John Wick 4, dünya çapında yaklaşık 430 milyon dolar hasılata ulaştı (Lionsgate)
Lionsgate film stüdyosu, John Wick serisinin devam edip etmeyeceğine dair tartışmalara nokta koydu. Lionsgate Sinema Grubu Başkanı Joe Drake, perşembe yatırımcılarla yaptığı toplantıda John Wick 5 için çalışmalara başlandığını söyledi.
John Wick evrenine dair "Bir dünya inşa ediyoruz" diyen Drake, 5. filmin haricinde Ballerina adlı spin-off'un ve The Continental adlı dizinin hazırlıklarının devam ettiğini belirtti. Lionsgate yöneticisi, John Wick evreninde geçen bir video oyunu geliştirildiğini de duyurdu.
John Wick 4'ün (John Wick: Chapter 4) sonunda John Wick'in (Keanu Reeves) cenaze töreninin yapılması, bir devam filmini zorlaştırıyor. Fakat seyirciler Wick'in cansız bedenini hiç görmüyor. 5. filmin senaryosunun da buradaki açıklıktan faydalanarak yazılabileceği düşünülüyor.
Serinin yönetmeni Chad Stahelski de 31 Mart'ta katıldığı podcastte yeni filme kapılarının açık olduğunu ifade etmişti:
Seyircilerin gelip 'Daha fazlasını istiyoruz' demesi çok gurur verici. Bunun para kazanmakla alakası yok. Seyircinin daha fazlasını istemesi doğal. Sanırım hepimizin 'Vay canına, sırada ne var görelim' demek için biraz zamana ihtiyacı var.
Ünlü yönetmen, serinin başrol oyuncusu Reeves'le "Evet, bir film daha yapmayacağız" deyip daha sonra fikirlerini değiştirebileceklerini kaydetmişti.
John Wick serisinin ilk spin-off'u olan Ballerina, John Wick 3 ve 4'teki olaylar arasında geçiyor. Ana de Armas'ın başrolünü üstleneceği filmin 7 Haziran 2024'te vizyona girmesi hedefleniyor.
1970'lerde geçen The Continental'daysa Mel Gibson ve Colin Woodell gibi isimler yer alıyor. Dizinin Eylül 2023'te seyirciyle buluşması planlanıyor.
Hollywood şokta: The Wire'ın Ziggy'si 46 yaşında yaşamını yitirdihttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5222195-hollywood-%C5%9Fokta-wire%C4%B1n-ziggysi-46-ya%C5%9F%C4%B1nda-ya%C5%9Fam%C4%B1n%C4%B1-yitirdi
The Wire'ın ikinci sezonunda, James Ransone'un canlandırdığı küstah ve fevri liman işçisi Ziggy'nin aldığı kötü kararlar, dizinin yayın süreci boyunca en gerilimli hikaye hatlarından birini oluşturmuştu (HBO)
Hollywood şokta: The Wire'ın Ziggy'si 46 yaşında yaşamını yitirdi
The Wire'ın ikinci sezonunda, James Ransone'un canlandırdığı küstah ve fevri liman işçisi Ziggy'nin aldığı kötü kararlar, dizinin yayın süreci boyunca en gerilimli hikaye hatlarından birini oluşturmuştu (HBO)
Televizyon efsanesi The Wire'ın ikinci sezonunda rol alan, O: Bölüm 2 (It: Chapter Two) ve Siyah Telefon (The Black Phone) gibi korku filmleriyle de tanınan karakter oyuncusu James Ransone, cuma günü (19 Aralık) Los Angeles'ta hayatını kaybetti. Amerikalı oyuncu henüz 46 yaşındaydı.
Los Angeles County Adli Tıp Kurumu, Ransone'un ölümünü doğrularken, kurumun internet sitesinde yer alan bilgilere göre olay intihar şüphesiyle soruşturuluyor.
