Güneş'in düşünülenden daha küçük olduğu ortaya kondu

Çalışmada yıldızdan gelen ses dalgaları kullanıldı

Yeni veriler, Güneş'in iç yapısıyla ilgili gizemleri de aydınlatabilir (NASA)
Yeni veriler, Güneş'in iç yapısıyla ilgili gizemleri de aydınlatabilir (NASA)
TT

Güneş'in düşünülenden daha küçük olduğu ortaya kondu

Yeni veriler, Güneş'in iç yapısıyla ilgili gizemleri de aydınlatabilir (NASA)
Yeni veriler, Güneş'in iç yapısıyla ilgili gizemleri de aydınlatabilir (NASA)

Yeni bir araştırmaya göre Güneş, bir zamanlar inanılandan biraz daha küçük.

Hakem incelemesi halen süren çalışmada Güneş'in boyutunu hesaplamak için yıldızdan gelen ses dalgaları ve sismik aktivite incelendi.

Bulgular, geleneksel Güneş modelinde öngörülen yarıçapta bir tutarsızlık olduğunu gösterdi.

Yaygın biçimde kabul edilen standart ölçümler, yıldızın yarıçapının 695 bin 990 kilometre olduğunu gösteriyordu. Yeni araştırmanın bulgularıysa bu rakamın 695 bin 780 kilometre olduğunu ortaya koydu.

Cambridge Üniversitesi'nden ve araştırma ekibinden Douglas Gough, "Sismolojik çıkarımlar, nükleer reaksiyonlarla, Güneş'in kimyasal bileşimi ve temel yapısıyla ilgili şeyler söylüyor" diye konuştu.

Ses dalgaları Güneş'in iç kısmında yayılırken, fotosferden (yıldızın ışığın yayıldığı dış kabuğu) yansıyor ve yüzeydeki bazı parçaların salınmasına neden oluyor.

Bilim insanları bu dalgaları, onlara neyin sebep olduğuna bağlı olarak farklı "modlara" bölüyor.

Geçmişte Güneş'in boyutunu tahmin etmek için F-mod dalgaları kullanılmıştı. Bu dalgalar da Güneş'in düşünüldüğünden küçük olabileceğini düşündürmüştü. Ancak bu tahminlerde bazı belirsizlikler vardı. Nitekim araştırmacılar, F-mod dalgalarının fotosfere tam olarak nüfuz edemeyebileceğini söylüyor.

Daha kesin bir bulgunun peşine düşen ekip, bunun yerine P-mod dalgalarını ölçtü. Bunlar Güneş'in çalkantılı iç kısmındaki büyük basınç dalgalanmalarından kaynaklanıyor ve çekirdekten kolaylıkla geçebiliyor.

Araştırmacılar, bunun F-mod tahminleriyle "aşağı yukarı tutarlı" bir yarıçapa işaret ettiğini belirtiyor. Diğer bir deyişle yeni hesaplamalar, Güneş'in düşünüldüğünden daha küçük olduğu düşüncesini teyit ediyor.

Araştırmada yer almayan ve bulguları dışarıdan bir göz olarak yorumlayan Birmingham Üniversitesi'nden William Chaplin, New Scientist'e verdiği röportajda şunları söyledi:

Güneşin iç yapısının ince unsurlarına dair yanıltıcı sonuçlara varma potansiyeli hep var.

Independent Türkçe



Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
TT

Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)

Uzmanlar yakın gelecekte "yapay zeka Fukuşiması" yaşanacağından endişeleniyor. 

Yapay zekanın son yıllardaki hızlı gelişimi bilimsel çalışmalarda pek çok sıçramayı mümkün kılarken, bu yılın Nobel Ödülleri de bunun adeta bir kanıtı oldu.

Fizik ödülü, yapay sinir ağlarının geliştirilmesini sağlayan çalışmaları takdir ederken, kimya ödülünün sahibi, 200 milyondan fazla proteinin yapısını tahmin eden yapay zeka aracı AlphaFold'u geliştiren Google DeepMind araştırmacılarına gitti. 

