Bridgerton'ın Kraliçe Charlotte'ı, ağır perukları boyunluk yardımıyla taşımış

Netflix'in sevilen dizisindeki hükümdar, görkemli saç modelleriyle tanınıyor

Golda Rosheuvel'in canlandırdığı Kraliçe Charlotte (Netflix/Liam Daniel)
Golda Rosheuvel'in canlandırdığı Kraliçe Charlotte (Netflix/Liam Daniel)
TT

Bridgerton'ın Kraliçe Charlotte'ı, ağır perukları boyunluk yardımıyla taşımış

Golda Rosheuvel'in canlandırdığı Kraliçe Charlotte (Netflix/Liam Daniel)
Golda Rosheuvel'in canlandırdığı Kraliçe Charlotte (Netflix/Liam Daniel)

Golda Rosheuvel, Queen Charlotte'ta (Kraliçe Charlotte) taktığı perukların çok ağır olduğunu ve sakatlanmamak için boyunluk takması gerektiğini itiraf etti.

Oyuncu Bridgerton'da ve geçen hafta Netflix'te yayımlanan, Bridgerton'dan önceki olayların anlatıldığı Queen Charlotte'ta Britanyalı hükümdarın kurgusal bir versiyonunu canlandırıyor. (The Independent'ın diziye 4 yıldız verdiği incelemesini buradan okuyabilirsiniz.)

Kraliçe Charlotte, tek cümlelik sivri esprileri ve Naiplik dönemi Londra'sında yaşayanlar arasında çöpçatanlık yapma merakının yanı sıra görkemli saç modelleriyle de tanınıyor.

Rosheuvel kısa süre önce katıldığı bir panelde, dizide taktığı perukların ağırlığıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken, perukların başında ve boynunda kayda değer bir baskı yarattığını doğruladı.

ABD'deki Paley Medya Merkezi'nde düzenlenen panelde, "Evet, ağırlar. Çok, çok, çok, çok ağırlar" dedi.

Rosheuvel, dizinin yönetmeni Tom Verica'ya kastederek "Tom ve ekip çok nazik bir hareketle bana bir boyunluk yaptı" diye ekledi.

Her zaman olmasa da zaman zaman bunu kullanmam gerekti.

Daha önce 53 yaşındaki Rosheuvel, Bridgerton hikayesinin bu bölümündeki başlıkların şimdiye kadarki en ağır başlıklar olduğunu belirtmişti.

Oyuncu, geçmişin anlatıldığı bu dizideki Kraliçe Charlotte'ın görünüşünün son derece ayrıntılı olduğunu ve iki buçuk saatlik bir dönüşüm sürecinden geçmek zorunda kaldığını açıklamıştı.

Bu süreye sete arabayla gitmek de dahil çünkü kostüm ve peruk herkesin yaptığı gibi karavanda değiştirilemeyecek kadar büyük. Dolayısıyla bir noktada sete minibüsle götürülmem gerekiyor. Peruklar çok yüksek olduğu için bazen minibüs zeminine oturmam gerekiyor.

Rosheuvel dizide korse giyebilmek için günde üç saat egzersiz yaptığını da belirtmişti.

Bridgerton'daki bilindik olaylardan onlarca yıl önce geçen Queen Charlotte, hükümdarın gençlik yıllarına ve Kral III. George'la evliliğinin ilk dönemlerine odaklanıyor.

Dizinin yaratıcısı Shonda Rhimes kısa süre önce bazı olay örgülerinin, Meghan Markle'ın Britanya Kraliyet Ailesi'ne katılmasından esinlenilip esinlenilmediğine ilişkin hayran tahminlerine yanıt vermişti.



Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)

Araştırmacılar, mesajlaşırken ifadeleri kısaltan kişilerin "samimiyetsiz" göründüğünü tespit etti. Yeni çalışmaya göre bu kişilerin mesajlarına cevap almama ihtimali de artıyor.  

Pek çok kişi mesajlaşırken kelimeleri veya uzun ifadeleri birkaç harfle yazarak kısaltıyor. İnternetin ilk yıllarından miras kalan bu alışkanlık yazışmayı kolaylaştırırken kendine has bir çevrimiçi dil de ortaya çıkarıyor. 

Fakat ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin yeni çalışmasına göre mesajlarda kısaltma kullanmak özellikle yeni bir ilişkinin başlangıcında olumsuz bir etki yaratabilir. 

Araştırmacılar, 37 ülkeden 5 bin 300'den fazla katılımcının mesajlarını inceledi ve onlarla anketler yaptı. Flört uygulamaları ve sohbet odalarını kullanan kişilerin kısaltma içeren ve içermeyen konuşmalardaki davranışları da incelendi.

Katılımcılar kendilerine gösterilen mesajları, samimiyet, çaba ve cevap verme isteği üzerinden değerlendirdi. 

Bilim insanları daha güvenilir bir sonuç almak adına farklı bağlamlardaki sohbetleri çalışmaya dahil etti.

Bulgularını Journal of Experimental Psychology: General adlı hakemli dergide yayımlayan araştırmacılar, kısaltma kullanmanın genellikle karşı tarafa samimiyetsiz geldiğini kaydetti. Ekip, kişilerin yakınlığı veya mesaj uzunluğu değiştiğinde bile kısaltmaların olumsuz etkisinin sürdüğünü gözlemledi.

Ayrıca bu davranışı sergileyen kişilerin yanıt alma olasılığının daha düşük olduğu saptandı. 

Diğer yandan çalışmanın başında yapılan anketlerde katılımcıların yüzde 99'u kısaltma kullandığını ve yüzde 84'ü bu davranışın rahatsızlık vermeyeceğini düşündüğünü bildirdi.

Yüzde 4'lük bir kısım da kısaltmaların karşı tarafın hoşuna gitmesini bekliyodu. 

Makalenin başyazarı David Fang "Mesajlaşan kişilerin kısaltmalardan hoşlanabileceğini düşündük çünkü gayriresmi bir yakınlık hissi uyandırıyordu" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle kısaltmaların bunları kullanan kişiler hakkında olumsuz algılara yol açması bizi şaşırttı.

Araştırmacılar, kısaltmaların çaba göstermemek gibi algılandığı için böyle bir etki yarattığını düşünüyor. 

Fang, "Bulgularımız, örneğin bir ilişkinin başlangıcı ya da iyi bir izlenim bırakmamız gerektiği durumlar gibi, özellikle daha samimi görünmek ve sosyal bağları güçlendirmek istediğimizde önem kazanıyor" diye açıklıyor. 

Diğer yandan kısaltmalar her durumda kötü olmak zorunda değil. Fang, "Örneğin kuryeyle hızlıca mesajlaşırken, daha samimiyetsiz görünmeyi kabul etmek mantıklı olabilir" diyor.

Daha önceki bir araştırmada emoji kullanımının yanlış anlaşılmaya yol açabileceği bulunmuştu. Farklı ülkelerden katılımcılarla yürütülen çalışmada, emojilerin anlamının cinsiyet, kültür ve yaşa göre değiştiği görülmüştü.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Study Finds, Journal of Experimental Psychology: General