1979'da Baltimore'da doğan Ransone için bu şehir, 2000'lerin başında önemli bir avantajdı. O dönem HBO'da yayımlanan ve ilk yıllarında sınırlı izleyiciye ulaşan The Wire, dizinin ikinci sezonu için Baltimore'dan oyuncular arıyordu.
O sırada New York'ta yaşayan Ransone, Baltimore'daki uyuşturucu satıcılarıyla onları takip eden polisleri konu alan diziyi, metro istasyonlarındaki afişlerden tanıyordu. Oyuncu arkadaşı Leo Fitzpatrick de dizinin birkaç bölümünde yer almıştı.
Ransone, 2016'da verdiği bir röportajda, "4. sezona kadar kimse bu diziyle ilgilenmiyordu" demişti:
21 ya da 22 yaşındaydım. Bu muhtemelen üçüncü ciddi işimdi ve kesinlikle en büyüğüydü.
Ransone, dizide, beceriksiz ama küstah bir liman işçisi ve küçük çaplı suçlu Chester "Ziggy" Sobotka'yı canlandırdı. Ziggy'nin kararları, saygın bir sendika lideri olan babası Frank Sobotka'yı sık sık çileden çıkarıyordu. Ransone'un sahneleri arasında canlı bir ördekle bara gitmesi ve protez bir penis takması da vardı.
"Bana çok şey kattı"
Babası Frank'i oynayan Chris Bauer, Ransone'u hayatındaki ilham kaynaklarından biri diye tanımlamıştı.
Bauer, 2016'da gönderdiği bir e-postada, "Aramızda derin bir dostluk vardı. Hayatını nasıl yaşadığına ve yaratıcı gelişime nasıl yaklaştığına tanık olmak bana çok şey kattı. Sezon boyunca büyük bir güven inşa ettik" diye yazmıştı.
Bauer sözlerini şöyle sürdürmüştü:
Limandan kamera çalmasıyla ilgili yüzleştiğim bir sahne var. Ziggy beni sıcak bir şekilde karşılıyor, ben de kafasına sertçe vuruyorum. Sahne çok gerçek görünüyor çünkü gerçekten yaptığım şey buydu.
"Bunu her oyuncuyla yapamazsınız" diye eklemişti.
"Sevilmeyen bir karakteri oynadım"
Gazeteci kökenli David Simon tarafından yaratılan The Wire, televizyonun ilk "prestij dizileri" arasında yer aldı. İlk yıllarında az izleyiciye ulaşsa da dizi, bugün televizyon tarihinin en iyileri arasında anılıyor.
Ransone, 2016'da, "Dizinin yayımlanmasıyla popüler olması arasındaki gecikme bana çok iş fırsatı getirmedi" demişti:
Bir de izleyicinin yüzde 90'ının pek sevmediği bir karakteri oynuyordum.
The Wire'ın ardından Ransone, Simon'ın HBO için yaptığı diğer projelerde de sık sık yer aldı. Bunlar arasında New Orleans'ta geçen Treme ve Irak Savaşı'nı konu alan mini dizi Generation Kill de bulunuyor.
IMDb sayfasına göre aralarında Poker Face, Low Winter Sun ve Mosaic gibi dizilerin de bulunduğu 80 yapımda rol alan Ransone; genellikle sorunlu geçmişlere sahip, katmanlı karakterleri canlandırdı.
James Ransone'un 2019 yapımı O: Bölüm 2'de canlandırdığı Eddie, çocukken kırılgan, hastalık hastası ve yaralanma endişesiyle çoğu sosyal durumdan kaçınan biri gibi görülüyordu. Ancak zamanla Ezikler grubunun en güçlü üyelerinden biri olduğunu kanıtlıyordu (Warner Bros. Pictures)
Gençlik yıllarında Maryland eyaletindeki George Washington Carver Sanat ve Teknoloji Merkezi'nde eğitim alan Ransone, daha sonra New York'taki Görsel Sanatlar Akademisi'nde kısa süreli bir sinema eğitimi gördü.
