın ya da çocuk ayırmayan bu haksız bombardımanın kurbanı olan Gazze halkı için" yazarak Filistin'e desteğini açıkladı.

Eski İsrailli kaleci Dudu Awati, Benzema'ya 5 dilde küfretti: İspanyolca, Arapça, İngilizce, Fransızca ve İbranice.

Mısır yüzme takımı oyuncusu Abdel Rahman Sameh, Yunanistan'da düzenlenen Dünya Kupası'nda 50 metre kelebekte altın madalya kazandıktan sonra basına yaptığı açıklamada, Filistin halkına verdiği destek nedeniyle ölüm tehditlerine maruz kaldığını açıkladı: 

Kutlama yapabilir miyim bilmiyorum. Zihinsel olarak çok zor bir haftaydı. Ölüm tehditleri aldım ve insanlar Filistin'e verdiğim destek nedeniyle tüm hafta boyunca bana saldırdı. Ailem birinin odama girip girmeyeceğini bilmeden uyuyor ve her telefona cevap vermediğimde endişeleniyorlar.

Independent Arabia - Independent Türkçe



Guardiola: Gazze'de yaşananlar beni derinden etkileyen bir ‘kâbus’

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
TT

Guardiola: Gazze'de yaşananlar beni derinden etkileyen bir ‘kâbus’

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola, Gazze'de yaşananları görmenin kendisini derinden yaraladığını söyledi ve bunu bir ‘kâbus’ olarak tanımladı.

Guardiola'nın yorumları, 2016 yılında Manchester City’nin başına geçmesinden bu yana şehre yaptığı katkılardan dolayı dün düzenlenen resmi bir törenle Manchester Üniversitesi'nden fahri doktora unvanı aldığı sırada geldi.

Törende konuşan İspanyol teknik adam şu ifadeleri kullandı: “Gazze'de olanları görmek beni derinden yaralıyor. Mesele ideoloji ya da kimin haklı ya da haksız olduğu değil; mesele hayatı sevmekle ve etrafımızdakilere değer vermekle ilgili. Dört ve beş yaşındaki çocukların bombardıman altında ya da artık var olmayan hastanelerde öldüğünü gördük. Pek çok kişi bunun kendileriyle ilgili olmadığını düşünebilir ama dikkat edin, sıra bizim çocuklarımıza gelebilir.”

Guardiola, “Bu kâbusun başlangıcından beri ne zaman Gazze'deki çocukların görüntülerini görsem çocuklarım Maria ve Valentina'yı hatırlıyorum ve dehşete düşüyorum” dedi.

Sessiz kalmayı reddettiğini ve yaşananlar konusunda farkındalık yaratmak için üzerine düşeni yapmak istediğini kaydeden Guardiola sözlerini şöyle sürdürdü: “Bize büyük bir fark yaratmak için çok küçük ve zayıf olduğumuzu söyleyen bir dünyada, bir insanın gücünün sessiz kalmayı seçme ve reddetme yeteneğinden geldiğine inanıyorum.”

Guardiola duruşunu, bir orman yangını hikâyesine benzetti; Bir kuş, küçük gagasında su damlaları taşıyarak ve yangına püskürterek birkaç kez hızlıca denize gidip gelmeye karar verdi. Yılan onu gördüğünde, “Getirdiğin bu su hiçbir işe yaramaz” diyerek alay etmiş, kuş da ona cevap vermiş: “Ben üzerime düşeni yapıyorum.” Küçük kuş, yaptığı şeyin yangınları söndürmeyeceğini biliyor ama yine de üzerine düşeni yapıyordu.

İspanyol teknik adam ayrıca, Sudan ve Ukrayna'da yaşananlardan da derin üzüntü duyduğunu vurguladı.