Şimdiye dek ölçülen en zayıf yerçekimi kuantum fiziği araştırmasında oluşturuldu

"Einstein'la kuantum mekaniğini buluşturabilir"

Bilim insanları, Einstein'ın genel görelilik kuramıyla kuantum teorisini uzlaştırabilmek için uzun süredir çalışıyor (Unsplash)
Bilim insanları, Einstein'ın genel görelilik kuramıyla kuantum teorisini uzlaştırabilmek için uzun süredir çalışıyor (Unsplash)
TT

Şimdiye dek ölçülen en zayıf yerçekimi kuantum fiziği araştırmasında oluşturuldu

Bilim insanları, Einstein'ın genel görelilik kuramıyla kuantum teorisini uzlaştırabilmek için uzun süredir çalışıyor (Unsplash)
Bilim insanları, Einstein'ın genel görelilik kuramıyla kuantum teorisini uzlaştırabilmek için uzun süredir çalışıyor (Unsplash)

Bilim insanları, kuantum mekaniği deneyinde mikroskobik ölçekte yerçekimi gözlemledi. 

Hollanda'daki Leiden Üniversitesi'nden araştırmacıların yaptığı çalışmada, Albert Einstein'in genel görelilik teorisiyle kuantum mekaniği arasındaki ilişkiyi anlamaya yönelik önemli bir adım atıldı. 

Bilimsel dergi Science Advances'ta dün yayımlanan çalışmada, manyetik özelliğe sahip süperiletken bir düzenek oluşturuldu. 

Nadir bir kimyasal element olan tantaldan yapılma bu düzenek, evrende mümkün en düşük sıcaklığa yani -268.7 santigrat dereceye kadar soğutuldu.

Deneyde kullanılan parçacık da 0,25 milimetrelik neodyum mıknatısla 0,25 milimetrelik bir cam kürenin birleştirilmesiyle hazırlandı. Bu parçacık, manyetik düzenek üzerinde havada asılı tutuldu. 

Daha sonra elektrikli bisiklet tekerine üç adet 2,45 kilogramlık pirinç ağırlıklar kondu ve bu da düzenekten yarım metre öteye yerleştirildi. İki nesne arasındaki çekim kuvveti, nesnelerin kütlelerine ve aralarındaki mesafeye bağlı. Kütlenin büyüklüğü ve yakınlık arttıkça, çekim gücü de yükseliyor. 

Deneyde, tekerin çalıştırılmasıyla yarım miligramlık parçacığa 30 attonewton çekim gücü uygulandığı gözlemlendi. 

Leiden Üniversitesi'nden Tim Fuchs, "Tekerleği döndürmeye başladık ve parçacık tıpkı salıncak gibi hareket etti. Yerçekimi kuvveti parçacığı çekiyor, sonra bırakıyor ardından da tekrar çekiyor" dedi. 

Böylelikle bilim insanları şimdiye kadarki en zayıf yerçekimini ölçmüş oldu. Bir önceki rekor, 2021'de 90 miligramlık altın bir küreyle yapılan deneyde elde edilmişti.

Fuchs, yeni deneyin Einstein'ın genel görelilik teorisiyle kuantum mekaniğini birlikte düşünebilme açısından önemli bir gelişme olduğunu belirterek şunları söyledi: 

Kuantum mekaniğiyle Einstein'ın yerçekimi teorisi olan genel göreliliğin, formüle ettiğimiz şekliyle uyumlu olmadığını biliyoruz. Bu teoriler birlikte çalışmıyor dolayısıyla birinden veya her ikisinden de vazgeçilmesi gerektiğini biliyoruz. Bizim çalışmamız, bu iki teori arasındaki açığı gerçek deneylerle kapatmayı amaçlıyor.

Teorik fizikçi, kuantum mekaniğiyle genel göreliliği bir araya getireceği düşünülen "kuantum yerçekimine" bir adım daha yaklaştıklarını belirtti. 

Fuchs, yerçekiminin kuantum ölçeğinde nasıl çalıştığını anlamanın, evrenin başlangıcından karadeliklerde olup bitene kadar bazı büyük gizemlerin çözülmesini sağlayabileceğine dikkat çekti.

Independent Türkçe, Guardian, Science Alert



Yanmalı motorlu arabaların satışları her yıl düşüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yanmalı motorlu arabaların satışları her yıl düşüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yakın zamanda açıklanan rakamlara göre, yanmalı motorlu arabaların küresel satışları çoktan zirveye ulaşmış görünüyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve OurWorldinData'dan alınan veriler, elektrikli olmayan araba satışlarının 2018'de 83,7 milyonla rekor seviyeye ulaştığını ve o zamandan beri düşüşte olduğunu gösteriyor.

Elektrikli arabalar, 2023'te dünya çapında satılan tüm yeni otomobillerin yüzde 18'ini oluşturdu. Bu rakam 2022'de yüzde 14'tü.

2018 ve 2023 arasında, yanmalı motorlu arabaların küresel satışları dörtte bir oranında düşerek 83,7 milyondan 62,8 milyona geriledi.

Veriler aynı zamanda toplam araba satışlarının da son yıllarda genel bir düşüş yaşadığını gösteriyor.
 

efrtg

En yüksek elektrikli araç oranına sahip ülke, sektörü büyük ölçüde sübvanse eden Norveç.

İskandinav ülkesinde satılan her 10 yeni araçtan 9'undan fazlası elektrikliyken, bu oran Birleşik Krallık'ta sadece yüzde 20.

Otomobil pazarı Auto Trader'ın aralık ayında yayımladığı raporda, elektrikli araçlara doğru "büyük değişim" sonucunda gelecek 10 yılda Britanya yollarındaki kirletici araç sayısının yüzde 40'tan fazla azalacağı öngörüldü.

frevg

En son IEA rakamları, Çin'in dünya çapında elektrikli otomobillerin benimsenmesinde en büyük itici güç olduğunu ve artık bataryayla çalışan 20 milyondan fazla otomobilin yollarda olduğunu gösteriyor.

Elektrikli araçlara geçiş trendi, nükleer ve yenilenebilir enerji kaynakları gibi daha temiz enerji kaynaklarına doğru daha büyük bir değişimi takip ediyor.

Geçen yıl yayımlanan bir araştırma, bataryaların ve diğer yenilenebilir teknolojilerin düşen maliyetlerinin son yıllarda fosil yakıtlardan uzaklaşmayı hızlandırdığını ortaya koydu.

Berlin merkezli Mercator Küresel Müşterekler ve İklim Değişikliği Araştırma Enstitüsü (MCC) tarafından yapılan hesaplamalar, fosil yakıtla üretilen enerjinin yakında ekonomik açıdan uygulanabilir olmaktan çıkacağını ortaya koydu.

Araştırmayı yöneten Felix Creutzig, "2050'de dünyanın tüm enerji tüketimi tamamen ve uygun maliyetle güneş teknolojisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları tarafından karşılanabilir" dedi.

Enerji analiz firması Benchmark Mineral Intelligence'ın ayrı bir araştırması, elektrikli araç bataryalarının maliyetinin, bunları üretmeyi fosil yakıt yakan araçlardan daha ucuz hale getiren "kritik eşiği" geçtiğini ortaya koydu.

Independent Türkçe