Böyle bir ortamda DeepMind ve Birleşik Krallık merkezli bilimsel topluluk Royal Society, bu hafta Londra'da Bilimde Yapay Zeka Forumu düzenledi.

2024 Nobel Kimya Ödülü'nün kazananlarından, DeepMind'ın kurucusu ve CEO'su Demis Hassabis, 18 Kasım'daki toplantıda yapay zekayla ilgili "Eğer bunu doğru yaparsak, inanılmaz yeni bir keşif çağı ve yeni bir altın çağ, hatta belki de bir tür yeni rönesans yaşanacak" ifadelerini kullandı.

Ancak bazı uzmanlar kendisiyle aynı fikirde değil. Yapay zekanın eşitsizliği ve işsizliği artıracağı endişelerinin yanı sıra çok fazla enerji harcaması nedeniyle çevreye geri dönülemez zararlar vereceğinden de korkuluyor.

Ayrıca bu araçların yanlış kişilerin elinde güçlü biyolojik silahlar geliştirilmesini sağlayacağını düşünenler de var. 

ABD'deki Columbia Üniversitesi'nde kanser araştırmacısı ve Pulitzer ödüllü Siddhartha Mukherjee, 2011'de Japonya'daki deprem ve tsunaminin yol açtığı nükleer felakete gönderme yaparak şöyle diyor:

En azından benim yaşam sürem içinde, bir tür yapay zeka Fukuşiması yaşanmasının neredeyse kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum.

Tarihin en büyük nükleer faciaları arasında sayılan Fukuşima nükleer kazasında tsunami sonucu devasa dalgalar reaktörleri sular altında bırakmıştı. Santralden sızan radyasyon 150 binden fazla kişinin tahliyesine yol açarken, bölgeyi temizleme çalışmalarının 40 yıl daha süreceği tahmin ediliyor.

Özellikle iklim krizinin yapay zeka tarafından şiddetlenmesi gerçek bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. 

Örneğin Google, yapay zeka sayesinde sel, orman yangını ve sıcak hava dalgası tahminlerinde önemli gelişmelere imza atarken, bir yandan da bazı ülkelerden daha fazla enerji harcıyor. 

Hassabis toplantıda "Bence bu sistemlerin faydaları, enerji kullanımından çok daha ağır basacak" iddiasında bulundu. 

Diğer yandan ABD Enerji Bakanlığı Bilim Ofisi'nin eski direktörlerinden Asmeret Asefaw Berhe, hiçbir şeyin enerji kullanımı kadar endişe yaratmadığını söylüyor. 

Daha güçlü sürdürülebilirlik hedefleri çağrısı yapan Berhe "Bu alana giren yapay zeka şirketleri yenilenebilir enerjiye çok yatırım yapıyor ve umarım bu fosil yakıtların daha hızlı bir şekilde bırakılmasını teşvik eder. Ama bu yeterli mi?" diye sorarak ekliyor: 

Aslında dönüştürücü bir değişime yol açması gerekiyor.

Yapay zekanın tıp ve bilim çalışmalarına katkısına gelince çoğu uzman daha iyimser bir yaklaşıma sahip. Yeni ilaçların geliştirilmesinden nükleer füzyon çalışmalarına kadar yeni teknoloji epey hızlı atılımlar vaat ediyor. 

Gen düzenleme aracı CRISPR çalışmalarına katkısı nedeniyle 2020 Nobel Kimya Ödülü'nü kazanan Jennifer Doudna, yapay zekanın daha uygun fiyatlı tedavilerin ortaya çıkmasında "büyük bir rol" oynayacağını söylüyor.

Hassabis pazartesi günü düzenlenen forumda bilimsel araştırmaları hızlandırması beklenen yapay genel zekanın gelişimine dair de konuştu.

Elon Musk ve OpenAI'ın CEO'su Sam Altman, insan seviyesinde bilişsel becerilere sahip araçları ifade eden yapay genel zekanın her an kullanıma girebileceğini düşünürken Hassabis aynı fikirde değil. 

DeepMind'in CEO'su "Bence yapay genel zeka dediğimiz şeye ulaşmadan önce birkaç büyük atılıma daha ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. 

Independent Türkçe, Guardian, El País, BBC