TDRA, Digital UAE – Factsheet 2023 raporunu yayınladı

TDRA, Digital UAE – Factsheet 2023 raporunu yayınladı
TT

TDRA, Digital UAE – Factsheet 2023 raporunu yayınladı

TDRA, Digital UAE – Factsheet 2023 raporunu yayınladı

Asam el-Havli

Telekomünikasyon ve Dijital Devlet Düzenleme Kurumu (TDRA), dijital yaşamın özelliklerini, Birleşik Arap Emirlikleri’nin dijital dönüşümünün performans göstergelerini vurgulayan Digital UAE – Factsheet 2023 (Dijital BAE - Bilgi Formu) raporunu yayınladı.

Söz konusu rapor, TDRA'nın dijital dönüşüm stratejisine uygun olarak dijital haritanın kapsamını, BAE topluluğunda tüm kamusal ve özel kesimlerdeki dijital yaşamın doğasını ortaya koyan birçok veriyi içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın WAM’dan aktardığı rapora göre aktif internet kullanıcıları BAE'deki toplam nüfusun yüzde 99'unu oluşturuyor. Bu, dünyadaki en yüksek yüzdeliği teşkil ediyor. Sosyal iletişim, çalışma ve bilgi edinme, öğrenme, eğlence ve alışveriş gibi çeşitli alanlarda internet kullanımı kaydediliyor.

Rapora göre akıllı telefonlardaki indirme hızları yıllık yüzde 2,3'ün üzerinde artarak 161,15 Mbit/s'ye, sabit internet indirme hızları ise yüzde 80,1’lik bir oranla 207,41 Mbit/s'ye ulaştı.

Raporu değerlendiren TDRA Genel Müdürü Mühendis Macid Sultan el-Mismar şunları söyledi:

Rapor, genel olarak BAE'deki dijital ortamı, özellikle günlük yaşamda veya devlet/kamu hizmetlerinde dijital çözümlerin benimsendiği yüksek seviyeyi yansıtıyor. Bu hem kullanıcıların hem de hizmet sağlayıcıların dijital olgunluk düzeyini gösteriyor. BAE'yi daha fazla mükemmelliğe doğru sıçramaya elverişli bir dijital ortam haline getiriyor. Kurum olarak bizler, dünyadaki hızlı değişimler ışığında dijital dönüşümü vazgeçilmez bir seçim ve ekonomik bir gereklilik olarak sürdürmek için ‘We the UAE 2031’ vizyonu ve bilge liderliğimizin direktifleri doğrultusunda ilerliyoruz. Tüm girişimlerdeki başarılarımızın, ortaklık ve tek milli takım ilkesine göre çalışmış ve çalışmakta olan tüm resmi ve özel kuruluşların ortak çabasının bir neticesi olduğunu teyit ederiz. Gelecek raporların ilgili tüm yollarda devam eden ilerlemeyi göstereceğinden eminiz.

Söz konusu rapor, BAE hükümetinin ‘U.ae’ Birleşik Dijital Platformunun gösterdiği performansa ışık tutuyor. Bu, devletin dijital varlık arayüzü ve BAE devlet kurumları tarafından sunulan tüm kamuya açık bilgiler ve hizmetler için başvurulacak platform sayılıyor. Rapora göre ‘U.ae’ alan adı, 2022'ye kadar 30 milyon ziyaret rekoru ile 19 milyon ziyaretçiye ulaştı. Ortak alan adı, 2 bin 630 dijital hizmet sağlayan 221 devlet kurumunu içeriyor. Ayrıca BAE'ye gelen ziyaretçilerin mutluluk endeksi yüzde 90 civarında kaydedildi. Bu, portalın yerel ve küresel olarak önde gelen bir dijital arayüz olma rolünü yerine getirmedeki başarısını yansıtıyor.

Ülkenin Birleşik Dijital Platformu bu yıl önemli bir gelişmeye tanık oldu, üretken yapay zeka (AI) destekli bir arama özelliği ile geliştirildi. Bu, arama sonuçlarının hızında, doğruluğunda ve münhasırlığında büyük bir sıçramaya yol açtı. Neticede, arama özelliğinin kullanıma sunulduğu ilk ayda platformda 60 bin arama ve yüzde 98,5 memnuniyet oranı elde edildi.

Söz konusu rapora göre, dijital kimlik uygulamasında (UAE Pass) kayıtlı kullanıcı sayısı 5 milyona ulaşarak, yaklaşık 15 bin elektronik hizmetten yararlanılmasıyla kayda değer bir ilerleme kaydedildi.

BAE'nin üst düzey alan adı ‘.ae’, BAE alan adına kayıtlı internet sitelerinin sayısının 300 bini aşmasıyla yükselişe geçti.

Yalnızca 2022'de, bir önceki yıla oranla yüzde 20'lik bir artışla en az 46 bin alan kaydedilmişti.

Ticari faaliyetler için uygun alan adlarını seçmek üzere üretken yapay zeka algoritmalarını kullanan TDRA'nın ‘Name Idea’ hizmetine ilişkin rakamları içeren rapor, hizmetin başlangıcının bir ay ardından, mayıs ayında bu hizmete olan talebin yüzde 65 arttığını gösterdi.

Sosyal medya hususunda ise BAE’de 10 milyon aktif hesap olduğu kaydedildi. Hesapların yüzdesi nüfusa göre yüzde 105,5, internet kullanıcı sayısına göre yüzde 106,6 oranında kaydedildi. Sosyal medyada geçirilen süre ise günde ortalama 2,33 saat şeklinde raporlandı. Toplam uygulama indirme sayısı, yıllık yüzde 16,4 artışla 569 milyona ulaştı. Uygulama satın alımlarına yapılan harcamaların değeri, uygulamalara yapılan harcamaların hacminde yüzde 25,3'lük bir artışa karşılık gelen 1,587 milyar BAE dirhemine ulaştı.

*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından WAM’dan çevrildi.



"Asya tek boynuzlu atı"nın genom haritası ilk kez çıkarıldı: Yok olmalarını engelleyebilir mi?

Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
TT

"Asya tek boynuzlu atı"nın genom haritası ilk kez çıkarıldı: Yok olmalarını engelleyebilir mi?

Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)

Son derece nadir rastlanan "Asya tek boynuzlu atı" saolanın ilk defa genom haritası çıkarıldı. Yeni çalışma nesli kritik tehlike altındaki türün yaşamasını sağlayabilir. 

İlk kez 1992'de tanımlanan saola (Pseudoryx nghetinhensis), en yakın zamanda keşfedilen büyük memeli türü. Vietnam ve Laos'un dağlık ormanlarında yaşayan bu sığır türü, boynuzlarının yanı sıra çok nadir görülmesi nedeniyle "Asya tek boynuzlu atı" diye biliniyor.

Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'ne (IUCN) göre nesli kritik tehlike altındaki bu türün 100'den daha az üyesi kaldığı tahmin ediliyor. Üstelik en son 2013'te görülmesi, soyunun çoktan tükenmiş olabileceği ihtimalini de gündeme getiriyor. 

Uluslararası bir araştırma ekibi, avcıların evlerinden toplanan saola kalıntılarından alınan parçaları analiz ederek 26 saolanın tam genomunu çıkardı. Türünün ilk örneği olan bu çalışma, saolanın geçmişini anlama ve geleceğini güvence altına alma yolunda kritik bilgiler sundu. 

Bulguları hakemli dergi Cell'de 5 Mayıs Pazartesi günü yayımlanan çalışmaya göre saolalar 5 bin ila 20 bin yıl önce iki ayrı popülasyona ayrılmış. 

Makalenin başyazarı Genís Garcia Erill "Saolanın önemli genetik farklılıklara sahip iki popülasyona ayrıldığını görmek bizi epey şaşırttı" diyerek ekliyor: 

Bu daha önce hiç bilinmiyordu ve genetik veriler olmadan bilmemizin yolu yoktu. Bu önemli bir sonuç çünkü türün genetik varyasyonunun nasıl dağıldığını etkiliyor.

Bilim insanları ayrıca iki popülasyonun da Son Buzul Çağı'ndan itibaren azaldığını saptadı. Ekip, toplam saola nüfusunun 10 bin yıldır hiçbir zaman 5 binin üstüne çıkmadığını tahmin ediyor.

Bu durum, iki grubun da genetik çeşitliliğini kaybettiği anlamına geliyor. Ancak her biri genetik kodlarının farklı kısımlarını kaybetmiş. Araştırmacılara göre bu, nesillerinin tükenmesini önlemede kritik bir rol oynayabilir. 

Garcia Erill "Bir popülasyonda kaybolan genetik varyasyon diğerini tamamlıyor. Yani eğer bunları karıştırırsak, diğerindeki eksiklik giderilebilir" diye açıklıyor.

Bilim insanları saolaların hayatta kalması için esaret altında çiftleşmelerini sağlayacak bir program geliştirmeye çalışıyor. Yeni çalışmayı yürüten ekibin hesaplamalarına göre böyle bir program, tükenme riski karşısında en etkili çözümü sunuyor. 

Çalışmanın bir diğer yazarı Rasmus Heller şöyle diyor:

Gelecekteki bir popülasyonun temelini oluşturmak için en az bir düzine saolayı (ideal olarak her iki popülasyonun karışımı) bir araya getirebilirsek, modellerimiz türlerin uzun vadede hayatta kalma şansının yüksek olacağını gösteriyor.

En son 2013'te görülen bir türün 12 üyesini bulmak zorlu bir iş. Ancak araştırmacılar, yeni çalışmanın bu sorunu çözebileceğine inanıyor. Saolanın genetik haritasının çıkarılması, daha kapsamlı arama çalışmalarının önünü açabilir. 

Makalenin yazarlarından Minh Duc Le, "Birçok araştırmacı, suda ve hatta aynı habitatta yaşayan kan emiciler olan sülüklerde, saola DNA'sının izlerini bulmayı deneyip başaramadı" diyerek ekliyor:

Bu tekniklerin hepsi küçük DNA parçalarını tespit etmeye dayanıyor ama artık saola genomunun tamamını bildiğimize göre, bu parçaları bulmak için çok daha geniş bir el kitabımız var.

Independent Türkçe, Science Alert, Phys.org, Cell