Süper Lig'de 2024-2025'ten itibaren yabancı sayısı düşürülürken, ilk 11'de sınır kalkıyor

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 2024-2025 sezonundan itibaren gelecek 3 sezonda Süper Lig'de yabancı oyuncu sayısının 12'ye, sonraki iki sezonda ise 11'e düşürüleceğini açıkladı

Gelecek sezondan itibaren Süper Lig takımları için ilk 11'deki yabancı oyuncu sınırı da kaldırıldı (AA)
Gelecek sezondan itibaren Süper Lig takımları için ilk 11'deki yabancı oyuncu sınırı da kaldırıldı (AA)
TT

Süper Lig'de 2024-2025'ten itibaren yabancı sayısı düşürülürken, ilk 11'de sınır kalkıyor

Gelecek sezondan itibaren Süper Lig takımları için ilk 11'deki yabancı oyuncu sınırı da kaldırıldı (AA)
Gelecek sezondan itibaren Süper Lig takımları için ilk 11'deki yabancı oyuncu sınırı da kaldırıldı (AA)

TFF'den yapılan açıklamada, "2024-2025 sezonundan itibaren takip eden ilk üç sezonda (2024-2025, 2025-2026 ve 2026-2027) A takım listesinde yazılacak yabancı uyruklu futbolcu sayısı 14'den 12'ye, takip eden sonraki iki sezonda (2027-2028 ve 2028-2029) ise 11'e düşürülmüştür. Maç günü listesinde sınırlama olmayacaktır." ifadeleri yer aldı.

Gelecek sezondan itibaren Süper Lig takımları için ilk 11'deki yabancı oyuncu sınırı da kaldırıldı. Buna göre takımlar ilk 11'in tamamını yabancı oyunculardan oluşturabilecek.

Açıklamada, A takım listesine yazılacak futbolcu sayısının da kulüplerin transfer bütçelerini daha verimli kullanabilmelerini sağlamak amacıyla 30'dan 26'ya düşürüldüğü belirtildi.

A Milli Futbol Takımı'nda oynamaya uygun 14 futbolcudan ilk üç sezonda en az 2'sinin, sonraki iki sezonda en az 3'ünün kulüp akademisinden yetiştirilmiş olması zorunluluğu getirildi. Kulüp akademisinden yetişmiş oyunculara ek olarak beş sezonda da A Milli Takım'da oynama uygunluğu bulunan 14 futbolcudan en az 5'inin ise yerli akademilerde yetişmiş olması kararlaştırıldı.

2024-2025 sezonundan itibaren yabancı uyruklu futbolcu transferlerinden alınacak fon bedellerinin büyük bir bölümü A Milli Futbol Takımı'nda oynama uygunluğu bulunan futbolcu oynatan kulüplere, federasyon tarafından "yerli futbolcu teşvik fonu" olarak ödenecek.



Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
TT

Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)

Yeni bir araştırmaya göre kadın sporcular, erkek rakipleriyle aralarındaki performans farkını kapatıyor ve yakında ultra maraton gibi ekstrem spor etkinliklerinde onları geçebilir.

Erkekler tarihsel olarak Olimpik 100 metre müsabakaları gibi atletizm yarışlarında kadınlardan daha iyi performans gösterirken, kadınlar atıcılık ve binicilik gibi sporlarda üstünlük sağlıyor.

Atletizmde cinsiyetler arasındaki performans farkı da 20. yüzyıldan bu yana daraldı ve sonrasında bir durağanlık dönemi yaşandı.

Hakemli dergi Frontiers in Physiology'de yayımlanan yeni bir çalışma, kadın atletlerin ultra maraton ve Arktik keşif gezilerinde erkeklerle aralarındaki performans farkını hızla kapattığını ve bu alanlarda bir gün onları geçebileceklerini ortaya koyuyor.

Bilim insanlarının egzersiz veya spor performansındaki cinsiyete özgü farklılıklar hakkında bildiklerinin çoğu bugüne kadar laboratuvar temelli çalışmalardan elde edildi.