"İstismar bende ömür boyu utanç ve mahcubiyet bıraktı"
Ransone, 2021'de Instagram'da yaptığı paylaşımda çocukken cinsel istismara uğradığını açıklamış, eski bir özel ders öğretmeninin 1990'ların başında kendisine defalarca saldırdığını öne sürmüştü. Bu istismarın kendisinde "ömür boyu utanç ve mahcubiyet" bıraktığını yazmıştı.
Yetişkinlik döneminde madde bağımlılığıyla da mücadele eden Ransone, kişisel internet sitesinde yer alan bilgilere göre, "hayatını eroin yüzünden neredeyse mahvetmiş" ancak 2006'da bağımlılıktan kurtulmuştu.
Ransone'un 46 yaşında hayatını kaybetmesinin ardından Hollywood'dan çok sayıda isim taziye mesajları paylaştı.
"Çok özleyeceğim"
Oyuncuyu 2006 yapımı İçerideki Adam (Inside Man) ve 2012 tarihli Red Hook Summer'da yöneten Spike Lee, sosyal medyada bir mesaj yayımladı. Lee, Instagram'da "Sevgili kardeşim James Ransone huzur içinde yatsın. Red Hook Summer ve İçerideki Adam'da birlikte çalışmıştık" diye yazdı.
Yönetmen Larry Clark da Ransone'un 2002 yapımı Ken Park'tan bir fotoğraf paylaşarak "Huzur içinde uyu" notunu düştü.
Genç Yıldız (Starlet) ve Tangerine'de Ransone'la çalışan 4 Oscar ödüllü Sean Baker ise, "Seni çok özleyeceğim dostum" ifadelerini kullandı.
Tangerine'deki rol arkadaşı Mya Taylor da bir açıklama yaparak, "James Ransone huzur içinde yatsın. Bu beni çok yaraladı. Çok tatlı ve komik biriydi. Şöhretle başa çıkmamda bana yardımcı oldu. Gülümsemesi ve gamzeleriyle bir odayı aydınlatırdı" dedi.
"Bana ilham verdin"
Siyah Telefon ve bu yıl vizyona giren Siyah Telefon 2'de Ransone'la birlikte rol alan Madeleine McGraw da Instagram hikayesinde bir anma mesajı paylaştı. McGraw, "James Ransone'un ölümünü öğrendiğimden beri hissettiğim derin boşluğu kelimelere dökmekte zorlanıyorum. Kalbim paramparça" diye yazdı.
McGraw, Ransone'u "çok güzel bir ruh" ve "son derece destekleyici" biri diye tanımladı; kendisine ve ailesine sektörle ilgili "içten tavsiyeler" verdiğini hatırlattı.
"Siyah Telefon 2'deki kısa rolü için sete döndüğünde de her zamanki gibi alçakgönüllü ve minnettardı" diye devam eden McGraw ekledi:
Yeniden buluşup güldük ve bağ kurduk. O hâlâ aynıydı: Bana, işine ve ailesine sevgiyle dolup taşan, ışık saçan o adam.
McGraw mesajını, "James, beni gerçekten değiştirdin. Bana ilham verdin ve bunu hayatım boyunca taşıyacağım. Seni şimdiden çok özlüyorum. Huzur içinde yat dostum. Eşsizdin" sözleriyle tamamladı.
Ransone'un The Wire ve Treme'den rol arkadaşı Wendell Pierce ise X'te, "Yanında olamadığım için üzgünüm kardeşim. Huzur içinde yat James Ransone" paylaşımını yaptı.
