İyi performans göstermesine rağmen Franco Colapinto'nun 2025 sezonu için geleceği belirsiz (Reuters)
Franco Colapinto'nun Formula 1'de yarışmaya başlamasıyla serinin popülerliği Arjantin'de hızla arttı ve Güney Amerika ülkesinde hükümet, yeniden bir grand prix'ye ev sahipliği yapmayı düşünüyor.
21 yaşındaki Arjantinli pilot Colapinto, ağustostaki Hollanda Grand Prix'sinden sonra Williams'ta Logan Sargeant'ın yerine geçmiş ve Bakü'deki Azerbaycan Grand Prix'sini 8. sırada bitirerek ilk puanlarını almıştı. Bu Colapinto'yu 1982'de Carlos Reutemann'dan bu yana puan alan ilk Arjantinli pilot yapmıştı.
Ancak yüksek performansına rağmen, Carlos Sainz'in Alex Albon'un takım arkadaşı olacağı kesinleştiğinden Colapinto'nun 2025 seçenekleri sınırlı görünüyor. Williams patronu James Vowles, boştaki ikinci koltuk için Sauber'le (Audi) ile görüşmelere başlanmasını gündeme getirdi.
Colapinto'nun performansı sonucunda F1'in Arjantin'deki popülaritesi geçen ay fırladı ve birçok Arjantinli, son Arjantin Grand Prix'sinin 1998'de Buenos Aires'te yapıldığı göz önüne alındığında, gelecek ayki Brezilya Grand Prix'sine katılma olasılığını araştırıyor. Brezilya'nın Interlagos pisti, halihazırda F1 yarışına ev sahipliği yapan tek Güney Amerika pisti.
Ancak Arjantin hükümetinin turizm, çevre ve spordan sorumlu bakanı Daniel Scioli, Arjantin'de yayın yapan La Agencia de Viajes'e yakın zamanda "Arjantin'in bir kez daha bir Formula 1 yarışına ev sahipliği yapabilmesi için tüm çabaları koordine etmek üzere Başkan Javier Milei ve Başkanlık Genel Sekreteri Karina Milei'yle görüştüm" diye konuştu.
Scioli ayrıca gelecek ay Sao Paulo'da düzenlenecek Brezilya GP'sine katılarak Arjantin'in takvime geri dönmesi konusunda F1 personeliyle görüşmelere başlayacak.
Gelecek yılın 24 yarışlık programının şimdiden onaylanmış olması nedeniyle Arjantin takvime en erken 2026'da dönebilir.
Ancak bu tarih, Arjantin'deki son yarışa ev sahipliği yapan Autodromo Oscar Alfredo Galvez'in bakımsız kalması ve F1'e ev sahipliği yapmak için gereken FIA Grade 1 statüsüne dönmek için önemli miktarda yatırıma ihtiyaç duyması göz önüne alındığında iddialı görünüyor.
F1 ayrıca son yıllarda dünya çapında yaşanan popülerlik patlamasından faydalanmak amacıyla Ruanda, Tayland ve Güney Kore'de yarışlara ev sahipliği yapmak için olası fırsatları araştırıyor.
Madrid, 2026'dan itibaren sokak pistiyle İspanya Grand Prix'sine ev sahipliği yapacak ve F1'in Barselona'daki mevcut pistteki geleceği belirsizliğini koruyor.
7 pistin F1'le anlaşması 2025'ten sonra sona erecek: Belçika, Monako, İtalya (Monza), Meksika, Imola, Hollanda ve Çin.
İsrailli taraftarların karıştığı olaylarda 5 kişi yaralandı, onlarca kişi gözaltına alındı
Amsterdam polisi bugün (Cuma) yaptığı açıklamada, Ajax ile Maccabi Tel Aviv arasında oynanan maçın ardından şehir merkezinde çıkan olaylarda 62 kişinin gözaltına alındığını ve beş kişinin de yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını bildirdi.
Amsterdam polisi, İsrailli taraftarların saldırıya uğramasının ardından olası rehine ve kayıp ihbarlarını araştırdıklarını, ancak bunu doğrulayacak bir şey bulamadıklarını söyledi.
İsrail ordusu, siyasi liderlikten gelen talimatlar doğrultusunda Amsterdam'a bir heyet göndermemeye karar verdiğini ve tüm personelinin bir sonraki duyuruya kadar Hollanda'ya seyahat etmesinin yasaklandığını duyurdu. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre İsrail Dışişleri Bakanlığı, yeni Dışişleri Bakanı Gideon Saar'ın önümüzdeki saatlerde resmi bir ziyaret için Hollanda'ya gideceğini ve bu ziyaret sırasında Hollandalı mevkidaşı Caspar Veldkamp ve diğer üst düzey hükümet yetkilileriyle görüşeceğini bildirdi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün yaptığı açıklamada, Amsterdam'daki futbol maçının ardından İsrail vatandaşlarını hedef alan ‘son derece şiddetli bir olayın’ ayrıntılarının kendilerine bildirildiğini söyledi.
Başbakanlık Ofisi yaptığı açıklamada, oradaki vatandaşlara yardım etmek üzere derhal iki kurtarma uçağı gönderilmesi talimatı verildiğini duyurdu.