Araştırmacılar bu çalışmaların iyi kontrol edilmesine ve fizyolojik mekanizmalarla ilgili bilgiler ortaya koymasına rağmen "gerçek dünya"yla pratik bir bağlantı eksikliği taşıdığını söylüyor.

Ekstrem sporlarda gerçek dünyadaki atletik performans daha yakından gözlemlendiğinde, erkekler ve kadınlar arasındaki farkın genel olarak kapandığı ortaya çıkıyor.

Örneğin erkekler maraton dünya rekoru halihazırda 2 saat 35 saniyeyle, hayatını kaybeden Kenyalı atlet Kelvin Kiptum'a ait ve bu rekor 2023'teki Chicago Maratonu'nda kırılmıştı.

Buna karşılık, kadınlar rekoru aynı etkinlikte yine Kenyalı Ruth Chepng'etich tarafından 2 saat 9 dakika 56 saniyeyle kırılmuştu. Bu rekor, erkek atletin sadece 10 dakika kadar gerisinde.

Daha önce 2002'de koşu efsanesi Pamela Reed, Kaliforniya'daki Death Valley'de düzenlenen 218 km'lik zorlu bir yarış olan Badwater Ultra Maratonu'nu tüm erkek rakiplerini yenerek kazanmıştı.

Güç, kuvvet ve hız gibi özellikler genellikle erkeklerde daha yüksek olsa da son zamanlarda yapılan çalışmalar, bir etkinliğin mesafesi veya süresi arttıkça cinsiyetler arasındaki atletik performans farkının azaldığını gösteriyor.

Bilim insanları rüzgarı kesmek için geliştirilmiş ayakkabılar ve tavşan atletler gibi gelişmelerin yanı sıra daha iyi beslenmenin, bu türden ekstrem atletizm etkinliklerinde performans açığını kapatabileceğini söylüyor.

Ayrıca ekstrem koşullar altında kadınlar erkeklerden daha fazla metabolik verimlilik sergiliyor gibi görünüyor.

Özellikle aşırı soğuk koşullarda gerçekleştirilen etkinlikler sırasında böyle bir durum olduğu anlaşılıyor.

Son çalışmaya göre uzak bir yerde desteksiz bir şekilde yapılan 200 kilometrelik bir Arktik kış keşif gezisi olan Alaska Mountain Wilderness Ski Classic sırasında, kadınların yük taşımada harcadığı toplam enerji erkeklere kıyasla daha düşüktü.

Kadın sporcularda soğuğa bağlı vücut ısısı üretiminin, erkeklere kıyasla daha düşük bir sıcaklıkta aktive olduğunu fark eden araştırmacılar, bu olguya "Arktik kayma" adını veriyor.

Bilim insanları, bu fizyolojik sürecin soğuk stresi altındaki metabolik taleplerini azaltıyor olabileceğinden şüpheleniyor.

Son 40 yılda, 6, 72, 144 ve 240 saat süren etkinliklerde erkekler ve kadınlar arasındaki yarış süreleri arasındaki fark yaklaşık yüzde 3 oranında azaldı.

Erkekler ve kadınlar benzer sayılarda yarıştığında fark daha da azalıyor ancak elit erkek sporculara kıyasla bu tür ultra etkinliklere daha az sayıda elit kadın sporcu katılıyor.

Bilim insanları, dünyanın en uzun ve en soğuk ultra maratonu olan Yukon Arktik Ultra (YAU) gibi zorlu ekstrem spor etkinliklerine katılanlardan alınan plazma, serum, dışkı, saç, kas ve yağ dokusu örneklerini analiz eden daha ileri çalışmalar yapmayı umuyor.

Araştırmacılar şöyle diyor: 

Ekstrem ortamlarda gerçekleştirilen dayanıklılık etkinliklerinden elde edilen veriler, kadınların fiziksel ve besinsel stres altında metabolik olarak daha fazla olmasa da eşit derecede dirençli olabileceğini gösteriyor.

Independent Türkçe