Hindistan'da selfie çekerken telefonunu suya düşüren yetkili baraj boşalttırdı

"Su çok önemli bir kaynak ve bu şekilde israf edilemez"

Telefon bulunsa da su geçirdiği ve bozulduğu görüldü (Twitter)
Telefon bulunsa da su geçirdiği ve bozulduğu görüldü (Twitter)
TT

Hindistan'da selfie çekerken telefonunu suya düşüren yetkili baraj boşalttırdı

Telefon bulunsa da su geçirdiği ve bozulduğu görüldü (Twitter)
Telefon bulunsa da su geçirdiği ve bozulduğu görüldü (Twitter)

Hindistan'da bir memur, selfie çekerken telefonunu suya düşürünce barajı boşalttırdı. Çatisgar eyaletine bağlı Kanker'de gıda denetçisi olan Raceş Vishwas bu sebeple açığa alındı.

Vishwas, 21 Mayıs'ta arkadaşlarıyla Kherkatta Barajı'na piknik yapmaya gitti. Fotoğraf çekerken 95 bin rupi değerindeki (yaklaşık 23 bin TL) telefonunu suya düşüren 32 yaşındaki adam, pompa kiralayıp barajdaki suyu boşalttırdı. Barajdan iki günde yaklaşık 2 milyon litre su çıkarıldı. Bu su, 600 hektarlık tarım arazisini sulamaya yetiyor.

Gelen şikayetin ardından harekete geçen su kaynakları departmanı, Vishwas'ı durdurdu. 

Kanker yetkililerinden Priyanka Şukla, "Vishwas, soruşturma sonuçlanana kadar açığa alındı. Su çok önemli bir kaynak ve bu şekilde israf edilemez" dedi.

Vishwas ise Indian Express'e yaptığı açıklamada şöyle konuştu:

Yüzme bilen bazı köylüler telefonumu bulmak için suya daldı. İki gün boyunca telefonu aradılar. Salıya kadar telefonu bulamayan köylüler barajı boşaltmayı önerdi. Telefonun şimdiye kadar zarar görmüş olabileceğini söyledim. Yerel halkın benimle arası iyi ve ısrar edip telefonu bulacaklarını belirttiler.

Vishwas, su kaynakları departmanındaki bir yetkiliden sözlü izin aldığını ve boşaltılan suyun sulama gibi amaçlarla kullanılmadığını öne sürdü. Vishwas, bölgeye gelen kişilerin suyla sadece yıkandığını iddia etti. Şukla ise suyun aşırı sıcaklarda köylülerin ve hayvanların işine yarayabileceğini vurguladı.

Yetkililer, suyun bedelini Vishwas'ın ödemesini istiyor. Vishwas, telefonun devlete ait hassas bilgiler içerdiğini ve kurtarılması gerektiğini iddia etse de konumunu kötüye kullanmakla suçlanıyor.

 

Independent Türkçe, BBC, Indian Express



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature