Gizemli 5. temel kuvvet, asteroitlerde saklı olabilir

Evrenin temellerine ilişkin anlayışımız değişebilir

Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
TT

Gizemli 5. temel kuvvet, asteroitlerde saklı olabilir

Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)

Bilim insanları evrendeki gizemli 5. temel kuvvetin, asteroitlerin hareketlerinde saklanıyor olabileceğini öne sürdü. 

Evrende güçlü, zayıf, elektromanyetik kuvvet ve kütleçekim kuvveti olmak üzere 4 temel kuvvet var. 

Bilim dünyası bunların dışında bir kuvvet daha olabileceğini uzun süredir düşünse de yapılan araştırmalar varlığını veya yokluğunu henüz kanıtlayamadı. 

Communications Physics adlı hakemli dergide yayımlanan bir makaleye göre, Bennu gibi asteroitlerin yörüngesindeki sapmalar 5. temel kuvveti ele verebilir.

5. temel kuvvet çok zayıf olduğu için henüz saptanamamış olabilir, bu yüzden evrendeki küçük belirtiler önem kazanıyor.

Araştırmacılar, Neptün'ün keşfinin Uranüs'ün yörüngesinde görülen düzensizlikler sayesinde mümkün olduğuna değinerek bu tür durumların fizikte yeni ufukların açılmasına katkı sağlayabileceğini söylüyor. 

Bilim insanları ayrıca bu kuvvetin, ultra hafif varsayımsal parçacıklarla taşınıyor olabileceğini düşünüyor. 

Araştırmacılar, NASA'nın 2018-2021'de Bennu'yu ziyaret eden OSIRIS-Rex aracının elde ettiği verileri inceleyerek yer tabanlı ölçümler yaptı.

Ekip mevcut verilerde Bennu'nun yörüngesinde 5. temel kuvvetin varlığına dair bir belirtiye rastlamadı. 

Fakat veriler, bu kuvveti taşıyor olabilecek parçacıkların ağırlığına dair ihtimalleri sınırlamayı sağladı. 

Yeni araştırma sözkonusu kuvvetin var olma ihtimalini tamamen ortadan kaldırmıyor. Kuvvetin çok zayıf olmasının tespitini zorlaştırıyor olabileceğini düşünen araştırmacılar, çalışmalarına devam etmeyi planlıyor. 

ABD Enerji Bakanlığı'na bağlı Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'ndan astrofizikçi ve çalışmanın başyazarı Yu-Dai Tsai şu ifadeleri kullanıyor:

Bennu'nun takibinden elde ettiğimiz verilerin yorumlanması, evrenin teorik temellerine ilişkin anlayışımıza katkı sunarak standart fizik modeli, kütleçekim ve karanlık madde anlayışımızı yenileme potansiyeline sahip.

Gökcisimlerinin açıklanamayan yörünge hareketlerine dayanarak var olduğu öne sürülen karanlık madde, evrenin en büyük gizemlerinden biri.

Işıkla etkileşime girmediği için gözlemlenemediği söylenen bu maddenin, evrenin yüzde 27'sini oluşturduğu iddia ediliyor.

Bilim insanları 5. temel kuvveti taşıdığı düşünülen ultra hafif parçacıkların karanlık madde olabileceği ihtimali üzerinde duruyor. 

Araştırma ekibi Dünya'ya yakın diğer asteroitleri takip ederek çalışmalarını sürdürmeyi planlıyor. Sıradaki hedefleri, 2029'da gezegenin yakınından geçecek Apophis.

Tsai, "Cisimlerin yörüngeleri, genellikle fizikte yeni keşiflere fayda sağlayabilen anomaliler içeriyor" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, IFL Science, Futurism, Communications Physics



Kertenkele türündeki "6. his" keşfedildi

Gekko gecko türündeki gekkolar, Asya'nın güneydoğu ve doğu kesimlerinde yaşıyor (Duncan Leitch)
Gekko gecko türündeki gekkolar, Asya'nın güneydoğu ve doğu kesimlerinde yaşıyor (Duncan Leitch)
TT

Kertenkele türündeki "6. his" keşfedildi

Gekko gecko türündeki gekkolar, Asya'nın güneydoğu ve doğu kesimlerinde yaşıyor (Duncan Leitch)
Gekko gecko türündeki gekkolar, Asya'nın güneydoğu ve doğu kesimlerinde yaşıyor (Duncan Leitch)

Bilim insanları, gekkoların "6. hissi" olduğunu tespit etti. Bulgular hem insanların hem de diğer hayvanların işitme becerilerinin nasıl evrimleştiğine ışık tutabilir. 