Ofis tarafından yapılan ikinci bir açıklamada ise Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nın saldırıların ardından Amsterdam'da bulunan İsraillilere otel odalarında kalmaları çağrısında bulunduğu belirtildi.
İsrail Başbakanı, Hollandalı mevkidaşı Dick Schoof'tan Yahudi toplumu için güvenlik önlemlerini güçlendirmesini istedi.
İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Schoof ile yaptığı görüşmede durumu büyük bir ciddiyetle ele aldığını söylediği belirtildi.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Bir futbol maçı izlemeye giden taraftarlar antisemitizmle karşı karşıya kaldılar. Sadece Yahudi ve İsrailli oldukları için akıl almaz bir acımasızlıkla saldırıya uğradılar.”
İsrail Dışişleri Bakanı, Amsterdam'da meydana gelen güvenlik olayının ardından Hollandalı mevkidaşından İsraillilerin güvenli bir şekilde tahliye edilmesine yardımcı olmasını istedi.
İsrail ordusu da bugün yaptığı açıklamada, Hollanda hükümetiyle koordinasyon halinde derhal bir kurtarma misyonu göndermeye hazırlandığını duyurdu.
Ajax'ın Maccabi Tel Aviv'i 5-0 mağlup ettiği maçın ardından İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, “Misyon kargo uçakları kullanılarak konuşlandırılacak. Misyon, tıbbi teçhizat ve kurtarma ekiplerini içerecek” denildi. Bu arada Ajax, genellikle bir Yahudi kulübü olarak tanımlanıyor.
Hollanda polisi X platformundaki resmi hesabından yaptığı açıklamada, kimliği belirsiz kişilerin bir binada asılı Filistin bayrağını indirme girişimi de dahil olmak üzere çeşitli olayların bildirilmesinin ardından alarma geçtiğini duyurdu.
Dün öğleden sonra, İsrail kulübünün yaklaşık 100 taraftarı, Hollanda başkentinin güneybatısındaki Johan Cruyff Arena'ya gitmeden önce büyük bir polis gücü tarafından çevrelenen Dam Meydanı’nda toplandı. İsrail kulübünün misafir edilmesini kınamak için başlangıçta stadyum yakınlarında Filistin yanlısı bir yürüyüş planlanmıştı. Ancak Amsterdam belediyesi güvenlik nedeniyle yürüyüşün biraz daha uzakta yapılmasını talep etti.
Hollanda Başbakanı Dick Schoof ise Amsterdam'da oynanan futbol maçının ardından İsraillileri hedef alan şiddet olaylarının kabul edilemez olduğunu belirterek, tüm faillerin adalet önüne çıkarılması gerektiğini söyledi. X platformunda yaptığı paylaşımda “Amsterdam'dan gelen haberleri tiksintiyle takip ettim” diyen Schoof, olayla ilgili olarak İsrailli mevkidaşıyla temasa geçtiğini belirtti.
Amsterdam polisi, maçtan sonra Filistin yanlısı göstericilerin şehirdeki protesto yasağına rağmen Johan Cruyff Arena'ya ulaşmaya çalışması nedeniyle 57 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Amsterdam polisi taraftarların stadyumdan olaysız bir şekilde ayrıldığını, ancak gece boyunca şehir merkezinde çok sayıda olay yaşandığını bildirdi. Sosyal medyada yer alan videolarda kalabalıkların sokaklarda koşuşturduğu ve bir kişinin dövüldüğü görülüyor.
Amsterdam Belediye Başkanı, kurumlarının halen şiddetin tam boyutunu tespit etmek için çalıştığını söyledi.
Diğer yandan Birleşmiş Milletler (BM) çatışmalarla ilgili endişelerini dile getirdi. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi Sözcüsü Jeremy Laurence Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında, “Bu rahatsız edici haberleri gördük. Hiç kimse ulusal kökeni, dini, etnik kökeni ya da başka herhangi bir nedenle ayrımcılığa ya da şiddete maruz bırakılmamalıdır” şeklinde konuştu.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Amsterdam'da İsrail vatandaşlarına yönelik gerçekleşen alçakça saldırılar karşısında dehşete düştüğünü ifade etti. Von der Leyen, Hollanda Başbakanı Dick Schoof ile görüştükten sonra X platformunda şunları yazdı: “Bu kabul edilemez eylemleri şiddetle kınıyorum. Antisemitizmin Avrupa'da yeri yoktur. Nefretin her türlüsüyle mücadele etmeye kararlıyız.”
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock Amsterdam'dan gelen görüntüler karşısında şok olduğunu ifade etti. Baerbock X platformundan yaptığı paylaşımda, “Amsterdam'dan gelen görüntüler dehşet verici ve Avrupa'daki bizler için son derece utanç verici. Yahudilere yönelik bu türden bir şiddet tüm sınırları aşıyor. Bunun hiçbir haklı gerekçesi olamaz” cümlelerini kurdu. Baerbock, Yahudilerin Avrupa'da kendilerini güvende hissedebilmeleri gerektiğini vurguladı.