Independent Türkçe, New York Times, Entertainment Weekly, Deadline
Karate Kid yıldızı 41 yıllık serinin akıbetini açıkladıhttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5222194-karate-kid-y%C4%B1ld%C4%B1z%C4%B1-41-y%C4%B1ll%C4%B1k-serinin-ak%C4%B1betini-a%C3%A7%C4%B1klad%C4%B1
Amerikalı aktör Ralph Macchio, 16 yaşında bir yetenek avcısı tarafından keşfedildikten sonra 22'sinde Daniel LaRusso karakterini canlandırmaya başladı (Netflix)
Karate Kid yıldızı 41 yıllık serinin akıbetini açıkladı
Amerikalı aktör Ralph Macchio, 16 yaşında bir yetenek avcısı tarafından keşfedildikten sonra 22'sinde Daniel LaRusso karakterini canlandırmaya başladı (Netflix)
Ralph Macchio'ya göre Karate Kid evreni sonsuza dek yaşayabilir ancak bunun için önce kısa bir mola vermesi gerekiyor.
1984 yapımı filmde Daniel LaRusso karakterini ilk kez canlandıran oyuncu, kariyerini başlatan serinin geleceğine dair umutlu. Ancak Macchio, hayranların bir süreliğine nefes almaya ihtiyaç duyabileceğini de kabul ediyor.
Macchio, 20 Aralık'ta People dergisine verdiği röportajda, "Diziyle Jackie Chan'li filmin aynı ana denk gelmesi üzerine, bence bir 'sıfırlama'ya ihtiyaç var" dedi:
Sonrasında doğru şekilde yeniden başlamak önemli çünkü hayran kitlesi hiç kaybolmadı. 1984'ten beri varlığını sürdürüyor.
64 yaşındaki oyuncu sözlerini şöyle sürdürdü:
Ancak bunu yaparken hayranlara hizmet etmek, doğal olmak ve karakterlerin özüne sadık kalmak istiyorsunuz. Uzun soluklu bir seride bu dengeyi tutturmak her zaman zor.
Macchio, Karate Kid üçlemesinin ardından Daniel LaRusso'nun hikayesini, YouTube Red'de başlayıp daha sonra Netflix'e taşınan Cobra Kai dizisinde sürdürmüştü. Dizi, LaRusso'nun karateye olan tutkusunu yeniden keşfetmesini ve eski rakibi Johnny Lawrence'la (William Zabka) temkinli bir dostluk kurmasını konu alıyordu. Cobra Kai, bu yıl yayımlanan 6. sezonuyla final yaptı.
Macchio, ardından bu yıl vizyona giren Karate Kid: Efsane Dövüşçüler'de (Karate Kid: Legends) Jackie Chan'le birlikte kamera karşısına geçti.
Film, American Born Chinese dizisiyle tanınan Ben Wang'in canlandırdığı Li Fong karakterini izleyiciyle tanıştırdı. Li Fong, Chan'in canlandırdığı Mr. Han'in büyük yeğeni olarak hikayeye dahil oldu.
Serinin geleceği sorulduğunda Macchio, "Bazı konuşmalar yapıldı" dese de henüz netleşmiş bir plan olmadığını vurguladı.
Dizinin yazarları ve projede yer alan diğer oyuncularla hepimiz iletişime açığız. Ama yarın çıkacak bir şey yok. Henüz o gizli bilgiyi bilmiyorum. Belki önce başka işler yaparız. Ve Cobra Kai asla ölmez. Karate Kid sonsuza dek yaşar.
Serinin son halkası olan Efsane Dövüşçüler, mayısta vizyona girdi.
Film, annesiyle birlikte Çin'den New York'a taşınan Li Fong'un hikayesini anlatıyor. Daniel LaRusso'nun yıllar önce yaşadıklarına benzer şekilde Li de okulda zorbalıkla karşı karşıya kalıyor; bu da onu bir karate turnuvasına katılmaya ve eski senseisi Mr. Han'dan eğitim almaya yöneltiyor. Mr. Han'ın Daniel LaRusso'dan yardım istemesiyle Li, iki farklı dövüş stilini birleştirerek büyük finalde karşılaşmaya çıkıyor.
Sihirli mantarlarda bulunan bir bileşiğin, insanları olumsuz düşünce döngülerine sokan beyin aktivitesini keserek depresyonu tedavi edebileceği yeni bir araştırmada ortaya koydu.