Pek çok sürüngen havada hareket eden ses dalgalarını işitme becerisinden yoksun. Bu canlılar yerdeki titreşimleri hissederek "duyuyor". 

Öte yandan geçen yıl yapılan bir araştırmada bazı yılan türlerinin havadaki sesleri ve insanların çığlığını duyabildiği kaydedilmişti.

Bir kertenkele türü olan gekkolar da havada yol alan sesleri işitebiliyor. Ayrıca bu hayvanların iç kulağındaki bir kesecik dengelerini korumada önemli bir rol oynuyor.

Hakemli dergi Current Biology'de dün (4 Ekim) yayımlanan bir çalışmada sözkonusu keseciğin, gekkoların düşük frekanstaki sesleri saptamasını sağladığı bulundu. 

Bilim insanlarının 6. hisse benzettiği bu beceri, sürüngenlerin çevrelerine dair algılarını da şekillendiriyor. 

Maryland Üniversitesi'nden araştırmacılar, Gekko gecko türündeki kertenkeleleri laboratuvar ortamında bir dizi farklı uyarana maruz bıraktı. Bu esnada iç kulaktaki keseciğin verdiği tepkiler gözlemlendi. 

Keseciğin 50 ila 200 Hz bandındaki sesleri yakaladığını kaydeden araştırmacılar, bunun gekkoların sadece kulaklarıyla duyduğu frekansın çok altında kaldığını belirtiyor. 

Ekibe göre bu, keseciğin işitme sistemini destekleyen özel bir rol oynadığını gösteriyor. 

Makalenin ortak yazarı biyolog Catherine Carr, "Kulak, bildiğimiz haliyle havadaki sesleri duyuyor. Ancak genellikle dengeyle ilişkilendirilen bu eski iç yol, gekkoların yer veya su gibi ortamlardan geçen titreşimleri algılamasını sağlıyor" diyor:

İç kulaktaki yapının balık ve amfibilerde de görüldüğünü söyleyen Carr, bulguların kara ve suda yaşayan hayvanların işitme sisteminin evrimine ışık tuttuğunu ekliyor. 

Ekip ayrıca yeni çalışmanın, işitme becerilerinin gelişmediği varsayılan diğer hayvanların iletişim kurma yolları hakkında yeni bulgular edinilmesini sağlayabileceği görüşünde. Duyamadığı sanılan diğer sürüngenler de benzer bir mekanizmayla çevrelerini algılıyor olabilir. 

Yeni araştırma doğrudan insanların işitme sistemiyle ilgili değil fakat bilim insanları bazı benzerlikler olduğunu düşünüyor. 

"Bir rock konserinde olduğunuzu hayal edin" diyen Carr ekliyor: 

Gürültüden dolayı başınız ve bütün vücudunuz titreşir. Müziği sadece duymayıp aynı zamanda hissedersiniz. Bu his, insandaki vestibüler sistemin, bu yüksek sesli konserlerde uyarılabileceğini, yani işitme ve denge duyularımızın yakından bağlantılı olabileceğine işaret ediyor.

İç kulaktaki organları içeren vestibüler sistem, denge duygusunun korunmasını sağlıyor. 

Araştırmacılar bulguların, memelilerin işitme sistemleriyle ilgili çalışmaların önünü açmasını umuyor. 

Makalenin ortak yazarı Dawei Han "Bu araştırmanın sonuçları sürüngenler dünyasının ötesine uzanıyor" ifadelerini kullanıyor: 

Bu gizli mekanizmaları ortaya çıkardıkça hayvanların çevrelerini nasıl algıladığı ve etkileşime girdiğine dair daha zengin ve incelikli bir resim elde ediyoruz ve belki de kendi duyusal deneyimlerimize dair yeni bilgilere ulaşacağız.

Independent Türkçe, Popular Science, Neuroscience News, Current Biology, Cosmos Magazine