İklim değişikliği nedeniyle 30 yeni organizma türü ortaya çıktı

Yaban arısı örümceğinin ortaya çıkışı (Bath Şehir Çiftliği)
Yaban arısı örümceğinin ortaya çıkışı (Bath Şehir Çiftliği)
TT

İklim değişikliği nedeniyle 30 yeni organizma türü ortaya çıktı

Yaban arısı örümceğinin ortaya çıkışı (Bath Şehir Çiftliği)
Yaban arısı örümceğinin ortaya çıkışı (Bath Şehir Çiftliği)

Bath City Çiftliği araştırması, sıcak havaların yaban arısı örümcekleri ve samur güvelerini nasıl ortaya çıkardığını gösteriyor.

Bath City, Georgia'daki City Farm, bölgede duyulmamış canlıları öne çıkaran en son koruma kuruluşu.

Gönüllüler, 37 dönümlük Bath City Çiftliği'nde son sekiz yılda bin 250 tür kaydetti. Uzmanlar, daha önce sadece yaz aylarında ziyaret ettikleri çiftliğe taşınan ya da kışın orada bulunan yaklaşık 30 tür bulduklarında şaşırmış ve endişelenmişlerdi. Yaban hayatı kayıt operasyonunu yöneten ekolojist ve küratör Mike Williams, böceklerin ve örümceklerin ekolojistlerin iklim değişikliğinin doğal dünya üzerindeki etkisini anlamalarına yardımcı olan önemli türler olduğunu söyledi. Williams sözlerine şöyle devam etti: "Örümcekler klasik bir örnektir çünkü kısa ömürleri ve hareket etme kabiliyetleri nedeniyle hava koşullarındaki değişikliklerle etkileşim halinde.

Üç yıl önce, yaban arısı örümceği çiftlikte ilk kez kaydedildi ve artık bölgede giderek daha yaygın hale geliyor. Williams, "1990'ların başında yaban arısı örümceğini sadece İngiltere'nin güney kıyısında, Dorset'te görüyorduk” diyor. Hava onun için çok soğuk olduğu için menzillerinin en kuzeyindeydi. "İklim değişikliğinin gerçekleriyle yaşarken, bir gün Bath kadar kuzeyde bulunacağını asla hayal edemezdim." Jersey samur güvesi bir zamanlar Manş Adaları'nda bulunurdu, ancak çiftlikler de dahil olmak üzere güney İngiltere'de giderek daha yaygın bir şekilde görülüyor.

Ülkeye yeni gelenler arasında yeşil ağ örümceği, sarmaşık arısı ve küçük yaban arısı sineği de bulunuyor. Williams, "Bu beni hem büyüleyen hem de üzen bir gerçek" dedi. Williams sözlerine şöyle devam etti: "Yaban hayatı üzerine yaptığımız çalışmalar iklim değişikliğinin uzak bir gelecekte gerçekleşecek bir şey olmadığını gösterdi. Çayırlarda cıvıltılarını duyduğunuz cırcır böceklerinin çoğu Bath'a geleli 20 yıl kadar oldu- bunlar çalı cırcır böcekleri ve uzun boynuzlu gül çekirgeleri. İlki çok gürültülü ve yaygın. "Tarlamda dolaşan insanlara böcekleri duyduğumuzda iklim değişikliğinin sesini dinlediklerini söylüyorum.”



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news