Hubble'dan şiddetli bir geçmişe sahip "galaktik sükunet adası" fotoğrafı

UGC 12295, Dünya’dan yaklaşık 192 milyon ışık yılı uzaklıkta

LEDA 70237 adıyla da bilinen galaksi, Balık Takımyıldızı'nda bulunuyor (ESA)
LEDA 70237 adıyla da bilinen galaksi, Balık Takımyıldızı'nda bulunuyor (ESA)
TT

Hubble'dan şiddetli bir geçmişe sahip "galaktik sükunet adası" fotoğrafı

LEDA 70237 adıyla da bilinen galaksi, Balık Takımyıldızı'nda bulunuyor (ESA)
LEDA 70237 adıyla da bilinen galaksi, Balık Takımyıldızı'nda bulunuyor (ESA)

Hubble Uzay Teleskobu, uzaktaki bir sarmal galaksinin yüzü dönük fotoğrafını yakaladı. 24 Temmuz'da yayımlanan görüntüde yer alan galaksi, UGC 12295 adıyla biliniyor.

Fotoğraf, merkezden çıkan iki farklı sarmal kolun nefes kesici görüntüsünü sunuyor. Bu kollardan uzanan kollar, yıldız oluşumu sebebiyle mavi görünürken biraz daha sönük duruyor.

Galaksi, Dünya'dan yaklaşık 192 milyon ışık yılı uzaklıkta yer alıyor. ESA fotoğrafı "galaktik sükunet adası" başlığıyla yayımlasa da galaksinin şiddetli bir geçmişe sahip olduğunu vurguladı. Zira UGC 12295 yakın zamanda son derece şiddetli bir süpernovaya ev sahipliği yaptı. ESA yetkilileri, süpernovanın ilk kez 2015'te tespit edildiğini bildirdi.

Enerjisi biten büyük yıldızların şiddetle patlamasına süpernova deniyor. Bir süpernovanın parlaklığı Güneş'in parlaklığının yüz milyon katına varabiliyor.  Fazlasıyla güçlü olan bu patlamalar, büyük miktarda maddeyi uzaya fırlatıyor. 

ESA, süpernova tespitinin ardından iki gökbilimci ekibinin galaksiyi incelediğini duyurdu. Hubble'ın Geniş Alan Kamerası 3'ü kullanan ekipler, süpernovanın geride bıraktığı kalıntıları ve komşu bölgelerdeki süpernovaları inceledi. 

Uzmanlar, süpernova kalıntılarını gözlemlemenin evrende maddenin evrimini ve yıldız sistemlerinin daha iyi anlaşılmasını sağlayabileceğini belirtti. 

ESA yetkilileri şu ifadeleri kullandı:

Hubble'ın keskin görüşü bu enerjik olayların kalıcı izlerini ortaya çıkararak süpernovalara ev sahipliği yapan sistemlerin doğasına ışık tutabilir.

ESA ve NASA'nın yönetimindeki Hubble, 33 yılını yeni galaksileri keşfetmek ve yıldızların, gezegenlerin ve diğer gök cisimlerinin çarpıcı anlarını kaydetmekle geçirdi.

NASA'ya göre teleskop şimdiye kadar yaklaşık 50 bin gök cismi üzerinde 1,5 milyon kez gözlem yaptı.

1990'da uzay mekiği Discovery aracılığıyla fırlatılan teleskop, adını Astronom Edwin Hubble'dan alıyor.

 

Independent Türkçe, Space.com, Sci.News



Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
TT

Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)

Rebecca Whittaker 

Britanyalı bilim insanları, hükümetin 50 milyon sterlinlik (yaklaşık 2,5 milyar TL) bir fonla desteklediği program kapsamında küresel ısınmayla mücadelede güneş ışığını engelleme tekniklerini deneyebilir.

Birkaç hafta içinde onaylanacak jeomühendislik projesinde bilim insanları, ışığı yansıtan parçacık bulutlarını atmosfere fırlatmak veya deniz suyu spreyleri kullanarak bulutları daha parlak hale getirmek gibi teknikleri inceleyebilir.

Başka bir yöntemse, ısıyı hapseden bir battaniye görevi gören doğal sirüs bulutlarını inceltmeyi içeriyor.

Projenin başarılı olması halinde Dünya yüzeyine daha az güneş ışığı ulaşacak ve böylece yeryüzü geçici olarak soğuyacak.

Bu, gezegeni soğutmanın nispeten ucuz bir yolu olarak düşünülse de yöntemi eleştirenler, hava örüntülerinde felaketlere yol açabileceği ve hatta yağmurları, gıda üretiminde hayati önem taşıyan bölgelerden başka yerlere kaydırabileceği uyarısında bulunuyor.

Diğer bilim insanlarıysa jeomühendisliğin, iklim değişikliğinin temel nedeni olan fosil yakıtların kullanımını durdurma çabalarını azaltabileceğini söylüyor.

Proje, ARIA diye bilinen İleri Araştırma ve Buluş Ajansı tarafından finanse ediliyor.

Birleşik Krallık hükümeti tartışmalı deneye 50 milyon sterlin ayırdı ancak gelecek 4 yıl boyunca kullanmak üzere, vergi mükelleflerinin parasından verilen toplam miktar 800 milyon sterlin (yaklaşık 41 milyar TL).

Jeomühendislik projesini yöneten ARIA Program Direktörü Profesör Mark Symes "Karbonsuzlaşma hayati önem taşıyor ancak mevcut gidişatımız, sıcaklık kaynaklı çok sayıda iklim devrilme noktasını tetikleme riski taşıyor" diyor.

Bu program, iklim felaketini önlemek için gereken zaman diliminde Dünya'yı güvenli ve sorumlu bir şekilde nasıl soğutabileceğimiz (veya soğutup soğutmamamız gerektiği) konusunda kritik ve cevapsız soruları araştıracak.

ARIA'nın geçen yıl yayımladığı bir belgede Symes bu tür devrilme noktalarına örnek vermişti. Bunlar arasında Arktik kış deniz buzlarının erimesi, Amazon yağmur ormanlarının yok olması ve bunun sonucunda ekosistem kaybı, karadaki büyük buz örtülerinin çökmesi ve bunun küresel deniz seviyesinin kayda değer derecede yükselmesine yol açması yer alıyordu.

Symes, çözümün fosil yakıtların yakılmasının durdurulması ve sera gazlarındaki fazlalıkların ortadan kaldırılması olduğunu ancak bunun, devrilme noktalarının başlangıcını önleyecek kadar hızlı gerçekleşmeyebileceğini söylüyor.

Bunun yerine bu projenin "karbonsuzlaşma için zaman kazanmamıza" katkı sağlayacağını umuyor.

Profesör Symes, projede zehirli maddeler kullanılmayacağını, açık hava deneyleri öncesinde çevresel etki değerlendirmesi yayımlanacağını ve bölgedeki topluluklara danışılacağını ifade ediyor.

Projelerin detaylarının gelecek haftalarda yayımlanması bekleniyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news