Jaws'ın yıldızı Oscar'daki çeşitlilik kurallarını eleştirdi: "Beni kusturuyor"

Richard Dreyfuss, Laurence Olivier'in bir siyahı canlandırmasını da savundu

Reuters
Reuters
TT

Jaws'ın yıldızı Oscar'daki çeşitlilik kurallarını eleştirdi: "Beni kusturuyor"

Reuters
Reuters

Richard Dreyfuss, Akademi Ödülleri tarafından uygulanan yeni çeşitlilik ve kapsayıcılık kurallarının kendisini "kusturduğunu" söyledi.

Oscar'ın yönetim organı Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi, filmlerin En İyi Film ödülüne aday olabilmeleri için uymaları gereken yeni bir kurallar dizisini uygulamaya koymaya hazırlanıyor.

The Independent'ın haberine göre, gelecek yıl başlayacak ve 2024 Oscar töreniyle yürürlüğe girecek kurallar, filmlerin "yeterince temsil edilmeyen ırksal veya etnik kökenlerden" belirli bir oranda oyuncu veya ekip üyesine iş vermesi gerektiğini belirtiyor.

PBS'in Firing Line programına verdiği bir röportajda yaklaşan değişiklikler hakkında ne düşündüğü sorulan Dreyfuss şu yanıtı verdi:

"Beni kusturuyor."

Jaws oyuncusu sözlerini, "Kimse bana, bir sanatçıya, ahlakın ne olduğuna dair en son, en güncel fikri kabul etmem gerektiğini söylememeli" diye sürdürdü.

"Neyi riske atıyoruz? Gerçekten insanların duygularını incitmeyi mi riske atıyoruz? Bunu yasalaştıramazsınız. Hayatı akışına bırakmak zorundasınız ve üzgünüm ama ülkede bu şekilde tatmin edilmesi gereken bir azınlık ya da çoğunluk olduğunu düşünmüyorum."

Dreyfuss röportajda Laurence Olivier'in Othello'nun 1965 tarihli beyaz perde uyarlamasında siyah birini canlandırmasını da savundu.

Dreyfuss, "Laurence Olivier, Othello'yu oynayan son beyaz aktördü ve bunu 1965'te yaptı" dedi.

"Ve bunu siyah makyajla yaptı. Oliver, siyah bir adamı harika oynadı. Bana hiçbir zaman siyah bir adamı oynama şansım olmayacağı mı söyleniyor? Başka birine Yahudi değilse Venedik Taciri'ni oynamaması gerektiği söyleniyor mu? Delirdik mi? Sanatın sanat olduğunu bilmiyor muyuz?"

Dreyfuss şöyle ekledi:

"Bu çok küstahça. Bu çok düşüncesizce ve insanları çocuk yerine koymakla aynı."

Aktörün yorumları sosyal medyada tartışmalara yol açarken, pek çok kişi Dreyfuss'un hem Oscar töreniyle ilgili sözlerine hem de siyah makyajla ilgili yorumlarına itiraz etti.



Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)

Araştırmacılar, mesajlaşırken ifadeleri kısaltan kişilerin "samimiyetsiz" göründüğünü tespit etti. Yeni çalışmaya göre bu kişilerin mesajlarına cevap almama ihtimali de artıyor.  

Pek çok kişi mesajlaşırken kelimeleri veya uzun ifadeleri birkaç harfle yazarak kısaltıyor. İnternetin ilk yıllarından miras kalan bu alışkanlık yazışmayı kolaylaştırırken kendine has bir çevrimiçi dil de ortaya çıkarıyor. 

Fakat ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin yeni çalışmasına göre mesajlarda kısaltma kullanmak özellikle yeni bir ilişkinin başlangıcında olumsuz bir etki yaratabilir. 

Araştırmacılar, 37 ülkeden 5 bin 300'den fazla katılımcının mesajlarını inceledi ve onlarla anketler yaptı. Flört uygulamaları ve sohbet odalarını kullanan kişilerin kısaltma içeren ve içermeyen konuşmalardaki davranışları da incelendi.

Katılımcılar kendilerine gösterilen mesajları, samimiyet, çaba ve cevap verme isteği üzerinden değerlendirdi. 

Bilim insanları daha güvenilir bir sonuç almak adına farklı bağlamlardaki sohbetleri çalışmaya dahil etti.

Bulgularını Journal of Experimental Psychology: General adlı hakemli dergide yayımlayan araştırmacılar, kısaltma kullanmanın genellikle karşı tarafa samimiyetsiz geldiğini kaydetti. Ekip, kişilerin yakınlığı veya mesaj uzunluğu değiştiğinde bile kısaltmaların olumsuz etkisinin sürdüğünü gözlemledi.

Ayrıca bu davranışı sergileyen kişilerin yanıt alma olasılığının daha düşük olduğu saptandı. 

Diğer yandan çalışmanın başında yapılan anketlerde katılımcıların yüzde 99'u kısaltma kullandığını ve yüzde 84'ü bu davranışın rahatsızlık vermeyeceğini düşündüğünü bildirdi.

Yüzde 4'lük bir kısım da kısaltmaların karşı tarafın hoşuna gitmesini bekliyodu. 

Makalenin başyazarı David Fang "Mesajlaşan kişilerin kısaltmalardan hoşlanabileceğini düşündük çünkü gayriresmi bir yakınlık hissi uyandırıyordu" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle kısaltmaların bunları kullanan kişiler hakkında olumsuz algılara yol açması bizi şaşırttı.

Araştırmacılar, kısaltmaların çaba göstermemek gibi algılandığı için böyle bir etki yarattığını düşünüyor. 

Fang, "Bulgularımız, örneğin bir ilişkinin başlangıcı ya da iyi bir izlenim bırakmamız gerektiği durumlar gibi, özellikle daha samimi görünmek ve sosyal bağları güçlendirmek istediğimizde önem kazanıyor" diye açıklıyor. 

Diğer yandan kısaltmalar her durumda kötü olmak zorunda değil. Fang, "Örneğin kuryeyle hızlıca mesajlaşırken, daha samimiyetsiz görünmeyi kabul etmek mantıklı olabilir" diyor.

Daha önceki bir araştırmada emoji kullanımının yanlış anlaşılmaya yol açabileceği bulunmuştu. Farklı ülkelerden katılımcılarla yürütülen çalışmada, emojilerin anlamının cinsiyet, kültür ve yaşa göre değiştiği görülmüştü.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Study Finds, Journal of Experimental Psychology: General