Dünya çapında yüz milyonlarca kişi depresyonla mücadele ediyor ve kadınların bu durumla yaşama olasılığı erkeklerden daha yüksek.
Bu, normal bir kasvetli ruh hali dalgalanmasından farklı çünkü hastalar haftalar boyunca neredeyse her gün ve günün büyük bölümünde, herhangi bir şeye ilgi duymuyor ya da tad alamıyor.
Bu durumdan muzdarip hastalara genellikle konuşma terapisi ve antidepresanlar reçete edilirken, araştırmalar bunların herkes için işe yaramayabileceğini gösteriyor.
Ancak depresyonla mücadele edenlerin bu kadar uzun süren rahatsızlık dönemlerine sürüklenmesine tam olarak neyin sebep olduğu hâlâ belirsiz.
Sihirli mantarlarda bulunan psikedelik bileşik psilosibin, tek bir dozdan sonra beyinde uzun süreli etkiler yarattığı için son yıllarda antidepresan özellikleri açısından yaygın olarak test ediliyor.
Şimdiyse yeni bir araştırma, psilosibinin depresyonu durdurmak için olumsuz düşünce döngülerini nasıl kırdığını tam olarak ortaya koydu.
Cornell Üniversitesi'nden bilim insanları psilosibinin insanları sürekli olumsuz düşüncelere hapseden beyin aktivitesi döngülerini zayıflattığını gösterdi.
Cell adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın yazarlarından Alex Kwan, "Zihinde dönüp duran düşüncelere takılıp kalmak, depresyonun temel özelliklerinden biri; bu durumdakiler sağlıksız bir şekilde aynı olumsuz düşüncelere odaklanıyor" dedi.
Bulgularımız, bu geri bildirim döngülerinin bazılarını azaltan psilosibinin beyni yeniden yapılandırarak bu döngüyü kırabileceği veya en azından zayıflatabileceği yorumuyla tutarlı.
Bilim insanları çalışmada sihirli mantar bileşiğini beklenmedik bir eşlikçiyle, kuduz virüsüyle eşleştirdi.
Araştırmacılar, psilosibinin beyinde nasıl hareket ettiğini haritalamak için kuduz virüsünün laboratuvarda üretilmiş bir formunu kullandı.
Dr. Kwan, "Burada beyindeki bağlantıyı görmek için kuduz virüsünü kullanıyoruz çünkü bu virüsler doğada nöronlar arasında iletilmek üzere tasarlanmış. Bu yüzden bu kadar ölümcüller. Bir sinapsı atlayıp bir nörondan diğerine geçiyorlar" diye açıkladı.
Bilim insanları farelerin ön beyinlerine tek doz psilosibin enjekte etti.
Bir gün sonra, farelere sinir hücreleri arasında geçiş yapabilen ve bağlantılı nöronları floresan proteinlerle etiketleyebilen bir kuduz virüsü varyantı enjekte edildi.
Virüs farelerde bir hafta kuluçkada kaldıktan sonra araştırmacılar, sadece virüs verilen farelerin beyinlerini görüntüleyip psilosibin ve kuduz verilen farelerin beyinleriyle karşılaştırdı.
Görüntüleme karşılaştırması, psilosibinin farelerin ön beyinlerindeki tekrarlayan bağlantıları zayıflattığını ortaya koydu.
Bu, sihirli mantar bileşiğinin depresyondakilerin olumsuz düşüncelere saplanmasına yol açan döngülerin oluşumunu durdurabileceği anlamına geliyor.
Bulgular, psilosibinin beyinde depresyonla bağlantılı nöron ağını yeniden düzenleyebileceğini doğruluyor.
Dr. Kwan, "Bu, tedavi için birçok olasılık yaratıyor; bazı olumsuz plastisitelerden nasıl kaçınabileceğimizi ve özellikle olumlu olanları nasıl geliştirebileceğimizi gösteriyor" dedi.
Independent Türkçe
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة
