125 milyon yıllık ayak izleri keşfedildi: "7 metrelik dinozora ait"

Tür, ortalama 750 kilogram

Tatil beldesinde bulunan dinozor ayak izleri, yakınında kafe, otobüs durağı ve otoparkın yer aldığı plajda keşfedildi (JBA Consulting/Environment Agency)
Tatil beldesinde bulunan dinozor ayak izleri, yakınında kafe, otobüs durağı ve otoparkın yer aldığı plajda keşfedildi (JBA Consulting/Environment Agency)
TT

125 milyon yıllık ayak izleri keşfedildi: "7 metrelik dinozora ait"

Tatil beldesinde bulunan dinozor ayak izleri, yakınında kafe, otobüs durağı ve otoparkın yer aldığı plajda keşfedildi (JBA Consulting/Environment Agency)
Tatil beldesinde bulunan dinozor ayak izleri, yakınında kafe, otobüs durağı ve otoparkın yer aldığı plajda keşfedildi (JBA Consulting/Environment Agency)

Birleşik Krallık'ın güney sahillerinde, üç parmaklı dinozora ait ayak izleri keşfedildi.

Çevre Ajansı tarafından 23 Ekim'de yapılan açıklamaya göre fosiller, Wight Adası'ndaki Yaverland sahilinde görüldü.

Dinozor ayağına ait fosiller, Çevre Ajansı mühendislerinin bölgede sellere karşı önlem çalışmaları yürüttüğü sırada görüldü.

Açıklamada, ayak izlerinin 125 milyon öncesine ait olduğu belirtildi.

Uzmanlar bu ayak izlerinin Latince adıyla Mantellisaurus türü bir dinozora ait olduğunu söyledi. Söz konusu türün boyu 7 metreye ulaşabiliyor.

Mantellisaurus dinozorları, 66 milyon yıl önce sona eren Kretase döneminde yaşamıştı.

Uzmanlar, her ne kadar en büyük dinozorlar sınıfında yer almasa da bu türün ortalama 750 kilogram ağırlığa sahip olduğu ifade etti.

Avrupa'nın en zengin dinozor bölgesi

Son yıllarda deniz kıyısında çok sayıda fosil bulunduğunu aktaran yetkililer, sellerle mücadeleye yönelik yürütülen projelerde Dinozor Adası Müzesi'nden yetkililerin de önceden hazır bulunduğunu bildirdi.

 Mantellisaurus türünün otçul olduğu biliniyor (JBA Consulting/Environment Agency)
Mantellisaurus türünün otçul olduğu biliniyor (JBA Consulting/Environment Agency)

Ülkedeki en eksiksiz dinozor fosillerinden biri olan mantellisaurus iskeleti, 1917'de Wight Adası'nda bulundu. Halihazırda Londra'daki Doğa Tarihi Müzesi'nde sergileniyor. 

Adada 35 farklı dinozor türünün yaşadığını aktaran müzenin yöneticisi Dr. Martin Munt, "Avrupa'nın en zengin dinozor bölgesi" ifadelerini kullandı.

Adada Haziran 2023'te, Kretase dönemine ait kayaların içinde Ankylosaurs ailesine üye "zırh derili" yeni bir dinozor türü keşfedilmişti.

Independent Türkçe



Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)
TT

Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)

Andrew Griffin 

Evrenin erken dönemlerinden gelen bir radyo sinyali, çevremizdeki her şeyin nasıl başladığını anlamamızı sağlayabilir.

21 santimetre sinyali diye bilinen bu sinyal, ilk yıldızların ve galaksilerin nasıl yanmaya başladığını ve evreni karanlıktan ışığa nasıl çıkardığını nihayet anlamamızı mümkün kılabilir.

Cambridge Üniversitesi'nden makalenin ortak yazarı Anastasia Fialkov yaptığı açıklamada, "Bu, karanlık evrendeki ilk ışığın nasıl ortaya çıktığını öğrenmek için eşsiz bir fırsat" diyor. 

Soğuk, karanlık bir evrenden yıldızlarla dolu bir evrene geçiş hikayesini yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

Sinyal, 13 milyar yıldan fazla bir süre önceden, Büyük Patlama'nın sadece 100 milyon yıl sonrasından bize ulaşıyor. Zayıf parıltı, yıldızların oluştuğu uzay bölgeleri arasındaki boşluğu dolduran hidrojen atomları tarafından yaratılıyor.

Bilim insanları artık bu sinyalin doğasını kullanarak erken evreni daha iyi anlayabileceklerine inanıyor. Bunu, evrenin başlangıcıyla ilgili verileri ortaya çıkarmak için radyo sinyallerini yakalamaya çalışacak REACH (Radio Experiment for the Analysis of Cosmic Hydrogen / Kozmik Hidrojen Analizi için Radyo Deneyi) adlı radyo anteniyle yapacaklar.

Araştırmacılar bu projenin nasıl işleyeceğini daha iyi anlamak için REACH ve Kilometre Kare Dizisi adlı başka bir projenin, ilk yıldızların kütleleri ve diğer ayrıntıları hakkında nasıl bilgi sağlayabileceğini öngören bir model oluşturdu.

Profesör Fialkov, "İlk yıldızların kütlelerinin 21 santimetre sinyaline bağımlılığını ve ilk yıldızlar öldüğünde üretilen, X ışını ikililerinden gelen ultraviyole yıldız ışığı ve X ışını emisyonlarının etkisi de dahil olmak üzere tutarlı bir şekilde modelleyen ilk grubuz" diyor.

Bu bilgiler, Büyük Patlama'nın ürettiği hidrojen-helyum bileşimi gibi, evrenin ilkel koşullarını birleştiren simülasyonlardan elde edildi.

REACH teleskobunun baş araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Eloy de Lera Acedo, "Bildirdiğimiz tahminler, evrendeki ilk yıldızların doğasını anlamamız açısından muazzam önem taşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Radyo teleskoplarımızın, ilk yıldızların kütlesi ve ilk ışıkların bugünkü yıldızlardan ne kadar farklı olabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler verebileceğine dair kanıt sunuyoruz.

REACH gibi radyo teleskopları, evrenin bebeklik döneminin gizemlerini çözme yolunda umut vaat ediyor ve bu tahminler, Güney Afrika'daki Karoo'dan yaptığımız radyo gözlemlerine rehberlik etmesi açısından hayati önemde.

Çalışma, hakemli dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Determination of the mass distribution of the first stars from the 21-cm signal" (21 santimetre sinyalinden ilk yıldızların kütle dağılımının belirlenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/space